/i/Yardım

    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +226 -60
    Beyler öncelikle merhaba. Kendimi tanıtarak konuya girmek istiyorum. 23 yaşında üniversite öğrencisi bir vatandaşım.

    ferre ile tanışmam bizim 90 neslin aşina olup bildiği şifreli kanallardaki içeriklerle oldu. Keşke tanışmasaydım, keşke gözümün ucuyla bile denk gelmeseydim.

    Bu bela, bu hastalık öyle bir hastalık ki insanın kendine olan saygısını zamanla dibe vurduran, kendi deyimimle "öz saygısını" ince ince yok eden bir musibet.

    Neden bu kadar öfkeli ve sinirli olduğumu kısaca anlatmak isterim.

    23 yaşına gelmiş, olgunluğa erişmiş, halkın deyimiyle adam olmuş biri olarak saatlerini günlerini hedeflerini bir şehvet uğruna yok ettiğini görüp iç geçirdiğinde insan böyle öfkeli, kızgın oluyor.

    Allah'ıma c.c. binlerce şükürler olsun, Elhamdulillah 45 gündür bir tane ferre sitesine tıklamadım. Ve ferrenun devamında illa peşi sıra takip eden "istimna" yapmadım.

    Allah'a c.c. ne kadar şükretsem az. Ve samimi olarak bu rahatsızlıktan kurtulmak isteyen, bu belanın farkında olan inci sözlükteki panpalara yardımcı olmak istiyorum.

    Kendi elimden, buradan tecrübelerimi paylaşmak ve tavsiye vermek geliyor. Ve elimden geleni Allah c.c. için yapmak, bir kişinin bırakmasına vesile olursam da mutlu olmak istiyorum.

    Dinliyorum diyeniniz varsa belirtsin lütfen.

    Bitiş Notu:
    Tüm güzel sözleriyle, destekleriyle yazmam da bana şevk veren panpalara teşekkür ediyorum. Elhamdulillah, bu yazı serimi sonlandırmış bulunmaktayım.
    inşaAllah genç panpalara bu yazı serisi ile faydam dokunur.
    ···
  2. 2.
    +52 -3
    Tamam bir kişi bile olsa en azından ona faydam dokunabilir diyerek yazmaya başlamak istiyorum.

    Öncelikle bir abi bir kardeş tavsiyesi olarak söylediklerimi dinleyin.

    Ortaokulda lisede ergenlik zamanının getirdiği şehvetin artmasıyla birlikte malumunuz insan arayışlara giriyor. Kim ki bu zor zamanı sabrederek geçirirse kendine yarar sağlar. Çünkü gençlik zamanı gücün yerinde olduğu, dilenen bir aktivitenin rahatça yapılabileceği bir zaman. Hal böyle olunca sabredip uzak durmak da her babayiğidin harcı değil. Allah c.c. katında da mükafatı başkadır diye umuyorum, ki öyle olduğunu da Efendimiz s.a.v haber veriyor.

    Ben Allah c.c inancı olan birisiyim. Ama arkadaş çevresi nasıl ki sigaraya içkiye başlatabiliyorsa, aile de pek güzel bir eğitim vermezse farkında olmadan saplanabiliyor insan bu musibete.

    inşaAllah kendi yaşadıklarımdan örneklerle sizlere detaylı olarak yardımcı olmak istiyorum.
    ···
    1. 1.
      0
      Silik is cominggg
      ···
  3. 3.
    +30 -3
    Ortaokul ve lisenin sonlarına kadar durumun ciddiyetinin pekte farkında değildim. Bir heyecan gibiydi bizim için. Bilinçsizdim yani.

    Daha sonra tabi duyulunlar öğrenilenler artıyor haliyle. Liseden üniversiteye geçişte hazırlandığım sürede Fem' e gitmiştim. Orada saygı duyduğum bir hoca "haram nazarın" hafızayı zayıflattığını Said Nursi k.s hazretlerinin risalelerinde bahsettiğini ve bunun gerçek olduğundan bahsetmişti biz öğrencilere.

    Normalde biraz dikkatimi çekse de pek iplemeyeceğim bu konuşma o sınav stresinin verdiği duygu seliyle, hedeflerime ulaşmaktaki isteğimle bende çok derin bir tesir bıraktı.

    Allah c.c. sizi inandırsın. O konuşmadan kısa bir süre sonra çok etkilenmemden ötürü ne ferre izledim, ne istimna yaptım. Yalnız şunu belirtmem gerekir ki bu bir anda olmadı çok zamandır zaten rahatsızdım o zaman ve hocanın "hafıza" demesiyle belki de korkuyla da karışık bir anda kestim.

