lez bir kadınla aynı yatakta yattım

edit @82 güldüm lezz reyis ahahahha

çok asosyal biriyim. zamanımın çoğu boştur ve ben boş zamanlarımda bilgisayar başında takılırım. kızlarlada pek konuşmam hatta neredeyse hiç konuşmam hatta konuşamam. bu yüzden benim gay olduğumu düşünenler var. belki çoğu kimse hakkımda böyle düşünüyor. bana sorarsanız belki cinsellikten soğuk biriyim ama gay olduğumu hiç sanmıyorum.

depresif bir hayatım vardır. bu yüzden finallerime iyi çalışamadım. 3 tane bütünleme sınavına kaldım. ev arkadaşlarımın hepsi sınavlarından başarıyla geçtikleri için bütünlemelerde evde tek başımaydım. ara ara ders çalışıyordum ara ara bilgisayarda takılıyordum. ilk sınavdan çıktıktan sonra bi kaç arkadaş evde yalnız kaldığımı öğrendiklerinden yanıma gelip akşam evde kalmam için beni evlerine davet ettiler. bende sıkılıyordum evde. karalıktan bile korktuğum için geceleri zor uyuyordum. benimde işime geldi ve kabul ettim. eve gidip eşyalarımı topladım ve arkadaşlarıma gittim. arkadaşlarımın güzel bir ortamları var hareketli kızlı erkekli falan.

akşam yemeğinden sonra eve kızlar geldi. bizim arkadaşların sevgilileride vardı aralarında. biz erkekler 5 kişiyiz kızlar 6 kişi. onlar gelince çay kahve muhabbet faslı başladı. tabi ben pek konuşmuyorum. çayımı sigaramı içiyorum ve anlatılan olaylara küçük tebessümler ediyorum. zaten çoğunuda anlamıyorum muhabbetin kendi ortamları olunca kendilerine özgü muhabbet ve espirileri oluyor. gelen kızlardan 4 ü zaten bizim arkdaşların sevgilileri onların bi kaç defa görmüşlüğümden tanıyorum. diğer ikisini ilk defa görüyordum. bu diğer iki kızlardan birisinin sevgilisi memleketindenmiş. aileleri durumları bile biliyormuş sözlü sayılırlar yani. ilişkileri ciddi. diğerinin ise lez olduğunu öğrendim. zaten o kızın lez olduğunu öğrenmem yerin dibin girdiğim andı diyebilirim.

dedimya yerin dibine girdiğim andı diye ondan bahsedeyim. muhabbet esnasında ilişkilerden konu açıldı ve o kızın lezbiyen olduğundan bahsettiler gülüştüler. onlar için sorun yok tani adamların senin benim gibi dar değil geniş mezhepli. bu lafın bana döneceğinide biliyordum. öylede oldu. zaten gay olduğuma dair söylentilerden dolayı işin bana dönmesi olağandı. kız arkadaşımın olup olmadığını sordular. ne diyeceğimi bilemedim. yok desem gayliğe gelecekti iş. zaten şu ana kadarki muhabbetlerde bile oturduğum yerde zor duruyordum birde böyle bir şeyler yaftalanırsam asosyal kişiliğim iyice gibilecekti. kaçamak cevaplarla birazda espirili bir dil ile geçiştirdim. sonuçta gay olduğum düşünülmesede pasif bir cinselliğim olduğunu kabul ettiler. aşka filanda inanmadığımı söyleyince duygusuz sevişmeyen bir bin imajını çizmiş oldum.

akşam 9 civarında içki muhabbeti açıldı. saat 10 olmadan içkileri alalım gece yanında bişeyler atıştırak yuvarlarız dediler. tamam diyip paraları topladık. büfeye kim gitsin derken bu lez kız ben yakar atarla giderim. biz alıp geliriz siz oturun dedi. al başına belayı dıbına koyayım. aradan bi bin arkadaş hacı hacıyı tekkede demeye başladı. aklı sıra iki eşcinsel birbirini buldu iyi anlaşır bunlar muhabbetini giriyor bin. neyse aldırmadım. çıktık evden dışarı büfeye doğru giderken bi sigara yaktım.

