1. 51.
    0
    adam ölüyo lan film şeridi geçiyo beyler. bi fatiha okuyun sebaptır.
    ···
  2. 52.
    0
    sonra başka radyoya transfer derken bir de bakmışım profesyonel radyocu olmuşum.

    çatır çatır mikser kullanıyorum.

    remiks falan yapıyorum.

    geceleri veriyorum şiirin gözüne.

    fazla sürmedi tabi kızların beni yine bulması.

    tekel müdürünün kızıyla başladık derken arka arkaya pembe yumuşak geceler.

    derken birşey oldu.

    adı gamze.

    boyu benden uzun.

    istanbulda falan kalmış bir ara.

    diğerlerinden farklı.

    hafif de gibişken.

    biz de modern ilerici oğlan.

    bekareti yamayacak en güzel kumaş bende.

    yapıştı kaderime.

    iki sene de o çalıverdi.

    bununla çıkmaya başlamamızın ilk ayı bizimkiler demesin mi biz izmite taşınıyoruz.

    dedim la izmit ne alaka.

    valla dediler gelceksin

    dedim gelmeyecem
    dediler geleceksin
    dedim gelmeyecem
    dediler geleceksin
    mecbur kaldım ben geldim.

    tesadüf kızın ailesi de gölcüke taşınmasın mı.

    ula ne alaka.

    onun ailesi benimkini tanımaz benimkiler onun ailesini.

    dedim ki bu kadar şans olmaz demek ki bu kız benim kaderim.

    ne bileyim yalacının teki olduğunu.

    kandırdı bir de beni. sen niye üniversiteye gitmiyorsun diye.

    dedim bilmem.

    balki de türkçe edebiyat öğretmeni olurum.

    başladık hazırlanmaya.

    ama o arada bir hata yapıldı.

    aynı dersaneye aynı sınıfa gitmemeliydik bu kızla.

    aşk dolu kavgalar ederken üniversite sınavı geldi çattı.

    birinci sınav bayağı iyi geçti.

    88 sorudan 80 net mi ne çıkardım.

    ama sözel tabi.

    ikinci sınavda gümmmm.

    kazanamadık biryeri.

    peder beni tornacıya verdi.

    dedi sana ceza.

    ama benim aklım radyoda televizyonda.

    zıpladım gene yerel kanallardan birine.

    kameramanlık radyoculuk derken ak kontenjandan konyadaki bir iki yıllığa kapağı attım.

    yoksa peder gibecek belamı.
    ···
  3. 53.
    0
    anam bizimkilerde bir gurur bir gurur
    manitada bir surat bir surat

    - sen oraya gidince beni unutacan.
    + bilmem belki.ama sanmam. gidip kaydı yaptırmak için tren bileti ayırtmak lazım.

    hadi gel sevgilim istasyondan bilet ayırtalım. söz seni oraya gitsem de aldatmayacağım. ben hep seni seveceğim. hadi neşelen biraz. hatta dur sana sakız alayım neşen yerine gelsin. sana şekerli bana her zamanki gibi mavi falım. aaa dur bakiim benim falımda ne çıkmış...
    ... neyse boşver.
    - oku okuuu.
    + ya inan ki boşver.
    - oku diyoruuuum.

    yazı yazılmaz suya
    yaya gidilmez aya
    sevdiğini bulacaksın
    sen varınca konya ya

    e be falım şirketi. ben size ne diyeyim. hayatımda piyangodan tek kuruş kazanmadım. allahtan revamıdır konyata ayrılış yolunda manitayla bu fala denk gelmek.
    ···
  4. 54.
    0
    gittim konyaya.

    konya dediysem uzak bir ilçesi işte.

    şehir meydanından öküz sürüsü falan geçiyor arada.

    koyunların içinde örgün öğretim.

    peeehhhh.

    faşist yatağı tabi.

    ben de imaj giydiğim herşey eme herşey siyah.

    anarşist çocuk battı tabi göze.

    bastılar gece yarısın evi.

    allahtan arkadaşlarımdan biri sağlam ülkücü de ondan çekinip yıkmadılar beni yerlere.

    ben ülkücü arkadaşlarla takılınca solcu elemanlarında gücüne gitti tabi.

    oraya gitsen öteki kaldırıyo malı oraya gitsen öteki.

    ne faşist ne komünist... anarşistim lan ben anarşist... benim ütopyamın elle tutulur bir tarafı var muallakler.

