lisedeki ilk sikiş hikayemi anlatıyorum

rezerveleri alın bence.
bu olay bundan 4sene 3 ay önce oluyor. ben lise sondayım. yani 18 barajını geçmişim. kız ise lise 1de.. işte 14.5 yaslarında.

edit: http://ccc.incisozluk.cc/...um/@baharim-sana-muhtacim

tabi bu liseye yeni giriş yapmıs kızlar büyüklerle çıkmayı marifet biliyorlar. gözleri hemen üst sınıflarda dıbına kodduuumun huurlarının. bir gün nöbetçiyim. nöbetçi eşim de bu kız. ufak tefek bişey. daha memeleri yeni çıkmıs. çıtı pıtı bir kız. adı buse-değil tabiki-
buse utangac heyecanlı tabi yeni baslıyo okula daha arkadası pek yok. dedim ben sana yardımcı olurum bi sıkıntın olursa. ama gözlerinden yine de huurluk akıyor. sanki onu gibecekmişim gibi hissettiriyor kendime. oysa ki ufak tefek kız. gibsen bakmam buna ben.

NEYSE bunla tanıstık görev boyunca. konustuk muhabbet ettik falan. bilirsiniz liseye ilk girenlerin muhabetlerini. işte sınavda şu puanı almıs da bunu tercih etmis de. kafam gibildi. kız mini etek giyiyo. altında da çorabı. belli ki sosyetik ailesi var. ama kız ufak diye ben yan gözle bakamıyorum. sınıfını sordum o da benimkini öğrendi. ertesi gün tenefüsün birinde karsılastık selamlastık. napıyosun falan fişman 1 dk ayaküstü konustuktan sorna arkadaslarım hadi be amk gibicem dediler ben de kısa kestim.

beyler ara vakti kısa keseceğim sizi bekletmemek için. günler haftalar geçerken bu kızla iyice yakınlastık. ama kardeşçe. baska bişey düşünmem düşünülemezdi. o da beni görünce abisini görmüs gibi seviniyordu. ben onun sınıfına gitmiyodum o da benimkine girmiyodu. ayıp olurdu yani. sadece tenefüslerde yada çıkıslarda falan görüyoduk birbirimizi. bazen otobüs duragına beraber gidiyoduk. haftalar ilerledikçe otobüs duragına beraber gittigimiz gün sayısı da arttı.

gün geldi sınav vakti yaklastı arkadaslar. kız sürekli soruyo sınavlar nasıl oluyo burda. zor mu. fazla puan veriyolar mı kalan oluyo mu. ben de sabırla cevaplıyorum. bu da biraz tembel. daha dogrusu zeki ama çalışmıyor. matematik sınavları varmıs pazartesi günü. o gün de günlerden perşembe idi. biz daha telefon numarası falan almamısız. yani niye almadık bilmiyorum. ama sonucta sadece okulda görüşüyoruz. ve gerek duymadık heralde bilmiyorum. bu bana dedi ya ben hiç anlamıyorum mantık konusunu. lise 1 de mantık gösteriyolardı o zaman. ben de sevmiyodum hiç amk. neyse dedim neresini anlamıyon. hani artizlik yapıcam ya. dedi anlamıyom ya sen geçmedin mi lise1de bu dersi. biliyosundur o zaman dedi. ben de tabiki biliyorum falan çektim. iyi ya oh rahatladım dedi. stres olmustu bana. artık anlatırsın bi zahmet dimi dedi. ben de gibi tuttuk amk dedim. iyi olur bi ara anlatırım dedim.

çok saol ya dedi güldü mutlu oldu kızcağız. o mutlu olunca benim de hosuma gitti. dedim anlatım da geçsin yazıktır. iy dedim yarın teneffüslerde gel yanıma anlatim. öğle arasında da yemek fln yeme 30 dakikalık arayı değerlendirelim.
tm olur dedi. sonra otobüse bindik. o evine gelince indi. ben de devam ettim ve sonra indim evimin yolumu tuttum.

ertesi gün oldu. ben ilk derste uyudum her zamanki gibi. teneffüs olmus ben duymamısım bi elin dürtmesiyle ve ismimi tatlı tatlı söylemesiyle uyandım. noluyo dıbına koyiim ya demek üzereydim ki onu gördüm. ha gibtir dedim her tarafım ter olmus uyumaktan. gözlerim çapaklı çapaklı. ağzım kokuyo. ha hoşgeldin dedim. ohoo dedi ne ara çalıstırcan uyuyon burda dedi. ya ne bilim hoca mıy mıy konusuyodu falan.. buna dedim bi dahaki tenefüsste gel ya zaten ben elimi yüzümü yıkayana kadar bitecek ara. iyi ya dedi trip attı. hadi bye bye dedi.

