liderlik hikayem

bu başlık aşırı özgüven ve mafyalık içerecektir

hikaye ilkokul yıllarından başlayıp üniversiteye kadar gidiyor..

not : yaşım 26 liderim

Her toplumun içerisinde dışlanan bireyler vardır, bende o dışlanan bireylerden biriydim ve o dışlanan bireyler
gibi kendi ilgi alanıma yoğunlaşmıştım. Sürekli gangster filmleri, işten arta kalan zamanlarımda ise gangster
oyunları oynamakla zaman harcayıp stratejik taktikleri kavrıyordum çünkü kendi çetemin lideri olma yolunda ilerlemek istiyordum,
bu yoldaki en büyük idolüm ise ilkokulda ki hademe necati amcaydı, necati amcanın suratında her zaman bir sertlik vardı eve geldiğim
zaman necati amcanın yüzünde ki o sertliği çılgın ifadeyi ayna karşısında yapmaya çalışırdım. bir yolunu bulup necati amcayı beni eğitmesi
için ikna etmeliydim ama yılışık gibi gidip necati amca beni eğitir misin diyemezdim, o beni farketmeliydi duruşumla ve liderlik vasfımla öne çıkmalıydım...

toplanırsak devam edecek herkes ne olduğumuzu bilecek artık.

hepinizin ki gibi benim de sıradan bir aile hayatım vardı, devlet memuru bir babam ev hanımı annemle yaşıyordum.
ben her zaman ki gibi aynada necati amcanın repliklerini uygularken annem beni akşam yemeğine çağırdı, artık onlarında
liderliğimin farkına varması gerekiyordu bu yüzden muftağa girişim ve verdiğim ilk izlenim çok önemliydi, sıradan bi çocuk olarak gidemezdim çok düşünceli ve mantıksal taktikler uygulamalıydım
masaya oturduğumda kimsenin suratına bakmıyordum ailem beni dikkatlice izliyordu onların hoşuna gitmiştim, biliyordum, hissediyordum.
Ama onlara karşılık veremezdim. Gerçek bir lider sevdiklerine zarar gelmesine izin vermezdi bu yüzden zamanı gelince onları terkedeceğimi anlamalılardı. Asaletimi bozmadan sofradan kalktım ve Godfather 2'i 4.
kez izlemek için odama doğru yola koyuldum. Evet yemekten sonra elimi yıkamıyorum, gerçek bir lider namusu gibidir, kirlenmez.
Gözlerimi lanet portatif saatin kulak delen alarm sesiyle açtım Godfather izlerken uyuyakalmışım amk.
En büyük lider olsanda aşağılık imajı veren okul formamı giyip kimseye bir şey söylemeden evden çıktım ve servisi beklemeye başladım. 5 dakika sonra geldi.
Geç kalmıştı. Bunun hesabını sormalıydım beni dışarda bekletecek kadar küçümsemiş olamazdı ben bir lider adayıydım. Servis şöförü Murat abiye rajon kesmeliydim.
Servis kapısını açtığı için takdir etmedim değil ama yine de rajonumu kesmeliydim. Servisin en arkasına geçip.
"Murat abi büyük balık küçük balığı yer" diye bağırdım. Cevap vermedi, korktuğu gayet açık ortadaydı, rajonumu kesmiş bir adım daha kat etmiştim.

2-3 kişide olsa istekleriniz üzerine başlıyorum

Servisten inerken murat abiye keskin bir bakış attıktan sonra okula girdim,
necati amca her zamanki gibi viledası elinde okul merdivenlerini sert mimiklerle temizliyordu,
adamın viledayla merdivenleri silişi bile bir başkaydı çok özeniyordum kimse necati amca gibi olamazdı necati amca sakin ve bir o kadar tehlikeli bir adamdı
son ders bi olay duydum necati amcayı okuldan atmak isteyen müdür necati amcayı yanına çağırmış konuşuyordu, necati amca suratında ki sertliği halen koruyordu
bu durum beni oldukca etkilemişti uzaktanda olsa necati amcadan yeni şeyler öğreniyordum, asıl durum bu değildi müdür necati amcayı nasıl kovmak isterdi?
neden böyle bir şey yapmak istiyor?...

