köyümüze gelen 3 harfli gelin

olay tamamen gerçektir bu yüzdden +18 diyorum. bu arada gelin derken damatt gelin anlamında yazdım. takip edecek varsa anlatıcam yoksa boşuna yazmıyım.

işte capsler beyler

hakanın evi
http://imgim.com/268_4385.jpg alt kısımdaki yıkık ev

köyün genel görünümü
http://imgim.com/268_4407.jpg yolu takip edin yukarı doğru gidiyor tam orası köye giriş mezarlık orada
http://imgim.com/268_4424.jpg en sağdaki yer köyün okulu altında o meşhur çeşme

kahvehane
http://imgim.com/268_4393.jpg gelin kızın geldiği yer

camii
http://imgim.com/268_4398.jpg sol taraftaki kapısı açık olan yer camii
http://imgim.com/268_4410.jpg camiinin içi

kızın geldiği çeşme
http://imgim.com/268_4399.jpg

yazıyımmı yazmayımmı lan gerçekten taşak geçmeyin

neyse başlıyorum. ??? köyünde geçiyor olay. birçoğuna ben tanık olmadım ama babamın anlattıkları ve tanık olduklarımda var hikayemin içinde. köyde yaklaşık 50 hane var. bu olay yaklaşık 15 yıl önce yaşanmıştır yani ben 15 yaşlarındayken falan. köyümğz bir kasabaya 3 km uzaktaydı. asıl evimiz zaten o kasabadaydı bizim ama köydede bir tane vardı

köye haftasonları giderdik. babam orda büyümüş yetişmiş orasını çok severdi ama ben pek hoşlanmazdım çünkü elektronik şeylerle yetişmiş bir çocukum köyde ne elektrik var ne bişey. bazı evlerde vardı ama bizimkinde yoktu. bir hafta sonu öğle 3 gibi babam işten dönünce yine köye gittik. köyde herkes birbirini tanırdı. eve girdik. sanki birisi içeri girmiş yada bir hayvan girmiş evi dağıtmışgibi bir görüntü şile karşılaştık

evimiz tek odaydı küçüktü yani. bir tane sandık vardı ona bataniyeleri yorganları koyardık. onun açık olduğunu gördük. annem telaş yapıyordu ama babam soğuk kanlı biriydi. içine baktığımızda bir yorganın ve bir bataniyenin ekgib olduğunu gördük. içeri giren hayvan değilmiş demekki. bir telaş vardı bizde babam küfür ediyordu. hemen aklımıza hırsızların girdiği geldi zaten. ama bizim köyden birinden şüphelenmedik. herkes birbirine dosttu çünkü. köyümüz bu arada bulgaristan sınırına yakın biryerde. sonra babam kendi kendine teoriler yaratmaya başladı aynı zamanda çok kıızgındı. bizi en çok tatmin eden teori. bir kaçak bulgarın yatacak yeri olmadığından köyümüze inip yatmak için bunları bizden çalmıştı. köyümüzün yanı aşırı dağlık ve ağaçlık bu arada

dinliyonuzmu beyler

evi toparladık. babam düşünceliydi. bende çok üzülmüştüm bu duruma. fazla büyütmedik ama bu durumu ne bir polise başvurduk ne birşey. zaten polisin köye adım attığı köyün tarihinde yok. yaz günü olduğundan o akşam bize bataniye falan lazım olmadı. köyümüzde bir cami vardı. biraz tepedeydi cami ve bana hep ürkütücü gelirdi çünkü camiye bazen ayak atan bile yoktu ve ezanda hep otomatik olarak okunuyordu kasetten. köy geceleri zifiri karanlık olurdu. sadece caminin yanında ve kahvehanenin yanında ışık olurdu az bi. kahveyede giden ya 2 3 kişi olurdu yada kimse gitmezdi. o gece babam dışarı köyün orta yerine kahvenin ve caminin oldğu yere gideceğini söyledi.