    Ama benim imtahanım bitmemişti devam edecekti.
    ···
    1. 1.
      -1
      Ulan bu sofistike sofi burasi musljman bur ulke diyor kaniti

      http://www.imgim.com/screenshot_20161112-121120.png

      Beyefendi kizlarin acik giyinmesinden rahatsiz oluyormus mesajdan biraz atistik sonra bir mesaj yolladim burasi musliman bir ulke dedi bir daha cevap vermedi

      Edit: Caylak yemisim bana caylak atanin amk

      Istersen %100 u musluman olsun sayin comar (bidaha Izmire laf atma ebeni gibicem) burasi laik bir ulke seriyat istiyorsan arabistan'a gidebilirsin

      Senin nasil geri kafali oldugunu anlatmaya calisiyorum
      ···
      1. 1.
        +1 -1
        Sıkıntı ne? Evet burası büyük büyük çoğunluğu ile müslüman bir ülke. Neyi kanıtlamaya çalışıyorsun?
        ···
  4. 4.
    +22 -3
    Yaklaşık 8-9 ay süre (tam hatırlamıyorum) ne ferre ne istimna olmadı hayatımda. Çok fazla değişim hissetmiştim kendimde ve çok mutluydum bu durumdan. inanın çok güzel bir duygu bir bağımlılıktan kurtulmak.

    Lakin üniversiteyi izmir Dokuz Eylül kazanmıştım. Kendi halimde evden dershaneye dershaneden eve giden ben bir anda tabiri caizse haram, müstehcen bir diyara düşmüştüm. Çok zordu o başlangıç sürem. Bu arada izmir'i özellikle istemedim. istediğim bölümlerin illerini baştan aşağıya yazdığımda orası gelmişti.

    Etraf tabiri caizse kaynıyordu. Ben ise kendimi bir anda burada bulunca afallamış bir ceylan gibiydim. Çok zordu inanın bana. Şehvet hissim etrafta dolaşmak ve bilinçsizce süzmek yüzünden giderek ve giderek artmıştı.

    Dediğim gibi ferre izlemeyince sanki şehvetten de kurtulmuşum gibi gereksiz bir güvenle dikkat etmiyordum kendime. Çok dişimi sıktım çok zorlandım. Ve bir iki şurdan izleyim bir iki şurdan derken bir baktım ki tekrar ağına düşmüşüm bu musibetin.

    Ve ikinci kez bırakması da birincisi gibi hiç kolay olmadı panpalar inanın bana hiç kolay olmadı.
    ···
    1. 1.
      0
      Ulan bu sofistike sofi burasi musljman bur ulke diyor kaniti

      http://www.imgim.com/screenshot_20161112-121120.png

      Beyefendi kizlarin acik giyinmesinden rahatsiz oluyormus mesajdan biraz atistik sonra bir mesaj yolladim burasi musliman bir ulke dedi bir daha cevap vermedi
      ···
    2. 2.
      0
      Prim yapma kardeşim, izmir de var işin içinde net prim yapıyorsun
      ···
      1. 1.
        -1
        Yaşadıklarımı anlattım. izmir hakkında düşüncelerimi paylaştım. Affedersin burada prim nerede?
        ···
  5. 5.
    +26
    Şimdi önerilerim, tekrar bu illete başlamamdan bu zamana kadar gelen süre içinde yaşadıklarımdan yola çıkarak olacak. Başta bir girizgah yaptım. Şimdi detaylıca konuya girmek isterim.

    Panpalar samimi söylüyorum tekrar başlamamdan sonra belki üç sene boyunca giderek bir bataklığa saplanmış gibiydim.

    Olanlar sırasıyla şöyleydi: Bir tane şu fotoğrafı aç ne olacak ki? Bir tane izle lan ne zararı olacak çeker kapatırsın. Ayda bir iki sefer seyrek bir şekilde böyle hafiften sanki zararı yokmuş gibi! başladım. Zaten şeytanda böyle çocuğu şekerle kandırır gibi azar azar sürüklüyor.

    Daha sonra bu haftada bire inmeye başladı. Bu esnada neye denk gelirsem açıp işimi bitirip kapatıyordum. Sonrası işte sonrası aslında kötü bir pisliğin habercisi gibiydi. Önce farklı video çekimleri ilgimi çekmeye başladı. Ayrıntısına girmeye pek de gerek yok. Normal olmayan konulu, hikayeli. Ondan sonra gizli çekimler. Sonra üstte bir sürü sekme açıp farklı farklı videoları sırasıyla bekletmeler.

