1. 26.
    0
    plan yapmak için kendime uygun bir yer bulmalıydım. eve dönemediğime göre başka bir yer bulmalıydım. eski terk edilmiş bir ahşap evin bahçesine girdim. orada gözüme ilişen köpek kulubesine girdim. burada hem dinlenebilir hem de plan yapabilirdim. hemen plan düşünmeye başladım. yalnız düşünmek oldukca zordu beni için. daha çok dikkatimi verebilmek için tamamen soyundum. taşaklarıma bakarak nasıl bir plan yapacağımı tekrar düşünmeye başladım.
    ···
  2. 27.
    0
    elmaları aldım ve kabuklarından arındırmak için asfalta sürttüm. bir şey bana hep yol gösteriyordu ve bu şeye şükredip elmaları yemeye başladım. ilk başlarda biraz sıcak ve kötüydü tadları fakat ilerledikce lezzetlendiler. artık karnımı doyurmuştum. fakat elmalar beni iyicene susatmıştı. onlarıda camiden karşıladım. ve diğer ihtiyacımı da caminin tuvaletinde gördüm. artık sadece yarın için bir plan yapıp uyumalıydım. güç toplamalıydım.
    ···
  3. 28.
    0
    bu kararı aldıktan sonra aklıma yemek için manav geldi. yere düşmüş bi kaç elma vardı veya atılmış elmalar. onları alıp yemeyi düşündüm. fakat lanet olası kabuklarını soyacak bir bıçağım yoktu. bunu düşünmeliydim diye kendi kendime hayıflandım. ve sol yanağımdan bir tane damla asfalta düştü. bu göz yaşı bana ne yapmam gerektiğini gösterdi.
    ···
  4. 29.
    0
    ilk önce nasıl yemek bulacağımı düşündüm. eve gidemezdim çok yorgundum. çalıların arasında 6 saat çöemerek gizlenmek çok yormuştu beni. yemek için de para harcayamazdım. otobüs için harcamamıştım çünkü. çünkü 10 milyon liradır bir kırmzıı klavye. çünkü ölmek vardı dönmek yoktu. daha ilk günden vaz geçemezdim. artık evi unutmam lazımdı. eve asla dönmezdim.
    ···
  5. 30.
    0
    beklemek çok sıkıcıydı ama bekleyecektim. bu amacımdan canım pahasına vazgeçmeycektim. artık hava kararmıştı. çok az kalmış olmalıydı dükkanını kapamaya. ve biraz sonra ipci dükkan kapısını kapayıp kepengi indirerek bağırdı.

    -muhsiiiiiiiiiiiin.

    o da ne? dışarı manav çıkmıştı. ve manavda kılıbık bir şekilde cevap verdi.

    - efendim karıcım?

    karısı da kocasının tam tersine şirretce.

    - hadi kapa dükkanı da gidelim evimize kör olasıca!

    ve zavallı muhsin tekrar cevap verdi.

    - peki karıcım.

    şok olmuştum. bu planlarımı altüst etmişti. başka bişeyler düşünmem lazımdı ve bunun içinde zaman lazımdı. bu gece düşünecek ve yemek bulacaktım. yarında planımı uygulayacaktım.
    ···
  6. 31.
    0
    berberin bu sözleri beni derinden etkilemişti. ben sadece kırmızı klavye istiyordum kötü bir niyetim yoktu. ama anladım ki bu kırmızı klavyeyi ulu orta yerde söylemeliydim. bunları manava giderken düşündüm ve kesinlikle uyguluyacaktım. sinirlenmeyecektim. kendime hakim olacaktım. yağmur hafiflemişti suratıma çarparken artık rahatsız etmiyordu.
    ···
  7. 32.
    0
    usta yandan tıraşını yaparken seslendi.

    - lan sigdir git amuğa goim senle mi uğraşcaz?
    - ...

    ben yine cevap veremedim ve gözümden bir damla yaşla berberden ayrılıp manava gitmeye karar verdim.
    ···
  8. 33.
    0
    kasaba selamın aleyküm dedim. kasapda ve aleyküm selam dedi. bıyıklı kısa ve hafif tombuldu. kulaklarını görememiştim. ama bu beni klavyemi aramaktan vazgeçirmedi ve şöyle sordum.
    ···
  9. 34.
    0
    yaz bin yaz ama önce ne içtiğini söyle.
    ···
  10. 35.
    0
    ve bunların içinde malesef elektronik eşya satan dükkan yoktu. ama ben kararlıydım bulacaktım. ilk önce kasaba uğradım.
    ···
  11. 36.
    0
    evden artık çıkmıştım. yaklaşık 4291 metre yürüdükten sonra çarşıya varmıştım. yaşadığım ilçe oldukça küçüktü. hepi topu yaklaşık 27 tane dükkan vardı.
    ···
  12. 37.
    0
    yazsana bin sardı hikaye.

    aynştayn mode on
    18 sene önce klavye ne arar amk.
    ···
  13. 38.
    0
    lan amk bitir artik su hikayeyi her girdigimde bakiyorum hic yazmiyon gibecem belani
    ···
  14. 39.
    0
    eee panpa
    ···
  15. 40.
    0
    canım yaaaa
    ···
  16. 41.
    0
    asit amk
    ···
  17. 42.
    0
    ne içtin amk bizede söyle
    ···
  18. 43.
    0
    o gün yağmur yağıyordu ve ben herhangi bir araca binmeyecektim. çünkü 150 bin liram olmadığı için klavyeyi bulup alamamayı göze alamazdım. bence kırmızı bir klavye tam tdıbına 10 milyon lira olmalıydı.
    ···
  19. 44.
    0
    - dayı sende kırmızı klavye var mı?
    - yok yegen bizde o çeşit.
    - nerde bulabilirim peki?
    - valla yegen 40 yıllık kasabım böyle kase görmedim.
    - iyi günler dayıcım.
    ···
  20. 45.
    0
    ve kasaptan ayrıldım. aslında niye böyle dedi ileri ki zamanlarda da anlayamayacaktım. ve artık kasap benim için bitmişti. ardından berber e uğradım. bizim ilçemizde 3 tane berber vardı fakat ben ilk olarak kızıl sakal erkek kuaför salonuna uğrayacaktım çünkü orası küçüktü. bence küçükten başlamak iyidir.
    ···