-
1.
+11 -1Evet arkadaşlar ben hikayeci bir panpanız, anlatacağım hikaye de ismim hikayeci olarak geçecek. Lisenin ilk yılıydı, yeni arkadaşlarım ile tanışacağım için oldukça heyecanlıydım. Kendimi sevdirme gibi bir çaba içersinde hiç olmadım hayatım boyunca bu yüzden çoğu insan kendisine soğuk davrandığımı söyler..
https://www.youtube.com/watch?v=uxr4zhaGwbQ -
2.
+4Sınıftan içeri girdim ve kendime en arka köşeden bir yer seçtim. Pencere kenarıydı, uyumayı çok severdim beyler. O yüzden okulda sürekli uyurdum, hocalar bu durumdan hep şikayetçi olur aileme anlatırdı. Eve gidince de annemden babamdan bir ton azar işitirdim. Herkes yavaş yavaş sınıfa gelmeye başladı, sınıf ağırlıklı olarak kızlar ile doluydu. Hatırladığıma göre 20 kız 7 erkek vardı sınıfımızda. Ona göre de sıra sayıları ayarlanılmıştı tabi. Zaten 3-4 kişi eskiden arkadaşmış sınıfta ki hemen bir grup oluverdiler aralarında. Bense tek başıma takılıyordum. Koca sınıfta tüm herkesin yanı doluydu da bir benim yanım boştu nasıl bir şanssa. O kadar tipsiz biri de değilim bu arada, façam düzgündür.
-
-
1.
+320 kız 7 erkek varsa
10. sınıfa kadar sınıfta en az 1 erkek sınıftaki 1 kıza aşık olmuştur,
11. sınıfa kadar sınıfın sayılı güzelleri vardır,
11. sınıftan sonra işler değişir, güzellerde ilerleme olmaz,
12 de dahil 11 ve sonrası çirkin dediğin kızlar amı zütü dağıtır, vermeseler de namuslu olsalar da giyim kuşam makyajla tanışır ve başta güzel dediklerine taş çıkartırlar,
sende ilk sene boyunca 1 2 tanesiyle yakın temas kurma fırsatını elde edersin olmadı 2. senede,
yinede 4 sene boyunca 31 çekersin,
üniye geçersin lisedekilerde ne dersin,
sonra 4 yıl daha çekersin
çok çektirmişler sana kardeşim cidden haklısın amk
-
1.
-
3.
+4Bazı yerleri özet geçerek anlatıyorum. 1 ay geçti ve ben yavaş yavaş ortama ısınmaya başladım. Sınıfın en güzel kızı Buketti. E bana bakar mıydı? Ses getirecek birşeyler yapmazsam gibseler bakmazdı. Bende gönlümü yavaştan bukete kaptırmaya başlamıştım. Bir süre sonra sırılsıklam aşık oldum, lise 1 tabi daha akıl tam ermiyor. Salak salak geceleri buketi düşünürdüm, acaba ne yapsam ne etsem diye düşünmeden uyuyamazdım. Ama lisede ki en büyük aşkım tabii ki Buket olmayacaktı. Hayatımı giben başka birisi olacaktı, buket sadece küçük bir ayrıntıydı lise hayatımda ki. Birkaç erkek arkadaş ile kaynaştık sınıfta. Ali vardı ali çok bin bir çocuktu. Ama kafa elemandı işin doğrusu. Kafaydı ve atarı gideri hiç ekgib olmazdı. Tabi bana atarlanmadı hiçbir zaman ama ne zaman birileri ile ters düşsek gider Ali ile posta koyardık.
-
4.