    Sanki 8-9 ay elini sürmeyen insan, bir bir buçuk sene içinde bir bataklığa sürükleniyordu. Ve ben bunu ciddi ciddi hala göremiyordum. Başta çok vicdan azabı gelen, 8-9 aydan sonra başlamak çok vicdan azabı yapmıştı, zamanla giderek küçük bir burukluğa bırakmaya başlamıştı.

    Resmen bir uçuruma sürükleniyordum ve tam farkında değildim.
    ···
  6. 6.
    +22 -1
    Üniversitenin son zamanlarına doğru ailem izmir'e gelmişti. Ve ben kendi odamda kendimle daha çok baş başa kalmaya başladım.

    Artık bu zamanlar beni bir cendereye sokuyordu. insanın kendi nefsi ile cebelleşmesi çok zordu. Haftada bire indirdiğim bu izleme seansı artık üç dört günlere inmiş ve artık bir bağımlı konumuna gelmiştim. Bağımlıydım. Nasıl ki sigara içmeyince aranıyor nasıl ki uyuşturucu içmediğinde krize girip arzuluyorsun bu da bir bağımlılıktı.

    Bağımlılığı açmak istiyorum. Bağımlılık düzenli olarak içsel bir dürtü ile, bu nefsin bitmek bilmeyen arzuları, düzenli olarak yapıp bir döngü haline gelen eylemler.

    Şunu söylemek istiyorum ki yukarıda yazdığım gibi düzenli bir döngü içinde kurtulmak isteyip de, yapmamak isteseniz de içsel dürtü ile kendinizi bu eylemi yapmaya motive ediyorsanız bağımlısınızdır denilebilir.

    Ve şunu da söylemek istiyorum ki bu işin iLK BAŞLANGICI "Bağımlı olduğunu kabul etmektir."
    ···
  7. 7.
    +16
    Ailemle yaklaşık son iki senemi birlikte geçirdiğim son zamanlarda işin boyutu ve tadı önceki gibi artarak kaçıyordu. Çok zor zamanlardı benim için. Yaşayanlar bilir ve anlar. Bazen her gün açmadan duramaz olmuştum. Okulda canım mı sıkıldı, bir konuda moralim mi bozuk, artık girip izleyip yalancı bir tatminle kendimi kandırmaya çalışıyordum.

    Çok kötü bir hale gelmiştim. Ve işin en acı tarafı da dönüp geçmişime bakıp o güzelce günahlardan sıyrıldığım 8-9 aylık süre gözümün önüne geliyordu. Daha da bir kötü oluyordum. Sanki hiç kurtulamayacakmışım gibi bir umutsuzlukta geliyor insana bazı zamanlar. Şahsi görüşüm ümitsizlikte şeytanın bir oyunu.

    Taktiği kısaca özetle vermek gerekirse şu:
    Olum şu kıza baksan ne taşmış biraz süz ne olacak. Olum şunu gördün mü eve gidince temiz bir ferre izle acısını çıkar. Sonra, olum canın sıkkın ferre izle üzüntün geçer (yalancı mutluluk). Daha sonra, geçmişe dönüp ara ara baktığında olum sen ne şerefsiz ne pislik bir adam oldun sen artık istesende zor dönersin gibi ümitsizliğe sürükleme vesveleri... Gördüğünüz gibi başta ürkütmeden ağına çekiyor, daha sonra ağına takılanı ümitsizlik içerisinde yiyip bitirmeyi amaçlıyor.

    Allah c.c. sonsuz kez şükürler olsun ki ümitsiz olmak müslümana haram kılındığını biliyor, bu zor zamanlarda Allah c.c yardımıyla yine bir şekilde toparlamaya çalışıyordum.
    ···
  8. 8.
    +23
    Burada bir çok kez yazıldı. ferrenun zararlarını. Son halimi anlatırsam aslında maddeler halinde anlatmadan da zararlarını gözler önüne serilebilirim diye düşünüyorum.

    9 aylık özgürlükten sonra zamanla giderek bir bağımlılığa dönüşen bu izleme eylemi beni çok kötü manada etkiledi.

    Son halim şöyleydi. Nerede dışarda bir müstehcen görüntü görsem kendimi bir krizde buluyordum. Bu krizler sigara ve uyuşturucu krizi gibi. Çok benzer. Beyinle direk ilişkili. Bilimsel açıklaması var. Kısaca bahsetmek isterim.

