Mugla stratonekia antik kentinin 10km uzaklıgında bulunan kıbledere köyüne gittim. Gittigimde ise sabah idi. köye giren yolun kapalı oldugunu gördüm ve engebenin üstünden atladım. Köye girdigim zaman ilk olarak ilgimi ceken eve girdim ve yerde oyuncaklar vardı ve burda genc bir ailenin yasadıgını varsaydım. Bununla birlikte diger evlerede girdim ama birşey bulamayınca geri dönmek zorunda kaldım ve bu köye en yakın olan yatagan köyüne gittim. Orda aksam üstüne kadar vakit gecirdim ve gene köys dogru yola cıktım köye girmeden önce yanıma bir arkadasımı ve arkadaslarımdan birine konum attım. arkadasımın adı ali hikaye tam olarak burda baslıyor.
Köye ilk girdigimde aliyle sok olmustuk çünkü siyah suretli 3 kişi görüyorduk önümüzde ve bize sanki burdan gidin diye bir cagrısım yapıyordular tabiki biz gene bunlara aldırmadık ve yolumuza devam ettik köy öyle bir yapıdaydıkı sanki labirent gibiydi heryer aynı yere cıkıyor ve her sokak ayrı bir korku içeriyordu.Biz hangi sokaktan girsek önümüze bir cami cıkıyor ve içerisinden sesler geliyordu...

okuyan varsa devam edicem.

edit:panpalar trende girdik biraz daha üste taşıyabilirsek diğer panpalarımızda görür o yüzden şuku verirseniz diğer panpalarımında görmesi için sevinirim

Devam ediyorum

Biz camideki seslerden korkup kactık ve köyün sanki yeni yüzü gibi biryer ısıklıydı ama bilgilerim dogruktusunda 1979 dan beri buraya devlet el atmamıstı ve biz sokağa girdiğimizde ışıklar söndü ve bunun coşkusuyla iki evin arasında bir yere saklandık. Işığı ileri tuttuğumzda siyah bir suret gördük. Beni takip edin sizi burdan çıkarıcam dedi.Biz gördüğümüz şeye hâlâ inanamıyorduk ve ali hâlâ şoktan çıkamamıştı.Ben Aliye çabuk kalk onu takip etmeliyiz dedim keşke takip etmeseydik!
Önümüzde tam olarak tahminen bin kişi civarında bir siyah suret kalabalığı vardı. Aliye artık öldüğümüzü ve bizi burdan kimsenin kurtaramayacağını kelime-i şadet getirmemiz gerektiğini söyledim. Sağ tarafıma döndüğümde ise bir evin kapısının açık olduğunu gördüm ve aliye hemen içeri girmemiz gerektiğini söyledim.Eve girdiğimiz an kapı hızlıca kapandı...

Okuyorsanız devam edicem...

Devam ediyorum

Kapıyı açamamaları için kapıya yaslandık ama arkamızda hiç ışık yoktu bunu fark eden Ali arkamıza ışık tutmaya karar verdi. Işığı tuttuğunda ise karşımızda yine o siyah suretliyi gördük. Bize benden korkmanıza gerek yok bende sizin gibi biriyim dedi ama ona inanmıyorduk amaçları neydi onu bile bilmiyorduk. Bunları düşündükçe ne kadar korksakta çıkış yolunu bu suretler dışında kimsenin bilmediğinide biliyorduk ve evin içinde onu izlemeye başladık. Biraz daha devam ettikten sonra karşımıza bir kadın çıkardı ve kadının hamile olduğunu söyledi.Bu kadının yanından ayrılmayın biz söyleyene kadar dedi. Suretler gittikten sonra kadınla konuşmaya başladım (Kadın:k Ben:b)
B-sizi buraya nede getirdiler?
K-Deccal için
B-deccal kim?
K-karnımdaki bebek
Biz şok olmuştuk kadınla biraz daha konuşmak istedim tam konuşacakken...

