/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +34 -21
    Hikayem egenin küçük bir köyünde geçiyor

    Bundan yaklaşık 10-15 yıl önce annemle beraber annemin doğup büyüdüğü köye gittik, 4-5 saat süren yolculuğun sonunda dedem ve anneannem sevinçle bizi karşıladı.

    15-16 Yaşlarımda olduğumu hatırlıyorum sanırım lise 2 veyahut son sınıfım.

    Hemen aterimi köyde ki külüstür televizyona kurdum, 5000 in 1 oyunların içinde akıyorum. Annemin çocukluk arkadaşları fln onu görmeye geliyor, hepimiz salonda olduğumuz için bnmlede konuşuyorlar bende onlara kısa ve net cevaplar veriyorum.

    O zaman ergen olduğum için kendimi bir gib sanıyorum, küçük görüyorum köylüleri aq. Oysa Yüce Önder Ne Demiş "Köylü Milletin Efendisidir."

    Hikayemizde annemin arkadaşlarının birinin güzel bir kızıyla başlıyor..
    ···
  2. 2.
    +5 -4
    benimle yaşıt olan bu kız koskocaman deniz mavisi gözleriyle dikkatimi çekiyor, altında ablasından veya annesinden kalma eskimiş bir etek, üstünde büyük ihtimal almancıların giderken yanlarına almaya tenezzül etmediği birkaç yerinden delinmiş ve sonra yama yapılmış bir body ve ayaklarında plastik ayakkabı tarzı naylon.

    Bildiğiniz ucuz bir köylü kızı,

    Annem ve kızın annesi kahve eşliğinde sohbete başlıyorlar, eski günleri yad ediyorlar diyebilirim. Mavi gözlü Güneşten teni kararan kız hayret bir şekilde beni ve ateriyi izliyor, Bir kaç saat süren bu izleme ve muhabbetin ardından kız ve annesi evimizden ayrılıyorlar.
    ···
    1. 1.
      +15 -1
      http://imgim.com/2522incif1288666.jpg
      ···
      1. 1.
        +2
        aynen kankacım böyle birşeydi. yırtıktı heryeri
        ···
  3. 3.
    +13
    Aradan birkaç gün geçiyor, annem ve ben o kadının evine gidiyoruz. Daha doğrusu annem tarafından zorla zütürülüyorum ama kız evde yok, Babasıyla gezmeye gitmişler. Evden bahsetmem gerekirse, Duvarlar taş ve tezekten oluşuyor sanırım yada saman olmalı, çatı yüksekliği 1,80 fln. (ortalama bir evin 2,5 en az)

    Yoksulluğun mu yoksa özgüven ekgibliğinin pgibolojik etkisimi bilmiyorum ama kadını pek mutlu gördüğüm söylenemez. Genelde başı eğik konuşuyor, bana ısrarla sarı kola dolduruyor, asiti günler önce kaçmış sarı kolamdan birkaç yudum alıp muhabbeti dinlemeye başlıyorum.

    Kadın kızının çok hasta olduğundan fln bahsediyor, Anneme akıl danışıyor, Tedavi için izmire gelebileceğinden fln bahsediyor. Annemde ondan yardımını esirgemeyeceğinin sözünü veriyor.

    Kadının söylediğine göre kızın ilerlemiş bir kanseri var ve tüm vucudunu yayılmış, maksimim birkaç yıl yaşayacağını söylerken gözlerinden yaş geliyor.

    Ben hala olayın ciddiyetinde değilim, Kadın yaşlı gözlerini silip, Hatun bizim kız senin oğlanı çok beğenmiş diyor. Annemle beraber hafif gülümsüyorlar,

    Annem: Bize yolla kızı arada o zaman diyor arkadaş olsunlar.
    ···
    1. 1.
      +7 -2
      dıbını ızdırabını gibtiğim kıza ucuz köylü diyorsunda sarı kola ne lan takun dumanı sarı kola ne
      ···
      1. 1.
        +3
        onların tabiriyle panpacım:(
        ···
  4. 4.
    +2
    Devam mı beyler? okuyan yoksa yatayım
    ···
  5. 5.
    +2
    5 dakikada devam beyler. bir sigara molası
    ···
  6. 6.
    +7
    Sabah uyandığımda Kızı mutfakta oturmuş görüyorum, bacaklarını ve ellerini kendine doğru çekmiş, gözleriyle yere bakıyor.