babam orda doğup büyüdüğü için alışıktı korkusu yoktu. birki kişiyi görür de bu konuyu sorur diye gitti. biz annemle her ne kadar korksakta babam giderken bizi yatıştımıştı. gazzlı ışıklar vardın eskidenöyle bir şey vardı işte bizdede. onla duruyorduk. yarım saat falan geçti ben korkmaya başlamıştım saat 11 buçuktu. babam sonunda geldi içeri girdiğinde çok tedirgindi ve terlemişti. çnce yürürken terlediğini sandım ama ortada başka birşey olduğunu sonra anladım.o gece orda yatıya kalmadık ve ben nedenini bilmiuyordum. apar topar olmasada yarım saatte köyden kasabaya indik

sonraki günlerde köyümüzde 25 yaşında bir gencin kafayı yediğini öğrendim az çok. babam öyle demiş anneme annemde bunu bana söyledi yada yalan söylüyordu. bu genç kendini eve kapatmış ve içeride ağlıyormuş falan. her ne kadar köylü içeri girmeye çalışsada kimseyi içeri sokmamış. aynı zamanda agresif davranıyormuş. 3 4 gün sonra tekrar sabah babamla köye gittik o bana gelme desede çok ısrar ettim bende gittim. gitme amacımız şuydu. babam o genç için adınıda hakan diyelim gerçek adını vermeyim onun için uzulmu koyluyle bir çare bulmaak için konuşmaya gittik. köyün girişinde mezarlık vardı bizim ve sonra ordan aşağıya giden bir yol bizim köye çıkıyordu. yani köyümğz çukurda kalıyor. köye vardık babam birkaç komuşuyla konuşmaya gitti ben dışarda olayı fazla ciddiye almaksızım dışarda dolanıyordum. o delirdi dedikleri gencin evi bize uzaktı

@22 sirf senin icin pm atıcam köyün linkini sonra birkez daha düşün. pm gel yolluyorum

dinleyen varmı beyler

yok neyse boşverin

neyse devam ediyim ozaman

babam çıktı 3 5 kişi toplandık bi çıkaralım şunu evden kasabaya bi doktora zütürelim falan diyoruz. kapının yanına vardık adam sol tarafta sandalyede oturuyor hoşgeldiniz dedi. bizimkiler biraz şaşkındı çünkü adamda delirme belirtileri yoktu gayet normal davranıyordu. içimizden bir adam konuyu açtı işte sen geçen akşamlarda falan enteresan harekelter yapıyordun merak ettik kapıyı açmadın bize. adamda diyor biraz moralim bozuktu güler yüzle yok bişey saol falan diyor. biz tabi başka birşey diyemedik herhalde biz çok abarttığımızı düşündük. biz babamla biraz daha köyde kaldık akşam olunca kaçtık. bu hakan deden çocuk yanlız yaşıyordu ve çobanlık yapıyordu baba mesleği olarak. haftasonu geldiğinde yine köye gittik. akşama kadar herşey normaldi. hava kararıyordu kararmıştı hatta. ilgimizi birşeyler çekti. ezan okunmamıştı. herhalde kaset bozuldu falan dedik. yarım saat sonra camiinin megafosundan bir çığlık geldi gel artııııkk diye bir çığlık. ilk önce korkmadım herhalde biri şaka falan yapıyor yada etraftan birine sesleniyor sandım. ama sonra gerçekleri öğrendim. hakanmış caamideki ve bağıran onu orda baygın olarak bulmuşlar yanındada bazı kağıtlar varmış. kağıtlarda arapça yazılar varmış.

