kurgusal hikayeler

şimdi bak yahudilerin ezildiği filmleri izlerken ciğerimiz yanıyor lan adamları gaz odasına sokunca bizim televizyon başında nefesimiz kesiliyor. yok nazi kampların da aç kalmışlar lan kemikleri sayılıyor artık tek tek ağlıyorsun resmen. öldürüyorlar parçalıyorlar dozerlerle gömüyorlar laaan allahsız almanlar şerefsiz hitler diye haykırıyoruz televizyon başında.

peki kim bunlar yahudiler. yahudiler kimdir necidir tanıyormuyuz bunları. bak ağlayan bir filistin var. sadece filistinde olanları düşün kaçıncı asıra geldik artık bak yahudiler bu çağda neler yapıyor. bu adamlar şimdi mi böyle şerefsiz oldu yoksa 1940 larda da böylemiydi düşünmek lazım demircan. hani bu acıdığımız ağladığımız üzüldüğümüz adamlar biraz ayık olmak lazım. adamlar işi biliyor demircan.

bence bu büyük bir oyundu demircan. bu dünyada büyük bir derin devlet var ve bu dünyayı onlar yönetiyor. binyıllardır böyle bence. lan belki uzaylıdır bunlar amk. millet amerika diyor ama lan bakıyorsun amerikaya onlarda uzak değil yakın bir tarihe kadar kuzeyli güneyli diye birbirlerinin anasını gibti. lan düşünsene biri kuzeyli olduğu için güneyli gelip sıkıyor adama amk. şimdi bizim türk kürt çatışması kadar saçma bir olay işte.

biz diyoruz ya amerika süper güç yok yannan yok kürek diye. lan bu adamlarda iççatışma yaşadı işte.ama akıllandılar neyse uzun bir mesele bu anlatırım sana demircan ben hitleri söyleyeyim sana.

adolf reis naptı kırdı geçirdi bunları bütün dünyadan temizleyecem dedi. anasını gibti hangi ülkeye girse tek tek yakaladı. bak burda birşeyi kaçırmamak lazım. bunların tüm malını mülkünü de aldı. izliyoruz işte bazen haberlerede çıkıyor yok bizim altınlar osmanlıya geçti diye filan. lan adam o zaman bize yolluyordu altınları filan hemde vagon vagon amk. yahudilerden topla türkiye ye yolla. benim haberlerden edindiğim izlenim biz zamanında yattık bunun üstüne adolf ta ölünce ölü numarası yaptık işte. üç maymunu oynadık almanya kaybedince de.

görmedim duymadım bilmiyorum.

bak sonra almanya işçi alımı yannan kürek dedi. kime açtı kapılarını türklere. bir ülke bizden yiyecekse türkler olsun. bir ülke bizi gibecekse oda türkiye olsun gibleri sağolsun dediler aldılar bizi işçi mişçi olarak. bakma şimdi millet ağlıyor bazen yok bizim hakkımızı vermiyorlar yok bizi çalıştırdılar almanyayı biz inşaa ettik her taktan işini biz yaptık diye.

lan düşünmek lazım neden diye bizi köle olarak çalıştırmadılar. paranın şeklini bilmezdik gittik oraya ceplerimiz mark doldu dolar doldu. benim halkım vefakardır getirdi parayı ülkesine bağladı. kim kazandı şimdi vatandaş kazandı memleket kazandı. eee şimdi adamlar savaşlarda destek çıktı bize 1940 larda altın maltın yağdırdılar bizde onlara destek olduk kendi çapımızda. yani işin özüne bakarsan aslında hep türkler gibti kazanan hep biz olduk.

