-
451.
0Rez panpa
-
452.
0Rezerve
-
453.
+12Veda etmek demiştim ya bazen umduğunuz kadar kolay olmuyor diye. Bazı vedaların yaptığı gibi bu vedada benden bazı şeyleri almıştı hissiyatlarımı, duygularımı yani işte bazı insani özelliklerimi resmen paramparça etmişti. Düşündüğüm kadar iyi birşey olmadığını bile düşünür olmuştum. Ama verdiğim karardan dönmeye niyetim yoktu her ne kadar yanlış yaptığımı hissediyor olsam da gelecek için en iyisinin böyle olmasına karar vermiştim.Hem onu hayatımdan tamamen çıkarmıyordum kı sadece en geç 2 günde bir yanına gitmek yerine haftada veya 10 günde bir gidecektim. Pazartesileri oldum olası sevmem bir çoğumuz gibi ama o gün sanki içimde yeniden birşeylerin kıpırdadığını hissetiğimden midir bilinmez o pazartesi farklı gelmişti bana. Necoyu da alıp okul yolunda buldum işte kendimi. içimde yeni başlayan liseli heyacanı vardı garip bi şekilde. Sanırım birşeylere veda ettikten sonra birşeylere tutunmanın verdiği durumdan kaynaklanıyordu bu. Klagib konuşmasını yaptıktan sonra müdür bey sınıflara geçebileceğimizi duyurdu. insanların acıma duygusuyla karışık üzüntülü bakışlarını giblemiyordum açıkcası. Hayret ediyordum kendime. Sınıflara geçtikten sonra arkadaşların bi çoğunun “hoşgeldin” diye karşılamalarını cevaplayıp eski sırama oturdum yeniden. Elim istemsizce telefona gitti. Genelde günaydın mesajını o sırada atıyordum ondan olsa gerek. Dersler başlamıştı işte hocalar 15 tatili değerlendirip değerlendirmediğimizi soruyordu beni görenlerse “hoşgeldin” muhabbetini yapmayı unutmuyordu. Demiştim ya okulda derslerle aram iyidir diye. Doğal olarak hocalarla da aramız iyi oluyordu. Yavşaklığım olmasa da belli bi samimiyet çerçevesinde ilerletmiştim o zamana kadar hocalarla ilişkimi. 4. ders Canan hocanın dersiydi. Çıkışta yanına uğramamı istemişti. Her ne kadar o an şaşırsam da bu beklediğim bi durumdu.Öğle arasında yanına gittiğimde bana o ara boyunca yaşadıklarımın kolay olmadığını bildiğini kocasını kaybettikten sonra ki dönemin ne kadar ağır olduğunu ama yaşamaya bi yerden devam etmemiz gerektiğinden onların da böyle isteyeceklerinden falan bahsedip en son bana bi program yapmayı önerdi. Belki yetişemeyebileceğimi ama en azından seneye mezuna kalırsam aradaki boşluğu rahatça kapatabileceğimden bahsediyordu. Kendinden örnekler verdi. işte belli birşeylere tutunmamız gerektiğinden. Candan hocayı seviyorum diyordum ya hani başlarda cidden ayrı biriydi benim için. Her ne kadar klagib şeyleri söylemiş gibi gelse de doğruları söylüyordu ve bunu en içten şekilde anlatması onun yerini ben de ayrı yapmıştı yeniden. Çıkışta yapalım diye anlaştıktan sonra onun yanından da kalkıp derse az bi süre kalmanın verdiiği şeyle sınıfa doğru yol aldım. Sınıfa girdiğimde sadece Didem vardı içeride telefonuyla uğraşıyordu. Muhtemelen benim olmadığım aralıkta başka bi okuldan sevgili yapmıştı onunla konuşuyordu. Sınıfa girdiğimi belli edecek bi selam verdikten sonra geçmiştim ben de sırama. Candan hocayı düşünüyordum. Hadi bizim ki 7 aylık bi ilişkiydi ben böyle olmuştum. Ama o nasıl başarabildi diye fikirler cirit atıyordu kafamın içinde.Ben böyle düşünürken Didem’in yanıma geldiğini farketim. “ Yaşadığın şeyler cidden ağır şeyler hani biz düşününce bile böyle oluyoruz ama seni tahmin edemiyorum. Geçmişine dair yardımcı olabileceğim pek birşey yok biliyorum. Ama dersler olsun başka birşey olsun her ne kadar sınıfa yeni