yolda sıradan muhabbetler ederiz diye beklerken kız tak diye utanma böyle şeylerden ilk söylediğimde bende o zorlukları çektim zamanla alşırsın kişinin tercihleri bu kimse karşımaz dedi. şimdi ben ne diyim bu söze karşılık. ayda yılda bi kız ilk defa benimle muhabbete giriyor birde gay olduğumu sanarak. yok ben gay değilim desem kıza asılır gibi mi olur acaba diye düşündüğümden kesin bir tercihim yok sadece hoşlanmıyorum cinsellikten. arkadaşlık duygusu ile kurulan ilişkiler tercihimdir dedim. bak bak sen bana bak. kızın yanında filozofa döndüm dıbına koyayım. kız güldü tamam tamam konuşmayacağım bir daha bu konuda dedi. böyle böyle konuşmaya başladık. büfenin uzak olmasına ilk defa bu kadar sevindim diyebilirim. o yol hiç bitmesin istedim.

kızdan bahsetmedim size. 170 boyunda ideal bir kilo beyaz ten ve normal uzunlukta simsiyah saçlar diyebilrim genel olarak. ha bide kırmızı ruj. kız çok güzel. hani bazen buradada muhabbeti geçiyor lez kızlar neden güzel olur diye aynı o hesap işte dıbına koyayım. kızdan hoşlandım ne yalan söyleyim. güzel kız hakkını vereyim. ama içimde hiç şunu bi gibeyim düşüncesi yok. zaten imkan sıfır dıbına koyim kız lez. hoşuma gidiyor muhabbet etmek düşünenize lan bi kız çok güzel ve sizinle konuşuyor gülüyor. içimdeki senelerdir dolmayan boşluğu doldurdu. dedim olm ne güzel bişeymiş lan bu kızla konuşmak gülüşmek.

büfeye girdik alacaklarımızı aldık eve gittik. hemen ağır içmeyecektik gece saat geç değildi o kadar o yüzden biraları açtık bira içmeye başladık. herkes evin içinde salonda 2şerli 3erli gruplara ayrılıp konuşmaya oyun oynamaya filan başladılar. lez kız birasını aldı yanıma geldi bende o sırada pcden müzik filan dinliyordum. o gelince müzik üzerinden baya bi uzun konuştuk. sevdiğimiz müzikleri dinlettik birbirimize. müzik haberleri okuduk. tabi bu sırada kızla inanılmaz derecede yan yanayız ama bende heyecandırmıdır nedir hiç bir kalkma belirtisi yok. içimden dedim iyi lan kalksa kıza rezil olcaz. aynen devam diyorum gibime. gece yarısına gelince yine toplaştık masayı kurduk oturduk. şarkımızıda açtık bir yandan içip bir yandan söylüyoruz.

iyice kafa olmadık ama çakır keyfiyiz. birazda rol kesiyoruz gülüşüyoruz filan. yavaş yavaş tekrar dağılmaya başladık 2şerli 3erli. sevgililer yiyişiyor yada fısır fısır bişeyler konuşuyorlar. bizde çekildik bir köşeye kendi kafamızdan müzik açıp ara içmeye devam ediyoruz. o keyiflede espiri yapmaya çalışıyorum kıza. bende içtikçe özgüvemin geldi yerine. kızın sıcaak davranışlarıda beni rahatlattı tabi. kasmıyorum abi hiç. kız bildiğin kanka gibi. o an düşündüm dıbına koyim şu kızlarla gibiş sokuş işleri olmasa çok iyi arkadaş olunur.