neden böyle bir şey yapmak istiyor? Bunu öğrenmeliydim. Ama müdürle iletişim kurmak o kadar kolay değildi.
Müdür disipline gitmeyen kimseyle konuşmuyordu. Acilen disipline gitmem gerekiyordu bunun için ise çok kötü bir şey yapmam gerekiyordu.
Ama bir liderede yakışır bir davranış olmalıydı. Diğer insanlara oranla rüzgarın aksi yönüne doğru hızlı hareket edebilme yeteneğimi kullanarak hareket etmeliydim.
Hızla koştum müdür yardımcısının ahalı takım elbisesine isabet alıp ökkeli balgamlı bir uzak mesafe lama tükürüşü yaptım ve kaçtım.
Koşarken arkama baktığımda Müdür yardımcısı narin bir ceylan gibi arkamdan seke seke koşuyordu ama unutmayın bir ceylan bir aslanın arkasından koşamaz.
Aslan bendim ve aslanlığımın hakkını vermeliydim. Aslan hissiyatınında gazıyla durup müdür yardımcısının üstüne sıçrayıp boynunu ısırdım,
sonrasında onu öldürmemem gerektiğini sadece disipline gitmem gerektiğini hatırlayınca avımı merhametle bıraktım.

Amacıma ulaşmıştım yaptığım olaydan dolayı gram pişman olmamamıştım söz konusu necati amcaydı,
müdür yardımcısına yaptıklarımdan sonra müdür ile görüşmem gerekiyordu müdür beni yanına çağırdı ve neden böyle bir şey yaptığımı dile getirmemi istedi,
müdüre necati amcadan öğrendiğim sade bir bakış attım onu resmen küçümsüyordum ve necati amcaya yaptıklarını duydum dedim sustu benim haklı
olduğumu anlamıştı kim olduğumu biliyordu saygılı bir çocuksun böyle şeyler yapma dedi lafı değiştirmeye çalışsada benden kaçamıyacaktı necati amcayı rahat bırak
dememle müdürün bana kızması bir oldu bağırma ulan! diyerek elimi masaya vurdum tepki gösteremedi gerçekten sinirlenmiştim gözlerim kan çanağı gibiydi gün geçtikçe tehlikeli bir
kişiliğe bürünüyordum kendimi kanıtlıyordum amacıma ulaşmıştım neredeyse,
aşşağı inip necati amcaya kimse bir yere gitmiyor rahat ol diyerek içinden aşşağı soğuk su dökmüştüm...

okuma alışkanlığını internette kazanan gençleriz bizler okuyun çekinmeyin gereksiz değil

Necati amca sükunetini koruyordu ama gözlerinden ne demek istediğini anlayabiliyordum. Beni istiyordu, gel benim ol diyordu gözleri. Bende onun olmak istiyordum açıkçası,
ondan yetişme bir lider olmak. Bende gözlerimle konuşmalıydım,
Necati amcanın gözlerine baktım ve "Al beni" bakışı attım. O da bana baktı "tamam" dediğini gördüm gözlerinde.
Susarak konuşmayı öğrenmiştim ondan ve gittikçe kestiğim rajonların sayısı artıyordu tabi itibarımda öyle. Necati amca'nın yanından sükunetimi koruyarak gittim ve diğer derslere
girmeme kararı alıp bir lidere yakışır şekilde okuldan kaçtım. Eve de gidemezdim çünkü ailem bana karşı gelirse onlara da rajon kesmek zorunda kalırdım.
Bu olsun istemem onların yufka yüreklerini sivri zekam ve sert bakışlarımla incitmek istemem doğrusu.