şimdi bak memleketimin insanı tuhafır zaten. alevi dersin yaaa ben antipatik mantipatiğim onlara der yahu dersin sempatim var derler. laaaaan kansızlığın alemi yok.

http://imgim.com/kanka.jpg

baba sus yeter dıbına kafamı allak bullak ettin yine tamam sen bu işi kafaya sokmuşsun anamızı gibtiricen şimdi böyle laflarla aklımı çeliyorsun. hadi anlat projeni nasıl yapıyoruz. kovboylar gibi alalım altı patlar bir kaçta at bulalım yolda sıka sıka gidelim bankanın önüne hatta atları bağlarız kapının önüne kapıya bir tepik kaldırın lan elleri bu bir soygundur diyelim.

yok lan bugün işimiz yok takılalım hele biraz şehre bak amk hangi şehirde bu kadar genç vardır. dalgamıza bakalım sen seversin okullu okumuş kızları git ak ortamalra biraz. bak buda ve 222 var takılalım bu akşam hayatın tadına var biraz o dağlar köhneleştirmiş lan seni insan içine çık biraz sosyopatlığına etkisi olur belki dedim. muhabbetle gittik.

bu iş için bize ayrılan ne baba birde bu dün gelen iki adam ne ayaktı senin ne işin olur öyle tiplerle yok bana sen bana değişmişsin diyorsun da bak yeminle seni tanıyamıyorum artık. insanın zütüyle güleceği işler bi gibim etmez hatta yanında havaya bir el sıksan kaçacak delik arayacak adamlar filan. şehir hayatı seni bozmuş baba bak demedi deme dedi demicanım.

17 ocak hayal eskişehir

duydum ki siz işinde ehil insanlarmışsınız dedim demrican merak bakışları altın da iki madenci ve bir o kadar da emekçi kardeşlerime. patron memleket karadeniz birazda genlerde var herhalde köstebeklik ömür tükettik kömür madenlerinde allah sizin gibi büyüklerimizden razı olsun tuttular elimizden çıkardılar o kömür karası deliklerden. abimiz lazımsınız dedi kıracak halimiz yok abimizi. gideceksiniz emrine gireceksiniz babacanın öl dese ölecekseniz soru sormak yok dedi. patron sen emret yeter.

öyle patronluk ağalık babalık yok burda adımız bu sadece. biz bir süreliğine amaç için mücedele veren neferleriz. ayrımız gayrımız yok bunu kafanıza sokun. bir muhabbetlik işimiz var kimse bu işte kaldıramayacağı bir yükün altına girmeyecek. ben ve bu kardeşim biraz delilik peşindeyiz. hani ortama bakıpta gerilmeyin. öyle sakat işlerde değiliz merak etmeyin.

biz defineciğiz biraz. seviyoruz böyle boş beleş koşturmayı işte memleketin neresin de bir duyum alsak sanki gidip anında altına konacak gibi koşar geliriz. bizim ankarada bir muhabbet var duyum aldık harita filan da sağlam. hacılara hocalarada danıştık işte burda birşeyler çıkabilir dediler. ama şimdi bizim işimiz aslında dağda bayırda kalede ormanda gider kazarız keyfimizce yeriz içeriz bir tak çıkacağından filan da değil dedim ya hobi olmuş artık gittiğimiz her memleketin rakısını içer bize giren masrafla döneriz.

şimdi bu defa hani biraz da umutluyuz dedim ya harita sağlam işaretler filan da sağlam ben kendim gördüm yılanbaşı işareti vardı gösterdiği yönü filanda tespit ettik çözdük işte az çok haritayı işaretleri anlayın sizede. ama gel görki bu işaretlerin hepsi başkentimizde merkezi bir yeri gösteriyor. hani bildiğin apartmanların filan olduğu iş yerlerinin olduğu bir cadde de.

şimdi biz istiyoruz ki aklımız kalmasın bu işte. şimdi az çok bilirsiniz sizde defineci adamın aklı bir yere gittimi orayı mutlaka kazacak. bak valla kazmazsa o adam gece gündüz uykusuz olur dünya zindan olur arkadaş artık. buda bir beladır aslında.

demircan ağzını alabildiğine açmıştı şaşkınlıktan he valla baba aynen dediğin gibi. ben bugünden itibaren bir daha asla uyuyamam. bunları senin ağzından duydum ya dedi ben lafımı bitireyim bir dedim. iki emekçi kardeşim de dikkat kesilmiş beni dinliyorlar.