    Annem: Mihriban sana arkadaş olmaya geldi, kahvaltını yapta oyun oynayın biraz.

    Annemin hazırladığı kahvaltıyı birkaç dakika içinde bitiyorum ve bahçeye çıkıyorum, annem Mihribanı uyarmış olmalı ki o da birkaç dakika sonra bahçeye yanıma geliyor.

    Ben mrspike senin adın ne?
    Alçak ve olağanca kısık sesiyle cevap veriyor.
    Mihriban

    bir süre sessizlikten sonra aynı ses tonunda utangaç bir tavırla soru soruyor.
    Mihriban: izmirlimisiniz mrspike
    Ben: neden sordun?
    Mihriban: özür dilerim, benim haddime değil.
    Ben: Hep böyle misin?

    Cevap vermiyor.

    Ben: Evet izmirliyim, annem buralı o yüzden buraya geldim, çok sıkılıyorum hiçbişey yok nasıl zaman geçer burada bilmiyorum.
    Mihriban: Köyümüzü gezdin mi? seni köyümüzün çeşmesine zütüreyim.

    Olur diyerek koyuluyoruz yola, patikalardan 10 dakikada çeşmeye varıyoruz. Buz gibi su akıyor. Yanında küçük küçük havuzlarda hayvanlar su içiyor, çimlerde inekler möö lüyor.
    ···
  7. 7.
    +5 -1
    Uzun uzun konuşmaya başlıyoruz Mihribanla o anlatıyor ben dinliyorum, halalarını kuzenlerini annesini, hatta kendi annesinin anlattığı kadarıyla benim annemi anlatıyor.

    ben: ne olacaksın okul bitince.
    mihriban: öğretmen olucam mrspike, eğitimci olacağım, büyük şehirlerde ders vereceğim.

    Birazda yarası var Mihribanımın Almancıların hayalleriyle yaşamış çocukluğunu, Çok güzel gözleri var ama gülmüyor be panpalar, 30 yaşında ki yalnız bir kadın gibi bakıyor.

    içim burkuluyor aq. bizim bir elimiz balda diğeri kaymakta. Bu kız inek otlatıyor, annesine babasına yardım ediyor ve okulunu okumaya çalışıyor. Olur da belki burdan kurtulurum diye.

    Bir kaç saat sonra Mihribanın annesi geliyor, ikimizide alıp evlerine zütürüyor. Her ne kadar kendi evime gitmem gerektiğimi söylesemde izin vermiyor, Oturuyoruz akşam yemeğine, Babası geliyor, Ben onu tanımıyorum ama o beni tanıyor, sofralarına misafir olduğum için gözlerinde mutluluğu görebiliyorum, Mihriban gözlerini babasından almış olmalı..
    ···
  8. 8.
    +6
    Bu samimi davranışları uğruna bulgurumu kaşıklıyorum, Hava hafif kararıyor. Mihribanın annesi onlarda kalmam için ısrar ediyor.

    Onlarda kızlarının şu son günlerinde mutlu olsun diye uğraşıyolar be panpalar, kabul etmiyorum. Koşar adım annemin yanına kendi evimize gidiyorum.

    Ertesi gün Mihriban geliyor bize. Tekrar köyle dolaşmaya başlıyoruz, Tatilde olan okuluna zütürüyor beni. 2 sınıf var ve heryer yıkık dökük. Burada bu çocuklar ders işliyor. inanılacak gibi değil, hatta sınıfın ortasında kocaman bir soba var. Söylediğine göre hocayla beraber yakıyorlarmış..