gelen kişi olsam da ben de sana destek olmak için elimden geleni yaparım.” gibisinden birşeyler söylemişti. Ayıp olmasın diye teşekkür edip biraz konuştuktan sonra zilin çalmasıyla gitmişti yanımdan. Aramızda samimiyet yoktu ki neden böyle gelip içten bi konuşma yapmıştı. Bırak samimiyeti sadece selam sabahlıktık. Ben onun hakkında birşey bile bilmiyordum o da muhtemelen yaşadığım olayı biliyordu sadece. insanlık gereği sorduğunu düşündüm başka ne olabilir ki diye de kafamda gene ciritler atıyor olsa da hocanın gelmesiyle dağıldı düşüncelerim.O gün cidden iyi geçmişti bilmiyorum en azından iyi gelmişti bana. Çıkışta gidip candan hocayla programı yapıp eve geçmiştim. Programı uygulamak için belli fikirlere kapıldım kafamda. Belki de böylesi daha iyi olacak kendimi derslere vermek. Ama pek fazla uzun sürmedi bu fikirler ve kendimi bilgisayarın başında buldum yeniden. O zaman facebook tavan yaptığı sıralardı. Söz yazmalar sayfa açmalar falan tam aktif olduğu devirlerdi. Hepimizin vardır ya öyle ergenliğine dair yazdığı duvar yazıları özlü sözler vesaire. Bense oturup sadece pasif şekilde kullananlardım. Sınıftan bile çoğu kişi ekli değildi hesabımda. 8 gibi otururken Didem xx seni ekledi diye bildiirim aldım. Sonuçta aynı sınıfı paylaşıyoruz deyip hesabı onayladım.Tümünü Göster
-
454.
+2Rezerved
-
455.
+11Bizim buralarda boğma öğrenci içkisidir. Annemlerin de fırsat bilmesiyle gömü dolabımından yarım litrelik su şisesindeki boğmamı aldım masaya bırakıp dolapta birşeyler olup olmadığına bakmaya gittim. Sonuçta ne kadar kederli olsak da öyle her istediğimizde içebilen birisi değildim.2 haftadan fazla oluyordu içmeyeli. Öyle çok içebilen birisi de değilim zaten.Ama içmesini biliyordum öyle seri seri vurmazdım kadehi. Yavaş yavaş içerdim bazen abartırdım hatta bu durumu 3 sigarada içtiğim olurdu kadehi. Ee ne yapalım herkesin yoğurt yiyişi aynı olacak diye birşey yok. Dolaba baktığımda açılmamış bi fanta bi de sprite vardı. Sprite daha iyi gidiyordu bence. Gömü dolabımda ise bi cips paketinin kaldığını gördüm. Yeterliydi öyle ahım şahım bişeye ne gerek vardı zaten yanındakileri ağızımızın acısını dindirmek için değil miydi? Belki aynı düşünmeyeceksiniz ama benim için öyleydi. Bilgisayarın başına geri geldiğimde size bahsetmediğim oynadığım bi oyun vardı benim. Knight online. Bilenler bilir o oyun bırakılmıyor hala arada pvp oynarım. O zamanlar edanada oynuyordum 80 level bi warıor hesabım vardı. Necoyla beraber aylar sürmüştü onu kasmamız. item durumu orta halliydi. Pek detaya girmek istemiyorum özellikle de şu aralar oynamayı bırakmışken. Tekrardan şevke gelip başlamayı hiç istemem. Alta almıştım oyunu şarkıyı değiştirmek için. O ara facebooktan bildirim olduğunu gördüm mesaj gelmişti. Tahmin edin bakalım. Didem değildi be o kadar da değil. Hande vardı hani rüyama girmişti en başında hatırlarsınız belki. Çocukluğumun platoniği. Handeyle aram iyiydi sebebi basitti ona karşı olan hislerimi zamanında gizlemeyi iyi başarmıştım. Emre yazıp bırakmış sadece. Efendim karşılığımdan sonra napıyorsun nasılsın fasıllarına gelip en son nasıl olduğunu anlamadığm bir şekilde beni xx kafeye çağırmıştı. Çocukluk aşklarınıza karşı hep bi bağınız olmuştur hani aşk bitmiştir illa ki ama onlara karşı hep bi sıcaksınızdır. Yeniden başlayacak bi aşk meselesi değildir. Ama onlar iyi bi arkadaş olmaya meyillidir sizin kafanızda ha bir de açılmamışsanız zamanında kendinizi tutabildiyseniz onun da size karşı düşünceleri aynıdır. Ne kadar iyi bir arkadaş. Kimimize göre bu arkadaşık düşüncesi hayatımızı giben birşey olsa da kimimiz ise arkadaş kalmak için bile böyle durumu göz ardı edebiliyordu içindeki hoşlantıya rağmen. Bense pek birşey hissetmiyordum 3 4 yıl öncesinde evet seviyordum ama şuan arkadaştan başka bişey gelmiyordu gözüme onu düşündüğümde. Zaten çağırmasının sebebi de belliydi. 