/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +117 -11
    Aşırı ilginç ve gerçekliği bizzat bir amiral tarafından teyit edilmiş. Bazı kişilerce örtpsd edilmeye çalışılan dünyanın belirli yerlerinden girişi olan içdünya kentleri vardır. Amiral byrd in ingilizce günlüğinden çeviri yaptım partlarım hazır ilgi gelirse devam ederim...

    Bu anılar 1947 yılının Şubat ve Mart aylarında yazıldı.

    Kutup Kaşifi Amiral Byrd´ün içinde bulunduğu koşullar dayanılabilir ve güvenilirdi. Başka kişiler tarafından da bir hayal olayının yaşanmadığı yönünde güvence verildi.

    Yazılanlar, Amiral´in birebir sözcükleridir. Kuzey Kutbu´nun uzun bir gecesinde yazılmış ve ciddi bir kaşifin ve bilim addıbının parlak gün ışığı altında yaşadığı gerçeği anlatmaktadır.

    "Kuzey Kutbu´nda bir keşif uçuşu

    iç Dünya; Benim Gizli Günlüğüm"

    Bu günlüğü gizlilik içinde yazmalıyım. Yazdıklarım Arktik´de 1947 yılı Şubat´ının 19. gününde yaptığım uçuşla ilgili. Zamanı geldiğinde, muhakkak insanlar daha akıllı olacaklar ve kaçınılmaz gerçeği kabul edecekler. Yazdıklarımı açıklamak özgürlüğüne sahip değilim, belki de bunlar asla toplumsal bir incelemenin ışığını asla göremeyecektir ama birgün herkesin okuyabilmesi için bunları kaydetmek benim görevim. Bu açgözlü ve sömürücü dünyada kesin eminim ki, insanoğlu gerçekleri daha fazla bastıramayacaktır.

    capslerle kanıtlı gerçekleri size sunucam umarım ilgi görür

    "Uçuş Seyir Defteri" 19 Şubat 1947-Artrik Üssü Kampı

    Saat 06:00: Tüm hazırlıklar tamamlandı. Kuzeye doğru uçacağım, tüm yakıt depoları dolduruldu.

    Saat 06:20: Sancak motoru daha güçlü gibi. Ayarlama yaptık, şimdi daha iyi.

    Saat 07:30: Üsle radyo ilişkisi kontrolu yaptık. Herşey yolunda. Telsizcim memnun.

    Saat 07:40: Sancak motorunda zayıf bir akıntı var gibi. Yağ basıncı normal.

    Saat 08:00: Uçuyorum. Uçuş normal görünüyor. 7.000 metrede uçuyorum. Türbulans normal. Herşey yolunda.

    Saat 08:15: Üsle telsiz kontrolu normal.

    Saat 08:30: Türbulans oluştu. Bin metreye kadar inmeye karar verdim, uçuş koşulları yumuşak görünüyor.

    Saat 09:10: Çok büyük bir buz alanı, altta kar yağıyor. Görüntü muhteşem. Kırmızıdan mora kadar tüm renkleri görüyorum. Pusula olduğu yerde dönüp duruyor, üsle tekrar ilişki kurduk ve gördüklerimi anlatım.

    Saat 09:10: Her iki pusulam da yani manyetik ve gyro pusulalar dengelerini iyice yitirdiler, titreşip duruyorlar. Güneş pusulasını kullanıyorum. Kontrollar yavaş tepki veriyorlar ama bir buzlanma belirtisi yok.

    Saat 09:15: Uzakta dağlar görüyorum.

    Saat 09:49: Dağları gördüğümden bu yana 29 dakika geçti. Görsel bir yanılgı yok. Bunlar birer dağ ve daha hiç görmediğim bir sıradağ halindeler.

    Saat 09:55: Altimetre 8.900 metreyi gösteriyor; güçlü bir türbulans var.