Devam ediyorum panpalar

Tam konuşacakken kadının gözleri simsiyah oldu yüzü beyazlaştı bunu gördükten sonra aliyle ben kadının yanına yaklaşamadık ama söylediğine göre kadınıda burada zorla tutuyorlardı neydi bu deccal nasıl bir şeydiki siyah suretliler bu kadar önemsiyordu. Bunlar kafamı karıştırdıkça burdan çıkma korkusuda beni iyice korlutuyordu ama eğer bu konuyu öğrenemezsek zaten çıkamayacaktık. Bende bir anlık cesaretle yeniden kadınla konuşmaya karar verdim kadının adının simge olduğunu öğrendim
(Simge:s Ben:b)
B-simge bu deccalden bize biraz bahsedebilir misin
S-deccal şeytanın veliahtıdır dünyaya tanrı suretiyle gelen tek gözlü bir şeytan insanları kendi tarafına çekecektir.
B-engellememizin bir yolu yok mu?
S-bebeği aldırmak bir çözümdü ama bu saatten sonra imkansız tek çaremiz var
B-tek çaremiz neymiş
S-beni öldürmeniz tek çaremiz
Aliyle biz yine şok olmuştuk ama simgenin bahsettiği şey tanrı suretli gelen tek gözlü bir şeytandı napabilirdikki belki bizide öldüreceklerdi ve simgenin içinde bir şey olduğu kesindi gözleri kararıyor yüzü beyazlaşıyordu çok korkuyorduk derken...

edit:panpalar okuyosanız kendinizi belli edin devam edicem

Devam o zaman panpalar

Derken siyah suretliler yanımıza geldi biz aliyle hiçbir şey olmamış gibi davranıyorduk. Siyah suretlilerin arkasından beyaz saçlı yüzü kırışıklıklarla dolu bir teyze çıktı yani biz teyze sanmıştık arkasında sakladığı bıçağı çıkardı ve simgeye doğru yürüdü. Simge o kadını tanıyor gibiydi aralarında bir şeyler konuştular biz aliyle hiçbir şey duyamadık. Yaşlı kadın simgeyle konuştuktan sonra yavaşça ayağa kalktı ve zütürün şunları dedi 2 siyah suretli bizi kollarımızdan tuttu ve bir yere doğru çektiler.Biz artık her şeye hazırdık burası şeytanın mekanı gibi bir yerdi ama korkmuyorda değildik. Siyah suretliler bizi karanlık bir odaya kapatıp geri gittiler simgeye ne olacağını bilmiyorduk karnında şeytan taşıdığının farkındaydı peki bu şeytanın babası kimdi simge bu hale nasıl gelmişti daha tam olarak her şeyi bilmiyorduk ama burdan çıkmadanda hiçbir şey öğrenemezdik.
Hiç beklemediğimiz bir anda kapı açıldı ve içeriye simgeyi getirdiler sonra aceleci bir şekilde dışarı çıktılar.Bir şeyler oluyor gibiydi simge baygındı her taraf karanlıktı ama nefes aldığını hissedebiliyorduk. Artık simgenin uyanmasını beklemek zorundaydık çünkü kafamızdaki soru işaretlerininde gitmesi gerekiyordu. Yaklaşık 30dk sonra simgenin bir şeyler söylediğini duyduk
Deccal geliyor! Deccal geliyor...