2 ay önce başımıza gelen malum olay. Biraz nazlanır gibi olsam da ısrarından sonra anlaştık diyip gönderdim. iyi geceler faslından sonra. Pkdan çıkacağımı belirtip arkadaşlara veda edip oyundan da çıktım. Tutamıyorum zamanı parçamı da açtıktan sonra ilk bardağımı doldurmuştum yarısına kadar boğmayı yarısından sonraysa spritela. O masada bazı şeylerle yüzleştim. Hani insanın kafasında ertelediği veya bazı olaylardan ötürü kuramadığı fikirleri veya hayalleri her neyse olur ya işte. Ben o masada şarkılar değiştikçe başıma gelenleri sorguladım. ilk defa duyguları katmadan yapabilmiştim bunu olanlardan sonra.iyi gelmişti bana o boğma. Bazı şeyleri daha mantıklı düşünür olmuştum. Veda ettikten sonra hani derler ya erkekler ilk başta daha rahattırlar diye sanırım ben de öyleydim pek hissetmiyordum onsuzluğu. Hani anılar canlanıyordu gözümde ama eskisi gibi de değildim işte. içme işini bitirdikten sonra kalan boğma ve spriteı yerlerine kaldırıp yatağa attım kendimi. Elime de masadan bi kitap alıp okumaya çalışırken de sızmışım.Tümünü Göster
-
456.
0Rezzzerv
-
457.
0Yaz panpa
-
458.
0Rezerve
-
459.
0Daha kaç part var onu söylede eve gidince adam akıllı okuyum
-
-
1.
0Daha kafada bi 30 part daha var değişim kısmına yeni yeni geliyoruz
-
1.
-
460.
0Dinliyoruz
-
461.
0Brezırs
-
462.
0devam güzel kardeşim..
-
463.
0Devam çok beğeniyorum
-
464.
0Rezzers
-
465.
+20Salı günü okula gitmiştim işte pek birşey olmadı. Çarşamba günü kendimden beklenmeyecek olayları yapmaya başladığım ilk gündü. Hani birşey vardır. Bazı şeyleri kaybetmiş insanlar ellerindeki çoğu şeyi kaybetmeye meyillidirler. Kumar bazında düşünelim hani yenildikçe daha çok girmeye başlarız sanki geri alabileceğimizi sanarız. Sanırım ben de öyle olsa gerek Ceren meselesini iyice askıya almıştım fikirlerimde girdapta kalmıyordum en azından. Sınıfa girdiğimde kimsenin olmadığını farkettim telefona baktığımda anlamıştım 20 dakika erken gelmişim. Yerime geçip üstteki fazlalıkları çıkartıp oturdum sırama. Dışarıyı izliyordum kimisi yeni kalkmış belli sallana sallana yürüyerek geliyor kimisi de hoşlandığı kişinin gözüne girebilmek için hazırlık geldiği belli oluyordu.Tam böyle dışarıdaki kişileri süzerken “günaydın” sesiyle irkilmem bir olmuştu. Gelen Didem’di. Onunla nasılsın fasıllarına girdiğimden olsa gereksiz bi şaşkınlığa bürünmüştü sanki kıza çakmaya çalışmışım gibi bakıyordu bana. Ama tatlı bi şaşkınlıktı o an öyle gelmişti. Içimde bi artniyet yoktu. Herhangi bi sevgi şeyi de yoktu. Hani öyle internet de dolaşırken gördüğünüz bi kız resmi olur da bakarsınız böyle anlamsızca. Sanırım öyle birşeydi. Muhabbet ilerlemişti biraz. Çanakkaleden geldiğini o gün öğrenmiştim ben.Bir kız kardeşi varmış sadece. Babası gibi annesi de öğretmenmiş.2 ay sonrasında ilk defa birisi dikkatimi çekmişti sanırım. Ama bu farklıydı sanki. Muhabbet ederken ya da bişey hakkında konuşurken birbirimizi tamamlıyorduk onunla. Yabancılık çekmemiştim kısacası. Ondan hoşlanma