▲yemek yapıcam beyler sonra devam ediyim▲

gece baya bir ilerledi tabi. o hani sözlü dediğim kız vardıya onu bi kaç sokak aşağındaki eve bıraktık lez kızla birlikte. onun samimi arkadaşı olunca o giderken bende eşlik ettim. neyse eve geldik. saat 3-4 oldu. sızacak kadar içmediğimizde içten içe yatacak yer arıyorduk. neyseki arkadaşlar herkese yatacakları yeri gösterdiler. ev genişte, dıbına koduğumun bin arkadaşları ufak bi odaya attılar beni. işin kötü yanı ben o yatakta biriyle yatacam çünkü yer yok başka. yani yatak yok. bi tek miderler var onu yan yana koyupta yatarsan o işte. dedim tamam yere serdim minderleri yorgan yastık aldım yattım. aynı yataktamı yatalım abi ya kaç yaşına gelmişiz zaten muallak muamelesi görüyorum kızlar var bi de. arkaşlar dedi olm üşürsün hastalanırsın biz odaya lez kızı yollayalım onunla yat bari dediler. ne diyim abi erkeklemi yatayım o zaman deseydim.

neyseki biz bunları konuşurken kızlar daha salondaydı. anlaştık herkes yatağına geçti.

kız geldi ışığı kapatayımmı diye sordu bende evet dedim. kalbim çok hızlı atmaya başladı. içkidenmidir yoksa heyacanmıdır nedir midemde bulandı. kız bildiğin yanımda yatıyordu. çokta uykum vardı ama gözlerim kapnmamak için direniyordu. gibemezdim olm bikere. kız lez. yeltensem bile olacakları düşünemiyorum. kafamdan kırk tilki dolanıyor. mesela şöyle diyeyim size sözlükte başlık açsanız yanımda kız yatıyo napayım diye altına yazılması muhtemel entryleri kafamdaki tilkiler söylüyor bana. çaktırmadan dayasammı ellesem mi ne yapsam derken yarım saat geçmiştir rahat. ben hala hareketsiz yayıyorum. sırtımda dönük kıza. sadece buram buram kokluyorum kızın kokusunu. daha fazla dayanamayıp döndüm. kızda bana sırtını dönmüş bir şekilde uyumuştu.

pencereden giren loş ışıkların etkisiyle ciksi bir kadın silüeti duruyordu gözümün önünde. incecik beli ve o yuvarlak tatlı poposu 10 cm ötemdenydi. dokunsam yanardım dokunmasam ölürdüm hasretiyle. sadece izledim onu. saçlarından gelen bahar esintisi misali kokusunu çektim içime. hayallere daldım. ellimle tam dokunmak üzereydimki kız bana doğru döndü. neyseki uyanmamıştı.

şimdide önümde dünyalar tatlısı iki meme vardı. ne çok büyük ne çok küçük. ideal boyda doğal. ay gibi parıldayan yüzünden kırmızı ruju bile hala belli oluyordu karanlıkta.. o kadar masum uyuyordu ki. tüm dünyanın masumiyetini kendinden toplamıştı adeta. onu sadece seyrettim. sabaha kadar seyrettim. belki bir ömür benim olmayacak bir şeye bakıyordum ama en azından buna nail olmuştum. başka ne isterimki. bu bile imkansızdı benim için. o gece benim unutamaycağım tek olacaktı.

sabah uayndım. kız yanımdan kalkmıştı. umarım geceleyin herhangi bir gaz çıkışım olmamıştır diye düşünürken arkadaşlar geldi. kahvaltı sofrasına geçtik bi kaç çift dışardı yapacaklarından kahvaltıyı masada 4 işiydik sadece. hafif bir vaş ağrısı vardı. kahvaltıdan sonra eşyalarımı toplamaya başladım. eve gidip duş almam gerekiyoru. (yanlış anlamayın binler cünüp olmadım ama asılacam) eşyalarımı toplayıp eve gittim. duşa girdim. sıcak bir kahve yapıp uzandım ve sigaramı içmeye başladım. akşama kadar yarı oturur yarı yatmış vaziyette bilgisayar ile ilgilendikten sonra yemek yapmak için mutfağa gittim. telefonum çaldı. tanımadığım bir numara. açtım bizim lez.