    Edit:Hikaye bitmiştir. Gerçeklik payı benim gözümde çok yüksektir az çok bilen anlayan insan çoğu olayın derininde böyle bir oluşumun olduğunu bu hikaye ile anlayabilir Tamamı ile amiralin ağzından ingilizce yazılmış bir günlüktür çeviriyi bozmadan yapmaya çalıştım biraz aydınlattıysam sizi ne mutlu bana Bu özel hikâyeye güzel bir nick6 alırım. (bkz: tekhucreliterlikci)
    ···
  1. 2.
    +2
    Yaz amk ilgimi çekti
    ···
    1. 1.
      0
      Daha önceden açmıştım bu başlığı gibleyen olmadı amk
      ···
    2. 2.
      +2 -2
      Amk kopyala yapıştır yapmış. Bi de kendim anlattım diyor alagavat.

      http://www.bilinmeyen.com...sunun-akil-almaz-hikayesi
      ···
    3. 3.
      +1 -1
      Ya bi gibtirin gidin ben yaşamadım ya dıbına soktuğumun olayını araştırma yaptım kurgusu bana ait herşeyiyle ordansa gel beni 7 gün 24 saat gib Allah belanızı versin her başlıkta sizden var yeter dıbına koduklarım
      ···
    4. diğerleri 1
  2. 3.
    +19 -1
    He okurum zaten
    Zeytinburnu göz hastanasi
    Reçete
    949497676 derce gözlük
    ···
  3. 4.
    +19
    Saat 10:00: Hala kuzeye doğru uçuyorum ve altımda küçük bir dağ sırası var, bunu tanımlıyorum ve soruşturmam gerek çünkü böyle bir dağ oluşumu haritalarda yok. O da ne? Dağların arasında ve tam ortada küçük bir nehir akıyor, aşağıda yeşil bir vadi olamaz. Burada garip ve normal olmayan birşeyler var. Buz ve kar olmalıydı ama ben dağların yamaçlarında yeşil ormanlar görüyorum. Yön bulma araçlarım hala çılgınca dönüyorlar. Jiroskop hala öne ve arkaya doğru titreşip duruyor.

    Saat 10:05: Dörtbin metreye indim ve alttaki vadinin üzerinde sola doğru sert bir dönüş yaptım. Aşağıda yeşille örülmüş bir alan var. Burada ışık farklı, güneşi göremiyorum. Sola biraz daha döndüm ve aşağıda çok büyük garip hayvanlar gördüm. File benziyorlar ama hayır bunlar birer mamut. inanılmaz ama oradalar. 3.000 metredeyim, dürbünle bakıyorum ve hayvanlar görüyorum; oradalar. Mamutlara çok benziyorlar. Bunu üsse bildirmemiz gerek.

    Saat 10:30: Yeşil renkli tepelere yaklaşıyorum. Dış ısı, termometrenin gösterdiğine göre 23 derece. Düz olarak uçmaya devam ediyorum. Göstergeler normal ama ben bir bulmacanın içindeyim. Yine üssü arıyoruz ama telsiz çalışmıyor.

    Saat 11:30: Eğer normal kelimesini bu ortamda kullanırsam herşey yolunda. ilerde bir yer var, sanki bir kente benziyor. Uçak çok hafifledi, bir tüy gibi dalgalanarak uçuyor, kontrollar emirlerimi dinlemiyorlar. Tanrım!, Normal tepkiler vermeyen bir araç içinde uçuyorum ve yeterince hızlı değilim ama ilerde uçan garip bir araç var. Disk şeklinde ve parlak. Bana doğru yaklaşıyor, üzerindeki işareti görüyorum; bu bir gamalı haç. Fantastik! Neredeyiz? Ne oluyor? Kontrolları geri almaya çalışıyorum. Ama olmuyor, kontroller isyan ediyorlar.

    Saat 11:35: Telsizden çatırdılar geliyor, ingilizce bir ses ama derinlerden geliyor. Aksan isveç ya da Alman. Şöyle diyor; "Bölgemize hoşgeldiniz Amiral. Sizi yedi dakika içinde indireceğiz. Güvenli ellerdesiniz. Rahat olun." Uçağımın motorları durdu, garip bir gücün kontrolu altında uçmaya devam ediyorum.
    ···
    1. 1.
      +4
      dıbınakodumun terlikçisi beni de sat ya da bi akrabana falan ver bodrumda bekliyorum 8 senedir huurçocuğu
      ···
  4. 5.
    +2
    Rezervasyon
    ···
  5. 6.
    +2
    Yaz pnp bekliyoruz
    ···
  6. 7.
    +21
    Saat 11:40: Bir diğer telsiz mesajı. iniş olayı başladı. Uçak şiddetle titriyor, aşağıya doğru iniyor, sanki görünmeyen dev bir asansörün içinde gibiyim. Artık çok rahatım, birşey umurumda değil. Hafif bir sarsıntıyla uçağım yere temas ediyor.

