hikayeyi anlatacağım.
3 reze başlarım.
Edit:okuyanlar belli ederse sevinirim güzel insanlar
Edit: okuyanlar neden çuguluyor lan amk

başlıyorum beyler

Evet liseden mezun olduğum yaz yaşadıklarımı anlatacağım.
Liseden mezun olmuştum. Yaklaşık 1.5 ay geçmişti üzerinden. Ceren'den yeni ayrılmıştım. Biraz da aşk acısı ile evden çıkmıyor bilenler bilir bütün gün msn'de takılıyor counter atıyordum evde.
Bir gün öğleye doğru uyandım. Kardeşim ve annem evde yoklardı. Üst katımızda oturan dayımlara gitmişler. Kahvaltı yapayım dedim evde ekmek yoktu. Doğruca bakkalın yolunu tuttum.
Bakkala ekmek almaya geldim. Hoca bakkal diyorduk halen ismini bilmem. Eskiden imamlık yapmış bildiğim tek ayrıntı bu bakkala dair. Her neyse ben ekmek ve bi kaç abur cuburdan sonra tam bakkaldan çıkıyordum ki birisi içeri girdi. Yol verdim. Esmer ince kaşlı uzun saçlı bir kız boyu 165 falandı. Yol verirken iyice süzmüştüm. O an içimde bişeyler kıpır kıpır oldu.
Bakkaldan çıkıp evin yolunu tuttum.
Bakkala giren kız aklımdaydı. Kahvaltıyı bile doğru düzgün yapamadım. Kız kimdi acaba merak ettim. Güzeldi ve çekiciydi. Dizden bir şort giyinmiş boyuna göre kilosu idealdi. Üstünde beyaz t-shirt vardı. Her ayrıntı aklımdaydı. Etkilemişti beni.

Bilgisayarı açtım msne girip sağa sola arkadaşlara falan salça olduktan sonra counterı açtım saatlerce oynadım. Fakat sürekli aklımda bakkalda gördüğüm kız vardı. Kimdi acaba ?
Bi şekilde öğrenmeliydim. Ceren'den yeni ayrılmıştım beni derinden etkilemişti fakat bu kız başka bir etki bırakmıştı bende. Aşk acısını unutmak için aranan kan bulunmuştu galiba.
Akşama doğru evden çıktım bakkala gittim tekrar. Hoca bakkalı bulamadım oğlu vardı. Soracaktım şakayla karışık. Ama göremeyince bir kola alıp evin yolunu tuttum.
Eve gittim o akşam pcde fazla oyalanmadım. Aklımda o kız vardı. Bi taraftanda Ceren'i düşünüyordum ama bu sefer acı duymuyordum.
O gün o şekilde uyudum sabah saat 10 gibi uyandım. Sonra annem bakkala gidip ekmek almamı istedi. Canıma minnet olmuştu. Belki kız ile tekrar karşılaşırdım. Umut dünyası işte .

Bakkala gittim kız yoktu tabiki, hoca bakkal oradaydı annemin istediklerini aldıktan sonra hoca bakkala nasıl sorsam acaba diye düşünmeye başladım biraz daha oyalandım bakkalda giren cıkan mahalleli ile sohbet derken "ya hocam dün ben bakkaldan çıkarken bir kız girdi kimdi o ya daha önce hiç görmedim mahallede" dedim. Hoca'da "hangi kızı soruyorsun" diye sordu bana . "Hani ben çıkarken giren ya esmer kız ya hatırlamadın mı hocam ? dedim .Sonra biraz düşündükten sonra" tamam hatırladım. O Ahmet öğretmenin yeğeni " dedi.
Ahmet öğretmen emekli olmuş mahallede kırtasiye olan yıllardır mahallede yaşayan bir amcamız. Aramda çok iyidir. O an dedim "Aha oğlum socks bu kızla tanışırsın hadi iyisin" diye.
O gün bütün gün eve girmedim. Bigibleti aldım ve park da dahil olmak üzere kırtasiyeye yakın bütün stratejik noktalarda gezdim.

Akşama doğru verdiğim emek karşılığını bulmuştu. Kız karşından geliyordu hemde parka. Tanışma zamanıydı artık.
Yanında bir arkadaşı daha vardı boyu ondan biraz kısa ama o da güzel kızdı.Üstünde bu sever açık mavi bir t-shirt altında kot pantolon vardı. Saçları uzundu kavruk esmer bir teni vardı muhtemelen tatilden yeni gelmişti.
O sıra mahallenin çocuklarına dedim gidin biraz kızlara sataşın bakıyım ben geleceğim şimdi . Ufak veletler gittiler kızlara salça oldular. O esnada ben geldim ve oğlum kaybolun lan başka işiniz gücünüz yok mu falan diye çocukları kovaladım.
Kızlara döndüm"kusura bakmayın bizim mahallenin çcukları biraz haylaz" dedim . Kızlar "önemli değil ya olur öyle çocuk onlar" falan dediler. Bu arada ben socks diye girdim lafa lafa kızlarda ben özlem bende duygu diyerek isimlerini söylediler. Benim beğendiğim aklımdan çıkmayan kızın adı Özlem'di.