    2 yıllık okulu tam 3 buçuk sene de zor bitirdim.

    her yandan gibildim. kimseyi de gibemedim.

    tek gibtiiğim insan olan sevdiceğimin de zütü başı oynamaya başladı.

    başkalarıyla kırıştırıyor dıbına astarını gibtimin kaltağı.

    bastım buna tekmeyi.

    girdim tersanelerden birine kaynak taşlama gidiyoruz.

    hava sıcak.

    isilik oldum dıbınakoyim.

    çalışılmıyo.

    giberim ecdadını dıbınakorum dedim gitmedim işe.

    peder dedi ne iş?
    dedim kalın yarak ince iş?

    dedi o zaman komşuyla beraber tesisat yapmaya gideceksiniz yarın.

    dedim bakarız.

    indik sahile iki bira içtik.

    yakamoz var o gece.

    bedenine aşık olduğum ama ruhundan tiksindiğim kızın kışlıklarını ayırmaya çalışıyorum denizin karşı tarafından. ama olmuyor. başkalarının salyaları gelip ayırıyor beni sevgiliden.

    gibmişim anasını diyip çıktım eve.

    patlattım otuzbirimi çakırkeyf ile.

    aylardan ağustos
    yıl 99.
    yattım gece 1 de.
    film koptu tabi iki saat sonra.
    ···
  5. 55.
    +1
    derken birşey oldu o gece.

    salavat getiriyor herkes.

    oda secde ediyor.

    binalar rükuda.

    marmara kendini yokediyor.

    herkes gibi ben de düşünüyorum kyamet mi geldi diye.

    ama 5 saniye de sağlamasını yapıyor insan. güneş batıdan doğmadı. isa gelip bizi davet etmedi. ye'CÜC me'cü falan filan.

    bu bir deprem.

    ama neden körfez.

    yoksa tüm türkiye mi.

    belki de tüm asya.

    doğruldum yatağımda ama yatak da benle beraber ayakta. odada iki adım mümkün değil. allah baba dicey biz o gece kopuyoruz.

    ulaştım kapıya. açtım ki peder karanlıkta donla koşuşuyor evin içinde.

    sarıldık dört kişi bir köpek birbirimize sallandık tam 45 saniye.

    koşam koşa çıktık sokağa ki sokak diye birşey yok.

    heryer toz duman.

    donla fırlayanlar , sütyenle hoplayanlar yerlere secde eden ihtiyarlar , zırlayan çocuklar.

    -ne oldu
    +deprem
    -burada mı oldu
    +bilmiyoruz
    -ya istanbulsa
    +umarım değildir.

    istanbul değilmiş. tek teselli o oldu. çünkü bizim oaraları yıkan bir istanbul merkezli deprem istanbula neler yapmazdı ki.

    gün doğdu.

    heryer yıkılmış.

    tanıdığım insanlar artık yok.

    koşuşuyoruz. birşeyler yapmaya çalışıyoruz. çıplak elle molozları kaldırıyoruz. biz kaldırana kadar sesler kesilmesin istiyoruz.

    yavaş yavaş kesildi sesler.

    yarım saat içinde heryer sus pus oldu.

    askerler geldi sonra.

    dozerler ve helikopterler.

    her mezarın başına dua okunan bayram sabahı gibiydi o gün tütünçiftlik. her enkazın başında birileri ağlayıp sızlıyordu.

    babamın çaresizliği bomba etkisi yaptı bizde. kendisinde ki etkisi daha fazladır mutlaka. ordan oraya koşuşan birşeyler yapmaya çalışan bir yufka yüreklidir babam. o gün koştuğu hiçbir yere yetişemedi.

    saatler sonra aklıma geldi sevgilim.

    daha bir ay önce ayrılmış olsam da resimlerimiz vardı hala birbirimizde.

    depremin merkezi gölcüktü.

    sevgili de gölcüğün merkezinde.

    kaptığım gibi bir bigibleti tütünçiftlikten gölcüğe kadar sürdüm.

    bir belgeselin içindeydim, yazan yöneten doğa başrollerde marmara. konu ölümün binbir çeşidi.

    korku tüneli tak yemişti.
    ···
  6. 56.
    +1
    korku tünelinden ailecek çıktık.

    istanbula döndük.

    meslek edinmeliydim.

    okuduğum bölümle ilgili çalışmaya başladım.

    depremden 1 yıl sonra eski sevgili aradı.

