kurulunda anlatayım hakiki orospu çocukları

istesen zaten anasını gibecek boyuta kadar çok zekice getirmişsin. zaten o yüzden geri dönüşü olmayan bi yol olduğunu fark edip geliyoruz. yoksa ilk zamanlarında dolabını fark etseydik. senin ananı avradını giberdik. işlerin değişmesi kısmı ise artık bütün paranı bir araya toparlamanın vakti geldi onu demek istiyorum. çünkü bizden sonra işe ordular girecek. ülkeler girecek." dedi. işte o an en büyük eksiğimi far ettim. biz bugüne kadar hep yaradana sığınıp ana avrat sövmüştük ama şimdi öyle büyük bi tak yemenin arefesindeyiz orduyu gibtir et kapının önünde mafya bozmalarından başka bi gibim yok. ama hiç çaktırmadım " tabi topal neco tabi. ben bunları düşündüm. zaten siz gelmeseniz ben sizi bulacaktım" dedim...

bugüne kadar gezdik eğlendik. anasnın dıbına kadar yapmadığımız iş, yemediğimiz tak kalmadı. bugünden itibaren artık bizi daha ciddi. yine başka bir hayat bekliyordu... her hayatta ölme ihtimalimiz olduğundan bu başlayacak hayattaki ölme ihtimali gibimizde bile değildi. hayatı böyle yaşamayı seven insanız sevgili dıbına koduğumun çocukları. akşama doğru dünyayı yöneten on iki adamdan diğer ikisi de geldi. sohbet muhabbet, ferre paylaşımlarının ardından hemen kaynaştık.

bu huur çocukları da "madem böyle gibileceğiz. o zaman biz de keyif alalım" diyerek katıldılar bizim aramıza. hepsi ayrı ayrı ülkelere hükmediyor. "höt" dediğinde bütün dünyanın anası gibilir öyle adamlar. hepsinin söylediği tek bir şey var. bir an önce o benim, o güne kadar 600 ü geçmiş birbirinden devasa hesapları bir araya toplamam gerektiği sevgili amın feryatları. ben se asıl planımı çat diye anlattım. zaten benim yapacağım şeyin farklı bir şey olmayacağını sadece benim tarzımda olacağını kimse ne olduğunu anlamadan analarını gibeceğimizden bahsettim. "vay ananı avradını gibeyim. şeytan senin yanında üç gün gezinse diz çöker tövbe ister" dediler.

"yalnız size birşey itiraf etmem gerekiyor. ben işi oldu bittiye getirip halletmeyi düşünüyordum ama bu boyuta girince sizin askeri gücünüze ihtiyacımız var. askeri olarak da üstün olacak mıyız o kadar para bizde olduktan sonra. anamızı avradımızı gibmesinler. ben bunu hiç düşünmemiştim" dedim. "o kadar para bir araya geldikten sonra böyle bir sistem mi kalır sanıyorsun. bütün dengeler değişecek tek egemen güç olacaksın. sen farkında değil misin lan amcık ağızlı" dediler.

"lana dıbına kodumun oğulları. ben sizin gibi egemen güç olma yönünden bakmıyorum ki olaya. olayın sonundaki ruhumu hep koruyorum ki sizin gibi huur çocuğu olmayım. paranın bi yaptırımı olmasın üstümde diye. ondan gelmedi benim aklıma" dedim. heppsi utanıp boyunlarını eğdiler. "tamam o zman askeri bütün işleri size bırakıyorum. aha kendimizi koruyacağımız yer. puket adasıdır. gidin orayı halledin" dedim. "o kolay. senin aklının eremeyeceği ne teknolojiler var. ne aaskeri mevzular var. bütün teknolojiyi yığıyoruz oraya. sen de tarih belirle" dediler. "tarih belli huur çocukları. tarih belli. tam 3 ay sonra bugün çok değişik bir gün olacak" dedim...