naber napıyorsun dedi. iyi olduğumu evde yemek yaptığımı söyledim. yemek dediğimde menemen. davet ettim dedim buyur gel beraber yiyelim diye. kabul etti. evi tarif ettim. masayı hazırladım çayda demledim. evde de yalnızken güzel bir akşam belkide bir gece daha geçek diye düşünüyordum. eve geldi. oturduk masaya yemek yemeye başladık. sohbet dün akşamdan ağırlıklı olunca bende lafı ister istemez gaylik meselesine getirdim. gay olmadığımı bilmesini istiyordum. hiç kız arkadaşımın olup olmadığını sordu. bende hiç olmadığını bu güne kadar hiç bir kimse ile çıkmadığımız söyledim. kendimi asosyalliğimi anlattım biraz. güçlü bir irademn olduğunu söyledi. dün geceyi kasdetti heralde.

bende ona lezbiyenliğini sordum. nasıl olduğunu böyle bir şeye nasıl karar verdiğini sordum. aslında erkek arkadaşları olmuş ama şimdi olmadığını arada bir sadece erkeklerle seviştiğini ama kızlarlada hafiften bir alakası olduğunu söyledi. sadistte bir kişiliği varmış anladığım kadarıyla. zamanında evlerinde erkek oynatıkklarından bahsetti güldü bende salakça bir ifadeyle güldüm nasıl bi kafa yapısı bu dıbınakoyim? kızı hala çözemedim ama her türlü sevişirim diyen bir tip heralde. yemek bitti. sohbet muhabbet kahve ve sigara keyfiyle devam etti. saatte geç oldu tabi. düşünüyordum acaba kalır mı gider mi diye.

kız evde başka kimsenin olup olmayacağını sordu. bende arkadaşlarımın memlekette olduğunu onların bütlerinin olmadığını söyledim. kız kalıp kalmama kararı verecekmiş gibi ara ara düşünüyordu. itiraf edeyim yakışıklı biri deiğilim. ortalama diyorlar ama bence altından bi tipim var. yani kalsa bile bu kadar karmaşık bir yaşantısı olan bir kızla sevişilir mi şüpeli. gece biraz daha ilerleyince uykun varsa yatağını hazırlayabilirim dedim. dolapta bira olup olmadığını sordu. vardı bende aldım getiridim. dedim kendi kendime bu iş tuhaflaştı. kız soruma cevap vermeden soruyla karşılık verdi. açtık içmeye başladık.

biralar bitti dıbına koyim kız yanıma oturdu. bi yandan da televizyok açık müzik dream tvde rock dinliyoruz. başını yasladı omzuma. o an anladım bu kızla bu sefer gerçekten yatacaktım. elleri hafiften sardı belimi. bende bir elimi omzuna attım. okşamalar başladı ufaktan. ara ara yüzüme bakıyordu başını kaldırıp. ben bakmıyordum ama. hep diyordum ki bi dahaki sefere baksın öpeceğim diye ama yok o cesaret gelmiyor. bir daha baktı ben kafamı çevirdim ve o an dudaklarıma yapıştı. ben öpüşmeyi bilmediğimden şaşkınlıktan ne yapacağımı bilemedim. filmlerden ferrelardan gördüğüm kadarıyla bişeyler yapmaya çalışıyordum. sonra dedimki olm bu kız bana verdiyse kasmaya gerek yok.