    ölmemiş. ailecek kurtulmuşlar.

    evlenmiş

    bekaret işini nasıl hallettin dedim.

    o işler kolay dedi. ( şu an türkiye de bir erkek bakire bir kızla evlendiğini sanıyor )

    görüşelim dedi. ( bak kaltağa )

    işim olmaz nişanlıyım ben dedim ( halbuki yok öyle birşey )

    zaman akıp gitti herkesin altından.

    benim de.

    askere gitme zamanı gelmişti.
    ···
  7. 57.
    0
    sıkıysa gitme zaten.

    gibe gibe gittim askerlik şubesine.

    ulan bir kuyruk bir kuyruk.

    dedim bana sıra gibseler gelmez.

    kapıdaki nöbetçiye birşey sorup çıkacam dedim. gir sor dedi.

    elimdeki kağıdı gösterdim.

    10 gün içinde son yoklamanı yaptırman lazım dedi memur.

    tecil hakkım yok yani dedim.

    sıraya gir sıra sana gelince askersin dedi.

    sıraya bir baktım bir ucu asker diğer ucu sivil.

    ben memleketten giderim dedim.

    atladık valideyle gittik rizeye.

    skerlik şubesine damladım aynı gün.

    kapıdaki nöbetçi buyrun hoşgeldiniz falan diyo.

    dedim dıbınakoyim ben yanlışlıkla esnaf lokantasına mı geldim ne iş.

    girdim içeri bir allahın kulu yok. verdim kağıtlarımı ebru gündeşe benzeyen ciksi hatuna.

    dedim askerlikdenilen yerde böyle hatunlar da var mıymış dıbınakoyim.

    10 dakika sonra gel dedi kız.

    hadi dedi istanbulu da göreceksin.

    niye dedim tecil mi ediyorsunuz siviliyatımı

    yok dedi.
    askerliğin istanbula çıktı.

    yok anasının amı dedim.

    valla dedi. evimin iki sokak aşağısını tarif ediyo zilli.

    e olur o zaman dedim.

    geldim istanbula. akşamdan saçlarımı kestirdim. sabahtan gittim teslim oldum acemi birliğine.
    ···
  8. 58.
    +2
    levazım oldun dediler.

    dedim ne lazım ?

    levazım , levazım.

    cephedeki askerin donunu yıkayacaksın , yemeğini pişireceksin , banyosunu yaptıracaksın , ölürse gömeceksin.

    dedim oldu dıbınakoyim bi de sakso çekeyim.

    savaş olursa mal dediler.

    ama istersen gene de çek saksoyu.

    71 gün acemi birliği eğitimi aldım. yattığım ranzadan evimi görebiliyor ama gidemiyordum. hasta oldum. annem bana çorba yapamadı. yapsa da tellerin ardına veremedi.

    ama çok güldüm askerlikte.

    binbir çeşit insan var.

    yaşlısı genci , kültürlüsü , cahili , sapığı , safı... hepsi aynı yerde. hepsi eşit. hepsi aynı ordunun malı.

    babam uyardı giderken. anarşik manarşik bilmezler orada giberler dedi.

    yurtsever oldum ben.

    usta birliği dağıtım listeleri geldi.

    topladılar herkesi içtima alanına.

    çıktı uzman çavuşun biri masanın üzerine. elinde bir liste.

    okuyor ...

    ankaraya giden var , istanbulda kalan var ,
    doğuya giden hiç yok.
    en kötü giden kıbrısa düşüyor.
    orduevleri tatil köyleri havalarda uçuşuyor.
    dedim bana da ortaya karışık birşey gelir artık.

    adım okundu. kalktım tekmilimi verdim.

    sarıkamış dedi komutan.
    kars / sarıkamış.

    kanım dondu... dünyam döndü...

    tek kurşun atamadan ölen 90 bin şehit geçti tabur tabur önümden.

    olsun dedim kendi kendime hathı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır.