+3Ali, Mert, Deniz ve ben. Hep dördümüz takılır sürekli dersleri kaynatırdık. Hani hep arka dörtlü derler ya heh işte aynen öyleydi. Arka dörtlü. Deniz çok delikanlı çocuktu, kendinden güçsüz olan hiç kimseye atar koymaz herkesle iyi geçinmeye çalışır. Mevzu oldu mu da asla geri kalmazdı. Mert ise biraz pısırıktı ama kafa elemandı. Ben kendimden bahsedeyim biraz. Lise de boyum 1.80 civarlarındaydı. Kapkara birşeydim amk. Atara atar gidere gider tarzında takılırdım bende. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın tarzında bir düşünceye sahiptim. Neyse günler günleri kovaladı biz iyice ortama ısındık. Ama öyle bir ısınmak yok. Anasını gibiyorduk ders mers dinletmiyorduk sınıfa, birgün öğle arası yemek yemeye gittik kokoreççiye, gene dördümüz. Yedik işte yemeği dönüyoruz, Deniz Ali'ye döndü ve dedi ki oo hayırlı olsun aga Buket ile çıkıyormuşsunuz. Bunu duyduğum an beynimden aşağı kaynar sular döküldü beyler, felç iniyordu oracıkta bana.
-
5.
+3Ali hemen döndü ve dedi ki sen nereden biliyorsun lan yannan kafalı? Olayları olduğu gibi anlatıyorum beyler aynen böyle dedi işte. Deniz niye bilmiyim ki olum bende aylin ile çıkıyorum dedi. Aylin ile Buket'te yakın 2 arkadaştı. Bu dıbına koduklarım kızları zütürüyor ama benim hiçbir şeyden haberim yok. Bende bir anda çıkıştım bu mu lan arkadaşlık? Hiç kimse hiçbir şey anlatmıyor birbirine giberim yapacağınız işi dedim. Ya bi sakin ol dıbına koyim dedi Ali. Hiçbir şey belli değil daha, ondan söylemedim ben. Dedi. Deniz biraz içine kapanıktı ondan söylemedi heralde diye düşündüm. O gün öyle geçti. Okul çıkışında kavga vardı, ne olduğunu bilmiyordum. Pekte giblemedim ve eve gittim.
-
6.
+5Eve gidip üstümü değiştirdim ve mahalleden arkadaşlarla dışarı çıktık. Kapının önünde oturup kola çiğdem yapıyorduk. işte ülkenin geleceği hakkında falan tartışıyorduk. Aramızda hiç apaçi yoktu Allah'a şükür. Biraz mahalle arkadaşlarımdan bahsedeyim. Hasan çok delikanlı çocuktu, her zaman arkamda olmuştur her kavgamda. Her lafımda benim tarafımdaydı. Mehmet vardı birde o biraz kolpaydı. Biraz da fesat bir muallakydi. Ama çocukluk arkadaşım olduğundan pek ses etmiyordum Mehmet'e. Bir de ibrahim. ibrahim ile Hasan sayesinde tanışmıştım. Ama görüşlerimiz birbirine oldukça uyuşuyordu. Aynı siyasi görüşe sahiptik ve düşüncelerimiz nerdeyse birbirinin kopyası gibiydi. Neyse mahalle de ki arkadaşlarımla da yediğim içtiğim ayrı gitmezdi. Akşama doğru dağıldık evlere. Gittim yemek yedim odama çekildim, bilgisayar oynuyorum. O aralar k.o vardı bilen bilir. Birçok kişinin hayatını gibti. Ares'te oynuyodum işte okçu bi çarım vardı. Sağa sola cs atar geçerdim. Bayağı da sağlamdım. Ama tabi 000000'ın f9devil in yanında hiçbir gibim değildim. Hayatımı giben k.o olmamıştı beyler. Hayatımı keşke k.o gibseydi, o hiçbir şeydi hayatımı giben şeyin yanında.
-
7.