şimdi arkadaşlar biz yerin üstünden delik açıp içeri gireriz de bu defa sokağın ortasını delemeyiz işte. benim sizden istediğim birlikte gideriz ben size mekanı gösteririm benim söylediğim yerden başlayarak böyle bir insanın rahat geçebileceği bir tünel açmanız. ama biraz uzunca bir mesafe nerden baksan 318 metre filan.

baba baştacısın eyvallah dedi biri. inan yüreğime su serpildi. bizi sana gönderen abimizin bizde olan hakkı ödenmez. can borcumuz var abimize. öl dese yerii gelir ölürüz. biz korktuk aslında biraz da. baba biz ekmeğimizi yer altından çıkarıyoruz madenciyiz işte ama abimiz düzgün adamdır dedik bizi bilmediğimiz anlamadığımız bir işe sokar biz beceremeyiz mahçup oluruz diye gerçekten çok dertleniyorduk.

baba sen gerçekten başacımızsın. sen bizim çocukluktan beridir çalıştığımız işi istiyorsun bizden. bu bizim işimiz sen iste sana burdan ankaraya kadar tünel açalım hayatımız neresine kadar yeterse artık. sizden tek istediğim bu başka da hiç bir talebim yok. ama bakın şartlar biraz ağır olabilir. birde kendi mesleğiniz hani artısını eksisini zor ve kolay yanlarını düşünün. ona göre bana bir cevap verin şimdi. baba her türlü yanındayız biz. yeter ki iş kazma kürek işi olsun

tamam dedim sizi bana gönderen adamı arayın ve işe alındığınızı söyleyin. size ödeme yapılmasını istediğimi de ekleyin. baba biz para istemiyoruz aramaya gerek yok biz işimize bakalım eğerki imkan varsa bizim masraflarımızı filan halledersin yoksada sağlık olsun.

size otelden yer ayırttım bir kaç gün burada dinlenin. otelde masraftan çekinmeyin. iyice yiyin için sıkıntınız olmasın. buda sizin çay sigara paranız harçlık olsun yanınızda dedim ve zarfı uzattım. bir taksiye binin direk otele gidin. otelden çıkmayın. cep telefonu kullanmayın. otel içinde hamam spor salonu havuz takılın oralarda. ve banyonun tadını çıkarın. özleyeceksiniz bir süre sonra deyip gönderdim emekçi kardeşlerimi

içeri girip oturdum demircanın yanına. alttan sinsice bana bakıyordu. kimsin lan sen lan sen benim tanıdığım babacan olamazsın naptılar lan sana. içine cinmi kaçtı amk ne oluyor lan. lan yoksa benim zütümemi kaçtı da benmi hayal görüyorum. baba az önce oyun neydi öyle. baba nerenden çıkardın bütün bunları. amk baba sen benimi gibiyorsun bu adamlarımı. baba adam akıllı bir cevap ver şerefsizim kendi kendimi gibicem artık. lan ne oluyor.

yok yok sen kesin bir hatun buldun onunla yaşıyorsun. bu karı konuşmaları başka bir yerden gelemez. asıl sana ne yaptılar oğlum kaybetme kendini. bizimkisi muhabbet bir yerde. şimdi bir iş çeviriyorsun ve işin içinde 10 adam var her birine tek tek tüm detayları vermek zorundamısın. elbette hayır. bizim ilk 10 kuraldan biri ne der. ne kadar az şey bilirlerse onları öldürme ihtimalinde o kadar az olur dedim gülerek. o söz öyle değildi amk ya dedi gülerek.