öpüşmeler okşamalar ilerledikçe kucağıma doğru gelmeye başladı. müzik sesi rahatsız ediyordu artık bizi. elleriyle aradığı kumandayı bulup kapattı televizyonu. kucağıma oturdu iyice. yüzünü bana döndü bacaklarını belime doladı. ben öpüşmekten yoruldukça boynuna öpücükler kondurarak dinleniyordum. soluk soluğayım yokuş çıkamayan ben hatunun karşısında ölüyorum. kızı kaldıramamaktan kortum ama o anki şevkle kaldırıp yatağa zütürdüm. ufak ufak onu soyuyordum o da beni. tamamen çırılçıplak kalıncaya kadar soyunduk. öpüşlerim dudaklarından boyununa ve göğüslerine kaydı. ne yapıyorum lan ben diyordum kendi kendime.

içine girmeye teredütüm var. hasta olabilir dıbınakoyim gelip taş gibi hatun yatıverdi önüme şüpeliyimde. bende prezervatifte yok. öpüşmemişimki hayatımda gibilme ihtimalinden bahsetmiyorum bile. girmiyecekmisin dedi kız. beni tereddütte görünce bende daha fazla rezil olmamak için girdim direk. o nasıl bir histir yahu. sıcakık ve kaygan bir zemine giriş yapıyorsun. beynimde her saniye havayi fişekler patlıyor resmen. git gelen devam ederken inlemelerimizi öpüşerek bastırıyoruz. şimdide erken gelme korkusu başladı bende. bi filmde görmüştüm başka şeyler düşünüyordu adam geç gelmek için. kalan bütleri düşündüm. hala çalışmıyorum dedim. ay soınuna para yetiştirdim aklımdan.

ikimizde nihayete ermiştik tabi. şimdi diyeceksiniz içe bıraktın dışa mı diye. dışa bıraktım. tabi ben çekmeden bir kaç fırt içeri kaçmadıysa. o an 31 sonrası pişmanlıkla karşık mal bir ifade vardı bende yattım yanına hemen. nefesimin normale dönmesini bekledim. içten içe bende fena değilmişim demeden duramadım. iyi kötü iş gördük. fanteziye kaçmadım. masada duran sigara paketinden kıza da uzatıp sigara içmeye başladım. bir iki dakika hiç konuşmadık.

neyse beyler yetmezmi daha nesini anlatsam bilemiyorum. duş aldık sonra. memnuniyet vardı ikimizde de daha fazla konuşup büyüsü bozulmasın istedim. sabaha doğru uyuduk ikindine doğru anca kalkabildik. kalkınca birşeyler yedik ve kız müsade istedi. evden çıkarken ufak bi öpücük kondurdu dudaklarıma. kıza aşık olmadım ama hoşlanmadımda değil. bilemeiyorum. sadece avutulmuş bir çocukmuşum gibime geldi bana. oldu bitti yani. bundan sonra olurmu bilinmez ama ciddi birşeyler yaşamamız mümkün değil. en azından benim için.

bütünlemeleri bitirdim ve memlekete gittim. iki hafta sonra tekrar geldim. ikinci dönem başlıyordu. o 2 haftalık arada telefonum hiç çalmadı. arayan soran olmadı. ne arkadaşlardan ne de o lez kızdan. kızla birdaha birlikte olurmuyum diye düşünmeden edemiyordum. ama tek gecelik bir meseleydi her ne kadar benim için öyle olmasada. imkansız bir şey var olup çıkmıştı hayatımdan. okula geri döndüğümde arkadaşlar o gecenin muhabbetini bile etmiyordu. şaşırmadım aslında çünkü adamlar benim gibi sürekli asosyal değilki. onların rutini bu. en çok o lez kızı merak ediyordum. tekrar karşılaşsak acaba ne olurdu? ilk haftanın yorucu bir akşamında yemek için kantinde gittim. karnımı doyurup eve gidecektim. ekmek arası bir şeyler alıp boş masa aramaya başladım. kantin doluydu. yanına oturabileceğim birini ararken o lez kızı gördüm. tek başına oturuyordu. önündeki laptoptan bir şeylere bakıyordu.