+3Ertesi gün sabah uyandım. Sıraya geçtik falan içeri giricez. Bütün okullar sıra olmadan girerdi dıbına kodumun okuluna ama bizim okul o kadar gibtiritaktan bir yerdi ki her gün sıra olurduk. Diğer okullar bi pazartesi bir de cuma günü sıra olurken. Deniz geldi selam verdi, seldıbını aldım ve muhabbete daldık. Yan sınıflardan zeki diye bir çocuk vardı, o geldi. Selam verdi onunda seldıbını aldık. 5 Kişi yanyana dizildik işte futbol falan konuşuyoruz, Ali gelmemişti. Ali nerede lan niye gelmedi? Diye sordum ben bu Deniz'e. Aga dün ki kavga da sen yoktun demi? dedi. Lan ne kavgası o kavgayla Ali'nin ne ilgisi var. E oğlum Kavga Buket yüzünden oldu ya haberin yok demi senin? Yok tabi dıbına koyim ne alaka Buket ile? dedim. Ondan sonra olayın aslını öğrendim. Bu huur buket başka okullardan çocuğun biri ile mesajlaşıyor, çocuğa Ali'den falan bahsediyor. Ali'nin peşini bırakmadığını falan söylüyor. Ondan sonra çocuk tüm çevresini toplayıp bizim okula geliyor Ali'yi dövmeye. Ama Ali'nin de haberi yok, bizim de haberimiz yok..
-
8.
+3Bunlar Ali'yi bir güzel dövüyor okul çıkışında. Ali'de rezil olmamak için ertesi günü okula gelemiyor. Ama bizim Deniz'de karışmıyor, Zeki'de karışmıyor, Mert'te karışmıyor. Benim zaten haberim yok işin aslı Ali züt gibi tek başına kalıp bir güzel dayak yiyor. E ben bunu duydum Deniz'e sordum. Ali orada yarak gibi tek başına dayak yerken siz ne tak yediniz? Aga biz napalım beaaa adamlar 50-60 kişi gelmiş dıbına koyim dedi. Bende kızdım bağırdım be yarram 50-60 kişiyse 50-60 kişi adam can ciğer arkadaşımız değil mi? hiç yoktan bana haber veremediniz mi? en azından bende dayak yerdim de çocuğa arkadaşım demeye yüzüm olurdu dıbına koyim dedim. Aga bak çok abartıyon senle de bozuşucaz böyle giderse dedi. istediğin kadar bozuşalım dıbına koyduğum sizi de adam sandık dedim. Orada birbirimize yapıştık, arkadaşlar ayırdı.
-
9.
+2O gün öyle salak bir gündü işte. Çabuk geçti, akşam oldu. Bizim Ali'de o aralar telefon vardı 3310'du yanlış hatırlamıyosam. Pederden aradım ben bunu. Aga nasılsın, napıyorsun? diye. E iyi aga napayım takılıyorum öyle falan dedi bu. Ben olsam be huur çocuğu hangi yüzle arıyorsun kavgamda yoksun, bişeyim de yoksun falan der telefonu kapatırdım. Niye gelmedin lan okula? dedim. Hiçbirşeyden haberim yokmuş gibi davrandım. Aga dün dayak yedim senin haberin yok mu? dedi. Ne dayağı olm benim haberim yok dedim ben buna. Olayları bir de bundan dinledim. Deniz ile Mert bildiğin çocuğun dayak yiyişini bank a oturup izliyor. Bildiğin izlemişler ama, çocuk çağırmış bir de yanına gelin yardım edin diye.
-
-
1.
+1vay mk lisedeki an geldi aklıma :D otobüs durağında bekleyen arkadaşıma burdan selam gönderiyorum
-
1.
-
10.
+4Bu binler de züt korkusuna yanına gitmemişler. Ertesi gün okulda ne Deniz binine ne de Mert'e selam verdim. Gittim yerime oturdum, sabah 1. derste uyuyakalmışım. Uyandığımda öğle arasıydı. Kokoreççiye gittim bizim binler orada. Beni neden uyandırmadınız yannan kafalılar dedim verdim siparişi. Ali bizim bu muallaklerle pek konuşmuyor sadece yemek yiyor. Kafasına vurdum bitane naber lan diye. iyi aga bea nolsun dedi bu. O öğle arası öyle gibik bir öğle arasıydı işte geldi geçti. Okula döndük Ali ile Buket ayrılmış beyler, sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Buket huurluk yapıp Ali dayak yedi diye Ali'yle ayrılıyor. işte böyle bi kaşar buket. O günden sonra da pek giblemedim Buket'i. Sevmekten de vazgeçtim. Öyle bir huur bana göre değildi zaten.
