lafı gediğine oturtanlar

bir kitapla şair olunur mu" sorusuna karşılık ahmed arif'in verdiği cevap: "bir kitapla peygamber olunuyor,da şair neden olunmasın."

bir yemek tarifi progrdıbına konuk olan zeki müren pastayı yapan şefe sorar
z.m: bunun içine ne kattınız
şef: sana koydum
istifini bozmayan zeki müren: o zaman bende burdan türkiye'de ki tüm şeflere sesleniyorum. onlarda sana koysunlar

Köylü, yeni doğan bir sıpayı! kucağına almış evine dönerken, iki lise öğrencisi kendisine takılır ve:

Hayrola amca, derler. Oğlunu nereye zütürüyorsun böyle?

Adam, kendine yapılan bu terbiyesizliğe aldırmamış görünerek cevap verir:

Gittiğiniz okula kaydını yaptıracağım.

bir gün mustafa topaloğlu na gazetecilerden biri taşak amaçlı bir soru yöneltir . akabinde şöyle bir diyalog yaşanıyor.

gazeteci: mustafa bey bülent ersoy için türkiyenin en iyi sanatcısı diyorlar ne düşünüyorsunuz?
m.t : bülent ersoy dünya çapında yıldız olacaktı ama önünü kestiler, şimdi ona arkadan destek vermek lazım !

80'li yılların sonların bir beşiktaş-boluspor maçı sırasında hakem beşiktaşın net 2 golünü vermez, boluspora havadan bir penaltı verir. maç çığrından çıkmıştır. beşiktaşlılar neredeyse sahayı terketmeyi düşünürler. boluspor 2. golü de atar.
metin tekin santrayı yapmaz bekler. hakem düdüğü bir daha çalar, ama metin hala topa dokunmaz.
hakem, "metin neden başlamıyosun, bak kart çıkartırım" der.
metin cevap verir: "hocam sahanıza geçin de başlayalım"

. Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile' ye hasımlarından biri:
- "Efendim" demiş, "Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"
Galile: - "Doğru" demiş, "Benim kulaklarım bir insan için biraz
büyük ama, seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mi?"

ingiliz lordu Atatürk'ün daveti üzerine istanbul'a gelir. ingiliz lordu şerefine verilen yemekte servis yapan türk elindeki tepsiyi devirir. herkes büyük bi şaşkınlık içinde kalmıştır ve atatürk'ün ne tepki vereceği beklenirken, atatürk ingiliz lorduna dönerek:
"Halkım herşeyi beceriyor da tek uşaklığı beceremiyor

fatih altaylı, erman toroğlu için
fa: "o kabzımal futboldan ne anlar ki" deyince
ea: "ben eski futbolcu ve hakemim futboldan anlarım, kabzımalım hıyardan da anlarım"

@25 şuku veriyorum ama sana değil hocaya amk.

çorbasını içen adama garson sorar:
-beyfendi arkadan ne alırsınız?
garsonun sorusundaki alayı anlayan adam altta kalmaz:
-sen önce şu önümdekini kaldır sonra döner verirsin.

reserved

Eski elazığspor başkanı paralı godoman bir adamdı takıma inanılmaz harcamalar yapmış ama sezonun ilk maçında takım istenilen topu oynayamamış ve bir basın mensubu sormuş
başkanım takımın kondisyonu yok ne diyorsunuz bu konuda
başkanın cevabı: alırız

galile den girip müslüm gürsesten çıktınız amk

karısı sokratese seni haksız yere öldürüyorlar bu cezayı hak etmedin der
sokrat: haklı yere öldürseler daha mı iyiydi diye cevap verir

rezerve güldüm zeki mürene la

(en iyisi bu lan)

veterinlik fakültesi. erkekler bir bayan öğrenciye şaka yapmak isterler.1. sınıftaki dandik lab derslerinden birinde tükürük incelenecektir. hoca herkesten kendi tükürüğünü incelemesini ister.o sırada ara verilir derse. hoca gelince başlarız incelemeye der. kız da tükürür lam'ın üzerine ve dışarı çıkar. erkekler de lam'ı alırlar tükürüğün üzerine sperm koyarlar çok az miktarda. derken ders yeniden başlar. hoca eğer hareketli bir şey görürseniz hastasınız demektir der öğrencilere. kız mikroskopa bakar ve heyecanla hocaya doğru bakar. yüksek sesle hocaaaaam ben galiba hastayıııımm bakın oynuyoooo... hoca gelir bakar ve kıza o bomba cevabı verir:
-kızım sen hasta değilsin sadece işin bittikten sonra ağzını çalkalamamışsın.

reserved

fuzulî ile ruhî atışa atışa yürümektedirler. ruhî güzel bir konağın bahçesindeki uyuz bir köpeği göstererek laf atar:

- şu köpek şu konakta ne kadar da fuzulî.
+ haklısın azizim; vur kafasına, çıksın kıçından ruhî.

Siham-ı kazasını yazıp üst üste 4.kitabı da sadrazama kapak eylen nefî yazdığı son kitap olan Siham-ı Kazayı Sultan 4.Murat'a sunar. Sultan kitabı eline alır almaz bir yıldırım 4.Murat'ın çok yakınına düşer. Sadrazam verir gazı bu adam uğursuz.
4.Murat bağırır : Tiz kellesi vurula
Nefî Celladın yanına zütürülür. Cellat devşirme bir zencidir. Nefî'nin durumuna üzülür ve onu affetmesi için padişaha bir mektup yazar.
O sırada siyah mürekkep kağıdın kenarına damlar. Nefî Lafı orda gediğine oturtur.
Mübarek teriniz damladı efendim

Dönemin müftüsü Nefî'ye Kafir der. Nefî tereddüt etmeden yazar :
Müftü bana Kafir demiş.
Tutalım ben ona Müslüman diyeyim
Mahşer gününe erdiğimizde
ikimizde yalancı cıkarız.