    Akşam anneme Mihribandan bahsediyorum, onun için bişeyler yapmak istediğimden. Annemde üzülüyor olmalı ki kabul ediyor. Ben Mihriban Annem, ilçeye gidiyoruz. Köyden yaklaşık 20km uzaklıkta. 30bin nufuslu kasaba. Annem ona birkaç elbise ve ayakkabı alıyor. Mihribanı mutlu görüyorum,

    “Allahü teâlânın en sevdiği iş, elbise vererek veya doyurarak yahut başka bir ihtiyâcını karşılayarak, bir mü’mini sevindirmektir.” [Taberânî]
    ···
    1. 1.
      +39
      Amina kodum, kizi gibtim diyosun hadis paylasiyosun
      ···
      1. 1.
        +3
        hahahahah aynen amk. hadiste güldüm yarıldım
        ···
      2. 2.
        +2
        işin sonunda kizi fln gibmiyo kiz kanser ölüyo üşenmedim okudum hepsini
        ···
    2. 2.
      +1
      Hadisin Ravi sini niye yazmıyon oç.
      Sahih mi değil mi nereden bilelim
      ···
      1. 1.
        +1
        Olm raviyle hadis sahihmi olur soze bak kurana uygusa sahihtir soz degilse bile dogru sozu al sakın ravisine bakarak bir sozu kabul etme kafir olur gidersin
        ···
  9. 9.
    +3
    Tekrar köye döndük, bir kaç gün sonra elinde elbiselerle Mihriban geldi. Annem onun saçlarını yaptı, elbise ve ayakkabılarıyle tamamladı. Gerçekten çok güzel olmuştu, şehirde gördüğüm kızlara 10 basardı çok mutlu olmasına karşın tebessüm ediyor ve sürekli utanıyordu.

    Dedem bizi arabasıyla ilçede sinemaya bıraktı, annemin verdiği parayla iki bilet aldım. Mihribanla beraber sinemaya girdik. Mihriban ilk defa sinemaya geldiği için çok heyecanlıydı, sürekli etrafına bakıyor ve neler olacağından habersiz bekliyordu. Filmin başlamasıyla çıkan uğultudan korkup gözlerini kıstı, Güzel bir filmdi, Mihribanın hiç erkek arkadaşı olmamıştı, film sırasında elini tuttum. O da karşılık olarak parmaklarını benim parmaklarıma geçirdi, Gerçekten mutluydum. O da çok mutlu olmalıydı ki bazen bana bakıyordu ve yüzünde ki heyecanı okuyabiliyordum.
    ···
    1. 1.
      +2
      gibiş kısmına geç amın düdüğü okumaktan gözlerim gibildi
      ···
  10. 10.
    +2
    Film bitince ilçede biraz yürüdük, seyyar bir gümüşçüden cüzi bir miktara iki tane sembolik yüzük aldım.

    Mihriban: ne yapacaksın yüzükleri?
    Ben: izmirde arkadaşlarıma hediye.

    Buruk bir ifadeyle anladım dedi Mihriban. Oysa ona vereceğim için ne kadarda heyecanlıydı. Birden gözlerinde ki heyecan yerini umutsuzluğa bıraktı.

    3 gün boyunca bize gelmedi, artık köyde son günüm olduğu için akşam evlerine gittim, beni görünce şaşırdı, önce sevindi sonra başını eğdi.

    Annesiyle konuştum ve bizde kalması için izni aldım..

    Çimenlik bir tepeye çıktık, biraz konuştuktan sonra ona yıldızların ne kadar çok olduğunu söyledim. O da kafasını yukarı kaldırıp çimlere uzandı. Hafif bir hareketle kafasını omzuna alıp bende uzandım, Öylece Yıldızları izledik.
    ···
  11. 11.
    +3
    Ortam gerçekten çok romantikti, etrafta sınıf ışık olduğu zaman yıldızlara bakın. Ne demek istediğimi anlarsınız.

    En çok ne istersin dedim? Utandı ve cevap veremedi.
    Ben seninle olmak isterdim dedim ve cebimden yüzüğü çıkartıp eline taktım.
    Ayağa kalktı,

    Mihriban: ama arkadaşların?
    Ben: senin içindi, arkadaşlarıma iki yüzük neden alayım.