-
11.
+2Günler günleri kovaladı ve sonunda 1. dönemin sonuna geldik. O aralar Ali ile Buket iyice birbirinden soğumuştu. Birbirlerinden öyle hat safha da nefret ediyorlardı ki anlatılacak gibi değil. Beyler bu arada doğum günüm 15 Eylül. 15 Eylül'ün çok acı bir hatırası var bende, çok büyük yaralar açmış ve o yaraların asla kabuk bağlamadığı, bağlayamayacağı bir hatıra. Çok acı bir hatırası var. Neyse onu da anlatıcam hikayenin içinde. 1. dönemin son günüydü. Okula geldik işte ne alakaysa 1. dönemin son gününde hep serbest gelirdi bu dıbına koduklarım. Bende bu geleneği bozup okul kıyafetim ile geldim yine. Oturuyordum sınıfta, birden koridordan sesler gelmeye başladı. Ders boştu. Sınıf öğretmeni öğretmenler odasında karnelerle uğraşıyordu galiba. Bizim Deniz'i koridorda evire çevire dövüyorlardı beyler. 12. Sınıf binler Deniz'in resmen anasını gibiyorlardı. Nedeniyse şu bu deniz salağı koridorda yürürken 12. Sınıflardan biri omuz atıyor, bu da dönüp ne oluyor lan size? hayırdır falan diyor. Eleman kafayı bir koyuyor deniz yerde. Ondan sonra bunu 3-4 kişi ele bir alıyorlar, rahat bi 3-4 dakika dövüyorlar. En son ben geldim olay yerine. Baktım ki benim tanıdık abilerden biri dövüyor Deniz'i hemen gittim girdim araya. Yiğit abi bi sakin ol, bu çocuk yakın arkadaşım affet abi hatasını falan giriştim işe. En son bıraktı, al zütür şu bini dedi. Bende çektim sınıfa Deniz salağını.
-
12.
+5Ne oldu lan dedim, Yiğit abi neden dövdü seni? Eeh giberim Yiğit abini vuramadın mı 2-3 yumruk pekekent dedi. Lan yannanım adam 12. sınıf daha şunun şurasında dün geldik mezarımız mı yapıcaz okulu. En azından ayırdım dıbına koyim sizin Ali'ye yaptığınız gibi izlemedim dedim. giberim Ali'yi de senide dedi kalktı gitti. Son ders yaklaşıyordu karneleri alacaktık. Sınıfta Ecem diye bir kız vardı çok güzel, esmer saçları beline kadar. O geldi yanıma oturdu. Naber nasılsın diye sordu. iyiyim Ecem, seni sormalı? diye karşılık verdim. iyi bende karneleri alınca eve birlikte yürüyelim mi? dedi. Benim de içim kıpır kıpır oldu ve tamam yürüyelim dedim. Hoca geldi, karneleri dağıttı. Tahmin edebileceğiniz gibi sonuç hüsran gibTiRNAME... Aldık karneyi çıkıyoruz, istiklal marşı okundu. Okul dağıldı, hemen gözlerim Ecem'i aradı. Okulun çıkışında ki çeşmenin yanında durmuş beni bekliyordu. Ceylan'ım benim. Gittim Ecem'in yanına, hadi gidelim dedim.
-
13.