    Beyinde dopamin adlı bir hormon var. Bu insanda motivasyon hormonu. Merak eden araştırabilir internette. Bir işte güzel bir sonuca ulaştığında, uzun çabaların karşılığını aldığında bu hormon salgılanır ve seni diğer işlere, çabalara motive etmeye vesile olur. Mesela oyunlarda görev yaparsın ödül aldığında bu hormon salgılanır. Ödüllendirme hormonu diyebiliriz. Ve bu hormon vücudda belli bir seviyede bulunur. Vücud bir dengededir çünkü. Gelelim bu hormonun ferre ve istimna ile ilişkisine. Genellikle her porna izleme bir istimnaya her istimana sonucuda ödüllendirme sisteminden dolayı dopamin salgılanmasına neden oluyor.

    Aslında dopamin çok kaliteli ve yararlı bir hormon. Gerçek hayatta yüksek çabalarla elde ettiğin uzunca süreden sonra gelen dopamin seni bıkkınlık ve yılgınlıktan kurtulmana vesile oluyor.

    Sorun şurda biz ferre ve istimna ile bu dengeyi alt üst ediyoruz. Az bir çabayla suni olarak tabiri caizse beyni kandırarak, belli seviyede olan dopamin seviyesini gittikçe yukarlara çekiyoruz. Bunun sonucunda mutsuz olduğumuzda, can sıkıntısında beynimizi alıştırdığımız dopamin, yoksunluğunda tekrar ferreya ve istimnaya sarılmaya neden oluyor. Krizlerde bu yoksunluktan ileri gelmekte. Krizde gerçek bir kriz. Bilenler bilir. Adamı kudurtur. Sanki hayatta tek bir şey varmış gibi şehvani hisleri kitlendirir.

    Ve ayrıca bu dopamin seviyesini bizim suni olarak değiştirmemiz sebebiyle dopamin seviyesi yükseliyor ve gerçek hayatta sağlıklı bir vücudla elde edeceğimiz güzellik ve ödüllere artık kayıtsız kalmaya başlıyoruz. Yani işin özeti küçük şeylerden artık pek mutlu olamıyoruz.

    Bu anlattıklarım bilimsel ve fizyolojik zararları ve sonuçlarından. Ve tabi bunun bir de ruhsal zararları var.
    ···
    1. 1.
      -1
      Kardeş çok haklısın ya buraya kadar okudum bundan sonra da okucam sanki beni anlatmışsın
      Ben de aynı sen gibi lisenin son zamanlarında 1 sene filan bırakmıştım hayat kalitem artmıştı ama 1 senedir filan yine başladım hayat kalitem mahvoldu 2. Başlayışta. Taktik ver kurtar şu durumdan beni.
      ···
      1. 1.
        0
        Panpa okumaya devam et. ilerki yazılarda aralar öneri ve tavsiyeleri sıkıştırıyorum.
        ···
      2. 2.
        0
        Valla senin entry den çıkıp ferre endüstrisi deşifre oldu başlığına girdim ama senin entry ye de döneceğim mutlaka
        ···
  9. 9.
    +22
    Fizyolojik ve elle tutulur, görülür zararlarına kendi halimden örneklerle devam etmek istiyorum.

    Bağımlılığın son raddelerinde ( bu arada ben kendimden örnek veriyorum , daha da ileri giden durumlar var. Allah'a c.c. sığınırım bu kötü halden.) üç sene önceki konsantre ve zihni pür, saf olan kişi yoktu. Bunu hissedebiliyordum. Belki klişe olacak ama gerçekten de sosyal hayatta içime git gide daha fazla kapanmama neden olmuştu. Kendi önceki halimi bildiğimden gözle görülür bir şekilde fark edebiliyordum.

    Bu sosyal hayattaki ilişkiler mevzusu cidden açılması gerekiyor. Bu konu aslında konsantrasyon, kendini verme ve yine dopamin- motivasyon ile de ilişkili. Akıl ile de ilişkili olunca kendini daha zor konuya ve iletişime verme gibi, önceden mutlu olduğun durumlar da artık pek de mutlu olamama durumları kendi içime kapanmama , sosyal ilişkilerde bana derin yaralar açmasına neden oluyordu.