    Saat 11:45: Günceme aceleyle son cümleleri yazıyorum. Uçağıma doğru gelenler var; hepsi uzun boylu ve sarı saçlılar. Uzakta büyük ve parlak binaların bulunduğu bir kent var, gökkuşaklarına benzer renk dalgaları nabız gibi atarcasına kentin üzerinde yükseliyor. Ne olduğunu anlamış değilim ama ortada tehlikeli birşey yok, hiçbir silah görmüyorum. Kargo kapısını açarken bir sesin ismimi söylediğini duyuyorum. Herşeye razıyım.(Kaydın sonu)
    ···
  7. 8.
    +16 -4
    Kristal kente giriyorum... Bundan sonra olanları hafızama güvenerek yazdım. Hayal gücümü zorlamam gerekiyor, bütün bunlar çılgınca ve olmaması gereken şeyler. Telsizcimle beraber uçaktan çıktık, içten ve samimi bir karşılama bu. Tekerlekleri olmayan küçük bir platformun üstüne bindik. Şimdi hızla parlayan kente doğru gidiyoruz, kent sanki kristalden yapılmış gibi, içeri girerken daha önce hiç görmediğim büyüklükte binalar görüyorum. Bu yapılar Frank Lloyd Wright´ın (Dönemin ünlü sürrealist mimarı) çizimlerinin ötesinde. Ya da bir Buck Rogers filminin setindeyim (Yine dönemin sinemasında canlandırılan bir bilim kurgu kahramanı). Daha önce hiç tatmadığım sıcak içecekler ikram ediliyor, çok lezzetliler. On dakika kadar sonra iki hostes geliyor, çok güzeller ve kendileriyle beraber gelmemi söylüyorlar. Yapacak birşey yok, gidiyorum ama telsizcim kalıyor. Kısa bir yürüyüşten sonra asansöre benzer bir yere giriyor, aşağıya doğru inmeye başlıyoruz, araç duruyor ve kapı yukarıya doğru sessizce açılıyor. Uzun bir koridorda ilerliyoruz, gülkurusu renkte bir ışık heryerden yayılıyor, sanki duvarların içinden geliyor. Büyük bir kapının önünde duruyoruz. Kapının üzerinde okuyamadığım bir yazı var, kapı ses çıkarmadan açılıyor, girmem için işaret ediliyor. Hosteslerden bir tanesi; "Korkacak birşey yok Amiral, Üstad´ın huzuruna kabul edileceksiniz." diyor.
    ···
  8. 9.
    +2
    rez sonra okurum
    ···
  9. 10.
    +9 -1
    Şukulayın pekekentler @1 15 şukuya xevam
    ···
  10. 11.
    +1 -1
    Yalan amk
    ···
  11. 12.
    +6
    Pilot akıl hastası olabilir olmadık şey değil
    ···
    1. 1.
      +1
      Pampa onla ilgili de incelenmiş öyle birşey yok pilot bir amiral yani asker
      ···
  12. 13.
    +1
    Rez devam
    ···
  13. 14.
    +18 -2
    Üstad´ın mesajı

