Konunun başlığını hikayenin sonunda neden bu şekilde olduğunu anlayacaksınız. Öncelikle şunu belirtmem gerekiyor; anlatacağım hikaye aklımda kaldığı kadar gerçektir. Ancak elbette tek taraflı bir anlatım olduğu için olaylarda haklı çıkan kısım ben olmam gerekiyor. Yoksa doğanın kanununa ters gitmiş olurum. Her şey üniversiteye başlamam ile gerçekleşti.

Okul başladığında ilk gün aynı liseden ve aynı bölüme başladığım kişilerle okula gittim. Ortam ortam dedikleri yeri hep merak ederdim. Ancak pek umduğum gibi olmamıştı. Liseden tek farkı okulda rahatça sigara içebilmek ve dersi ekerken kapıda yaşlı bir bekçiye yakalanma korkusu bulunmuyordu. Her neyse bu arada lisede aşık olduğum kızda aynı bizim gruptaydı liseden birlikte geldiğim tayfanın içerisindeydi.

Evimizde birbirimize çok yakındı ancak kız sarı saçlı mavi gözlü fiziği iyi bir kız. Yani anliyacağınız 40 takla atsam bana bakmayacak biriydi sevgili anlamında tabii yoksa arkadaş dost olarak iyiydik. Okula birlikte gidip gelirdik. Otobüs yolculuğu yapıyorduk ancak ben her seferinde yolu nasıl daha uzun bir hale getiririm planları yapıyordum.

Liseden birlikte geldiğimiz 8 kişilik gruptan kimse kalmamıştı kod adı deli olan kız ve ben haricinde ( ona hep deli derdim) aradan zaman geçiyordu ve bu durum beni çok incitiyordu en sonunda dayanamadım gidip grubun geri kalan kısmına sordum bu şekilde neden dağıldığımızı ve aldığım cevap çok netti. Sen ona yazıyorsun resmen ve o seni kullanıyor oldu cevapları.

Eyvallah çekip siz bilirsiniz dedim. O kadar çok haklılardıki karşıt görüşte bulunmadım bile. Bu şekilde yaklaşık olarak 5 ay geçti. Sadece ikimiz kaldığımız için her gün buluşup dolaşıyoruz derslere girmiyoruz ama benim nasıl hoşuma gidiyor anlatamam size. Kelimelerle anlatamayacağım günler yaşıyorum. Tabii bu arada sınıfla alakam yok. En fazla 2-3 kişiyi tanıyorum liseden gelenler hariç onlarıda beni sosyal medyadan falan eklemeleriyle merhaba merhaba şeklinde...
Bizim deli bir gün geldi her zamankinden güzel makyajı saçı tırnakları kıyafeti tam takım sanırsınız prensesimiz krall jofrey bey hazretleriyle evlenicek.
Her neyse benden o muhteşem soru geldi: kime beğendirmeye çalışıyorsun kendini anlamıyorum dedim. Hadi göster şu kişiyide sende rahatla bende dedim. Demez olaydım.

Sarışın uzun boylu mavi gözlü kaslı güzel giyimli baya bildiğiniz kıvanç gibi birisini gösterdi. Ben kilitlendim yaklaşık 10 dakika sigaralarımı arka arkaya yakıyorum ama içmiyorum. Rüzgar bitiriyor sigarayı ben sadece elimde tutuyorum. O anda yanımdan kalkıp gitse direk göz yaşlarım sel olucak ama yanımda ve artık bir cevap vermem gerekiyordu. Verdiğim ilk cevap ise onun kesin sevgilisi vardır sana gelmez o dedim.

Ders saati geldi uzun bir aradan sonra derse girdik tabikide tek bir amaç için o çocuğa kendini göstermek içindi. Bense yanında bir kukla misali ordan oraya savruluyordum saçlarının arasında ama halimdende şikayetçi değildim. Belkide saçları arasında savrulmayı seviyordum ya da ojelerinin üstünde dans etmeyi... Derse girdik ve ben sevinçten havalara uçmaya başladım. Çocuğun yanında beni sosyal medyadan ekleyen kız vardı. Meyerse sevgililermiş. Allahım sana geliyorum nidalarıyla içimden fatih ürek yılan dansını gerçekleştiriyorum. Neyse bu artık vazgeçmişti. Biz 2 ay daha bu şekilde devam ettik takılmaya takii bu çocuk sevgilisinden ayrılıncaya kadar. Çocuk sevgilisinden ayrıldığı andan itibaren kabuslarım gerçek olmaya başlamıştı lanet olsunki.

Detaylara fazla girmiyorum hikayen finalinde bizim deli kız yok. Her kişinin hikayesinde olduğu gibi ana karakterler her zaman detaylı anlatılır...
Tabii bütün dönem gezip tozduğumuz için vize finaller berbat
Kütüphaneye gitmeye başladık kütüphane dediysem yanlış anlamayın sözde ders çalışıcaz ama nerdeee bizim kafalar okuma kitabının üzerindeki okuma yazısını aslında bu kitabı sakın okuma olarak anladığı için anlayamamıştık bunca yıllık eğitimin neden verildiğini. Bir gece mesaj geldi bizim deli kızdan ben yarın o çocukla kütüphaneye gidicem sende gelsene yazmış. Ya bu sefer beni doğuran ebeye saydırmaya başladım acaba nasıl bir teknik ile beni çıkardıysa olmamışım ben dedim kendi kendime. Her neyse yüzsüzlük değil mi gittim bende. Tabii bende 5 karış surat çocuğu tersliyorum sürekli. O gün öyle geçti. Eve gittiğimde kendi kendime söz verdim sadece derslerime çalışıcam artık goy goyu kesicem diye. Babam orada her gün koli koli ağırlıkları taşırken ona ihanet ediyormuşum hissine kapıldım. Ve ertesi gün kimseye haber vermeden tek başıma gittim kütüphaneye ve sonu olmayan yolculuğa çıktım sayılır sanırım...