gençler okumuyorsanız devam etmeyim

Özlem ile o gün nerede okuyorsun yaş kaç gibi klagib muhabbetleri yaptık. Özlem muğladan amcasını ziyarete gelmiş benden bir yaş büyüktü o zaman 19 yaşındaydı. Üniversite de birinci sınıftı. Sınıf öğretmenliği okuyormuş . Ben MSn falan varsa alabilrim akşam sohbet ederiz dedim. O da var vereyim falan dedi aldım MSN adresini eve gider gitmez ekledim. AKşama kadar kabul etmesini pc başında bekledim. Akşam oldu kabul etmişti. Hemen bir kaç dakika sonra selam yazdım. Havadan sudan konuştuk biraz.
Sonra üni meselesine falan geldi Ben Ankara'da kalacağımı söyledim. Muğlanın güzel şehir olduğundan falan bahsetti . Bende güzeldir dedim . En azından burası gibi yobaz değildir diyerek devam ettirdim konuyu.
O da buranın yobazlığından şikayet etmeye başladı . Şort giyeceğim herkes garip garip bakıyor diye sitemde bulunuyordu. Haklısın falan dedim bizim buranın insanı böyle naparsın açlar falan dedim. Bu konulara başlamışsanız bir şekilde konu cinselliğe geliyor bilirsiniz. Oradan cinsel olarak aç bir ülke türkiye falan diye konuya girdi. Onun bu sohbeti açması benim aklımda başka şeyler uyandırdı. bir taraftanda fesatlık yapma diyordum kendime ama o konustukca ben bişey diyemiyordum. MAlum ünideydi bu konulara aşinaydı ben ise toydum yabancıydım

Sonra laf döndü dolaştı "sevgilin var mı?" sorusuna geldi. Önce o sormuştu bende "sevgilimden ayrılalı biraz oldu kafa dinliyorum takılıyorum öyle" gibi cevaplarla geçiştirdim.
Ben ona sordum oda sevgilisinden yeni ayrıldığını zaten bir insanla uzun süre ilişki kuramadığından falan bahsetti. Verdiği cevaplar ister istemez hoşuma gitti. Socks sıra sende adım et dedim içimden.
"Yarın işin var mı" diye soruyu yapıştırdım hemen. O da "yok" dedi "beni mi gezdireceksin" diye sordu. Bende "neden olmasın" dedim. "Yarın işin yoksa eğer seninle yürüyüşe çıkalım sakin güzel dolaşabileceğimiz yerler biliyorum" dedim . O da kabul etti sabah saat 10 da buluşmak üzere sözleştik ve daha sonra yatışa geçtik.
Uyuyamadım o gece anlattıkları , söyledikleri , ertesi gün neler yapacağımızı düşünüyordum. Baya etkilemişti ve aklımda bir çok binlik canlanmıştı.

Ertesi gün oldu sabah sözleştiğimiz saatte parkta buluştuk. Kahvaltı yapmadığımız için ikimizde kahvaltı yapmayı teklif ettim. ilk başta bir kafeye gidecektik fakat ben "acaba simit ayran yapıp korulukta mı yesek " dedim. O da kabul etti hayta önerimi romantik buldu.
Yürüme mesafesi 15 dk olan koruluğun yolunu tuttuk. Koruluk yine bizim gibi çiftlerin falan gezdiği büyük ama şehrin içinde kaldığı için halkın da sürekli gittiği bir yer. Mevsim yaz olduğu için bir de saatten dolayı pek kalabalık değildi.
Bir ağacın altına simit ve ayranımızı yemek için oturduk. Özlem üstüne askılı bir badi giymiş rengi yeşildi hala unutmam. Altında da uzun ince yazlık eteklerden vardı yeşil tonlarında. Çok güzel olmuştu. Bir taraftan onu süzüyor bir taraftan simit yiyor bir taraftan havadan sudan konuşuyorduk.
Tüm bunlar olurken ben bir anda
"Çok güzel olmuşsun" dedim
Şaşırdı bende beklemiyordu anlaşılan.
"Teşekkür ederim" diyebildi sadece.
Ben daha sonra yürüyelim mi biraz ileride dere falan var güzeldir burası diyerek kalktım sonra da onun elinden tuttum kalkarken yardım etmek için. ilk defa dokunuyordum ona heyecanlanmıştım.