    Tabi o bataklık içerisinde ufak ufak şüphe ediyorsun bu illetten mi bu hale geldim diye ama artık bağımlı olmuşsan fark etsende durumu pek bir şey ifade etmez hale geliyor. Çünkü bağımlılık öyle bir şey ki sen girmişsen o cendereye gerçekten istemedikçe ama gerçekten tüm samimiyetinle istemedikçe bırakmıyor seni.
    ···
  10. 10.
    +16 -1
    Aslında anlattıklarımdan anlayacaksınız ki bir "günah" ta ısrar edicilik zaman içerisinde bir girdaba dönüşüyor. Ve öyle bir domino etkisi yapıyor ki ferre izlemek istimnaya, istimna beyinsel ve vücudsal dengesizliklere, o dengesizlikte sosyal ilişkilerde bozulmalara, o bozulmalarda hayatınızı etkilemeye başlıyor. Böyle bir domino etkisinden bahsediyoruz.

    Gördüğünüz gibi günahta ısrar etmek nelere mal oluyor. Tüm samimiyetimle söylüyorum varsa hala bu girdaba girmeyip ara da bir giren ve bunu okuyan panpa hemen tövbe edip günahında ısrar etmesin. Allah c.c. tövbeleri çokça kabul edendir. Zararın erkeninden dönmek kârdır.

    Beni, vücudumun fizyolojoisini, çevremi az buçuk gözle görülür şekilde nasıl kötü etkilediğinden bahsetmeye çalıştım dilim döndüğünce.

    Şimdi aslında dışta görülen zarar kadar içte dönen yani ruhsal zarardan bahsetmek isterim. Bana kalırsa aslında en derin ve dehşet zarar da burada oluyor. Ve insan ne yaparsa kendine yapıyor. iyilik yaparsa da kendine, kötülük yaparsa da kendine.
    ···
  11. 11.
    +18 -1
    Yine kendimde yola çıkarak ferre ve istimnanın ruhsal açtığı yaralara değinmek istiyorum şimdi.

    Ruhsaldan kastım kişinin duygusal ve kalbi rahatsızlıkları. Efendimiz s.a.v diyor ki, her günah kalbte bir leke bırakır. Günah işledikçe tövbe edilmez ise eğer o leke kalbi kalplar.

    Evet beyler şimdi neden ferrenin hali ruhiyete daha derin ve önemli bir zarara sebebiyet verdiğini anlatabilmişimdir. Direk merkeze yapılan bir saldırı oluyor aslında.
    Kişinin kalbi ölürse eğer Allah c.c korusun, merhametten, güzel ahlaktan, insanlıktan yoksun bir hale geliyor.

    Aslında bu çok derin bir konu. Bu sadece ferre için geçerli değil. Tüm günahlar için geçerli. Her günah bir leke. Tabiki hemen tövbe ederseniz hatanızdan dönerseniz o leke oluşmuyor. Nasıl ki camları kapalı olan bir eve gün ışığı girmezse, kalbi kararmış birisine de Allah'ın c.c nuru girmiyor. Bunu yaratan Allah c.c. Ve böyle emretmiş. Ve biz imtihandayız. Ve durum bu...

    Kalb kararırsa ne olur peki? ibadetlerden zevk alamamaya başlarsın. Daha bir merhametsizliğe, insaniyetten uzaklaşmaya doğru sürüklenirsin. Daha bir günaha meyletme eğilimi artar. Günahlar artık sıradanlaşmaya, vicdanın artık giderek sönükleşmeye başlar.

    "insanın üzerinde bir et parçası vardır ki o kalbdir. Eğer o iyi olursa tüm vücud iyi olur. Eğer o kötü olursa tüm vücud kötü olur. Dikkat edin o kalbtir." diyor Efendimiz s.a.v.

    Yani diyeceğim o ki beyler şeytan yavaş ve sinsice bizleri çekmeye çalıştığı bu girdapta bizlerin giderek günah batağına saplanmamızı ve aslında geçici olan bu dünyadan ziyade kendi ahiretimizi yakmamızı istiyor ve amaçlıyor.

    Büyük resmi lütfen görün beyler! Lütfen.
    ···
  12. 12.
    +18
    Bende zamanla günahın bir alışkanlık haline gelmesiyle mevcut olan hem fizyolojik hem de ruhsal çöküş artık beni dank ettirmeye başlamıştı. Çünkü o zamanlar gerçekten kötü bir haldeydim. Ve gidişatımın da daha kötü bir hale doğru sanki uçurumdan aşağıya göz göre göre gidiyormuş gibi bir hale doğru gittiğini söyleyebilirim.

    Bir toparlanıp bir düşüyordum. Kendimi sıkıyordum bazen. iki üç gün dayanır gibi oluyordum. Sonra tekrar düşüyordum. Sonra tekrar kalkıp tekrar düşüyordum.