Okuldan kaçtım zekamı kullanarak bir plan çizdim yanıma okulun yalakalarından birini aldım,
yanımda sade bir görüntü sergiliyordu bu çocuğu eğitmek benim işimdi fakat o kadar vaktim yoktu geçen her saniye
benim için çok değerliydi çocuk gerçekten benden bir şeyler öğrenmek istiyordu fakat benim büyük üstad necati amcadan
öğreneceğim çok şey vardı bakışlarını uygulayabiliyordum konuşmasında biraz ağırlık vardı yavaş ve anlaşılır bir dilde konuşuyordu
evde biraz daha pratik yapmam gerekiyordu, necati amca ile yolda karşılaştık merhaba çocuk dedi merhaba necati bey diyerek
kendimi son anda ezdirmekten kurtardım necati amca bana karşı ilgiliydi bende bir şeyler seziyordu bende onlarda seziyordum necati amcaya
iltifat etmeyi istiyordum fakat liderlik vasfım olduğu için, içim el vermiyordu bak necati amca senden bir şeyler öğrenmek istiyorum dedim necati amca hafif bir
tebessümle tabii ki aslan parçası dedi ama benimle böyle artis artis konuşması moralimi çok bozuyordu hemen söyledim biraz daha dikkatli konuşursan daha iyi
olur necati bey amca diyerekten sohbeti hafiften düzelttim necati amca biraz durgunlaştı, tıpkı benim gençliğime benziyorsun dedi, ben kimseye benzemem
necati bey diyerek kendimi yücelttim kısacası zütümü kaldırdım...

Ama Necati amca ısrar etti "yok yok benziyorsun" dedi. Ben üstelemeye gelemeyen biri olarak sinirlendim ancak vuracak masa olmadığı için sinirim içimde kaldı.
Gerçek bir lider ya masaya ya kasaya vururdu bu sözü dini bir evlilik sitesinde takip ettiğim bir cami hocasının profilinde görmüştüm. Beni derinden etkilemişti.
Necati Amcaya keskin bir bakış atıp "ne zaman eğitimlere başlıyoruz" dedim. Necati amca manalı ve kalın ses tonuyla "sen zaten hep eğitimdeydin aslanım" dedi.
O an Necati amca gerçekten bir dayı olmuştu benim için. Artık bir Necati Amca değil bir Necati dayıydı o benim için. Necati Dayının bahar çiçekleri aromalı vileda kokan
elini kavrayıp öptüm ve onunda zütünü kaldırmayı amaçlayarak "Büyüksün dayı" dedim. Artık aramızda bir bağ oluşmuştu. Sanki baharı bekleyen kumrular gibiydik,
Sanki bir kayada öten iki kekliktik biz...

Necati amca aslında umduğum gibi bir kişilik çıkmadı, çok sertti insanlara karşı acımasızlaşmıştı onu acımasızlaştıran bir durum olduğunu anlamıştım ertesi gün necati dayı ile
sohbetim bir hayli artmıştı, dayı yapmam gereken neler var ne yapabilirim? dedim, necati dayı cevap vermedi dayı sana diyorum ulan dedim yakasına yapışmak
üzereydim necati dayı henüz bir tepki vermemişti, necati amca 75-80 kiloydu fakat 60 kilosu taşşaktı necati dayı cevap verirken her zaman düşünürdü yeni bir şey
daha öğrenmiştim sağolsun çok yardımcı oluyor konuşmasa bile ne demek istediğini anlıyorum, ailem bir yandan derslerimi okulumu soruyordu, geçen sefer yaptıklarımı
yavşak müdür aileme anlatmıştı ailem değişik tepkiler verdi neden böyle şeyler yapıyorsun diyordu babam, susuyordum çünkü susmanın ne kadar taşşaklı bir şey olduğunu
biliyordum necati amca sağolsun, beni anlıyorlardı liderliğimi kabul etmelerine az kalmıştı umarım en kısa süre içerisinde itaat etmeye başlarlar