    pederi aradım.
    dedim kars... ananı gibeyim dedi.
    dedim sarıkamış... ananındıbını gibeyim dedi.
    dedim kader... gibtir muallak kimbilir ne tak yedin orda dedi.
    dedim ben seni gene ararım...
    ···
  9. 59.
    0
    korka korka gittim sarıkamışa.

    aylardan mayıs duvar diplerinde kar var.

    dedim ananı gibyim ben nereye geldim.

    dediler burada toprak sadece 3 ay görünür... burası dans eden karlar ülkesi...

    dedim dans eden karıları tercih ederim.

    teslim olurken migren ilaçlarıma el koydu başçavuşun biri.

    dedim kriz gelirse hastanelik olurum.

    burda hastane var dedi.

    girdim bir yazıhaneye bir sürü soru.

    yok sivilde ne iş yaparsın yok alkol kullanır mısın yok kaç kardeşsin.

    dedim sizin malınızım dıbınakoyim. siz ne derseniz o olurum ben.

    bilgisayar kullanır mısın dedi başçavuş.

    anasını bile giberim dedim içimden.

    dedi ne dedin.

    dedim kullanırım komutanım.

    otur bakalım aç exceli yap bakalım küçük bir tablo 5 x 15...

    o lafını bitirene kadar çaktım tabloyu...

    dedi artık sen yazıcısın...

    dedim oh soğukta ölmem en azından.

    soğukta öleydim iyiydi dıbınakoyim.
    ···
  10. 60.
    0
    nöbetler yazılacak yazzz...

    defter yazılacak yazzz... eğitim notları yazılacak yazzz... bölükteki her düğmenin altına lüzumsuzsa söndür yazılacak yazzz... gecenin bir yarısı nöbette uyuyanı yakaladık tutanak yazılacak yazzzz...

    bir gece gene kaldırdılar beni...

    dedim noliiii...

    dediler kalk tutanak yazacan...

    dedim sabah yazarız...

    yok nöbetçi subay çağırıyor hemen gelsin diyor...

    vay ben onun anasını gibeyim...

    dedim ne oldu kime kaldı ihale...

    baktım millet gülüyor...

    urfalıyla orduluyu gibişirken yakaladık...

    dedim olum şakalşıyorlardır... yanlış anlamışsınızdır... dediler itiraf var işin içinde...

    dedim ben de şimdi onlara üçüncü olup ikisini birden gibmezsem ( bu arada bölük çavuşu oldum tabi )

    açtım bilgisayarı...

    yaz dedi başçavuş...

    dedim ne yazayım... su sunu gibmiş yakaladık diye yazılmazki komutanım... hem zannedersem kimin kimi gibtiği de önemli bu işte...

    dedi o zaman sabah bölük başçavuşuna sorarsın...

    dedim ah bu urfalı seni gibeydi... muallak o zaman beni niye uyandırdın...

    sabah oldu... başçavuşa sordum dedim komutanım ben nasıl tutanak düzenleyeyim... dedi ki git orada askeri ceza kanunu var oradan bul...

    aradım buludm ama işler karışık... ast üstü giberse başka... üst astı giberse başka... kıdeme göre değişiyor... sor kullanılıp kullanılmadığına göre değişiyor... görevdeyken ayrı istirahattayken ayrı...

    dedim komutanım ben içinden çıkamadım...

    dedi dur ben onların ikisini birden bir gibeyim olay burada kapansın...

    söyledi bölük komutanına... ikisini bir güzel dövdüler... sonra da disiplinsizlikten 7 şer gün diskoya... ( bir nevi askeri cezaevi )

    askerliğim boyunca tutanak tuttum... mahkeme dosyası yaptım... deli şükrüyle uğraştım...
    ···
  11. 61.
    0
    eksi 42 gördüm binler... eksi 42...

    ama güzel yer sarıkamış... doğanın karanlık ve tehlikeli yanı sizi hayran bırakıyor kendine...

    yukarda bahsettiğim deli şükrü geldi bölüğe... siirtli bir adam... 30 unu aşmış... saç sakal birbirinde... arızaı diye levazıma sürmüşler bunu... türkçe bilmiyor...

    fasulyeden takılıyor bölükte... paso sigara içip delaleee delaleee diye türkü çığırıyor depoların izbelerinde...

    arada kaçıyor bölük dışına... yakalıyorlar bunu nöbetçiler falan...

    gene karlı bir sabah kaçtı bu nizamiyeden koşarak... ayağında k.k.k terlikleri ( bilen bilir )

    getirdiler geri...

    dedim şükrü gibecem kitabını yeter... bıktım dıbınakoyim senin vukuatlarından...

    söyledim başçavuşa... o da bölük komutanına...

    bölük komutanı dediğin hiç gülmeyen bir adam... bayburtlu... kertenkele lakabı... ama baba adam ...

