Daha önce kurgu bi hikaye yazmıştım tutmamıştı. O hikayeyi yazma sebebim biraz da olsa yazımı ve cümlelerimi daha iyi hale getirmekti. Ve böylece kurgu olmayan yani gerçek hikayemi sizlere sunmaktı.

Bu hikayede sizlere lise yıllarımın son 3 yılını anlatıcam. ilk sene bittikten sonra okulumu değiştirdiğim için son 3 sene. Ayrıca başıma ne geldiyse orda geldi.

Bence Asiye hocayi gibecek beyler yazın bunu

Hikayeye başlamadan önce sizlere o zaman ki benden bahsedeyim. Tabi insan yıllar geçtikçe değişebiliyor , kişisel olarak.

Ben o zamanlar günlerini oyun oynamakla geçiren, dersleri sallamayan bi çocuktum. Bunu bi kenara koyun, bu aslında benim öğrenci profilim oldu.

Hobi olarak ortaokulda diğer çocuklardan farklı olayım diye rap müzik dinlemeye başlamıştım ve bu liseye kadarda devam etti. Ancak liseye geçince farklı bir boyut kazandı. Kendim lirikler yazıyor besteler yapıyordum.

Hikayenin çoğunda bu olayın ne kadar etkili olduğunu göreceksiniz çünkü dışardan farklı görünmek istiyordum ve bu müziği seviyordum

Evet artık hikayeye geçelim.

Kiralık bir evde oturan ancak geliri orta düzey sayılabilecek bir ailenin dördüncü ve son ferdiydim. Lisenin ilk senesini bitirdikten sonra oturduğumuz apartmanın yıkılacak olması nedeniyle taşınmak zorunda kaldık. Eski eve uzak bi apartmana taşındık güzel samimi bir mahalledeydi. Okulda artık bana uzak kalıcağından ailem okulumu evimize daha yaķın civarlarda olan bir okulla değiştirme kararı aldı.

Yaz boyunca mahalleliyle kaynaştım ve mahallede sevilen bir çocuk haline geldim, gerek esnaf , gerek arkadaşlarım olarak. Mahallede bakkal ali amca vardı onun oğlu berk benim mahalledeki en yakın arkadaşımdı. Benim yazıldığım okula gidiyordu , beraber okuyacaktık.

ikinci ders yine ayakta bekliyordum , kapı çaldı içeri bi kız girdi ama nasıl bir kız anlatamam. Sanki o kapıdan içeri yavaş çekim girmişti , saçlarını savuruşunu hissettim beyler resmen. Sınıftaki diğer binlerde ağızları açık , kıza bakıyorlardı. Asiye hoca kıza kimden izin aldın içeri girmek için dedi. Kızda "Hocam ben yeni geldim kapıyıda çaldım ayrıca " dedi. Hoca sen ne ukala çıktın sende şunun yanına geç dedi. Sınıfta gık çıkmıyordu , bu yüzden ders bitene kadar konuşamadık.

Zil çalar çalmaz yüzümü kıza döndüm ve "Ben jafareilan." dedim. Kız gülümsedi "Bende Ece" dedi. "Sınıfta yer yok dışardaki sırayı gördünmü?"dedim. Evet dedi , sırayı beraber sınıfa taşıdık. Orta sıranın en arkasına koyduk ve yorulduğumuz için ders başlayana kadar oturduk. Bu sırada daha yakından tanışma imkanımız oldu. Ben gözlerimi kızdan alamıyordum , ara sıra etrafa baktığımda başka bi kızın bana doğru baktığını gördüm. Onu farkettiğimi anlamış olucakki kafasını çevirdi. Ece bana diğer tenefüs okulu gezelimmi dedi , bende kabul ettim.

Devammı beyler

Evet beyler kimler burda

Yanım bi kaç gün boş kaldı daha sonra pelin geldi yanıma oturdu. Benim yanıma geldikten sonra okula her gün daha bakımlı geliyodu. Ama ece yüzünden gözüm başkasını görmediğinden ayrıca pelinde bana kanka dediğinden kafamdan çıkmıştı.

Bi gün okul çıkışı berki gördüm uzun süredir ne mahallede nede okulda görüşüyorduk. Yanıma geldi naber kardeşim , nasılsın falan derken pelinle kankaymışsın çok güzel kız bana ayarlasana falan dedi. Bende ayarlarım kardeşim dedim eve gittim.

Ayarlayacaktım beyler fakat içimde bi burukluk vardı. Eceye olan sevgimde kafamı karıştıran bir etkendi pelin ve onun yanımda olması bana huzur veriyordu

Eceyle birlikte gezmeye başladık. Bi tak yoktu aslında okulda sıradan okul. Ama yanımda ece varken kendimi havalara sokuyordum. Koridorda millet bize bakıyordu. Ama aklımdada bi yandan pelin vardı. Niye böyle yapmıştı anlamadım. Acaba bana karşı bişeyler mi hissediyordu.