Evet panpalar küçük bir işim vardı kusura bakmayın
Devam ediyorum

Simge deccal geliyor geliyor dedikten sonra bize çok büyük felaketlerin olacağı dünyada isyanların ve yıkımların olacağı ülkelerin savaşa gireceği ve bu ülkeleri savaşa sokan güçlerin şeytanla anlaşmalı olduğu bu ülkelerin birbiriyle savaşarak kendilerini bitireceğini, hedef yeni bir dünya düzeni kurmak olacağından bunun temelini ilk olarak deccalin doğuşuyla yapılabileceği doğrultusunda ilk adımı attığını söyledi. Hedefin Türkiye olduğu, Türkiye düşürülürse bütün müslüman aleminin yok olacağını ve bunun doğrultusunda yeni bir dünya düzeni oluşturulacağını söyled.Biz aliyle çok korkmuştuk karanlık odanın kapısını elimizdeki ışıkla bulduk ve kapıyı kırdık. Odadan dışarı adımımızı atamıyorduk çünkü her taraf yanıyordu. Karanlık odanın arka camından atladık ve yanan yerlerin aralarından kaçıp köyden çıkmak için zaman sarfediyorduk.Bir anda telefonumu elime alıp tam ışığını kapatacakken hattın çektiğini fark ettim. Hemen konum attığım arkadaşımı aradım o da telefonunu açtığı zaman olduğum yere bir jandarma ekibini yollamasını söyledim ve 2 saat boyunca bir evde kapalı kalmak zorunda kaldık.2 saat kaldıktan sonra jandarma ekiplerinin seslerini duyduk. Jandarmaya koşup bizi kurtarın diye bağırdık onlarda bizi alıp zütürmeye başladılar.Abi bizi nereye zütürüyorsunuz diye sorduğumda bana dönen kişi iNSAN DEĞiLDi!
...

Devam ediyorum panpalar

Bize artık lanetlendiğimizi bu köyden çıksak bile her zaman bu siyah suretleri göreceğimizi söyledi çünkü siz boyut değiştirdiniz dedi.
Hangi boyut diye sorduğumuzda bize cinlerin boyutu dedi ve kendinin müslüman bir cin olduğunu ve bizi burdan kurtarmak istediğini söyledi bizde ona köye girdiğimizde arkadaşımızı aradık boyut değiştirdiysek nasıl aradığımızı bize söyle dedik.
Bize o köyden dışarı çıktığınızda boyut değiitirdiğimizi ve bize bu boyuttan kurtulmak için sadece ve sadece tek bir yol olduğunu söyledi. Deccalin konusunu araştıran hocalarla iletişime geçmemizi ve sadece bizi onların kurtarabileceğini söyledi.Biz buna inanmamıştık çünkü hayattaki her şey normaldi, bizi farklı bir köye bıraktı ve biz o kadar çok korkmuştuk ki hemen bir camiye sığınıp namaz kılmaya karar verdik. Camiden içeri girdiğimizde cami tıklım tıklım doluydu zor bir şekilde iki kişilik bir yer bulduk ve oraya yerleştiğimizde imam namazı kıldırmak için yerinde geçti ama yanımızdaki herkesin AYAKLARI TERSTi!

Tabi bu zaman dilimi içerisinde bize deccal bazı felaketlerin olacağını söylemişti.Çoktan 5 ülke doğal afetlerden dolayı yıkılmış ve okyanuslar çok yükselmişti. Haberciler 1 aya istanbulun sular altında kalacağını söylüyordu. Hemen acilen üsküdara gitmek zorundaydık ve 3 hocayı bulduğumuzda bize nerede kaldınız sizi bekliyorduk planlarımız var dedi artık bizde hocalarla birlikte kıbledere köyüne yola koyulmaya başladık çünkü bu savaşın kıbledere köyünde sonlanacağını biliyorduk.
1.gün--->istanbul sular altında oraya vardık ve muğlanın kıyıya yakın bölgelerinin sular altında kaldığını gördük. Acilen kıbledere köyüne gittik hocalar içeriye tam girmeden önce büyük bir cin kalabalığı olduğunu gördü. Bunlar zuzula cin kabilesi ve marid cin kabilesiydi. Hocalar peygamber efendimizden bu yana en güçlü duaları okuyarak kalabalığı dağıttı ve içeri girdik. Bize 2 tane sopa verdiler onların yanındada sopalar vardı. Bize bu sopaları verdiklerinde bunu bize ölmememiz için verdiklerini düşündük çünkü deccali koruyan büyük bir kalabalık vardı. Bize bu sopaların insandan üstün olmayan her canlı için kullanılabilirlik özelliği taşıdığını söyledi ve deccale doğru ilerliyorduk.O kadar çok kalabalık vardıki savaşa savaşa çok yorulmuştuk öyle bir pgiboloji içindeydikki artık kimseden korkmuyorduk. Deccalin evi yani en çok korunan şeytanın ordusundan olan ifritlerle karşılaşmıştık...

