/i/Korkunclu

Korkularımız yaşamımızı yönlendirir.
  1. 16.
    0
    Reserved
    ···
  2. 15.
    +2
    Devam isteyen entry girdin + șuku arșivden çıkartıyorum daha çok var.

    Çoban ilyas'ın, başından geçen gerçek bir olay.

    ismim ilyas, yaşım 32 günece köyünde çobanlık yapıyorum. Sene 1996, yine koyun güdüyorum, yorulmuş ve bitkin durumdayım. O gün yolu uzattım biraz koyunları daha yeşillik yere zütürdüm, saat gece 11 civarı koyunları ahıla kapadım. Eve gitmem için ormanın içinden geçmem gerekti. Tabi şimdiki gibi ışıklandırma yok, zifiri karanlık, el feneri ışığında ilerliyorum, hafif bir rüzgar var. Orman yoluna girince bir titreme geldi, o kadar soğuk olmamasına rağmen titriyordum. Ormanın içinde ıslık sesleri duydum. Yoluma ilerledikçe ses artıyordu. Sağım solum orman, biri bişi yapsa kaçacak yerim de yok, 50 metre ya yürüdüm ya yürümedim bi adam gördüm, hiç de hayırlı birine benzemiyor, şu ileride düğünümüz var, yolumu kaybettim zütürür müsün beni dedi, ormanda düğün mü yapıyorsunuz dedim, gülümsedi iki adım attı, bana hadi gel dedi. Bende korka korka peşinden gittim, ormanın ortalarına geldiğimde ıslık sesleri arttı, ağaçların arasında birşeyler dolaşıyordu ancak el feneri ışığında fazla bişi göremiyordum. El fenerini kapat arkadaşlarım rahatsız oluyor dedi, ışığı kapatmadan son kez adamın yüzüne baktığımda gözbebeklerini normal bir insanın gözbebeğine göre büyük ve kan kırmızı rengindeydi. Işığı kapattım. O an içimden, aklıma gelen tüm duaları okudum, koşa koşa ormanı terkettim, eve gitmeden direk imamın evine gittim. Olan biteni anlattım, bana ah be oğul dedi, sen cin düğününe şahit olmuşsunuz, az daha dursan sana sahipleneceklerdi Allah korumuş dedi. Tabi günlerce kabus gördüm, uykusuz kaldım ama şuan iyiyim. Artık o yolu kullanmıyorum, kullanan da yok.
    ···
  3. 14.
    0
    ilgi var devam et be
    ···
  4. 13.
    0
    ilgi olursa devam ederim șuku
    ···
  5. 12.
    +2
    Yine yașanmıș bir hikaye bir gazeteciden

    ilyas Küçük
    26 Nisan 1958 Gaziantep Doğumlu
    Olayın Yaşandığı Yıl : 1982

    ilyas Küçük Y... Gazetesinde asgari ücretle çalışan sıradan bir gazetecidir. Olayı bildirdikten sonra haber alınamamıştır.

    Gazeteye not defterine kaydettiği yazılar :

    " Köyde bir Allah'ın kulu yok, beni niye buraya yolladınız. Hasan amcanın evinde kalıyorum, ama onlara yük olmak istemiyorum, haberi kimle yapıcam acil dönüş yapın bana. "

    " Az önce akşam ezanı okunduğu esnada bir adam koşa koşa mahalleden geçti, bir süre sonra gözden kayboldu. Dışarı çıkıp araştırıcam"

    " Dün o adamı araştırdım ama hasan amcanın dahi öyle biri olduğundan haberi yok. Köyde nerden baksan 15 kişi var, gece bir Allah'ın kulu dışarı çıkmıyor, arabamın benzini bitti nasıl döneceğim bilmiyorum "

    " Bugün cin sahiplenmiş bir adamın evine gittim, içeri girdiğimde pis bir koku vardı, duvardaki resmi yanlışlıkla düşürdüm, o an yan odadan bir ağlama sesi geldi, kapıyı açtığımda kimse yoktu.. "

    " Benzin almak için yan köye yürüyerek gittim, dönerken bir çobana rastladım, sohbet ede ede geliyorduk, ona kaldığım köy hakkında sorular sorunca benden koşarak kaçtı. Bu köyü gelmeden araştırdım ancak yeterli bilgim yok, tek bildiğim geceleri herkesin cinlerden korkup dışarı çıkmadığı. "

    "Hasan emmi dün sabah tarlaya gidicem dedi gelmedi, kapı çalıyor açıyorum kimse yok. S... Böyle işi, bu köyde bi tak yok. Benzinimi aldım, yarın gece de burdayım, eğer cinler hakkında bi bulgu bulamazsam geri döneceğim"

    "Sabah saat 07:19, camların ve kapıların açılıp kapanmasıyla uyandım, kapının önünden bir gölge geçti, evi aradım bi bulgu bulamadım. Köyde telefon çeken bi yer bulursa sizi arıcam, şimdi dışarı çıkıp bakayım "

    Ses kaydedici cihaza kaydettiği ses|

    Saat 23:00 kapının önünde bir adam var saatlerdir buraya bakıyor, perdeyi kapadım. Aralıktan bakıyorum beni kesiyor. Kafamı çevirmemle adam kayboldu, kapı çalıyor. Açsam mı bilmiyorum (cızırtı) .. Kapıyı açtım kimse yok. Ben şimdi arabaya kadar koşup bu yerden gitmem lazım. (2 dakika sonra) . Bir şey üzerime geliyor, arabayı çalıştıramıyorum, imdaaat imdaaat imdaaat (ses kaydı burda net anlaşılmaz)

