1. 451.
    0
    gidion gelmek bilmiyon sonra ses verin dion
    ···
  2. 452.
    0
    yolla panpa
    ···
  3. 453.
    0
    @374 panpa bir yandan çalışıyorum , boşta olsam 1 günde bitiririm.. elimden geldiğince zaman ayırmaya çalışıyorum.. kusura bakmayın
    ···
  4. 454.
    0
    panpa bi solukta okudum hikayeni burdaki liseli binlere ibret olsun kendimi gördüm lan sende sanırım aynı yolda ilerlioz bigün belki bende yazarım
    ···
  5. 455.
    0
    günaydın lan bin todon
    ···
  6. 456.
    0
    up up up
    ···
  7. 457.
    0
    up up up
    ···
  8. 458.
    0
    up up up
    ···
  9. 459.
    0
    up up up
    ···
  10. 460.
    0
    up up up
    ···
  11. 461.
    0
    up up up
    ···
  12. 462.
    0
    (bkz: varoluş üzerine/#59379109)
    ···
  13. 463.
    0
    up up up
    ···
  14. 464.
    0
    up up up
    ···
  15. 465.
    0
    hikaye kıvdıbını kaybediyor kardeşim ama şarkı seçimlerin tadını koruyor. yine de devam et sen.
    ···
  16. 466.
    0
    beyler selam, bugün işler çok yoğun fırsat bulduğum anda wordde hazırladıklarımı göndericem
    ···
  17. 467.
    0
    Parmağımı yaladı ve elimi kalçalarının arasına yerleştirdi, artık her şeyimle meşguldüm.
    Bir taraftan vajinasını yalamaya devam ediyor diğer taraftan arka deliğiyle oynuyor yavaş yavaş içine sokuyordum.
    Dayanacak takadim kalmamıştı; aletimi içeri soktum, kainatın tüm ıslaklığı ve kayganlığı içine almıştı beni.
    Çatır çatır düzmek geliyordu içimden ama kalça hareketleri buna müsaade etmiyordu.
    Sanki ileri geri çalışan ben değildim, bunu yapan oydu.Dibine kadar aldığında beni oval hareketler yapıyor, beni iyice çıldırtıyordu.
    Dokunmama bile gerek yoktu, beni bir dildo gibi kullanıyordu.
    Bacaklarını okşuyor, bana çevirdiği bakışlarında yok oluyordum.
    Aletimin dışarı çıktığı bir ara, yatağa uzandı tamamen ve kalçasını çok az yukarı kaldırdı.
    Ben de yatağa çıktım ve üstüne abanmaya başladım, bacak arasını kapatıyor, bu numara ile daracık bir şeyin içinde gibi hissediyordum kendimi.
    Bir süre tüm hışmımla çalıştıktan sonra, tam boşalacakken ileri çekti kendini ve ben gib gibi kaldım.
    Kalktı ve bana doğru döndü, taşaklarımı okşayarak öpmeye başladı beni.
    Dizlerimizin üstünde öpüşerek yatağın baş tarafına yönlendirdi beni.Yastıkları sırt tarafıma yerleştirdi ve uzanmamı sağladı.
    Bu sırada çekmeceden ufak bir kutu çıkardı, vazeline benzer bir şeydi ama vazelin olmadığını düşünüyorum.
    Bir yandan beni sömürüyor diğer yandan kutudaki kremi arka bölgesine sürüyordu.
    Üstümde pozisyon aldı ve yoğun tükürükle bıraktığı aletimi arkasına yerleştirdi; belki de vajinasından daha kaygandı orası.Paralel evren dedikleri bu olsa gerekti.
    Dediğini yaptı o gece; vücudumda sıvı ndıbına pek bir şey kalmadı.Ertesi gün adım atacak halim yok gibiydi; odama geçip yatağımı bozdum ve güne devam ettik…

