kızını izmire universite okumaya gönderen baba

gece gündüz çalışmaktan göz torbaları şehir şebekesi gibi birikmiş, yüzü kırışıklıklardan piri reis haritasına dönmüş emektar gariban huur çocuğu peydahladığı kızının ya doktor ya mühendis gibi klişe meslekleri icra etmesini diler allahtan. kendisi eğitimsiz olduğu için minik kahpesine yeterli hayat ve davranış dersi veremez, onu terbiye edemez. okul denen zina yuvalarında onu bi başına bırakır ve tertemiz zannettiği minik kahpesi orta ve lise dönemlerinde eve hergün memesi mıncıklanmış, zütü avuçlanmış olarak gelir. ama saftirik huur çocugu ay sonunu nasıl getireceğinin hesabını yaparken kızının bedenindeki bu el izlerini göremez.

zaten kadınların fıtratında huurluk, sapıklık varken kızının da böyle olması kaçınılmaz olmuştur. ve bir gün bu minik huursu tak kokan dişiliğini daha rahat tokmaklatmak, serbest ev ortamında zütünü dövdürmek istediğinden babasının yanına bir sevinçle gelir ve der ki

- babişkoooooo izmiri kazandım, yaşasın birinci tercihimdi

işte bu noktada film kopar. ulan kel kafasını çığlık atarak tokatladığımın dümbüğü kızın açık açık diyorki izmire gidiyorum ama kim gibler izmirdeki üniversiteyi orası gibişin sokuşun harman olduğu yer ben de zütümü rahatça gibtircem, sen burda gavat gibi kızım okul okuyo diye sevincen. bir gibe yaramayacak olan diplomamı aldığımda da suçu devlete atar, tüm üniversitenin üzerimden geçtiği vücudumu çağdaş geçinen bi mala gelin yaparım. babamda beyaz gelinlik içinde pislendiğimi görmez, kızım ne kadar saf ve temiz sanar.

ağır cahil gavat huur çocuğusun be amcacım, acıyasım gelmiyor sana.

edit : allahtan anadoluda maneviyatı ve ahlakı yüksek şehirlerimiz ve üniversitelerimiz var da kızlarımızı korku içinde göndermiyoruz okullara. zira oralarda izin vermiyorlar bu tür ahlaksızlıklara

@2 tekrar annene veya bacına mı yönelicen =)