+3Tamam dedi ve yürümeye başladık. Havadan sudan konuşuyorduk, koridorda ki olayı konuşuyorduk. Konuşuyordukta konuşuyorduk. Ecem'lerin evinin önüne kadar geldik. Ya hikayeci sana birşey söylicem ama seni kaybetmekten korkuyorum dedi. Ben durumu az çok anlamıştım ve söyle Ecem ne olacak ya falan dedim. Cesaret verdim herhalde, benden aldığı gazla senden hoşlanıyorum dedi ve kollarıma atladı. Bi 10 saniye kadar sarıldık. Ondan sonra ayrıldık o evine gitti, ben evime gittim. Gece yatarken biraz düşündüm Ecem o kadar güzel olmasına rağmen Ecem'i sevememiştim. Aşık olamadım işte. Güzellik yetmiyordu benim aşık olmam için.
-
14.
+5o 15 gün öyle k.o oynayaya oynayaya geçmişti. Ve hayatımda ki mutluluğu o 15 gün içersinde yaşadım. +8 Iron bow basmıştım dıbına koyim bundan büyük mutluluk mu olurdu. Herkese tek atmanın verdiği heyecan ile çıktım czye, mage tekleye tekleye geziyorum. Hevesim kursağımda kaldı. 000000 abimiz geldi trust vurdu geçti falan işte. Ondan sonra hay ananı gibeyim ya dedim ve k.o'dan çıktım. Msn'i açtım ve bir de ne göreyim. istek var.. Baktım ecem eklemiş, kabul ettim ve konuşmaya başladık. Son görüşmemizden beri nasılsın hikayeci? dedi. iyiyim Ecem sen nasılsın? falan dedim. Kameralı konuşuyoduk tabi. iyiyim bende, seni çok özledim dedi. içim kıpır kıpır oldu beyler, kızı sevmesem bile hoşuma gidiyordu böyle demesi. Acaba egomu mu tatmin ediyordum o aralar. Bende seni çok özledim, ömrüm. Dedim ve 2 sevgili olduk. işte lise yıllarımda ki ilk sevgilim Ecem'di. Sevmediğim halde Ecem ile çıkıyordum.
-
15.
+4Öyle böyle derken okullar tekrar açıldı ve 2. dönem başladı. Deniz'i falan bir kenara bıraktım. Tabi hiçbirinden vazgeçmedim. Ecem ile yanyana oturmaya başladık, sürekli birbirimizin ellerini tutuyorduk. Ellerimizi hiç bırakmıyorduk neredeyse, öyle salak bir tipdim işte. Kızın ne elini tutuyorsun ellesene hazır yanında oturuyorken. Öyle bir salaktım yani. Ecem balık etliydi ama asla şişman değildi. Tam istediğim kıvamda bir kızdı. Tam gibmelik, işte çatır çutur gibeceksin. Lise'ye kadar ağzıma ne sigara, ne alkol hiçbir şey koymamıştım beyler. 2-3 Gün geçti Ali yanıma geldi. Aga naber nasılsın? dedi. iyi Ali sen nasılsın? iyi aga arkadaşlarla içicez, sende gel dedi. Tamam olur gelirim dedim ve Ali gitti tekrar sırasına oturdu. O hafta öyle geçti, haftasonu geldi çattı. Toplandık biz 4 kişi yine Ali, Mert, Deniz ve Ben. Gittik Ali'lerin evine. Ali'nin ailesi evde yoktu. Aldık 2 kolon şarap, 1 rakı, 12 tane de bira. Oturduk başladık içmeye, tabi bende öyle bir hava var ki 40 yıllık şarapçıyım sanki. Alıyorum şarabı bi kere de zütürüyorum. 2-3 pet bardak içtim bir baktım kafam sallanmaya başladı. Kalktım bi de salak salak evde koştum. Bir de salak gibi sırt üstü uzandım. 3-4 dakika uzandım. Aniden bir kalktım yere içtiğim herşeyi kustum dıbına koyim. Ama kafam hala güzeldi. Aldım Ali'nin telefonunu. Benim hatunu aradım. Benim hatunun da vardı o zamanlar telefonu.
-Alooo, kimsin?
+Ben Hikayeci.
-Hikayeci ne oldu? sesin çok kötü geliyor.