    çağırın gelsin şu şükrü bir de ben konuşayım olmazsa gibtiredelim akıl hastanesine ordan da çürüğe...

    şükrüyü allayıp pulladılar... asker kılığına sokup getirdik bölük komutanının kapısına...

    kahveye girer gibi girdi dıbını gibtimin delisi odaya... selam melam tekmil mekmil yok... esas duruşu da akışkan muallaknin... yürüdü oturdu komutanın önündeki sandalyelerden birine...

    dedim söyleyin karşı köyün imdıbına sela versin...

    bölük komutanı bir bana baktı bir şükrüye gözlerinde kıvılcımlar yaratan bir ırkın ahvadı...

    eğildi şükrüye doğru...

    çay söyliim istersen dedi.

    yok dedi şükrü...

    soğuk bişey iç dedi komutan...

    yok allah raziii dedi şükrü...

    bölük komutanı arkasına yaslandı... kendi koltuğunun arkasına doğu baktı... sonra öbür tarafa... dedim bu vuracak bişey arıyo kaçın... bulamadı adam... arkasında bulunan bölük sancağını çekti platformdan...

    lan anasını gibtiiim. oraya binbaşı oturamıyor lannnnn.

    sonrası malum... patırtı kütürtü... bölük sancağı 2 metre... oda dar... kupalar plaketler havalarda uçuştu...

    sonra deli şükrüyü gönderdiler... çürük aldı kurtuldu avradını gibtiim...

    benim askerlik güle oynaya bitti...

    dayak da yedim...

    buradan o başçavuşlardan birine sesleniyorum... o kendini bilir...

    doğuranını gibyim komutanım... beni suçsuz yere onca hizmetime rağmen dövdüğünüz için... bakire kızınız varsa onu gibeyim... yoksa oğlunuzu gibeyim... ne bileyim nefes alan bişey söyle onu gibeyim...
    Tümünü Göster
    ···
  12. 62.
    0
    askerlik bitti.

    geldim gene istanbula.

    aynı sektörde çalışmak istemiyorum ama.

    bir inşaat şirketinde iş buldum.

    o arada bizimkiler gene rize ye yerleşti... kız kardeşim evlendi...

    ben kaldım tek başıma...

    varoşlardan birinde bir ev tuttum... sadece iki oda... her yağmurda akıtan bir dam... akşamları muzlu gofret 1 litrelik kola ve 37 ekran televizyon...

    inşaat şirketinde oynak bir sekreter... patronla kırıştırıyor belli... ona yazılmayayım diye midir bilinmez en yakın arkadaşını ayarladı bana... başladık takılmaya... e haliyle aşk falan... kız ağlayarak itiraf etti bakire olmadığını... dedim allahım körün istediği bir göz sen bana verdin iki göz...

    dedim hiç önemli değil... be bu tür şeylere önem vermem... ( hoyytt nuri alçooo )

    ev boş... gelmeler gitmeler... gel gitler... git geller...

    sonra baktım kayıyor gönlümün tekerleri bu kızın şarampolüne doğru.

    ama kız karanlık... ortadan kaybolmalar... rahatsız eden telefonlar falan...

    dedim sen bişey gizliyorsun...

    dedi yok...

    dedim ben onu bulurum...
    ···
  13. 63.
    0
    gezmeler tozmalar... derken ablalarıyla tanışmalar...

    sonra birgün denk geldi eniştelerinden biriyle tanıştırdı beni... herif tipsiz yüzü yaralı tehlikeli bir adam... bu kıza iyi bak üzme ben de seni üzerim falan diyor bin... evelallah abi falan diyorum... hatta o gün bunlar beraber bir yerlere falan gittiler... bekledim ben bunları kızkardeşimin evinde belki 3 saat...

    geldiklerinde dedim ablana mı gittiniz... dedi yok ben o ablamla konuşmuyorum...

    taşlar yerine oturdu trank diye...