    içeri giriyorum, çarpıcı renkler görüyorum, oda büyüleyici ve çok etkileyici. Karşımda çok güzel bir insan var, gördüklerimi anlatamıyorum, bildiğim sözcükler buna yeterli değil. insan gibi ama çok daha ötesinde, huzur ve mutluluk yayıyor. Düşüncelerim kesiliyor, melodik ve sıcak bir sesle konuşuyor; "Yerimize hoş geldiniz Amiral" O, bir erkek, yüzünde çok uzun yılların izleri var, uzun bir masada oturuyor sonra kalkıp, bana oturmam için gösteriyor. Oturuyoruz, bana bakıp gülümsüyor ve yine o yumuşak ve melodik sesle konuşuyor; "Sizin buraya girmenize izin verdik çünkü siz dünyanın yüzeyinde tanınan asil birisiniz." Dünyanın yüzeyi mi? diyor ve soluğumu tutuyorum. Gülümsüyor ve; "Evet, şu anda iç Dünya´nın Arianni bölgesindesiniz. Sizi görevinizden fazla alıkoymayacağım, güvenle yüzeye geri döneceksiniz. Ama şimdi Amiral sizi neden buraya çağırdığımızı söyleyeceğim. Irkınızın Japonya´da Hiroshima ve Nagasaki´de patlattığı ilk atom bombalarıyla çok ilgiliyiz. Bu nedenle alarma geçtik ve uçan araçlarımızı yolladık, biz bunlara ´Flugelrad´ diyoruz. Sizi gözlüyorlar ve ırkınızın yüzeyde ne yaptığını araştırıyorlar. Bütün bunlar geçmişte kaldı Amiral ama biz devam etmek zorundayız. Irkınızın savaşlarına ve barbarlığına daha önce hiç karışmadık ama şimdi durum farklı. insanlık için uygun olmayan doğal bir gücü yani atomik enerjiyi öğrendiniz. Özel görevlilerimiz dünyanızdaki güçlere mesajlar veriyorlar ama henüz bir tepki vermediler. Şimdi sizi dünyamızın varlığını gören bir tanık olarak seçtik. Irkınızdan binlerce yıl daha eski olan kültürümüzü, bilimimizi göreceksiniz Amiral." Sözünü kesiyor ve benimle ne yapacaklarını soruyorum.
    ···
    1. 1.
      0
      Rizirvi
      ···
  14. 15.
    +13 -1
    Zamanı geldiğinde...

    Üstad delici bakışlarıyla sanki düşüncelerimi okuyor ve bir zaman sonra cevap veriyor; "Irkınız şu anda dönüşü olmayan noktaya ulaştı. Aranızda ellerindeki gücü bırakmaktansa, dünyayı yok etmeyi göze alacak olanlar var." Başımı sallıyorum ve devam ediyor; "1945´de ve sonrasında ırkınızla ilişki kurmaya çalıştık ama düşmanca davranıldı, Flugelrad´larımıza ateş açılıp, düşürüldüler. Savaş uçaklarınız, kötü amaçlarla düşmanca davranarak bizimkileri kovaladılar. Şimdi sana şunu söylüyorum oğlum; dünyanızda çok büyük bir kötülük fırtınası oluşmakta, kara bir öfke ve şiddet yıllardır hiç eksilmeden, artarak birikiyor. Silahlanmanızın bir anlamı yok, biliminizde güvenli bir yer yok. Kültürünüzde açan her çiçek, öfke ve hiddetle ezilip, yok ediliyor, tüm insan canlılar derin bir kaosun içine düştüler. Yaşadığınız son savaş daha sonra ırkınızın başına geleceklerin sadece bir başlangıcı. Biz burada her geçen saat durumu daha açık görüyoruz. Söylediklerimde bir yanlış var mı?" Hayır, bu eskiden de oldu, karanlık çağlar geldi ama beşyüz yıl önce sona erdi, diyorum. Üstad devam ediyor; "Evet, oğlum. Karanlık çağlar asıl şimdi ırkınızın üzerine geliyor, karanlık dünyayı bir örtü gibi örtecek ama inanıyorum ki ırkınızdan bazıları yaşamayı başaracaklar ama buna daha zaman var, fazlası söylenmemeli. Çok uzaklarda ırkınızın yıkıntıları arasından yeni bir dünya doğacak, kayıp efsanevi hazineleri arayacaklar ve oğlum bizim korumamızda güvenlikte olacaklar. Zamanı geldiğinde biz ırkınıza ve kültürünüze yardım edeceğiz, belki savaşın ve çekişmelerin boşyere olduğunu birgün öğreneceksiniz, ancak bundan sonra ırkınız tekrar kültürü ve bilimi elde edebilecek. Şimdi oğlum, bu mesajla beraber yüzeye dönebilirsin."
    ···
  15. 16.
    +2
    Okumayın komplo teorisyeni oldum
    ···
  16. 17.
    +18 -4
    Kuzenimi gibtim hikayesi tutar bu tutmaz eyvallah
    ···
  17. 18.
    +1
    Bu teori mi artik neyse biliyorum anlat panpa
    ···
    1. 1.
      +1
      anlat sen değerlenir ben şukuluyom
      ···
  18. 19.
    +1
    Rezervasyon
    ···
  19. 20.
    +2
    REZ devam edecem güzel kurgu
    ···