Günler haftalar böyle geçti. Pelin her tenefüs benle ecenin yanına geliyordu. Üçümüz takılıyorduk. Kafam biraz karışıktı. içimde değişik duygular vardı. Ama kimeydi bunu bilmiyordum.

Pelin artık o ilk zamanlardaki hallerden çıkmış bana kanka falan diyordu. Eceyse çok farklı sulara açılmıştı. Sınıftaki diğer çocuklarla takılıyor falan. Bi iki hafta sonrada yerini değiştirdi zaten. Anlamadım niye böyle olduğunu. Eceye karşı bişeyler hissediyor gibiydim.

Kimse yok heralde beyler burdaysanız ses verinde ona göre devam ediyim

Kapı açıldı ve kapandı beyler bide üstüne kitledi artık kaçamayacaktımda. içerde pelinin ne yaptığını gerçekten merak ediyordum.

Küvetin perdesini araladım pelinin teyzesi çırılçıplak bana geliyordu. Geldi ve perdeyi açtı beni gördü ve çığlığı bastı "Pelin bu çocuk kim burdaa!!" . Pelin geldi ama kapıyı açamadı. Teyzesi kapıyı açmaya giderken bende küvetten çıktım. Pelin içeri girince teyzesi pelini cimcikleyip kim ulan bu çocuk dedi. Bende bir elimle parmağımı tutuyordum ki anlasın durumu diye. Pelin teyzesine herşeyi anlattı. Teyzeside " Karne günü karne unutulurmu gerizekalı kız" dedi. işin ilginç yanı teyzesi ben evden çıkana kadar çıplak kaldı ve bana hiç kızmadı. Hatta o şekilde yarım kalan pansumanımı bile tamamladı. Şimdi ulan ne şanslı adammışsın diyenler olabilir ama kadın nerden baksan bir 50 vardı.

Yaz boyunca nerdeyse hiç dışarı çıkmadım. Ne denize nede havuza girebildim. Evin içinde asosyel gibi oturdum bütün yaz. Hergün peline mesaj attım bi kere bile geri dönmedi. Ve bana her geri dönmediği gün ben peline dahada çok bağlanıyordum.

Kapıyı açmadan sırayı kenara koydum ve öyle kapıyı açtım. içerde hoca vardi bu kez ölmeyi unutmuş ders anlatıyo geyikleriyle andığımız Asiye hoca. Evladım nerdesin sen diye bi fırçaladı önce beni sonra konuşmaya fırsat vermeden geç şu köşede ayakta bekle ders bitene kadar dedi. Herkes yüzüme bakıyordu sırıtarak gelir gelmez azarı yemiştik.

Zil çaldı hoca dışarı çıkarken ikinci derste ayaktasın dedi. "Ben yeni geldim hocam"dedim ama duymadı. Sırayı içeri almadım , bahçeye indim berkin yanına. Terlemişti bankta oturuyordu tek başına yanına gittim. "Naber kanka ?" dedi. iyiyim falan filan derken olayı anlattım. Gülmeye başladı ulan asiye hoca ya ne kadınsın dedi. Hocanın ismini ilk defa orda duydum. Daha sonra zil çaldı ve ben berkin yanından ayrılarak sınıfa çıktım.

Bu arada yazmamışım beyler ikimizde eşit ağırlık okuduk berk ve ben.

Sonunda yaz bitti ve okulların açılacağı o gün geldi.
Ben berkle aynı sınıfa düşeceğimi umuyordum ama öyle olmadı. Ben B berk I sınıfındaydı.

Sabahki törenden sonra müdürden sınıfımı öğrendiğim için geç kalmıştım. Sınıfa girdim ders boştu. Sınıf grup grup gözüküyordu. Sıralar eski okuluma göre güzeldi ve kara tahta yoktu beyaz tahta vardı. Sınıf güzeldi kısacası. Şöyle bi göz gezdirdim sınıfa , boş yer aradım ama bulamadım kapı tarafının en önünde bi çocuk vardı ona sordum. "Şey ben jafareilan acaba sınıfta boş sıra yokmu?". inek bi öğrenciye benziyordu ama beni küçümseyerek "Gözlerin görmüyo heralde yok sıra in aşağıdan kap getir"dedi. Bi ayar oldum çocuğa 3-5 saniye dik dik baktım. Sonra kapıyı çekip çıktım.