+Sevmiyorum seni dıbına kodumun kızı, bıktım senden gibtir git başımdan.
Bunlar benim ağzımdan dökülen laflardı beyler, inanabiliyor musunuz? Bende inanamıyorum hala. Ama bu laflar öylesine işime yaradı ki daha sonra.. -
-
1.
+1yarak devam etsene
-
1.
-
16.
+7O haftanın ilk günü, yani pazartesi okulda Ecem hüngür hüngür ağlıyordu. Arkadaşı geldi ve dedi ki sen ne beş para etmez adammışsın. Senin soyunu gibeyim. Bir kızın ağzından küfür duymak aşırı itici gelmişti. Öf seni de giberim Ecem'i de giberim. ikiniz de gibtirin gidin başımdan diyiverdim. Kız Allah belanı versin dedi ve Ecem'in yanına gidip ona sarıldı. Kızın manitası varmış ama ben bilmiyordum. Çıkışa çağırdı sen kimsin benim Manita'ya sövüyorsun ayağına işte. Bende tamam gelirim dedim, başladım beklemeye. Son ders zili çaldı, herkes çıkıyordu. Aldım çantayı, çıktım kapıdan baktım bin orada. Gittim yanına dedim, işimizi nerde hallediyoruz? Hemen okulun yan tarafında bir park vardı. Orada halledicez dedi, gittik park'a. Kavga olduğunu duyan gelmiş dıbına koyim. Eleman boşboğazın tekiydi galiba. Tüm okul parktaydı. Attık çantaları, kavga başladı. Eleman beni tuttuğu gibi yere yatırdı, yumruklamaya başladı. Bir güzel dayak yiyordum, herkes gülüyordu. Herkes benimle alay ediyordu. Ecem bağırdı dedi ki iyi ki senden ayrılmışım yarak kafalı daha kendini bile savunamıyorsun. Bunu duyan ben bir gaza geldim bir gaza geldim. Çocuğu üstümden attım, yumruklama sırası bana geçmişti. O bebe zamanlarımda nasıl öyle yumruklar attığıma bende inanamıyorum ama çocuğun ağzını yüzünü eline verdim. En son burnu kırılmıştı. Ağlıyordu.
-
17.
+10Dinleyen varsa ses versin, sanki boşluğa anlatıyorum dıbına koyim.
-
18.
+1Kalktım ve Ecem'e sert bir bakış attım ve dedim ki iyi hatırla. Ben senden ayrıldım. Kızın ağzı açık kaldı, züt gibi kalmıştı karşımda. O olaydan sonra okulda bayağı bir popüler oldum. Bu dövdüğüm çocukla Yiğit abinin bir mevzusu dahi varmış. Bu çocuk yiğit abiyi dövüp, ağzını yüzünü eline vermiş. 12'lerden, 11'lerden 10'lardan bir sürü kızın dikkatini çekmeye başlamıştım. Bir kaç şey kulağıma geldi, yan sınıfımdan bir kız benden hoşlanıyormuş. Adı Melis. Melis o sıralar pek yaygın bir isim değildi, arada bir iki tane Melis çıkardı. işte bu da onlardan biriydi. Melis ömrümü gibme yolunda ilk adım atanlardan olacaktı. Melis... Melis'im... Melis araya arkadaşını sokarak benimle tanışmak istediğini söyledi. Bende kabul ettim ve bir okul çıkışında buluştuk, oturduk bankta. Dedi ki ben Melis. Memnun oldum ben de hikayeci. Memnun oldum dedi ve minicik ellerini uzattı. Sıktım elini hiç incitmedim ama. 1 Hafta kadar bir süre geçti. Melis ile aramız çok iyi oldu. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyordu. Melis orta boylarda, yeşil gözlü, sarı saçlı asi bakışlara sahip güzel mi güzel bir kızdı. O aralar ailem bana bir telefon almıştı o zamanların en güzel telefonu. Nokia'nın bir serisi ama tam hatırlamıyorum. Hani Gamze Özçeliğin ferresi vardı ya heh işte o telefon. Hepiniz hatırlarsınız. 400 Lirayamı ne almıştım telefonu. Biz sürekli Melis ile mesajlaşıyorduk. Bir gece aklıma eseni yaptım ve ondan hoşlandığımı söyledim. O da bende senden hoşlanıyorum, ne zamandır senin bunu söylemeni bekliyordum dedi. Bende işte öğrenmiş oldun dedim ve o gün itibari ile Melis ile sevgili olmuştuk..