bi dahaki ders bu kez uyumadım. yüzümü yıkayınca kendime gelmişim. saat 9.30 olmus zaten daha uyunmaz. dersi de dinlemedim gerçi. neyse teneffüs oldu bu geldi yine uyandın mı nihayet dedi. ama bu kez trip değil hafif bi gülümseme vardı yüzünde. ben de hafif gülümsedim gel hadi dedim vakit kaybetmeyelim. oturdu yanıma açtı defterini. nereyi anlamadın dedim. basladı göstermeye. örnekleri falan anlamamıs. baktım bayagı geri bu. elimden geldiğince anlatmaya basladım. sonra diğer teneffüs. 30 dakikalık ara derken. baktım kız aç kalmıs. ben de açım.. hadi dedim kantine sonra çalısırız. 10 dakikalık arada yemegimizi yedik. üstüne de birer çikolata aldık yedik. zihnimiz açıldı. sonra ki son teneffüstede bir şeyler anlattım baktım gün bitmis ama bu hala anlayamamıs konuyu. mal mal bakıyo.

zil çaldı son derse giricez. dedim hadi git dersine çıkısta konusuruz bakalım. çıkısta istiklal marsını coskuyla okuduk ve yola koyulduk. kız yanımda. ama arkadaslarım artık kıl oluyo bana. buldu yanına kızı daha bizle takılmıyo fln. ee napım dıbına koyim. hep beraber yürüsek rezil etcekler beni.
otobüse yürürken dedim ee napcan sen sınavda hiç çalısmamıssın ki. böyle olmaz hafta sonu iyice tekrar et. yoksa kalırsın. ya diyo ben anlamıyom diyorum sen çalıs diyosun. anlayabilsem zaten seni niye ugrastırim. ben de yok ya ne ugrastırması falan diyorum. sonra bu dedi haftasonu işin var mı. niye dedim. işin yoksa yarın bulusalım son bi kez çalıstır teneffüsler yetmedi. ha dedim. yARIN MI?
evet dedi. 2 aya yakındır daha okulun dışına çıkamadık dedi. aman napcan okulun dısında dedim. git uyu evde oh mis gibi. güldü. ya dedi hadi ya yarın var mı işin. bilmem yok gibi görünüyo dedim. süperr dedi

ee dedim nerde çalıscaz ki. bilmiyom ya nerde olabilir sence dedi. ben de hemen aklıma erkeklerin dizginleri eline alması ile ilgili okudugum yazıları getirerek atıldım "o zaman sessiz bir cafe tarzı biyere gideriz orda çalısırız dedim." hmm yaptı. hosuna gitmemişti nedense. noldu dedim. istiyosan sen seç dedim. ya dedi aslında anneme desem bişe demez istersen gel bize annem de bütün gün evde olcak zaten dedi. içimden yuh amk dedim. kız gayet masum namuslu bi kızdı. beni eve mi atcak lan diye geöçirdim içimden. bilmem ki olur mu ki? niye olmasın. cafelerde çalısılmaz ya dedi. iyi dedim. kaçta gelim. ayrıca evin nerde tam olarak bilmiyom. dur yazim adresi dedi. sonra anlatmaya basladı. onun indiği durakta inip 10 dakika kadar caddeden içeri yürüyünce sağdaki sokağa sapıcakmısım. apartmanın ismini de söyledi. yazdı da. kolaymıs yani. iyi dedim bulurum ben bunu. sonra otobüse bindik. o indi. ben de ardından indim gittim eve.

bu arada utanarak itiraf ediyorum kızın tel nosunu hala almamıs oldugumu farkettim. hagibtir lan dedim. yarın evi bulamazsam napcam lan? sonra kendimi avuttum bulurum be açık adres verdi nasılsa. saat 15te gidicem zili çalıcam bu kadar basitti. kız da zaten beni beklediği için kolay olacaktı.
akşam oldu ben evde pc basında takılıyorum oyunlar, msn falan. gece olunca da ferre izliyorum düzenli olarak. o zamanlar tabi sasha greyler alexisler pek ünlü degil. sene 2008. ya da ben bilmiyorum. xnxx takılıyorum. derken sabah oldu saat 6.30 falan. ben dedim uyuyim yarın giderrim bulurum evi.
ertesi gün bi uyandım saat 14.10 hay amk dedim lan bişeye de geç kalma. hemen kalktım duş aldım. bi güzel giyindim parfümler falan. mis gibiyim. hemen bi yumurta kırdım. kahvaltı yapmadan çıkamam zaten geç kalmısım. dışarda da yiyemem. annesinin de bişeyler ikram etmesine güvenemem.