Koridorda berki gördüm "Oğlum ne arıyosun burda ?" dedim. "Bizim ilk ders bedenmiş aşağı iniyorum sen ne arıyosun burda?" dedi. "Sınıfta sıra yokmuş sıra arıyorum" dedim. Bodrum katta sıralar olduğunu söyledi inip bi sıra kaptım ve sınıfa çıktım

ilk dönem bitti karneler iyiydi bunda pelini yanıma oturtmamamın büyük bir etkisi vardı. ikimizde mutluyduk her gün buluşuyorduk falan taa ki o güne kadar.

ikinci dönem başladı sınıfa yeni bi çocuk geldi adı denizdi. Yapılı bir çocuktu saçını falan yapıp gelirdi bütün kızlara yazardı. Çocuğu pelinin yanında hiç görmemiştim.

Bir sabah sınıfa girdim yerime oturdum doğukan falanda geldi oturdu yanıma muhabbet ederken deniz pelinin yanına geldi. Abuk sabuk hareketler yapıyor kızın ağzının içine düşüyordu. Benden daha yakışıklı sayılırdı. Neyse ben bunu pelinin yanında görünce kan beynime fırladı. Tam ayağa kalkacaktım doğukan tuttu beni napıyosun oğlum en son dellendiğinde ne olduğunu biliyosun dedi. Nolcak çocukla kanka mı olucam dedim. Güldü. Lan uzaklaşma alma bide bu çocuğun seni indirme ihtimali var dedi ve çıkışta konuşuruz bunla dedi.

Pelinle çıkıyorduk artık ama yinede onu yanıma oturtmadım sınav dönemi yaklaşıyordu. Bu hem onun hemde benim için önemliydi. Zaten okul dışında yeterince görüşüyorduk.

Aynı mahallede olduğumuzdan sürekli beraber dışarı çıkıyorduk. Bi gün yine geziyorduk ya perşembe yada cumaydı bizim orda pazar vardı çünkü ordan hatırlıyorum. Pelinin teyzesi pazardan dönüyordu bizi el ele gördü. Önce bi heyecanlandım ama sonra teyzsesi anlayışlıdır diye sıkıntı yapmadım.

Teyzesi hayırdır böyle ben o günden sonra bida pelinin yanında gezmezsin diye düşünüyordum dedi. Peline gel bakıyım yanıma dedi. Ben şaşırmıştım. Kadını çıplak gördüğüm zaman üstünü giymeyen kadın bundan rahatsız oluyor diye geçirdim içimden. Teyzesi pelini alıp gitti. Artık pelinle görüşmemizin biraz zor olacağını düşünüyordum

Rez devam et

Akşam pelin yazdı bugün için kusura bakma jafareilan dedi. Ben o gün evlerinden çıktıktan sonra pelin teyzesine beni anlatmış beni sevdiğini ama benim onu umursamadığımı falan bütün herşeyi kısacası. Ondanmış bu tavr ama konuşmuş teyzesiyle bu şarkı süprizi teysesininde hoşuna gitmiş bana romantik damat diyormuş.

Pelinle konuştuktan sonra rahatladım ilişkimizde bir engel yoktu sonuçta. Aslında bi sıkıntı vardı bizim okul bu sevgili olaylarını okulda pek tasvip etmiyordu ve nerdeyse bütün okuk bizi biliyordu.

Tören bitti sınıflara çıktık. Pelin benim yanıma oturmadı haklıydıda yanıma doğukan oturdu. Ders boyunca sürekli peline baktım. Ara ara oda dönüp bana bakıyor sonra kafasını çeviriyordu bense bakmaya devam ediyordum.

Ders bitti doğukanla konuşuyorduk derken önümüzden pelin geçti doğukan "züte bak züte"deyince benim kan beynime sıçradı o an beyler bunu bir hışımla sıradan attım. Yerde tekmelemeye başladım ağzından kan gelene ladar dövdüm sonra çantasınıda çöpe attım.

Yaz tatili böyle geçti işte ve okulların açıldığı o güne geldik. ilk günden biraz geç kaldım bahçede herkes sıraya dizilmiş içeri girmeyi bekliyordu. Bizim sınıfı buldum. Pelinde geç kalmış olucakki en arkada duruyordu. Onu çok özlemiştim yanına gidip sıraya girdim bana dik bi bakış attı. Yine hiç konuşmadı "seni çok özledim" dedim sesi çıkmadı. Ama bakışlarındaki o sinir kaybolmuştu.

Sınıfın bir teypi vardı taktim cdyi. Açtım şarkıyı dinlemeye başladık. Çok güzel şarkı bu kimin dedi. Bin bakışı attım. Bu ses senin dedi. Seni çok seviyorum pelin dedim. Çığlık attı bu bir sevinç çığlığıydı ve benim yanımda ilk defa mutluluktan ağlıyordu. Yanıma koştu ve sarıldı. Ona öyle bi sarıldım ki bırakmak istemedim. Zaten yaklaşık bi 2 dk kadar öyle kaldık. Seni bırakmak istemiyorum dedi. Artık ölene kadar beraberiz dedim.