-
19.
+1Melis benim Lise'de 4 yıl boyunca yanımda olacak kızdı işte. 4 Yıl boyunca beni hiç terketmeyecek, daima yanımda, daima sağ'ım da kalacak kız Melis'ti. Sözlükte hikayeci988 vardı galiba. Onunda manitasının adı Melis'miş. Analizlerime göre benden küçük bir kardeşim. Ona buradan selamlar yolluyorum.. inşallah o da kendi Melis'i ile mutlu olmuştur. Melis ile temellerimizi kurmuş, mutlu bir hayata doğru yola çıkmıştık. Tabii bizi nelerin bekleyeceğini, Melis'in değil de benim hayatımın nasıl gibileceğini göreceksiniz bu hikâye de. Hayattan en ufak bir keyif almadığım ile karşılaşacak ve bu nasıl bir hayat dıbına koyayım diye soracaksınız kendinize.. 2. Dönemin ortalarıydı sanırsam, Melis çok güzel geliyordu gözüme. Sürekli bir cafe de oturuyor ya çay içiyorduk, ya da sinemaya gidiyorduk. Sırılsıklam aşık olduğum için asla art niyet ile bakmadım Melis'e. Ne sinema da ellemek gibi bir niyetim oldu, ne de gibmek veya benzeri birşey yapmak gibi.. Onu daima sevdim, daima da sevecektim.. O beni sevecek miydi peki? işte şimdi yavaş yavaş oralara geleceğiz..
-
20.
+2yine bir okul gününün tenefüsünde koridor da Melis ile masum aşkımızı yaşıyorduk. Ecem ile çok kötüydü aramız ama aldığım duyumlara göre Ecem hala beni seviyordu.. Melis'e Ecem'den hiç bahsetmemiştim. Ama o Ecem'in benimle çıktığını biliyordu, zaten beni o kavgadan sonra farketmişti. Gene de bu muhabbetin hiç açılmamasını söylemiştim Melis'e. O aralar bir takıntı gibiydi o kavga benim için, hiç bahsetmek istemezdim nedensiz bir şekilde sevemedim o kavgayı. Aslında Melis'im ile tanışmama vesile olmuştu ama öyle işte, sevemedim bir türlü. Tenefüs bitti biz derse girdik. Oturuyorum işte sınıfta salak salak espriler şakalar falan yapıyoruz arkadaşlarla birbirimize. Ecem geldi yanıma oturdu.
+Hikayeci naber?
-iyi Ecem senden naber?
+Eh iyi işte nasıl gidiyor Melis ile ilişkiniz?
-iyi gidiyor da böyle konuştuğumuzdan haberi olursa kötü gider.
+Hımm tamam o zaman ben gideyim
-E bi zahmet git istersen.
Kızı gibtir ettim başımdan, o zamanlar ne akıllı tahta var ne başka bir gib var. Eğitim şimdi ki gibi değil biz de arkadaşlarla oyun oynuyoruz. Şimdi tam hatırlayamıyorum ama ya isim şehir hayvan bitki ya da SOS oynuyorduk. O gün de öylece geçip gitti. 2. Dönemin sonlarına doğru geldik artık, okul bitecekti. Önümüzde Tatil'e gidebileceğimiz bir 3 ayımız vardı. Bu 3 ayın her gününü Melis ile yaşamak istiyordum, aklımda sürekli bunun hayalini kuruyordum..
başlık yok! burası bom boş!