Daha sonra kutayla ve ahmetle beraber sırama dönmüştüm. Burağı da memenin de içinde olduğu bir grup tuvalete zütürmüştü galiba. Bende dahil herkes şok içindeydi. Ahmetle kutayda az çok pgibolojimin halini bildiklerinden birşey demediler. Deryaysa yanımda oturuyordu. Gözlerinden biraz korktuğu anlaşılıyordu ama birşey demedi o da. Önce çantasından peçete falan çıkardı ellerimi yüzümü gözümü sildi. Sonrada hiçbirşey demeden sessizce sarıldı durdu öyle. Bu sarılma çok rahatlatmıştı beni. Yavaş yavaş kendime geliyordum. Ve kendime geldikçe yarra yiyeceğimi anlamaya başlamıştım. Bu olay başıma büyük dertler açabilirdi hatta okuldan dahi atılabilirdim. Ben bunları düşünürken nefesim de normale dönmeye başlamıştı ki derya - iyi misin biraz daha? - diye sordu. Evet anlamında başımı salladım.

Seri pic xd

Eski gunlerde ki gibi yaz pic

Ulan su ortami ozlemisim amk

- sakinleştin demi artık?

Ben yine evet anlamında kafamı salladım. Sorularına cevap alınca omzuma yattı öylece oturmaya başladık.

Bunun üstüne kutayla ahmette sırada geri döndü.

K - abi ne yaptın sen?

A - bu iş başını çok ağrıtacak haberin olsun

+ farkındayım ama kendimde değildim nasıl oldu anlamadım.

A - kendinde olmadığını bütün sınıf anladı zaten. Cinnet geçiriyor gibiydin.

K - neyse olan oldu. Sen iyi misin ? Ellerinde falan sıkıntı var mı?

+ yok iyiyim eyvallah

Derken hocada içeri girdi ve onlarda önüne döndü.

La bi ara 2 entry arasında 10 ay vardı

Ders başlayalı 20 dk falan olmuştu ki beklenen oldu. Nöbetçi öğrenci kapıyı çaldı içeri girdi:

- iyi dersler hocam. Ricrdo yu müdür yardımcısı odasına bekliyor.

Yapacak birşey yoktu. El mahkum kalktık gittik. Ama yolda ne desem yırtarım acaba diye düşünüyorum aklıma bir çıkış yolu gelmiyordu. Odasına girdik nöbetçi öğrenci selamlayıp çıktı.

- oo ricrdo nerelerdeydin? Bu kadar süre ses çıkmayınca bende bize haber vermeden başka okula geçtin zannedip, kırılmıştım sana.

Rez up up

Seriiiiiiii

Ben birşey diyemedim amk. Çünkü bu sefer dalga geçmiyor ciddi söylüyordu bu yaptığıysa gibmeden önce yumuşatmak içindi herhalde.
Ben sustukça daha da kızdı bağırmaya üstüme gelmeye başladı.

- lan davar çocuğu sınıfın ortasında neden yumruklamaya başladın durup dururken?

Ben hala susuyordum. Bu suskunluğum onu da daha da çileden çıkarıyordu farkediyordum ama diyecek birşey bulamıyordum.
Yakama yapıştı.

- hadi seni atmaman için okuldan bana bir sebep ver?

Ben yine sustum. Bunun üstüne geriye doğru itti beni.

- şimdi gibtir git. Çocuk sağlık ocağından dönsün sonra görüşeceğiz.

Bende sınıfa döndüm. Amk sağlık ocağına da gitmişseler nasıl gözüm döndüyse, demek ki biraz abartmıştım.

Diğer dersin ortasında burak ve meme sınıfa girmişti. Gözükene göre kaşı ve dudağı patlamış gözüde biraz morarmıştı. Tabi onlardan 5 dk sonrada nöbetçi öğrenci geldi. Ve ben yine müdür yardımcısının odasındaydım. Müdür yardımcısı da benim yakamdaydı, amk iyi alışmış buda bu sene bu harekete. Daha sonra olay hakkında konuştuk ve yüzümden düşen bin parça sınıfa döndüm.
Hemen bizim üçlü beni soru bombardımanına tutmaya başladı. Ne oldu ne konuştunuz sonuç ne gibisinden.
Bense tek kelime söyledim.