    (bkz: http://fizy.com/#s/1r0pde)
    ···
  18. 468.
    +1
    Part 18

    Eski zamanlar çok güzeldi be dostlar; sene 1994 ilk IBM ler piyasaya verilmeye başlamıştı.
    Comodor 64 ve Amiga’dan sonra sanki bir teknoloji mucizesi geçmişti elime.
    Daha 14 yaşındaydım ve HD nin kelime anlamı o dönemde ‘high definity’ değil ‘high density’ idi.
    Topu topu 1.5 MB ‘a yakın bir belleği vardı HD disketlerin ve bazen 5-6 disketle sadece bir oyun oynayabiliyordunuz.
    Taptığım oyunların başında Sensible Soccer vardı, parmaklarınla ittiğin 3 bozuk para oyunu bile göze daha hoş geliyor aslında ama 94 yılında karınca gibi adamları sol tarafta ‘W,A,S,D’ tuşlarıyla sağ tarafta da yön tuşlarıyla oynatmak bir hayli keyif vericiydi.
    Bir Ramazan akşamı bizimkiler davetli oldukları iftar yemeğine gittiler ve ev bana kaldı.
    Topu topu 12-13 saniyelik ferre filmlcikler içeren disketlerimi çıkardım, bir maç yapıyor bir film izliyordum.
    Tam bu sırada kapının zili çaldı ve ben az kalsın disketleri zütüme sokacaktım.
    Tüm suç unsurlarını sakladıktan sonra, ısrarla zile basan kişiyi görmek için balkona çıktım.
    Aşağıda en ilginç arkadaşlarımdan biri olan karşı apartman komşum Tarık vardı ve beni aşağıya çağırıyordu;
    ···
  19. 469.
    +1
    -Todon! gelsene aşağı
    -Niye geleyim lan?
    -Oğlum teravihe gidelim hadi

    Dedesine özeniyordu Tarık, her teravihe gittiğinde sağlam harçlıklar kapıyor ve oradan gelen parayla gidip ‘Hustler, Penthouse’ falan alıyordu.
    Apartmanın altı yığınla dergi doluydu ve bunları çok sağlam bir şekilde zulalamıştı.

    -Oğlum manyak mısın ne teravihi lan?
    -Hadi lan gel tek başıma sıkılırım..
    -Oğlum bilgisayar oynuyorum evde, sen gel, bizimkiler yok
    -Geleyim mi?
    -Gel oğlum gel, basıyorum zile
    -Tamam..
    ···
  20. 470.
    +1
    Koştura koştura çıktı basamakları zütveren oyunu duyunca. Açtık Sensible’ı o klavyenin sağında ben solunda kapışmaya başladık; fena gibiyordum puştu ve yenilmeyi asla hazmedemiyor genelde oyunları yarım bırakıyordu.

    -Bak ne göstericem sana
    -Dergi mi göstercen lan?
    -Yok oğlum, amcaoğlu disket yolladı birkaç tane.. gibiş var gibiş
    -Vaaaaayy , aç lan aç

    ilk diskette 15 saniyelik bir görüntü vardı, küt saçlı bir karı yatağa uzanmış sarı yeleli bir herif misyonerde 15 saniye tıklıyordu.
    Aynı ‘swf’ formatındaki görüntüler gibi tekrardan başa sarıyordu ve biz belki 20 defa aynı görüntüyü tekrar tekrar izliyorduk.
    Tarık eli gibinde, burnunda sümük, ağzı açık izliyordu; bir yandan da ‘vaay be’ deyip duruyordu.
    Toplamda 1 dakikalık ferre filmimiz vardı ve biz bu kıtlığı bolluk sanıyorduk.
    Tam üçüncü 15 saniyelik filmimizi izlerken ‘çatırt’ diye deprem oldu.
    Acayip sallandık, tepemizdeki avize kafamıza düşecek gibi oldu ve Tarık’ın çenesi buruşmaya, gözleri dolmaya başladı.
    Ben de fena tırsmıştım, 14 yaşında 2 velet eli gibinde yakalanmıştık Tanrı’ya.Deprem bittikten sonra Tarık aldı sazı eline;
    ···