Kütüphaneye gittiğimde bu herkesin yaptığı yer bildirimi olayını yaptım. Aradan 5 dakika geçer geçmez bir mesaj geldi. O çocugun eski sevgilisi ve yanında bir kız. Yanındaki kız esmer mi esmer kıvırcık saçlı pürüzsüz cildi çıtı pıtı ve üzerinde beyaz bir badi altında kot pantolon spor bir ayakkabı beyaz renkte ve ben deli kızı sanki hayatımda hiç görmemişim gibi bu kıza tutuldum. Tutuldum kelimesi az oldu sanırım o anda ben o esmer kız ile evleneceğimi düşündüm. Evet bir erkek hayatında bu hissi 2 ya da en fazla 3 kız hakkında bunu düşünür. Oturduk bir masaya ben konuşamıyorum tıkandım resmen kafamı masadan kaldıramıyorum ama baktığım herhangi bir şeyde yok. Ben hiç bir şey yapamadan kızlar geç oldu biz artık kalkalım dedi ve gittiler. Aradan bir 30 dakika falan geçti bende kalktım otobüse doğru yol almaya başldım. Lanet olası otobüste o kadar kalabalıkki fakir olduğumu hayatımda hiç bu kadar hissetmemiştim. Yolu yarıladıktan sonra bir baktım esmer kız beni face twtr instagrm swarmdan arka arkaya ekledi. Haydaaa diyor insan bir anda.

Yaklaşık 1 hafta sosyal medya cilveleşmesi yaşadık desem yeridir. Birbirimizi beğenmeler favlamalarla geçti. Bu dönemdede o sarışın çocuk sevgilisinden ayrıldığı için bizim deli kızla konuşmayı baya ilerletmişler tabii benim umrumda değil artık. Sabah akşam esmer kız aklımda. Ben artık dayanamadım ve sarışın çocuğun eski sevgilisine mesaj attım. Ya bu esmer kızın sevgilisi var mı diye sordum. Cevabı aynen şuydu:"ben biri var diye düşünüyorum aslında ama tam emin değilim dedi" ben anladım neyse dedim ve konuyu geçiştirmeye çalıştım ancak o durmadı. istiyorsan senin için konuşurum onunla dedi. Bende tamam olur diyip hemen sazan gibi atladım.

Aradan 3-4 gün geçti ses soluk yok kızdan. Dayanamadım yazdım tekrardan ne yaptın sordun mu diye evet şimdi konuştuk dedi ve esmer kızla arasında geçen konuşmayı ss alıp bana attı. Ve olaylar bu noktadan sonra başladı. Esmer evet olabilir demiş. Ben bu ssi görünce evde roberto carlosun yengeç dansını yapmaya başladım.

Konuşmaya başladık bir kaç gün sonra dayanamadım ve çıkma teklifi ettim esmere ve olumsuz yanıt aldım. Yılmıyacağıma dair kendime söz vermiştimki zaten öylede yaptım yine konuşmaya devam ettik. Okulda bu ara tatile girmişti. Tatildeyken bir kere buluşma ayarlayabilmiştim neyseki. Baya güzel bir gün geçirmiştik. Sinemaya ardından yemeğe ve kahve içip günü sonlandırmıştık. Cebimde 0 para kaldığı için dönüşte yaklaşık 2.5 saat evime yürümüştüm. Allahtan cevimde sigaram vardı ve baya iyi dertleşmiştim dolu paketimle. Eve geldiğimde aldığım mesaj ile ben şok geçirmiştim.

Ertesi günde buluşacaktık ancak esmer yarın gelemeyeceğini söyledi bir nedenden dolayı o ara hastaydı ve ailesi zor izin veriyordu. Bugün çıktığı için yarına izin koparamadığını söylemişti. Ancak ben bugün ters bir şey mi yaptım diye sordum. Hayır her şey mükemmeldi dedi.
Peki öyle olsun o zaman dedim. Hafiftende moralim bozulmuştu. Arkasından bana attığı mesaj ve ve ve evet hayatımda ilk defa bir sevgilim olmuştu. Seni seviyorum hemde çok yazmış bana. Lanet olsun şu anda bunları yazarken bile heyecanlandım. Ben de seni çok ama çok fazla yazdım. Evet artık sevgiliydik.

Dünyanın en mutlu erkeği dedikleri varya işte ondan olmuştum. Metroda falan güzel kız yanıma oturduğumda umursamıyordum bile çünkü artık bir sevgilim vardı ve benim için dünya güzeliydi. El ele falan tutuşmaya başladık benim kalp iptal. Sinemaya gittiğimizde kafasını omzuma yaslıyor benim omuz kas katı kesiliyor rahatsız olmasın diye. Bir gün sinemadayken anlamadığım bir anda kendimi onunla dudak dudağa öpüşürken buldum. Hayatımda bir ilkti be sanki yavaş yavaş adam olmaya başlıyordum.