koskoca bir nesli perişan eden oyun

2000lerin gençliği 90ların gençliğinden her zaman bir adım önde oldu. Milenyum'un adı bile yetiyordu ne de olsa. internet cafelerin çoğalması, bir çok eve bilgisayar girmesi de bu yıllara rastlamıştır.

Milenyum'u 3 geçe bir oyun çıkmıştı piyasaya. knight online. bilinen adı ile nayt. knight online'ın internet cafelere düşmesi çok uzun sürmedi tabi. Her görenin "bu ne len böyle, napıyorsunuz şimdi siz burda, bu oyun ne zaman bitiyor." gibi garip sorularına rağmen başlanıldığında sizi esir alan bir oyundu. Oyun türkler arasında yayıldıkça cafelerde sabahlayanlar, okulu asıp oyuna koşan ergenler çoğalmaya, oyuncu kitlesi de yavaş yavaş değişmeye başlamıştı. Birden etrafımızda, aga 10k pls diye diye dolanan tipler peydah olmuştu.

Hele bir de "olum kızlarda oynuyormuş lan bu oyunu" efsanesi yayılınca oyunun son ihtiyacı olan abazan grupta oyuna eklenince, yabancıların çoğu oyunu terketmeye başladı. Tabi "hi" diyen bir adama "fuck you", "fuck your mother" diyen bir kitle vardı çünkü oyunda. Oyuncu kitlesi değişim gösterdikçe oyuna olan ilgi artıyordu. Gazetelere konu olan Bmw ile oyun karakteri takası olayı bu seferde oyundan para kazanmak isteyenleri çekmişti oyuna.

Ko artık bir oyun değil, bir kazanç kapısı olmuştu. Oyundaki eşyaların ve goldların tl ile satışı yeni bir pazar çıkarmıştı ortaya. Hilesiz
oyun oynayamayanların imdadına da koxp yetişince tam bir şenlik alanına dönmüştü oyun. Bilgisayar ekranında üç beş piksel yer eden item için ailesi dağılanlar, en yakın dostunu satanlar hatta intihar edenler bile olmuştur.

5 tane büyük güncelleme yaşamasına rağmen hala çizgi film havasında olan grafikleri, koxperları, abazanları, ergenleri ile tam apayrı bir dünyadır knight online. Oynayanlar daima yapımcı firmaya sövmekte, bu oyun oynanmaz, bu oyunu oynayan maldır demekte ancak oynamaktan vazgeçmemektedir.