kuzenim ve arkadaşını gibişimi anlatıyorum

Öğleden sonra Gizem, Nilgün ablam ve ben beraber istanbul'da bir gezinti yapmaya karar verdik. Önce Cevahir avm ye sonra Taksim meydanına gittik ve eve dönünceye kadar inanılmaz yorulduk. Eve gelir gelmez yatmaya gittik. Tabii ki ben gizemle aynı odada yatıyordum. Ve Nilgün abla da salonda yatıyordu. Gizem bana iyice yapışmıştı yatarken. Bende yavaşca boynuna ve yanağına öpücükler atmaya başladım. Aradan geçen iki yılın ardından yirmi beş yaşındaki gizem'i tekrar gibecektim. Hemen onun geleceğini dur duymaz aldığım prezoyu çıkardım. Gizem prezoyu aldı ve ağzıyla gibime taktı. inanılmaz tecrübeliydi ve insanı gerçekten panikletiyordu.

Gizeme döndüm ve bu oğuz kim dedim. Yine o kuzen damarım kabarmıştı ve sinirlenmiştim birazda. Ayroca Nilgün ablanın sesi de hiç hoşuma gitmemişti. Sanki gibişr gibi kısık kısık nefes alıyordu. Gizem büyük bir sır vericekmiş gibi eğildi ve Nilgün'e benden duyduğunu söyleme ama Oğuz onun liseden sevgilisi. O zamanlar küçük oldukları için bir şey yapamamışlar. Oralla falan yetinmişler. Oğuz da şimdi istanbul daymış. Elektirik mühendisi olmuş. Nilgün'ü istanbul'a çağırdı. Ayşe teyzeler (teyzem) biraz çağdaş kafa olabilirler ama kızının eski tek başına istanbul'a gidip bilmediği bir yerde kalmasınada izin vermezler. O yüzden Nilgün başından beri senin yanında kalmamızı planlıyordu. Böylece rahat rahat görüşebilecekti Oğuzla dedi.

Bu arada bende iki yıl öncesinde(izmir'e gidi gizemi gibmeden önce) taşıdğım anadolulu adam duyguları kabarmaya başladı. Tamam çağdaşlık bir yere kadardı ama kuzenimin kendini lisedeki bilmemnesi oğuz pekekentine kendini gibdirmesine göz yumucak kadar gavat değildim. Nilgü ablayı bir ddaha aradım ve hemen eve gelmesini söyledim. Tabi bilerek ben almamıştım çünkü Oğuz denen adamı görüp canlı canlı uyarmak istiyordum. Benim kuzenim fahişe falan değildi.

45 dakika kadar sonra siyah bir araba evi önüne geldi. Kuzenim arabadan indi yanında bir herif vardı herhalde oğuz budur diye düşündüm ve aşağıya inmeye başladım. Gizem oldukça korkmuştu ayrıca çenesini tutmadığından yakınıyordu. Oğuz tam arabaya biniyorduki. Birader bi dur bişey konuşucaz dedim.

Adam arabadan indi. Siyah takım elbiseli yakışklı ve bizim yaşlarımızda gösteren bir adamdı. Merhaba diyip elini uzattı ve ben elini sıkmayınca indirdi.

Nilgün'ün nesi oluyosun sen dedim. Bu arada Nilgünde ya berk bıraksana çocuğu dedi ama ben onu sen içeri geç diyip arkaya çektim.

Adam oldukça kibar bir net bir şekilde sevgilisiyim dedim. Benim artık kafada şalter atmıştı dayanamadım. Adamın tam sol gzüne yumruğu çaktım. Gizemle Nilgün hemen tuttular çocuğu içeri aldılar ben içeri almasını istemedim ama Nilgün zaten bana çok kızmıştı.

Eve geldik, valizleri yerlştirdik, kızlar duş aldılar ve yemek yemek için evin hemen yakınında olan çiğköfteciye gittik. Evde tek olduğum için yemek yapamıyordum ve hep buraya gidiyordum.

Toplanın beyler Kuzenim Nilgünün arkadaşı Gizem'i istanbulda nasıl gibdiğimi anlatıyorum. Reservelerinizi alın uzun bir hikaye olacak.

Karşıdan gelenleri görünce onları ne kadar özediğimi farkettim. Gizem hiç beklemediğim bir şekilde beni görür görmez dudağıma atladı ve havaalanında beni öpmeye başladı. Selamlaşma öpüşme faslı bittikten sonra babamın bana emanet ettiği Renault Clio marka arabaya atladık ve eve geldik. Nilgün ablam biraz zorluk çıkardı bizde kalma konusunda yanlış anlaşılır diye ama ben ikna ettim onu da.

Hikaye ye devam;

Bense onlara otele gerek olmadığını annemlerin Antalya'ya gittiklerini evde tek olduğumu ve ben de kalabileceklerini söyledim. Haziran ayının 30 unda yani üç gün sonra uçakla istanbul'a gelen Kuzenim ve ilk maceramı yaşadığım Gizem'i karşılamak üzere Sabiha Gökçen'e gittim.

Ben iyice bıkmış ve yıkılmış haldeyken Haziranın 27 sinde gelen bir mesajla havalara uçmuştum. Mesaj Nilgün abladan geliyordu ve tatil için bir ayığına istanbul'a geliyordu. Asıl güzel haberi telefonla arayıp söylemişti. Gizem de beni çok özlemişti aynı zamanda istanbul'u da görmek istiyordu. Bu yüzden beraberce istanbul'a gelip bir otelde kalmaya karar vermişlerdi.