-
1.
+8 -4kürtler leş gibi kokan aşağılık ve hain bir hayvan türüdür. bu kadar basit.
-
2.
+3 -2eleştirilerle neyi amaçlıyorsunuz bilemiyorum ama postmodern eleştirinin temel handikaplarından biri bu ve ülkemizde benim kişisel olarak 90'larda yakaladığım siyasi islamcılar da bu hatayı kendi tahayyül evrenlerinin doğası gereği çok sık yapıyor... şöyle ki, modernitenin evrenselci, yerelin olasılıklarına karşı kör ve sağır o tepeden inmeci tahakkümcü pratiğini bir sivil iktidar eleştirisi örerek, ve ne yazık ki bu itirazın tüm sivil eleştirisinin meşruluğunu da sonuna kadar siyasileştirerek kullanıyorlar... oysa aynı iktidar olgusu bireyin kendi içindeki melekle şeytanı arasındaki mücadeleden başlayıp yatak odasında, yemek sofrasında, evin salonunda, sonra apartmanda, mahallede, cemaatte, cemiyette, camiada, kısacası yerelde de kendi iktidar ilişkisini üretiyor ve bunun tu kaka bir iktidar olarak yaftalanması için ille de bach ve mozart sosuyla gelmesine hiç gerek yok... aynı şey mehter marşı ve salavat ile de bir tahakküm olarak yağmur gibi yağıyor. ama insan aklı şablonlara ve şemalara ve görselliğe ve çağrışıma ileri derecede bağımlı ve bundan 1, 10, 50, 80 ya da 100 yıl önce gündemimize girmiş bir tahakküm ile bundan 1000 sene ya da 10 bin sene evvel gündemimize girmiş bir tahakküm arasındaki fark ncedir, şayet aradan özümüz, yerelimiz, milli manevi değerimiz gibi üst yapısal kavramları çıkarırsak? çünkü doğamız da değişken. doğamızın evrenselliğini sorgulayacaksak iktidar dediğimiz olgunun yerelde de evrenselde olduğu kadar ezici ve hatta çoğu kez yerelde icra edilir bir menem olduğunu unutmasak herkes için çok iyi olacak... bir de modernitede vücut bulan tasarımcı, tanımlayıcı, şabloncu kafayı yeriyoruz. evet, hayatın ve dünyanın olasılıklarına kör ve sağır şablonlar istemiyoruz. ancak neyin dayatmacı tasarım, neyin kendini ve dünyayı değiştirme çabası olduğunun sınırları o kadar belirsiz ki... tasarımcı, dayatmacı, şabloncu olmayalım derken kendi umutsuzluğunun kişide bir tür kaderci kabulleniş ve teslimiyete evrilip kendiyle ve dünyayla hiçbir mücadelesi kalmamış bir noktaya çekilmesini görmek ne en azından çok üzücü. bir teslimiyet uğruna ya rab, ne güneşler batıyor. kavramları hayatın ve dünyanın yerçekime maruz kalıyor, ama aynı anda buharlaşıyorlar da. bence çıkış noktamız kendine ve dünyasına müdahil insanda. bunun için de eleştiriyi ve özeleştiriyi yüceltmemizde fayda var.Tümünü Göster
-
3.
+1okumadım ama @1 kesin kürt
-
4.
+1@5 do you wanna faytt??
-
5.
+1@5 wana bekleriz
-
6.
+1@5 rojavaya bekleriz
-
7.
+1@5 oturmaya da bekleriz
-
8.
+1gabara bekleriz
-
9.
0şukunu verdim
-
10.
+1 -1okumadım onların elektrik faturalarını kaçak çoğu biz neden veriyoruz
-
11.
0q5 seri eksi
-
12.
0kim okauyacak dıbını dengesini gibtiğim swf
-
13.
0baban kimdi bilemezdin
-
14.
0amk cidden okunacagini mi dusundun
-
15.
0postmodernizmden sonrasını okumadım
-
16.
0reserved
-
17.
0(bkz: okudum)
-
18.
0@5 hakkidir hakka tapan huur cocugu Öcalan.
-
19.
0bunu burda kimse okumaz bro
- 20.
-
kamil hala mod mu
-
ördek kardeşiniz pgibolojisini bozmak içinn
-
koca koca adamlarin
-
bu modlar gerizekalı mı
-
mentalcel kimsenin sana am borcu yok
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 07 02 2025
-
jenna starr
-
cheddar runner gibi beslenin
-
olm ben evde olduğum halde
-
10 lahmacun 730 lira
-
pipim inikken 3 kalkınca 13 cm
-
beyler bana eğlence tertipleyin
-
çakra açılınca ne olur
-
beş bucuk saat sonra mesai biter
-
köyümdeki iskeletler
- / 1