0
5 yıl öncesine dönsek dedi bir arkadaşım az önce, gittiğinden beri 5 yıl geçecek çok yakında. bu kadar zaman ne ara geçti? zaman bu acıyı hafifletmeyecek miydi yahu? ya birisi beni kandırdı, ya da ben kendimi kandırıp durdum. 15 olacaktı demek ki şimdi.
pazar sabahı çok erken telefon çalınca açmadım. yine babam arıyordur, kahvaltı hazırlamıştır diye. ikincide açtım “çabuk gel” denildi sadece, korktum ama gülümseyerek ev arkadaşımı da alıp bindim taksiye. nerden bileyim babamın sadece o kadar konuşabildiğini… evin önünde bir ambulans, biraz huylandım. sonra son görüşmemizi yaptık, ben onu öptüm, o bana bakamadı bile, kapalıydı gözleri.
artık başka şeyler için ağlayamıyorum. kabullenmek çok zoru. başka bir şey için ağlayınca ona haksızlık olur gibi geliyor. ondan daha değerli bir kaybım olmadı, olamaz.
rüyamda hep yaşıyormuş gibi görüyorum, sürekli aynı rüya, yıllardır, fazla rahatsız edici. geri gelmiş ama öldüğünü herkes biliyor ve ona söylendiği, belli edildiği anda geri gidecek. ben nasıl ağlayıp ona sarılmam ki o anda. her seferinde geri gidiyor ve uyanıyorum.
son görüşmemizde kuzenimizin cafe’sini açmak için çalışıyorduk, oraya gelmiş kucağıma oturup konuşmadan 1 saat durmuş sarılmıştı, sonunda zorla göndermiştim. her hareketimi artık uzun uzun düşünmemin sebebi budur herhalde. 1 tek saat daha isterdim tek istek hakkım olsa. intihar edenleri anlamam, ama çok bunaldığımda bunu düşünebilmemin tek sebebi onun o tarafta olması. mekanın cennet olsun kardeşim, inşallah dualarım sana ulaşır
çok özledim seni :(