    bostancı dudullu minibüslerinin kalktığı yerin tam karşısındaki kitapçının kapı dışındaki tezgahında sıkıştırdım kaltağı... dedim anlat sülaleni giberim... kafanı demirlere vura vura öldürürüm seni...

    neden geçmişi kurcalıyorsun dedi...

    dedim ananı giberim anlat...

    mutluluk geçmişte değil gelecekte dedi...

    dedim anlat giberim çıktığın yeri...

    zamanında bana zorla sahip oldu dediiii... ben arkamı dönüp yürüdüm...

    beni bir pezevnkmiş gibi kullandı onu anladım...

    adamla başından beri ara ara görüşüyorlarmış onu anladım...

    o adamın yanında beni tufaya düşürülmüş salak durumuna düşürdü onu anladım...

    o adamla o 3 saatte en az iki posta gibişmişlerdir onu anladım...

    karı milleti plan yaparken zarar görecekler üzerinde hakedip haketmememe hesabı yapmıyorlarmış onu anladım...
    ···
  14. 64.
    0
    baba sen naaaaptıınn yaaa :O çok güzel yazıyosun bi solukta okudum amk
    ···
  15. 65.
    0
    suraya bi ayraç koyalim baska zaman devam ederim. guzel yaziyon panpa kah gulduruyon kah huzunlendiriyon.
    ···
  16. 66.
    +3
    ertesi gün bir milattı benim için... ama ben farkında değilmişim...

    izin istedim şeflerimden... kimseye de bişey anlatmadım... şu an bile bunu bilen sadece birkaç kişi vardır...
    birkaç yıl bunu hiçkimse bilmedi...

    sahile indim... büyük bir şarap aldım... içtim... gittim bir daha aldım... onu da içtim... ağladım ağladım...

    eve giderken ezan okundu...

    işemek için camiye girmiştim... herkes tam namaza durmuştu ki başım dönüyor diye caminin girişindeki o halılı kilimli ilk bölmeye attım kendimi... başımın dönmesi geçince ilk defa tanrıyla konuştum hayatımda...

    hak etmediği halde benzer durumlara düşen insanlara neden yardım etmediğini sordum... neden çıkış yolunun ipuçlarını bu kadar gizlediğini sordum... dünyada bu kadar adaletsizliğin olmasına neden göz yumduğunu sordum... eğer bu bir sınavsa ben neden istediğim sorudan başlayamıyorum diye sordum...

    cevap yok tabii... zaten ne zaman cevap verdi ki... onun cevapları içimizde ve etrafımızdaymış... pehhh... aslında kendi de bilmiyo...

    eve geldim.

    uyudum... uyandığımda herşey düzelmişti... kedi aldım eve... bir de ferre izlemek için vcd... uzun süre aşksız kalamazdım...

    aradım anamı... bana karı bulun laannn... dedim...

    anam sen huurlardan uzaklaş ben sana en güzel kızı bulurum dedi...

    buldu da... dediği gibi üstelik...

    7 ayda tanışıp nişanlanıp evlendim o kızla...

    şimdi her şey 50 küsür entry ye sığdırılamayacak kadar kıymetli ve güzel.
    ···
  17. 67.
    0
    mutlu son olmuş ama yazman gerek senin yazmalısın
    ···
  18. 68.
    +2
    yaş otuzbeş... yolun yarısı eder... ilk yarıda yediğimiz gollerin telafisi için uğraşıyorum şimdi...

    kalan yarısını bir gün burada anlatırım diyecem ama... bu saatten sonra ilginizi çekecek bişey olmaz...

    herkesin iyi kötü hikayesi var.

    ve herkes anlatmalı bence...

    bunu anlatabileceğiniz en güzel yer inanın bana burası...
    ···
  19. 69.
    0
    hacı lan urfalı orduluyu sıktımı lan harbı amk
    ···
  20. 70.
    0
    @60... hacı sormak zorundayım... sordum muallaklere... dedim olum hanginiz gibti diye...

    urfalı dedi " baba biz urfalıyız " dedim gibtir muallak... züt gibenin züt gibtirenden tek farkı sıra kendine gelince mızıkçılık yapmasıdır...

    anlamadı davar...

    ordulu tek kelime etmedi dıbınakoyim... sonra ben terhis oldum... onlar ne tak yedi bilmiyorum...
    ···