+223
-22
1- Yavşak.
Yav diye alt perdeden başlayıp Ş harfinden aldığı güçle surata tokat gibi patlar Çoğu kişinin bildiği üzere yavşak bitin yavrusuna denir. Hakaret söylemi olarak nasıl kullanmaya başladık gerçekten merak konusu şahsen bana bit yavrusu diyen birini öldürürüm...
2- Denyo.
Gerçek anlamı ‘emanet, rehin’ olan bu kelime zamanla gündelik kullanımda ‘dengesiz, delibozuk’ gibi anlamlar kazanmış. Ayrıca Almanya’da bu isimde bir şarkıcı varmış.
3- Dümbük.
Gerçek anlamı, Osmanlı devrinde hadım edilerek ters ilişkiye girmek amacıyla pazarlanan erkek fahişe. Türk Dil Kurumu ise ‘pekekent’ olarak tanımlamış. Söyleyen olursa anasını gibmeniz arz edilir.
4- Hödük.
Türkçede farklı kullanımları en yaygın olan kelime olabilir. Şaka bir yana, genellikle ‘kaba, anlayışsız kimse’ anlamında kullandığımız bu kelime: ‘korkak’, ‘uyuşuk, beceriksiz’, ‘acemi’, ‘kısa boylu ve göbekli’, ‘aceleci’, ‘kabadayı’ gibi birçok anlamda kullanılıyor. Sanırım en masumu bu ama kişinin hangi manada söylediğini anlamak önemli maazallah...
5- muallak.
Arapça bir sözcük. Gerçek anlamı “kız çocuğu”. Osmanlı Türkçesinde, şimdi olduğu gibi ‘eşcinsel erkek’ anlamında kullanılmış.
ibn(soy, evlat) kökünün dişilik eki almasıyla türemiş bir kelime. Aynı kelime –i eki aldığında ise oğlu anldıbına geliyor. Örneğin, ibn-i Sina (Abdullah Bin Sina’nın oğlu) veya muallaktü’l-amm; amca kızı.
6- Kahpe.
Türkçeye Arapçadan geçmiş bir kelime ve ‘öksüren’ anldıbına geliyor. Gece karanlığında, yerlerini öksürerek belli eden kadınlardan böyle bir kelime türetilmiş. Eeh gece niye öksürüp yer belli ediyorlar ki sanırım bu doğru bir terim o kadınlar için eheheh.
7- pekekent.
Bizim ‘kadın pazarlayan kişi’ anlamında kullandığımız kelime aslen Farsçadır ve ‘kapı tokmağı’ veya ‘sürgü’ anldıbına gelir. Türkçeye ‘kapıda bekleyen adam’ olarak geçmiş ve sonunda bu anlamı kazanmıştır.
8- Kaltak.
Asıl anlamı ‘Üzeri meşin, halı vb. şeylerle kaplanmamış olan eyerin tahta bölümü’ (TDK) Bununla beraber ‘kuskunsuz eyer’ anldıbına da geliyor. Ama biz, iffetsiz, ‘namussuz kadın’ anlamında kullanılıyoruz.
9- Puşt.
Farsçada ‘arka, kıç’ anldıbına gelen bu kelimeyi günlük hayatta ‘eşcinsel erkeklerin cinsel zevklerine hizmet eden erkek çocuk.’ Anlamında kullanıyormuşuz, bugünden tezi yok bana puşt diyenlerin anasını gibeceğim.
10- Yosma.
Osmanlı döneminde, ‘şen, güzel, şuh’ kadınlar için kullanılan bir kelime. Günlük kullanımda ‘ahlaksız kadın’ şeklini almış.
11- Lavuk.
Genel evlerde çıkışta kolonya tutan, iki film birden sinemacılarında konuklara peçete ikram eden kişiye verilen isimmiş. O değilde peçete ikram iymiş bak ehehe.
12- Gavat.
“Karısını pazarlayan kişi” anlamında kullanılan kelimenin hikayesi ilginç. Sasani imparatorluğu’nun hükümdarı olan 1. Kavad, Mazdek ve öğrencilerinin isyanına karşı koyamamasının üzerine, komün hayata saygı duyduğunu göstermek için karısının Mazdek ile yatmasına izin verir. Agaaa be yak yak yak.
13- Dürzü.
Günlük kullanımdaki anlamı tam olarak ‘baldızını satan kişi’dir. Buna bile bir isim vermiş olmamız takdiri hak ediyor. TDK ise bu kelimeyi “ağır hakaret ve küfür sözü” olarak tanımlıyor. Dilimize Arapça'dan geçen bu kelime Suriye, Lübnan, israil ve Ürdün civarında yaşayan, inançları klagib islamdan farklı olduğu için kafir sayılan, dolayısıyla isimleri bir hakaretmişçesine kullanılan bir topluluk.
14- Deyyus.
Türk Dil Kurumu’nda tanımı ‘Karısının veya kendisine çok yakın bir kadının iffetsizliğine göz yuman (kimse)’ Günlük hayatta ise bu anlam bir tık ileriye taşınarak, ‘karısını, kızını pazarlayan kimse’ olarak kullanılır.
15- Angut.
Bunun bir kuş türü olduğunu bilmeyen pek fazla kişi yoktur sanırım. Bu kuşun özelliği ise eşi öldüğü zaman onun yanına gidip, kendisi de ölene kadar ondan gözlerini ayırmadan bakmasıymış. Bunu yaparken yanına yırtıcı bir hayvan dahi gelse umursamazmış. Şerefli ve birazda saf hayvanmış :/
Not: Hepsini tdk dan araştırdım bir daha günlük hayatta bunları bana söylüyen olursa ırzına merdane ile girişmeyi düşünüyorum. Saygılar...
Not2: Emek var şuku istemiyorum saygısızlık yapmayın yeter...