21 ocak ankara

abi kanalizasyona girecez öylemi. birde orada kalacaz uzun süre. aynen öyle madenci kardeşim. arkadaşına baktı kafasını karıştırdı. kanalizyon taş duvarla destekli betonarmedir kedin. bize hilti filan da lazım olacak ama ses yapmamakta lazım. babacan bizim buradaki işimiz oldukça uzun olacak. birde kanalizasyonda metan gazı gibi gazlarda olur aynı bizim madenlerdeki gibi. tak kokusu filan zamanla bomba etkisi yapacak gazlara dönüşüyor biz öğrendik zamanında bunları baba. şimdi eğer oraya gideceksek şimdi ben bliyorum kimsenin duymaması için sessizde olacaz yani elle çalışacaz sadece o zaman işimiz bir kaç ay sürecek. sürekli aşağıda kalmak olmaz. ama öyle habire de dışarı çıkamayız. giriş sokaktan yapılıyor.

siz bunları düşünmeyin planlama aşamasında olan birşey değil bu. ben kafamda bir proje hazırladım zaten. sen bana gereken malzemeleri söyle sadece. sizi oraya sokmak ve çıkarmak benim işim olacak. bize bir kamyon malzeme lazım olacak baba. valla nasıl sokacaksın bilmiyorum artık. ama kalas tahta filan lazım bize. biliyorsun tünel kazarken ilk önemli şey çökmemesidir. çökmemesi içinde her yerden destek vermek lazım.

yarın hava kararınca önkeşif yaparız sizinle. hem bakarsınız hem yerini ve istikametini gösteririm ortamı filanda görürsünüz işte.

22 ocak

ben giremem baba gibseler giremem buraya. beni dağlara bayırlara sür koştur nereye dersen giderim ama baba çukur bana göre değil amk yapma bunu bana diye diretiyordu demircan. lan oğlum iki dakikalık iş birip çıkacağız o kadar. iki eleman elfenerlerini yakıp anında dalmışlardı içeri. ben demircanla boğuşuyordum hala. baba baksana bildiğin tak geçiyor dere gibi amk birde. üstkapaktan aşağı doğru bakıyordu. baba bu işi amerikada yapsaydık bari adamların kanalizasyonu bile bambaşka amk. birde buraya bak insan sığmaz burdan baba. tutup ite kaka aşağı indirdim. yön salağı olmalarını istiyordum ilkin. yarım saat boyunca takun içinde adeta yüzerek gezdirdim bunları. daha önceden gelip işaretlediğim noktayı görünce durdum.

olayı anlattım hangi tarafa ne kadar meyille kaç metre gidecekleri gibi bilgileri verdim. bana size gerekenlerin tüm listesini hazırlayın dedim. baba bize lazım olacak malzeme çok ama o malzemeyi burada nereye yerleştirecez o var dedi. o kısmı bana ait siz sadece bana en kısa sürede bitirin bu işi gerisinin önemi yok dedim ve çıktık. lan tak kokusu da insanın üstüne sindimi geçmek bilmiyor. demircan bir kaç gün boyunca bir şey yememişti amk. ne zaman lan gel ye birşeyler desem yediklerim sonradan neye dönüşüyor onu gördüm varya ömür billah birşey yiyemem diye yakınıp duruyordu.

fazla detaylamıyorum bu kısımları örnek teşkil etmesin şimdi. gereken tüm malzemeyi aldık. bir gece öncesinden gireceğimiz noktaya geldik. aşağıdan bir kaç teneke tak çekip girişin etrafına döktük. taşma olmuş bir tıkanıklık var havası vermek gerekiyordu.

sabah millet işe gitmek için çıktığın da bizde üzerimizde belediye çalışanı kıyafetleri vidanjör kamyonla orada hazırdık. gelen geçen tıkanmışmı öğğğk berbat bir durum diyor ama kokudan fazla yanaşamayıp hemen ayrılıyordu. gündüz ortası binlerce insanın içinde taşındı o malzeme içeriye.

işin en önemli kısmı giriş çıkışlardı. günlerce orada kalamazlardı. bir kaç acil durum senaryosu hazırladım. her ihtimal düşünülerek yapmaları gereknleri söyledim. giriş çıkışları bir apartmanın arka kısmına gelen kapaktan yapacaklardı. çöp konteynırlarının altında olduğu için ve heleki gece orası çöplerle dolu olduğundan hiç dikkat öekmeyeceklerdi ve şanslarına dışarı çıktıklarında tam karşılarına çıkan evide kiralamıştık onlara. iyi denk gelmişti.