yumurtamı hızla yedim. dişlerimi fırçaladım. tak tak bembeyaz. aldım montumu ayakkabımı çıktım yola. bindim otobüse. onun indiği durakta indigimde saat 14.50 olmus ama yine de acele etmiyorum ki terlemeyeyim. geç kalmak erkekliğin şanındandır ogliim dedim. asil bir yürüyüşle caddeden yukarıya doğru devam ettim. aşağı yukarı 10-12 dk yürüdükten sonra sokağı buldum. daldım içeri. 2 dakika sonra da apartmanı buldum. sokak varos sokağı idi. yerini söylemiyorum. cocuklar falan sokakta top oynuyordu anneler halı çırpıyor. bakkal sepete ekmek kokuyordu. kızlar ip atlıyor ciksek oynuyordu. yani tam bir aile sokaydı. ama temiz bir sokak. teröristlerin olmadıgı belliydi. apartmanın zillerine baktım. kızın soy ismini buldum bastım zile amk. heyecanlıyım da.. kimoo diye bir kaba kadın sesi. merhaba dedim. ben ***, busenin arkadasıyım okuldan. ha dedi oğlum tamam buyur. bastı otomotiğe açtıldı kapı

kapıyı itekledim ve içeri girdim. asansör de vardı ama hangi katta ineceğimi bilmediğimden merdivenleri tercih ettim. zaten yorulmusum neyse çıktık yukarı açık bir kapı bekliyorum. ama bunlar sosyete hani kapı açıp misafir beklemek gibi adetleri yok. neyse ki en üst katın bi altı oldugunu düsündüğüm katta durdum ve kızın soy ismi olan zili gördüm ve bastım. bu kez kapıyı açan buse oldu ve gülümseyerek hoşgeldin *** dedi. hoşbulduuuk merhaba buse dedim. içeri buyur etti. ayakkabıları çıkarıp girdim annesi karsıma çıktı. o da kızı gibi kibar masum yüzlü tatlı bi teyzemiz. hoşgeldin oğlum dedi. teşekkür ederim *** teyze dedim. beni salona davet ettiler. girdim.

oturduk. ilk baslarda utanıyoruz ikimizde. daha önce ilkokuldan sonra hiç bi kızın evine gitmemişim. konusacak bir şey bulamıyorum. annen ne iş yapıyo demez miyim. hay amk benim. annattı işte. cumartesi ve pazar tatilmiş. meslek vermiyorum ifşa olmasın. sonra e hadi getir kitaplarını defterlerini dedim. abi gibi tıpkı. zaten hazırlamıs masaya geçtik. basladık çalısmaya.
benim aklım izlediğim ferrelara gidiyor sürekli. aynı sahne. kızın altında gri pjama var. üstünde eşofman pembe gibi bi renk. önünü biraz açmıs. alttan bi elsibe var ben pek anlamam isimlerinden. göğüs kapalı ama tam da değil. 10 cm falan açık işte. saçları açık uzun. beyaz tenli. gözleri canlı canlı bakıyor beni zamanla daha fazla etkileme basladı. ama amk yası kücük diye aklıma getirip hemen kendime sövüyorum.

bekliyorum ki her sey ferrelardaki gibi olsun. elimi omuzunda saçlarına atıcam. önce kücük bi çekinicek. napıyosuun diyecek. ben üstüne gidince daha da direnecek. ardından kendini kaptırıp elini basıma atacak. ve dudaklarını yaklastıracak. ben de dudaklarına yapısıp yalamaya baslıcam. 1-2 dakika öpüştükten sonra boynunu kulaklarını ve daha aşağıları memelerine doğru emmeye yeltenicem. sonra kıyafetini aşağı indirip memelerini çıkarıcam. yaladıkça yalicam. o da dayanamayıp pantolnumdan benimkini çıkarıcak. ağzına alıcak. gibimtaş gibi olacak. taşaklarımı dudaklarının arasında emicek. ve ben onun gri pijamasını indirip tangasını aralayıp kukusunu ellicem. dilimle saniyede 360 darbe vurucam. masanın üstüne çıkıp domaltıp analdan giricem. bu yasta kızlıgı bozulmasın diye.