Bana dönen kişi simsiyah bir kişilikti onlardan biriydi korktum çok korktum sesi bozuk bir şekilde benden kutyulabiliceģini mi sandın dedi ancak ve ancak ben istersem benden kurtulursunuz dedi sonra bize bağırarak size tek bir teklif yapıcam kurtulmak istiyormusunuz dedi evet dedim o zaman simgeyi ben ağzından sizde züt ve amından gibiceksiniz dedi kabul ettik çatır çutur gibtik simge de zevk aldı asıl garip cinle kanka olduk simgeye hep birlikte girdik deccamle öldü bu arada

Anani seytan gibsin oysh

içimden bütün duaları okumaya başladım tehlikenin daha geçmediğini anlamıştım. Acilen 3 tane hocayla temasa geçmemiz gerekiyordu. yatsı namazını bitirip hemen cemaate oturduk. Bize nerden geldiniz diye sorduklarında kıbledere köyüne gittik ve orda lanetlendik bu yoldan çıkmaya çalışıyoruz dedik. Onlarda bize bu yoldan çıkılamayacağını boşuna uğraştığımızı söylediler. Bizde o cemaate bunun bir tek yolu olduğunu bize söylendiğini ve o yolun deccali araştıran 3 tane hocayla ilgili olduğunu söyledik. Cemaat çok büyük bir korkuyla ayağa kalkıp bize dünyayı kötülük ele geçirdi!! Artık çok geç kaldınız bu düzene meydan okuyacak kimse yok yani sizde burda kalmaya mahkümsunuz diye bağırdı. Bunun üzerine köyü terk ettik ve yola koyulduk.3 hocalı cemiyetin istanbulda olduğunu öğrendik tabi boyut değiştirdiğimizden dolayı ışık hızı gibi hemen her yere gidebiliyorduk.Üsküdarda bir evde çalışmalarını yapıyorlardı. Geldiğimizi hemen hissettiler ve hoca daha kapıdan içeri girmeden bize durun dedi. Hemen ortamı hazırlayıp bizle temasa geçmeye başladılar. Onlara deccalin doğduğunu ve bunun nasıl engellenebileceğini söyledik ve bize doğduysa artık hiçbir şeyin kalmadığını ve bir şey yapılamayacığını söyledi. Bizde bizi bu durumdan kurtarabilir misiniz diye sorduk ve başımızdan geçen bütün olayları anlattık.O da bize sizi geri döndürdüğümüz zaman kıbledere köyünde doğacağımızı ve ordan çıkmak için 1 dakikamız olacağını söyledi. Bizde kabul ettik ve hemen ortamı hazırlayıp dulara ve bazı tılsımlarla birlikte işe başlayıp ondan geriye saydı.Biz kıbledere köyündeydik ve bir dakikalım zaman içerisinde burdan çıkabileceğimizi düşünüyorduk. Köyün girişinde 1 tane ev vede yanında cami olduğunu aklıma kaydetmiştim. Hemen orayı bulup köyden çıktık ve bize arkamızdan siyah suretler peşimizi hiç bırakmayacaklarını söylediler.Çıktığımızda ise bir nehrin yanında bayılmış haldeydik. Konum attığım yerde jandarma aramalar yapıyormuş tesadüfen. Ailemizle kavuştuğumuzda olanları anlattık ama bize kimse inanmıyordu.

Okuyanlar varsa devam edicem panpalar

Beyler gelicem 30dk ya

Bu arada bazı panpalarımız kafadan sıkıyosun demiş bi gidip deccali araştırırsanız sevinirim

gibtirgit mk dabbe izlemis gelmis bize anlatiyor

Rezerve

Amk kafadan sıkıyon bari mantıkli sık

Devam seri

hoşgeldin yiyenin. gibiş var mı?

Yine mi inli cinli hikaye yav amk