Bir zamanlar Afrika'daki bir ülkede hüküm süren bir Sirkan adlı bir kral vardı. Kral, daha çocukluğundan itbaren arkadaş olduğu, birlikte büyüdüğü dostu olan Okatiyi hiç yanından ayırmazdı. Sirkan Nereye gitse Okatiyide beraberinde zütürürdü. Okatinin ise değişik bir huyu vardı. ister kendi başına gelsin ister başkasının, ister iyi olsun ister kötü, her olay karşısında hep aynı şeyi söylerdi:

"Bunda da bir hayır var!"

Bir gün Sirkanla arkadaşı Okati birlikte ava çıktılar. Okati tüfekleri dolduruyor, Sirkana veriyor, Sirkan da ateş ediyordu. Okati muhtemelen tüfeklerden birini doldururken bir yanlışlık yaptı ve Sirkan ateş ederken tüfeği geriye doğru patladı ve Sirkanın baş parmağı koptu. Durumu gören Okati her zamanki sözünü söyledi:

"Bunda da bir hayır var!"

Sirkan acı ve öfkeyle bağırdı: "Bunda hayır filan yok dıbına koduğum! Görmüyor musun, parmağım koptu?" Ve sonra da kızgınlığı geçmediği için Okatiyi zindana attırdı.

Bir yıl kadar sonra, Sirkan yabancı insanları önce giben sonra yiyen kabilelerin yaşadığı ve aslında uzak durması gereken bir bölgede birkaç adamıyla birlikte avlanıyordu. Yamyamlar onları ele geçirdiler ve köylerine zütürdüler. Ellerini, ayaklarını bağladılar ve köyün meydanına odun yığdılar. Sonra da odunların ortasına diktikleri direklere bağladılar. Tam biri Sirkanı gibicekken, Sirkanın başparmağının olmadığını farkettiler. Bu kabile, batıl inançları nedeniyle uzuvlarından biri ekgib olan insanları gibmiyor yada yemiyorlardı. Böyle bir insanı gibtikleri takdirde başlarına kötü şeyler geleceğine inanıyorlardı. Bu korkuyla, Sirkanı çözdüler ve salıverdiler. Diğer adamları ise önce gibip sonrada pişirip yediler.

Sarayına döndüğünde, kurtuluşunun kopuk parmağı sayesinde gerçekleştiğini anlayan Sirkan, onca yıllık arkadaşına reva gördüğü muameleden dolayı pişman oldu. Hemen zindana koştu ve zindandan çıkardığı Okatiye başından geçenleri bir bir anlattı.

"Haklıymışsın!" dedi. "Parmağımın kopmasında gerçekten de bir hayır varmış. işte bu yüzden, seni bu kadar uzun süre zindanda tuttuğum için özür diliyorum. Yaptığım çok haksız ve kötü bir şeydi." "hayır" diye karşılık verdi Okati.

"Bunda da bir hayır var."

"Ne diyon gene?" diye hayretle bağırdı Sirkan.
"Bir arkadaşımı bir yıl boyunca zindanda tutmanın neresinde hayır olabilir."

"Düşünsene, ben zindanda olmasaydım, seninle birlikte avda olurdum, değil mi? Ve sonrasını düşünsene, senin yüzünden beni... ”