şeyi miydi bu hayır hayır. Bu hani eski dostlarınızla oturup sohbet ederken ki aldığınız haz gibi birşeydi bu.Numarasını isteme cesaretinde bulunmuştum boşbulunmuşlukla. Tereddüt etmeden ver numaranı mesaj atayım demişti. O gün başka birşey de olmamıştı klagib necoyla laflamalar dışında okulda. Akşam eve geldiğimde yine pk keyfi sürerken telefonuma gelen mesajla irkilmiştim. Beklediğim bi mesaj yoktu. Handeyle buluşmama daha 3 gün vardı. Necoyla zaten ventde konuşuyorduk. Kimseden bi mesaj beklemiyordum kısacası. Sevilen sayılan bir insan olsak da telefonu pek kullanan birisi değildim. Genelde yüzyüze konuşma fikrinde olan birisiydim. Didem mesaj atmış. Şaşırmıştım ama bi yandanda seviniyordum. Didem’le o gün 3 4 saat kadar konuşmuştuk. Ama dediğim gibi hala hoşlanmaya dair birşey düşünmüyordum. O gün rüyama Ceren’i görmüştüm. Çok güzel bi yerdeydim. Yanımızda çay mı desem su birikintisi mi desem bilemediğim çam ağaçlarının son baharın verdiği etkiyle dökülmüş halleriyle böyle insanın tam huzuru bulacağı bi yerdi işte. Oldum olası şu betimseme kısmını yapamıyorum be. Arkası bana dönük şekilde ayaklarını suya uzatmış şekilde oturuyordu bi kayanın üstünde. Yanına gitmiştim biranda. Ben de oturmuştum yanıbaşına. Susuyorduk her zamanki gibi. Sonra konuşmaya başladı. Ayrıldığımızı anlıyorum aramıza mesafeler giriyor ama artık benim yanıma hiç mi gelmeyeceksin demişti. O an uzun zamandır ziyaret etmediğimi hatırladım bi anda. Pişmanlık kaplamıştı içimi.Onu en yakın zamanda görmeye geleceğimi söyleyip sarılmaya çalışacağım anda uyanmıştım yine. Bu sefer alarm falan çalmamıştı istemsizce uyanmıştım. O an geri uyuyup onu görmeyi istedim tekrardan ama malesef ki olmadı. Bilinç altım benimle kötü bi oyun oynamıştı. Rüyalarımızda bazen korktuğumuz veya yüzleşmekten çekindiğimiz arka plana attığımız şeyler belirir. Kimisinin eski bi anısı kimisinin çevirdiği dolapları ailesinin öğrenmesi gibi şeyler işte. Mesele Ceren olunca her ne kadar 2 ay geçmiş alışıyor gibi olsam da göründüğü kadar kolay olmayacaktı onu eski anılarım arasına almak. Balkonuma çıkıp bi sigara yakmıştım gecenin o karanlığında. Sigaranında verdiği o etkiyle gidip geri uyumayı başarabilmiştim. Alarmı bi saat öncesine kurmuştum. Onunla görüşmeye gidecektim okuldan önce. Ama bu sefer ilk defa arkadaş gibi konuşacaktım onunla hazır mıydım buna bilmiyordum. Eski sevgilisiyle arkadaş kalmayı başaran insanlara hep hayran kalmışımdır zaten. Ama benimki farklı bi durumdu. Kendi içimde yaşıyordum ben arkadaşlığımızı.Ona söz hakkı vermiyordum çoğu zaman. Üzüyordu beni yıkmaya çalışıyordu. Neyse alarmın çalmasıyla uyanıp hazırlanıp biranda kendimi yolda buldum yine.Tümünü Göster
-
466.
+35 -1Arkadaşlar okuyan arkadaşlar burda olduğunu belirtse de boşuna yazıyormuş gibi hissetmesem ben de. Ona göre devam edeyim 20 part attım bi 20 30 part daha sürecek devam edeyim mi yoksa özetleyip sonuca mı geleyim
-
-
1.
0Yaz aga yaz millet işte şu an, geldiklerinde şukularlar merak etme
-
2.
0Yaz hacı okuyoz, işinde gücünde millet
-
3.
0Uzun uzun yaz ama alternatif olarakta özetle çünkü çok merak ettim ama bir yandan da okumak istiyorum
-
4.
0Yaz birader ne bitirmesi uzat uzatabilicegin kadar
-
5.
0Uzat aga uzat biz okuyoruz kısa kesip atma
diğerleri 3 -
1.
-
467.
0rezerve
-
468.
0Rezzz bro
-
469.
0Ya hepsini yaz ya da hiç yazma kardeş ne kadar bekliycez
-
470.
0Rezerve
başlık yok! burası bom boş!