    Önemli olan şuydu umudumu kaybetmeye yakın Allah c.c. şükürler olsun ki yardım ediyor. Ruhen tekrar toparlanmaya başlayıp tekrar zorluyordum.

    Pes etmemek, çabalamak, ümidi korumak... Belki çokça söyleyeceğim panpalar ama kilit noktalardı.

    En azından o zamanlara geri dönüp baktığımda, hepten koyup da ümitsizliğe kapılıp da daha rezil rüsva bir hale düşebilirdim. Sakın ama sakın ümidinizi kesmeyin, çabalamayı kesmeyin.

    Tabiki biliyorum yaşayan birisi olarak, söylemesi yapması kadar kolay değil. Ancak Allah c.c sığınırsanız teslimiyetle ümidinizin yeşerdiğini ve gücün geldiğini hissedeceğinize inanıyorum.
    ···
  13. 13.
    +14
    O zor zamanlarda yine kendi nefsimi kontrol etmek amacıyla oruç tutmaya çalışıyordum.

    Efendimiz s.a.v biz gençlere yönelik, evlenmeye gücü yeten evlensin evlenmeye gücü yetmeyen de sabredip oruç tutsun, tavsiyesi ile hareket etmekti isteğim. Gerçekten de nefsi dizginlemekte, o kriz dönemlerinin oluşmasına mani olmakta bir vesile olabiliyordu nafile oruçlar.

    Burada benim gibi çoğu panpanın da evlenmeye gücü yetmediğini, yani eğitimi dolayısı ile, şartlar dolayısı ile evlenemediğini bildiğimden "ORUÇ" tavsiye ediyorum.

    Pazartesi ve Perşembe günleri Efendimiz s.a.v ramazan haricinde nafile oruç tutarmış. Bir taşla iki kuş vurmuş olursunuz hem. Tüm mü'min kardeşlerime tavsiye ediyorum.
    ···
  14. 14.
    +15
    Bu çaba ve gayretler bir çok kez sürekliliğini koruyamadı. Bir çok kez başlayıp bıraktığım oldu. Her düştüğümde kalkmak için tekrar çabalamam gerektiği zamanlar oldu.

    Ve yine söylüyorum HEP ÜMiT VAR OLUN. Allah'a c.c. inanan ve ona sığınan ümit var olur, olmalıdır. Dedim ya ümitsizlik haramdır. Merak eden araştırabilir.

    En uzun kendimi dizginleyebildiğim zamanlar Ramazan ayında oluyordu panpalar. Samimi olarak söylüyorum o ay haricinde diğer zamanlar üç-beş gün kendimi ya tutuyordum ya tutamıyordum genellikle.

    Ancak Ramazan bitince yine tekrar günah girdabına yuvarlanıyordum.

    O zor zamanlarda bazen gerçekten kendime olan hislerim anlatılamayacak gibiydi. Yani demek istiyorum ki, insan kendinden saatlerce, günlerce utanır mı? Kendisine olan saygısı azalır mı? Kendinde deki o içsel güç sönüp yok olma noktasına gelir mi?

    Hani demiştim ya ruhsal olarak etkisi daha fenaydı diye. işte anlatmak istediğim yukarı da yazdıklarımdı. Demek istediğimi inşaAllah anlatabiliyorumdur.
    ···
  15. 15.
    +10
    Daha sonra zamanları peş peşe olmayan kendi adıma bir takım gelişmeler yaşadım. inci sözlükle yaklaşık bir sene önce tanıştım. Burada benden öncede benzer konuya kendi tarzı ile değinen yazarlar vardı. Ve aslında inci sözlükle tanışmamla önemli olan bu illetin bu hastalığın pençesine bir tek düşen ben olmadığımı görmemdi.

    Değerli gördüğüm yazılardan birisi (bkz: ferre endüstrisi deşifre oldu) bu olmuştu. Sonra bir kaç kişi ile sözlükten tanışmıştım. Aynı dertleri paylaşmıştık. Bunlar gerçekten önemliydi benim için. Farkındalık için, bir çare arayışına girmek için önemliydi.