sonra tam buna çakarken kapı açılacak annesi içeri ellerinde kurabiyeler ve çaylarla girecek. bizi bu halde görünce dehşetle çığlık atacak. buse de panikle elleriyle memelerini örtmeye calısacak. sonra gelip birşeyler söyleyecek. ben cevap verecem. gibimi kalkık vaziyette görünce canı çekecek onun da. elini önce atıp okşicak. sonra ağzına alıp yalamaya baslıcak. ve buse bu durumdan rahatsız olup ağlayarak dısarı çıkacak odadan. ve ben annesine çatur çatur giricem..
amma ve lakin hiç hayal ettiğim gibi olmadı ve kendimizi inek gibi mantık dersiyle ugrasırken bulduk. kafamız gibildi ders çalısmaktan ve kapı açıldı annesi elleri bos içeri girdi. aferin aferin çalısın dedi ve cıktı.

dersimizi bi güzel çalıstık ve ben aksam 7 gibi babası gelmeden ayrıldım. evimin yolunu tuttum. pazartesi sınavının iyi geçtigini söyledi. teşekkür etti. sınav açıklandıgında ise 45 almıs geri zekalı. ben sana böyle mi öğrettim dedim. güldü. günler haftalar böyle geçti gitti. birbirimize daha da ısındık. bir gün çıkısta bana dedi ki *** biraz yürüyelim mi hemen gitmeyelim. bizim okulun orda ***ormanı var ***anadolu lisesinde okuyan bilir. olur dedim. ve beraber ormana gittik yürüdük diğer doğa severler gibi. muhabbet ettik çekirdek çıtladık. artık ara sıra çıkıslarda ormana gidip vakit geçiriyorduk. iyi de geliyordu orman havası.

bu artık yavas yavas bana çekici gelmeye baslıyordu. ama yası itibariyle kendimi engelliyor hiç yanasmıyordum. bi gün ormanda oturup çekirdek çıtlarken bana sevgi dolu gözlerle bakmaya basladı. heyecanlı bi şekilde kızararak "aylardır anlamıyosun ben sana aşık oldum ya" dedi. ben "olamaz" dedim. ve bu hıçkırıklarla salya sümük ağlamaya basladı. sonra daha fazla dayanamadım ve tm tmam sakin ol dedim ve basını omzuma yaslayıp saçlarını okşamaya basladım. biraz olsun rahatlamıs görünüyordu. ağlaması bitince "hadi eve gidelim artık geç oldu" dedim. ve otobüse atlayıp bu konu hakkında hiç konusmadan evlerimizin yolunu tuttuk.

bu olay cuma yasanmıstı. hafta sonu görüşmedik doğal olarak. pazartesi oldugunda teneffüslerde görmedim onu. ve çıkısta her zamanki gibi beraber yürüdük. o hiç konusmadı ve ben "naptın haftasonu" dedim. iii yaptı. sonra konuyu açsam mı açmasam mı diye düşündüm. ve açtım. "buse, seni üzmek istemem, ama sen benim kardeşim yasımdasın" dedim. "aramızda 3.5 yas var." bunu bekliyormus gibi anında cevap verdi. "nolmus varsa, aşkın yası mı olurmus. hem ben seni seviyorum." içimden ne alaka amk dedim. "sen cok güzel ve tatlı bir kızsın. hoşsun da. yasın bir yıl daha büyük olsa.. ama baskaları ne der" sinirlenmis gibiydi. sinirlenince acayip tatlı oldu "bize ne baskalarından !!"

haklısın ama herşeyden önce bu yasak dedim. 15den kücük bir kızla cinsel anlamda hiç bir birliktelik yasal değil dedim. anlasılan bunu ilk kez duyuyordu. çok şaşırdı ve anlattım. 15 yasından kücük bir kızla cinsel münasebette bulunmak kesinlikle yasaktı. ister kızın rızası olsun ister olmasın. hayret etti. ve "iyi de ne alaka cinsel münasebetle, ben aşktan bahsediyorum" dedi. hak verdim kıza. ancak "yine de ben buna da karsıyım. üzgünüm" dedim.
hemen atıldı "ben seni bir ömür beklerim. ne yani bir kaç ay bekleyemeceğimi mi sanıyorsun. sunun surasında 15ime 4 ay var" dedi.
vay amk dedim bu harbi aşık bana.