yanına oturma konusunda hiç tereddüt etmedim. sevişmiştik abi daha ne utanayım kız milli etmiş beni. bir selam çakıp müsade isteyip yanına oturdum. sıradan bir gülümsemeyle karşılık vermişti sadece sonra tekrar bilgisayarın ekranına bakmaya devam etti. derslerden konuyu açmaya çalışıyordum. derslerden okuldan çok yüzeysel bir şekilde konuşuyorduk. bi tuhaflık vardı. sanki hiçbirşey yaşanmamış gibi davranıyordu. olan oldu geçmiş geçmişte kaldı diyemiyorum kendime. kalbimle mi düşünüyorum yoksa gibimle mi diye soruyorum kendime. buydu demek. geçip giden bir kaç geceydi sadece.

sıkıntılı geçen bir kaç dakikadan sonra telefonu çaldı. kısa ve gülümsemeli bir konuşmanın ardından toparlanıp gitmesi gerektiğini söyledi. yüzüme bakmadan söylediği tek şey afiyet olsundu. kalan lokmalarımı şaşkınlıkla yerken boğazımdan gitmeyen parçaları kolamla gönderiyordum mideme. kaltım. kapının önünde sigaramı yaktım. durağa doğru yürüdüm. gelen otobüse sakin adımlarla bindim. boş bir koltuğa oturup camdan dışarıyı seyretmeye başladım. boş hayallerimi ve umutlarımı gözden geçiriyordum. kim olduğumu nereden gelip nereye gittiğimi soruyorum kendime. boş olan sadece hayallerim değil hayatımda. ne diyebilirimki. olmalımıydı. yani aramızda birşeyler mi olmalıydı. şu ana kadar olanlar zaten yetmezmiydi şu ömrüme? insan dahada fazlasını istiyor. olmuyor işte. normalime dönemiyorum. o banal sıkıcı hayatıma geri dönemiyorum.

eve gittim. arkadaşlarıma selam bile vermeden odama geçtim. kapattım kapıyı. yatağıma uzanıp sigaramı içmeye başlarken dinlediğim müzikle iyice uyuşmaya başladım. gözümün önüne gelen belirli belirsiz şekiller arasında gerçeği seçemiyorum. mesaj atmak geldi aklıma nedense. telefonu aldım elime. sonra vaz geçtim. belki dedim ilk olduğu için böyle oldu. yani başkası olursa onu unuturum diye düşünüyordum. kafamı dağıtmam lazımdı. aşık olmadım diyordum kendi kendime hayır olmadım. yine içecektim. unutmak için. herşeyden kaçmak için. soluklanmak için koşuyordum adeta. faydası yok ki dursam, koşsam belki ümit var.

ne kadar zaman geçti bilemiyorum. bir arkadaşın doğum günüydü. aralarında birşeyler yapacaklarından bahsediyorlardı. bende o an orada olunca formaliteden davet ettiler. yüksek ihtimalle geleceğimi düşünmediler ama kabul ettim yinede. bayadır dışarı çıkmıyordum kafa dağıtmak için bahane arıyordum. o akşam dışarda olacaktık. meyhanemi derler gazinomu derler bilemiyorum bi mekana gittik. masayı kurulunca konsomatris midir nedir o kadınlar gelmeye başladı. kaç yaşına gelmiş kadınların davranışları içten içe rahatsız etmeye başladı beni. kaç yaşındaki hatundan muamele görmek ne kadar iğrenç hiç bilirmisiniz? içmeye devam ettim. dünya dönmeye başladı ama kafamda kadınlarda güzelleşmedi daha. 1 saat kadar oturduktan sonra midemin bulantısı bahane ederek masadan kalktım. sendeleyerek kalktığım masadan düşmemek için bir yandan tutunuyor bir yandanda cüzdanımı çıkarmaya çalışıyordum. cebimdeki son 100lük banknotu arkadaşlardan birinin cebine koyup mekandan çıktım. açık hava çarpmıştı. otobüsle gidemezdim. taksiye binerim diye düşünürken param olmadığı aklıma geldi. eve kadar yürüyecektim.