    Bu sözlük haricinde youtubeda bir kişi ile tanıştım "Barış Özcan". Çok değerli bir şahsiyet. Bilenleriniz vardır diye tahmin ediyorum. https://www.youtube.com/user/b31416
    Onun videoları çok değerliydi ve bir videosu vardı ki beni ve bu illeti direk yakından ilgilendiriyordu. O videonun da linkini ilerki entrylerde atmak istiyorum.
    ···
  16. 16.
    +11
    Artık farkındalığımın ve bilgimin artması, yalnız mücadele etmediğimi görmem, bu illetin şu zamanın bir hastalığı olduğunu fark etmem beni daha ciddi düşünmeye, gerçek çözüm yöntemleri bulmaya itmişti. Bu dediklerim ise bu bağımlılığının son zamanlarına tekabül ediyordu.

    Ve kendimi sorgulamaya incelemeye başladım. Ne zamanlar kendime hakim olabiliyorum? Ne zamanlar kendimi kaybediyorum? Uzun zamanlar ferreya ve istimnaya uzak kaldığımda fark olarak ne oluyordu? Bu gibi kendimle ilgili durumları incelemeye başladım.

    Ve bir takım sonuçlara ulaştım. Bu başlığı yazmaya başlayıp buraya kadar yazdığım entrylerde de bir kısmından bahsettim.

    Kendimde gözlemlediğim durumlar, ulaştığım sonuçların bir çoğu başka kişilerde de ortaktı. Ve böylece daha emin oluyordum bu hastalığın neden ve dürtülerini.

    Lakin bir şey tam değildi, ekgibti. Tam bir irade ve istek...
    ···
  17. 17.
    +9
    Kendimi bir bağımlı olarak kabul ediyor, olayın vahametinin farkında olarak çareler arıyordum. Ancak sürekli kendimi dizginleyip sonra tekrardan başlamamdam da olacak ki tam bir irade, tam bir istekle mücadele ve kararlığını göstermekte ekgib kalmıştım zaman içerisinde.

    Kanımca her türlü bağımlılıktan kurtulmak, anlık gerçek bir niyet, istek, arzu, şevk, iradenin topldıbının o anda ortaya konulmasıyla başlıyor.

    Demek istediğim şu. işin artık bilincinde ve farkındaydım ve geri dönüşsüz ve bu kez son olsun dediğim başlangıcı yapmam için yukarı da yazdığım o toplamın o anda ortaya konması gerekiyordu. Ve Allah c.c dualarıma icabet etmiş, bana yardım etmişti. Hem de ne yardım...
    ···
  18. 18.
    +10
    işte 45 günün başlangıcı olan sabah şöyle başladı.

    Allah c.c. sizi inandırsın böyle bir başlangıç olacağını tahmin etmiyordum.

    O birinci günün sabahı uyanmıştım. Ve yine iki-üç günde bir ferre izleyerek istimna yapıyordum o günün öncesinde. O sabahta şehvetle uyanmış yatağımda dört dönüyor, izlememek için zorlasam da kendimi bir kere kitlendiğimde o şehvete, krize girdiğimden dolayı ferre izleme ve istimna yapma dürtüsünü artık atamaz olmuştum.

    Elime telefonu alıp incisözlüğün ferre kısmına girdim. Gizli sekmeden açtım siteyi. Tek tek entrylere bakarak iniyordum aşağıya. içimde yine kendime karşı öfke, utanma, ayıplama hisleri var ama bir yandan da ferre arıyorum derken bir entrye denk geldim.

    Başlığın adını tam olarak hatırlamıyorum. Yazanı da tam olarak hatırlamıyorum. Şöyle bir şeydi: " ferre Bağımlılığından Kurtulmak için Bir Blog Sitesi"

    Ferre altincisini bilen bilir. Millet ifşa, link paylaşır. Böyle bir entryi kim o saatte paylaşmış neden paylaşmış bilmiyorum ama girdim içine. Kısaca bir açıklama yazısından sonra bir blog sitesi önerisi vermiş.

    Blog sitesine girdim. Bir kişi hazırlamış siteyi epey bir süre önce, güzelde paylaşımlar yapmış. Çok duygulu, içten. Kendinden örnekler vererek anlatmış. Hatta ilerleyen zamanlarda takipçileriyle facebook grubundan sahte hesaplar açarak birbirlerine yardımcı olmuşlar.

    Site öyle bir siteydi ki o anki hali ruhiyetimle beni derinden etkiledi. Ve içimdeki izleme dürtüsü, istimna yapma isteği kayboldu. Allah'a c.c. içimden yalvararak töbe ederek izlememeye temelli niyet ettim.

    Kalktım güzelce bir boy abdesti aldım. Epey bir aradan sonra cünup olmadığım için boy abdesti alıyordum bu durum bile motive etti beni.