    Sözüm bitince diğer yüzüğüde kendime taktım, Ayağa kalktık. Göz göze geldik. Öylece gözlerimin içine bakıyordu, Yıldızlar Gözlerinde parlıyordu ve birkaç dakika onları izledim. Sonra dudağından öptüm onu. Korktu geri çekildi, tekrar gittim yanına ve öpüşmeye başladık. Bunlar masum aşk öpücükleriydi.
    ···
    1. 1.
      +3 -6
      biride çıkıp demiyo ki yüzüğü eline nasıl taktın diye kaz yarraaa yüzük parmağa takılır hatta özel adı var yüzük parmağı yannan kafalı japon askeri kulağını gibtiğim mıstırspak neyse tamam sakinim beyler kusura bakma panpa biraz sinirliyim
      ···
  12. 12.
    +1
    Öpüşmemiz bitince ona derslerine iyi çalışmasını ve izmirde üni kazanmasını söyledim. Bu sayede onunla sonsuza kadar birlikte olabileceğimi söyledim.

    O da benden gelecek yaz tekrar dönmem için söz istedi. Söz dedim Söz döneceğim.

    http://www.youtube.com/watch?v=_WQzf9ptgVs

    Bütün gece yıldızlar altında hayeller kurduk, doğmamış çocuklarımıza isim verdik, HiÇ olmamış evimizi dizdik.

    Daha çocuktuk be panpalar, Hayallerimiz bitmemişti. Hava iyice soğuyunca eve girdik, Annem uyumamış bizi beklemiş. Önce kızdı sonra anlayışla karşıladı, Yüzükleri görünce de hafiften güldü.

    O benim yatağımda uyudu ben yerde uyudum, sabah dedem bizi ve mihribanı ilçede ki otobüs terminaline zütürdü, Mihribanımın gözü yaşlıydı.

    Şimdi o günü hatırlıyorumda çok kötü oldu. Otobüsümüz hareket etti, Her kilometrede biraz daha uzaklaştım onun sevgisinden..
    ···
  13. 13.
    +7 -1
    izmirde günler aylar çabuk geçti, Tekrar köye gidip onu göreceğim için çok heyecanlıydım.

    Birgün babam eve kaset getirdi. içinde bu şarkıda vardı.

    https://www.youtube.com/watch?v=bKl_F4NEck4

    Şarkı bahanesiyle anneme Mihribanı sordum,

    Annem: Yavrum Mihriban hastaydı biliyorsun.
    Ben: Evet, nasıl durumu.
    Annem: kurtulamadı yavrum, kanser bu kolay değil. Mekanı cennet olsun.

    Sözümü tutamadım be Mihribanım, gelemedim, göremedim o güzel gözlerini, affet beni.

    Her nesnenin bir bitimi var ama
    Aşka hudut çizilmiyor Mihriban.

    SON
    ···
    1. 1.
      0
      Dana sadece helal olsun diyorum süperdi panpam
      ···
  14. 14.
    +1
    eyw güzel kardeşim. sağolasın
    ···
  15. 15.
    +1
    gerçekten yaşadığım bir hikaye. Hep anlatmak istemiştim. Buraya nasip oldu
    ···
  16. 16.
    +6
    Çok sonradan öğrendiğime göre, hastanede çok kötü durumdayken bile yüzüğünü çıkartmamış. Hep beni sormuş.

    Annesi annemi aramış. Annemde derslerden geri kalmayım diye bana söylememiş.

    Keşke derslerden geri kalsaydım be anne, Keşke büyük adam olamasaydım da Mihriban bir kere beni görseydi..
    ···
  17. 17.
    0
    eyw hocam. bende yakıyorum bugün sürekli
    ···
  18. 18.
    0
    şu şarkı gibiyor belamı ya. ne zaman duysam içim parçalanıyor amk. anlatamam bu duyguyu. Allah yaşatmasın
    ···
  19. 19.
    0
    eyw panpalarım, iyi bir hikayeci değilim:( hatalarım affola. Anlattıklarım kesinlikle gerçektir.
    ···
    1. 1.
      0
      Başlığın amacı ne la
      ···
  20. 20.
    0
    maalesef gerçek:(
    ···