    Gazeteci ilyas'dan haber alınmaz, olay yerinde not defteri ve kaydedici cihaz bulunmaktadır. Ancak ilyas yerinde yoktur.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 11.
    0
    Siz uyurken şeytan yüzünüze pis bir koku üfler, sabah kalkar kalkmaz yüzünüzü yıkayın, yoksa işiniz o gün rast gitmez.
    ···
  7. 10.
    +1
    Ölüm yaklaştığında , sizden önce ölen ve küs olduğunuz, daha önce kalbini kırdığınız kişileri odanın kapısında sizi izlerken görürsünüz. Asla kapıdan içeri girmezler.
    ···
  8. 9.
    +1
    beklemedeyiz
    ···
  9. 8.
    +1
    panpa at 3-5 tane daha okuyalım
    ···
  10. 7.
    +3 -1
    Alıntı bir hikaye paylașıyorum iyi korkular arșivden çıkardım daha çok var.

    Bu olay 1980 yılında yaşanan ve 8 jandarmanın başına gelen esrarengiz olaylar derlemesi.

    Tarih : 10 Ocak 1980
    Zaman : Karlı ve Soğuk Gece Yarısı
    Olayı arşivleyen : Jandarma Er Hüseyin Akbulut

    "O gece ekip arkadaşlarımla birlikte Kırşehir'in *** köyüne, gelen telsiz mesajıyla köye yollandık. Komutanımızla beraber 8 kişi o köye gidecektik. Hava puslu, soğuk ve kar yağışlıydı. Ne güzel o gece yatacaktık sıcak sıcak ama anonsla beraber köye vardık. Köye jandarma ekip arabasıyla girdik ama tüm evlerin ışıkları kapalı ve dışarıda bir Allah'ın kulu yoktu. Acaba ne olayı yaşandı da buraya yolllanmıştık bilmiyorduk, az bekledikten sonra komutanımız büro'yu aradı, ancak ulaşılamıyordu. Komutanımız araçtan inelim bir bakalım ne var ne yok dedi, indik ama içimde bir his vardı, kötü bir histi bu. Komutan bize ayrılalım yarım saat sonra burda buluşalım dedi. Ben ve 2 arkadaşım köyün içinde göz kırpmadan dolaştığımız esnada arkadaşım eski bir evin içinde yaşlı bir kadının gel işaretini gördü, bizde apar topar eve girdik, ama ev boştu, zifiri karanlıktı. Kadını aradık bulamadık. Tam dışarı çıkacağımız esnada yaşlı kadının durun dediğini duyduk, arkamızda yüzü net olmayan, gözleri kırmızıyı andıran yaşlı bir kadın duruyordu, hemen dışarı çıktık arabaya doğru koştuk, gördüğümüz şok ediciydi, araba yerinde yoktu, yerde komutanımız ve 5 arkadaşımızın ölüsü yatıyordu. Vücutlarında tırnak izi vardı, gözleri mosmor olmuş şekilde bulduk. Arkadaşlarım korkudan ormana doğru koşmaya başladı, peşlerinden durun diye koştum ancak karın da etkisiyle onları kaybettim. Geri dönüp ölen arkadaşlarımın yanına gittiğinde onları yerinde bulamadım, kan izleri bile yoktu. Soğuğunda etkisiyle bitkin düştüm, hem korku hem şaşkınlıkla soğuya dayanamayıp uyuya kaldım. Sabah beyaz sakallı kısa boylu bir amca uyandırdı beni, bana "komşu köydenim oğul ne arıyorsun burda, çarşıya geçerken gördüm seni ölü sandım" Sonra bayılmışım, kalktığımda bir evdeydim eski bir evdi o yaşlı amca sobanın dibinde bana bakıyordu. Herşeyi ona anlattım, bana "o köye niye gittiniz oğul dedi, o köy büyülü, insanlar sadece çarşıya giderken geçer ordan, tuzağa düşmüşsünüz oğul " diyince başladım ağlamaya, arkadaşlarımızın ölülerini günlerce aradık ama sonuç bulamadık. Her başımı yastığa koyduğumda o gece aklıma geliyor, uyuyamıyorum."
    Tümünü Göster
    ···
  11. 6.
    +1
    Seri seri
    ···
  12. 5.
    +1
    Hızlı devam edermisin kardeşim
    ···
  13. 4.
    +1
    Devam et burdan belki trend olur
    ···
  14. 3.
    -1
    Bir çok cami hocasının dediğine göre, cenaze namazı kılındıktan sonra, herkes gidince hoca ile ölü arasında diyalog geçer. Hocalar dua okuduktan sonra mezardan yardım ve yakarış sesleri duyduğunu söylüyor.
    ···
  15. 2.
    +5
    su içinde yatsın o zaman
    ···
  16. 1.
    +1
    Wattpad'deki kitabımdan alıntılar paylașacağım gittikçe korku artacak .

    Mezara su dökmek ölen kişinin, bedeni çürürken acı çekmesini engellemek için yıllardır uygulanır.
    ···