    Hani demiştim ya yukarıdaki yazıda o an tüm istek, niyet, arzu, şevk ve iradenin topldıbının bir anda ortaya konması ile başlıyor diye. işte o gün böyle farklı, ilginç, film gibi bir başlangıçla bu toplamı ortaya Allah c.c. izniyle koydum.

    Dedim ya entryi kim yazdı, niye sabahın o saatinde o entryi ordaydı bilmiyorum. Hayatta tesadüf yoktur. Her şey Allah c.c izniyle. Allah c.c. bana yardım etti diye güzel zan yürütüyorum.

    Ve işin ilginci ne biliyor musunuz? O beni etkileyen blog sitesini bir daha bulamadım. :-O

    Gizli sekmede açtığımdan dolayı geçmişte yoktu tekrar baktığımda. Ve o anki hali ruhiyetle adına da çok dikkat etmedim. Ve bir daha bulamadım o blog sitesini.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 19.
    +6
    Evet panpalar. Tekrardan merhaba.

    Bu yazı serisinin artık son kısımları ve belki de en önemli kısımlarını yazmak istiyorum şimdi. Takip eden panpalarım dikkatle okursa inşaAllah bir fikir bir yardımı dokunur diye umuyorum.

    Buraya kadar anlattığım kısımlarda, 45 gün öncesinde içine saplandığım durumlardan ve tekrar niyetimden saptığım tekrar doğrulmaya çalıştığım o hali ruhiyetten bahsetmeye çalıştım. En son olarak da 45 günlük serinin ilk gününde başıma gelen sonu da güzellikle sonuçlanan hadiseyi anlattım.

    Şimdi anlatmak istediğim ise bu mücadele günleri.

    Öncelikle "Bağımlı olduğumuzun ve tedaviye, çabaya, gayrete ihtiyacımız olduğunun farkında ve bilincedeyiz." Ve bu farkındalık ile altın vuruşu yapıp geri dönüşü olmayan sürece başlamak istiyoruz.

    Niyetimizi Allah c.c. rızası için yaptık (burası önemli) ve Bismillah ile başladık.

    ilk olarak uyarmam gereken mevzu şudur. "HARAMA BAKMAK." Beyler başlığı, lütfen ferre izlemeyin diye açmamın bir nedeni de aslında buna dikkat çekmek istememdi.

    "HARAMA NAZAR"

    Bana birisi bu işin sırrı ne, bu işin püf noktası ne diye soracak olursa bunu söylerim. Harama bakmamak için gayret edersen devamı da tıkır tıkır gelir inşaAllah.

    Yani aslında şunu demek istiyorum. Sadece ferre ile ilgili bir durum değil bu. Direk zihninizle, kalbinizle alakalı olduğundan HER TÜRLÜ harama nazara, ÖZELLiKLE VE ÖZELLiKLE iLK HAFTA müthiş bir şekilde dikkat etmeniz gerekiyor. Bu demek olmuyor ki sonraları bakabilirsin. Hayır yok öyle bir dünya. Artık geri dönüşü olmamak üzere bu illetten kurtulmak istiyorsan harama nazarı kökünden kesmelisin. Ve dediğim gibi ilk hafta kırılma noktası.
    ···
  20. 20.
    +2
    Tamam. Niyetini güzelce yaptın. Harama nazara dikkat edicem dedin. Her türlü harama ( dışarda daracık giyinen bayandan tutda, aklına, zihnine gelen bir ferre vari hayale kadar, her türlü) dikkat etmeye başladın.

    Ve bir gün iki gün üç gün derken zaman geçmeye başladı. Eğer samimi olarak dikkat etmişsen, özellikle sokakta, dış çevrede harama bakışa, fark edeceksin ki ferre ihtiyacın ilk günden ikinci üçüncü güne geçerken giderek hafif hafif azaldığını. Ama dediğim gibi samimi olarak. Öyle şurasından azıcık şurasından birazcık bakayım dersen bu niyetinde devamlı olman zor baştan söyleyeyim.

    Ve şunu belirtmem gerekiyor ki, kendim için söylüyorum önceki düşüp kalktığım her durumlardaki bir hafta içerisinde, bakışıma sahip çıkamayıp yenik düşmemle ferreya sarılmam bir oluyordu.

    Beyler tekrar dikkatinizi çekiyorum. iLK HARAMA NAZAR YENiLGiNiN BAŞLANGICIDIR. Biz Allah c.c. izniyle kazanmak için çıkıyoruz ve tüm dikkat ve konsantrasyonumuzu bakışlarımızdan ayırmamaya gayret etmemiz gerekiyor.
    ···