3 ay sonra... günlerden pazartesi.. saat 05:00... puket adası.. (final)

bütün gece içim kıpır kıpırdı sevgili amın feryatları. yıllardır hayalini kurduğum gün. ufacık gibindirik bir fikir. bugün hayat bulacaktı. son sigaramı sardım. güneşin puketin üzerine doğuşunu izledim. kafam taşak gibi. bu taylantlılar da kendilerine göre biliyorlar işini...

dünyanın her yerinde kurduğumuz ve yıllardır birbirimize kenetlendiğimiz internet sitelerindeki. ilk günden beri bilerek seçtiğimiz adamlar hazır.
ben hazırım.
dünyayı yöneten 12 adamdan üçü hazır.
banka hesaplarımızın olduğu yerlerdeki hesaplarımızı yöneten banka çalışanları hazır.
nevzat türkiyede. o da hazır...

bugün tüm dünyada var olan toplam paranın %50sinden fazlası durup dururken. kimin elindeyse ondan alınacak. yani herkes gidecek ve bankalardan var olan bütün parasını çekecek. her birine özel tahsis ettiğimiz uçaklara atlayıp. paralarıyla birlikte pukete gelecekler. pazartesi sendromu yaşayan sistemin köpeği huurnun evlatları da analarinin amini bu pazartesi günü görecekler. bir anda yalan dünyalarini gibeceğiz bütün dünyanin. yıllardır yaptığım plan bu zaten.

son nefesimi aldım sigaradan. güneşe doğru üfledim. sigarayı öldürdüm. günü başlattım dıbına koduğumun çocukları.
geçtim televizyonun başına ve bütün gelişmeleri ne şekilde algılayacaklar acaba merakıyla flash tv yi açıp izlemeye başladım...

saat 9 dan itibaren. parasını çeken. "abi ben çektim parayı geliyorum" diye aradı. atladı uçağına yola çıktı. o kadar parayı bir anda tahsil edilemediğinden. devreye dünyayı yöneten on iki adamdan üçü girdi. bazen zorla o parayı tahsil etti. saat 1 olduğunda dünya üstünde. güçdiye bir kavram bilimsel olarak tamamen bitti. artık her şey bizim kontrolümüzün altındaydı. tek güç bendim anasını avradını gibeyim. kimsenin yapabileceği hiç bir şey yok. yasal olmayan hiç bir şey yapmamamızla birlikte. yasal olmasa bile bütün askeri güç bariz şekilde elimizde olduğundan. her şeyi hallettik. aynı günün akşdıbına doğru uçaklar pukete inmeye başladı. bazı adamlar 2-3 üçakla geliyordu. paraları anca sığabilmişti o kadar uçağa. gelen uçak hemen paraları boşaltıyor. kamyonlar parayı pukette açtığımız adanın yarısı kafar olan boş alana zütürüp yığıyor. iki hafta boyunca gelen uçak tükenmedi. bu sırada. kendi ekimizin dışında gönüllü olarak. aramıza katılan paralarını çekip gelen bir sürü huur evladı tünedi. bütün dünya kendini bir anda bir kaosun içinde buldu. iflas etmeyen banka. çökmeyen devlet kalmadı...

isviçre bankalarındaki paraların. yüzde 70 ini bile aldık getirdik pukete. düşün diğer yerlerin anasını nasıl gibmişizdir. düm dünya aklınızın hayalinizin almayacağı bir kaosun içine girdi özet olarak.

iki hafta sonunda bu dünyayı yöneten on iki adamdan üçünün yanına iki kişi daha eklenmişti. dünyayı yöneten adamlardan beşi nevzat ve ben. benim salonda keyif sigarası içiyoruz. birden ayaklandım. "sevgili anasını avradını gibtiğimin çocukları. son hamle böyle olmamalı. daha büyük olmalı. o yüzden. şimdi de. yer yüzündeki bütün resmi banknotları. buraya istiyorum. zaten neyin değeri ne kadar kimse bi takun farkında değil. bütün bankalardaki bütün resmi dairelerdeki evrakların hepsini buraya istiyorum" dedim. "ona bu ada yetmez" dediler. o zman bütün resmi binaları yakın amk paraları alırken" dedim. "tamam hafız kolay iş" dediler. sigaramıza devam ettik.