henuz çok değil panpa ama sonralara doğru baya baya

hala köydekiler onun pgibolojik sorunları olduğunu zannediyor ama bazı yaşlı kadınlar değişik teoriler uydurmaya başlamış bile. o akşam onu camiden çıkarım kahvede ayıltmayı başarmışlar. ayıldığında yine çok iyi davranıyormuş. bu arada babam diğer köylülerden onlarında bazı eşyalarının yok olduğunu öğrenmiş. ertesi sabah arkadaşımda geldi köye babasıyla. bize misafir olarak gelmişler. bizde baya bi vakit geçirdiler. arkadşımla ikimiz evde yanlız kaldık. arkadaşımın babası başka birine oturmaya gitti. babamda annemi kasabaya dedeme zütürüyordu. oynadık falan arkadaşla babam geldi. akşama kadar arkadaşla oynadık topla falan. akşam oldu arkadaşımın babası bizde kalıcaktı. buna sevinmiştim. evde oturup sohbet ediyorduk. dışarı çıktık. bir pınar vardı. onun yanında oturduk. arkadaşla biz kahvenin yanında olan okula gitmeye karar verdik. okul çok eskilerde kullanılıyormuş ama köyde artık çocuk olmadığından kilitlenmiş. okula gittik kiltili kapının üstünden bi şekilde atladık ama okulun içkapısı kiltili idi ve oraya giriş imkansızdı.

içerdeki sıralara 2 saniyeliğine sallandı yani sallantı sesi geldi. şimdi hemen üç harfli birşey demiyorum belkide fare idi ama o an çok ama çok korktuk hatta ben ağladım hemen kaçtık babamızın yanına. saat 10 falandı. bu arada hikaye bitince capsleri atıcam caminin kahvenin tüm köyün hatta hemde benim çekimimle. babam neden korktunuz falan diyor biz anlatamıyorduk birtürlü. o sırada babalarımızın yanına bir adam daha gelmiş köyden muhabbet ediyorlar. adam hakanı yolda görmüş elinde bir ip eve doğru koşuyormuş.

önce pek fazla aldırmadılar bu konuyu ama sonra onun iyiliği için bir gidip ne yapıyor diye bakalım dedik hep beraber gizli gizli. köy hakanın evine doğru giderken bomboştu. herkes biryere gitmiş gibi. onun evine yaklaştıkça bazı sesler duyuyorduk. yakınladığımızda bu seslerin nerden geldiğini anladık. kapının önünde bir sürü adam ve bir kaç kadın ağlıyor. hakan intahar etmiş lan kendini asmış ben görmedim zaten babam beni uzaklaştırdı. hakanı indirmeye çalışmışlar o an. odasında çok gaip şeyler varmış babamın anlattığına göre. neyse onu ipten indirdiler çarşaf falan getirdiler sardılar hoca falan geldi. o gece saat 4 e kadar ne olacak neden böyle oldu diye köy halkı tartışma başlattı. hakanı nereye zütürdüler bilmiyorum ama birkaç kişide evinde kalıp araştırma yapmış

paspalalı değilim panpa özelde sanada yazarım neresi olduğunu çok ifşa olsun istemiyorum belki bu olayı duyanlar hatırlicaktır

duyduğuma göre evde küller varmış kuranı kerim kocaman bıçak ve en önemliside köydekilerin kaybolan tüm eşyaları. onları hakan almış yada çalmış ama neden kimsenin bir fikri yoktu. bu adam yanlız yaşardı ve tüm çaldığı şeyler zaten onda mevcuttu. ertesi gün kara gündğ cenaze vardı. tabutunu köyün başına kadar taşıdılar. bende ordaydım. mezarlığa geldik. mezarlığın kapısı birtürlü açılmıyor. sonunda adamların bazıları tekme atmaya başladılar hala açılmıyor sanki bir güç oraya girmemizi istemiyor halbuki adamın mezarı sabahtan kazılmış. kapıyı 3 kişi birden itiyor hala açılmıyor. durduk kaldık orada. kimileri üstten atlayalım oyle geçiririz diyor. öylede yaptılar. herkes atlayamadı ama sonuç olarak adam gömülmüştü. enteresan olan mezarlıktan define işlemi bittiğinde çıkarken kapı çok kolayca açılmıştı