+ atıldım.

ulan ricrdo seni beklerken hikayeyi unuttum şimdi en baştan başlıyorum aq

ricrdo tamamla ve bitir artik su hikayeyi

Kardeş öyle bağladın ki bizi üzüldüm yani son olanlara

Bunun üstüne hemen nasıl olur ciddi olamazsın tepkileri yağmaya başladı hepsinin ağzından. Ahmet kutay şok olmuşlar deryanın da gözleri dolmuştu. Sonra birden kalktı derya ve gitmeye başlayacaktı ki kolundan tuttum. Hafiften gözlerinden yaşlar süzülüyordu.

- nasıl olur böyle birşey ya gidip konuşacağım kimle gerekiyorsa öyle kolaymıymış adamı okuldan atmak.

+ dur dur gel buraya şapşal

Dedim ve gülmeye başladım.

- ricrdo sen gerçekten delirdin galiba? Niye gülüyorsun?

+ atılmadım ki. Burak hocaya yanlış anlaşılma oldu. Arkadaşlar arasında olur böyle durumlar falan demiş. Şikayetçi olmamış benden bu durumda da birşey yapmadılar.

Hepsi bir ağızdan aynı soruyu sordu:

- iyi de neden?

Aslında cevap belliydi. Ama bizimkiler anlayamamıştı. Döndüm memeye baktım. Ona baktığımı gördüklerinde hepsinin jetonlar düştü.
Sizinde anlayacağınız üzerine tokatta atsa bağırıp çağırsa da bana, burağı ikna etmiş zütümü kurtarmıştı.

Amk benim bu yaptığımın üstüne derya -böyle şaka mı olur ne kadar üzüldüm biliyor musun- diye trip attı, küstü ve ahmetle yer değiştirdiler.
Şimdi gerçekten çok uzaklaşmış olmuştu benden, tam önümde oturuyordu.
Önümüzdeki ders boyunca sarı saçlarını okşadım arkadan omzuna dokundum falan hiç oralı olmadı. Ben biraz daha abartınca dur yapma falan dedi. O öyle söyleyince bir baktım burak yakama yapışmış:

- birader kız yapma diyor duymuyor musun

Dedi. Şaka şaka o sırada burak kafasında dönen yıldızları sayıyordu.
En son artık derya diye seslendim.

- ricrdo şuan sana çok sinirliyim, dur yoksa kalbini kırarım.

Vay amk az önce bana şefkat gösteren, rahatlatan kız şimdi alev atıyordu.

Bende kendi haline bıraktım. 2 ders sonra tenefüste ricrdo jr.ı işetmeye zütürmüştüm ki geri döndüm baktım derya tekrardan bizim sıraya oturmuş. Bu seferde ben ahmeti onun yanına yolladım önünde kutayla oturmaya başladım. Kutay yaptığım binliğe gülüyor. Ahmet yapacağınız işi gibicem şimdi diye sövüyordu. Derya da artık kendini tutamadı gülmeye başladı.

- sen ne kadar fenasın ricrdo ya Hadi gel otur şuraya tamam geçti sinirim

Dedi. Buzlari eritmiştik. Ahmet tekrardan öne geçerken birkaç tane yaratıcı küfür etti. Birkaçtan fazlada olabilir tabi ama haklıydı.

Çıkışta murat yanıma geldi. Olayı duymuştu sanırım.

- ricrdo naber ?
+ iyi sen nasılsın?
- iyi be ne olsun. Formuna kaldığın yerden devam ediyorsun
+ öyle oldu biraz
- yapabileceğim birşey var mı?
+ yok eyvallah
- tamam o zaman seninle birşey konuşmak istiyordum aslında ama uygun zaman değil sanırım.
+ neymiş lan merak ettim
- sonra konuşuruz ya
+ iyi tamam görüşürüz o zaman

Tam gidiyordu ki döndü:

- sen hala memeyi seviyorsun demi?
+ bilmiyorum
- yoksa zeynepi mi unutamadın?
+ belki
- neyse ya öyleyse konuşuruz sonra

Muratın bir karın ağrısı vardı ama anlamamıştım.