üç ayın sonunda. dünya üstündeki var olan paranın %80 i. puket adasındaki boş araziye yığıldı. insanlar birbirine kenetlenmek zorunda kaldılar hayatta kalabilmek için. ilk başlarda biribirlerinin anasını gibtiler ama sonradan işin böyle çözülemeyeceğini fark ettiler. el birliği ile çalıştılar. para olmayınca ne teknoloji kaldı ne bi gibim. televizyon internet falan bunların hepsi gitti. sadece yerel televizyonlar kaldı amk. o da bi kaç tane. yine de manav rıza reklam vermekten vazgeçmedi yerel televizyona. bakkal rızadan aldığı 10 tl ile çeviriyorlardı yerel televizyonlar yayınlarını. zaten hani dedim ya var olan paranın %80 ini bulup buluşturup zorla aldık ama. böyle rıza gibi huur çocuklarının yastık altına gömdüğü paraları bulamadık. resmi bütün paralar bizdeydi. geri kalan da insanların cebindeki paraydı işte...

artık o son noktayı koymanın zamanı gelmişti...

bütün her şey hazırlandı ve paraların yığılı olduğu alanın ön tarafına yayın ekibi kuruldu. arkamda tüm dünya üzerindeki paralarla birlikte geçtim kameranın karşısına. "abi başlıyoruz. kayıııt" dedi nevzat. başladı yayın. tüm dünyada aynı anda bütün ekranlarda ben belirdim ve şu tarihi konuşmayı yaptım sevgili dıbına koduğumun çocukları...

selamın aleyküm tüm dünya.
hepinizin aklı bundan 6 ay önce bir pazartesi günü birden çok karıştı.
birden yalan dünyanız yıkılınca hepiniz ananızın dıbını gördünüz.
bütün bunların tüm sorumlusu benim.
fakat bugüne kadar size böyle salak bir sistemin içinde yaşadığınızı gösteren de benim.
şu an arkamda dünya üzerinde bulunan resmi bütün banknotlar duruyor.
kiminiz bu banknotlara taptı.
kiminiz bu banknotları kullanarak herkesi yönetti.
kiminiz bu paralar uğruna hayatlarınızı gibim gibi geçirdiniz.
şimdi bu kibriti hepinize ders vermek adına yakıyorum.

yeni dünyaya hoş geldiniz.

hiç mi giblenmez lan bi insan

dedim. yaktım kibriti. üstüne benzin boca edilmiş. paraların üstüne attım. kibrit oraya düşene kadar söndü. bi daha yaktım attım yine söndü. nevzat hemen elinde bi gazete parçasıyla koştu geldi. ceketiyle rüzgara siper yaptı. yaktık gazete kağıdını. benzinin ayağımıza kadar akan kısmına verdiki ateşi gitti bütün paralar birden alev aldı. nevzat hemen cep telefonundan "hekimoğlu" şarkısını açtı. aldım telefonu elime. arkamdaki alevler fonunda kameraların önünde yavaş yavaş yürümeye başladım. elimdeki telefondan fonda hekimoğlu çalarken. yaklaşık 15 adım atıp birden durdum. hemen kamera bana zum yaptı. müziği kapattım. ve döndüm kameralara.

-- ha bu arada çok önemli değil ama. ben hasan... yannan hasan...

dedim. hekimoğlunu tekrar açıp gözden uzaklaşana kadar yürüdüm. bütün dünya o gün ekranların başında yanan paralarını izlediler. aynı anda dışarıdan patlama seslerini duydular. bütün devlet daireleri ve resmi evrakların olduğu binalar artık yoktu...

---bitti---

http://inciswf.com/1293985576.swf

@317 ye hak verdim amnkk

rezerved

reserved

bu ne lan