/i/Korkunclu

Korkularımız yaşamımızı yönlendirir.
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +25 -10
    1-)Cin Kılığına Girmiş Bir Keçi Gördünüz mü?
    Olay, bir köyde geçiyor. Köylünün biri, sabaha doğru bir işini halletmek üzere at arabasıyla komşu köye gidiyor. işini halledip köye dönerken yolda meleyen bir keçiye rastlıyor. 'Herhalde köydeki birine aittir, kaçmıştır' diyerek arabasının arkasına alıyor. Bu arada enteresan bir gelişme oluyor. At, bir türlü gitmiyor. Dehliyor, kırbaçlıyor, ama at bir adım dahi atmıyor. Aklına birden keçi geliyor adamın. Arkasına döndüğünde keçinin kıpkırmızı ve ışıldayan gözleriyle karşılaşıyor. Hemen dua okuyor, can havliyle keçiye bir tekme atarak yere düşürüyor. Keçi düştükten sonra at zembereğinden boşalmış yay gibi yerinden fırlıyor. Adam kendini eve zor atıyor. Ertesi gün köylüler olayın olduğu yere gidiyorlar. Tekerlek izleri keçinin alındığı yere kadar normalken, arabaya alındığı yerde derin tekerlek izleri olduğunu görüyorlar ve sonra yine normal tekerlek izleri... Adam, o gün bugündür, yanına kimseyi almadan köy dışına çıkmıyor.

    2-)Cinlere Namaz Kıldıran imam

    Tokat'ın bir Kazasında anlatılan bir hikaye halk arasında cinlerin görünebilir olduklarına bir örnek olarak anlatılıyor. Hikaye şöyledir: Ulucami imamı, bir sabah namazını kıldıktan sonra dua etmek için arkasını döndüğünde hiç tanımadığı bir grup tuhaf insanla karşılaşır. Alnından soğuk terler akan imam, cesaretini toplayarak, onlara kim olduklarını, nereden gelip nereye gittiklerini sorar. Aralarından biri hocaya, "Biz Oğlan Deresi'nde yaşayan Müslüman cinleriz. Oğlan Deresi'nden Güvercinlik Çalı'na gelin zütürüyoruz. Geçerken, sabah ezanı okunduğunu duyunca namaz kılmak için camiye geldik." diyor. Oğlan Deresi ve Güvercinlik Çalı. cinlerin yaşadığına inanılan iki yerdir.

    3-)Çoban Köpeği

    Akrabamın anlattığına göre çobanın biri varmış. Bu adam, geçimini yetiştirdiği koyunlardan sağlıyormuş. Tabii bu adamın
    bir de köpeği varmış. Koyunlara bekçilik eden bu köpek, koyunları sabah çıkarıp otlatmaya zütürüyormuş. Akşam olunca da eve getiriyormuş. Adam, köpeğinden çok memnunmuş. Adamın bir tek merak ettiği birşey varmış, o da köpeğinin koyunları akşam eve getirdikten sonra yemeğini bitirip ortadan kayboluşuymuş. Adam, en sonunda şüphelenip köpeği takip etmeğe karar vermiş ve ertesi gün adam, köpeği koyunları eve getirdikten sonra yemeğini vermiş ve izlemeğe başlamış. Köpek, yemeği bittikten sonra ormana doğru gitmeye başlamış. Adam, takip ederken köpeği gözden kaçırmış. Ertesi gün yine takip etmiş, bu sefer daha yakın olarak. Köpek, uzak bir yol aldıktan sonra bir mağaraya girmiş. Adam dayanamayıp arkasından mağaraya girmiş ve ne görsün: cinler! Köpeğine, "Hoşgeldinnn kara oğlannn!" dediklerini duymuş. Adam, hemen oradan kaçmış. Ertesi gün, köpek koyunları otlatmaya geldiğinde adam, köpeğe "Hoşgeldin kara oğlan." dediğinde, köpek deliler gibi koşmaya başlamış ve bir daha geriye dönmemiş.

    4-)Çöl Cini

    Arkadaşlar, bu anlatacağım hikaye bir kitaptan alıntıdır. Sizi temin ederim ki gerçektir... Bir tüccar gurubu, mallarını satmak için develerle çölü geçmekteydiler. Vakit akşam olunca çölün aşağı yamaçlarında bir yerde konaklamaya karar verdiler ve çadırlarını kurdular. Çölü iyi bildiklerinden nerde konaklayacaklarını ve nerede su olduğunuda iyi biliyorlardı. içlerinden biri, arkadaşlarına dönerek, "Şu tepenin arkasında su var. Ben, biraz su alıp geliyorum." diyerek aralarından ayrıldı. Aradan belli bir süre geçti ki ne gelen var ne giden. içlerinden bir diğeri, "Ben ona bakmaya gidiyorum. Başına bir iş gelmiş olmasın." diyerek tepeyi aştı ve gözden kayboldu. Bir süre sonra o da geri dönmeyince, diğerleri de gittiler; fakat giden geri dönmüyordu. En sonunda kervanda bulunan genç ve güçlü bir tanesi, yanına kılıcını ve bir arkadaşını alarak tepeyi aştı. Arkadaşı, Aman Ya Rabbi! dedi. Bir kadın var çırılçıplak ve çok güzel. Bizim arkadaşlar da orada eğleniyorlar. Ben de yanlarına gidiyorum. dedi ve hızla güzel kadının yanına koştu. Genç ve güçlü olan onun peşinden ağır adımlarla gidiyor ve onu engellemeye çalışıyordu. Adam, kızın yanına vardığında herkesin parçalanmış ve organlarının etrafa saçılmış olduğunu gördü. O güzel, çıplak bayan da baş uçlarında oturuyor ve cesetlerini kemiriyordu. Adam, öyle korkmuştu ki bir anda dizlerinin üzerine düştü. Bunu farkeden kız, arkasını döndü. Ağzının kenarları kanlı, gözleri ateş kızılıydı. Tırnakları ise bir deveninki gibiydi.. Uzun saçları adamı ensesinden kavradı ve bir hamlede eliyle ciğerini söküp yanına bıraktı.. Kuvvetli olan, bu vahşet sahnesi karşısında sanki kılıcını kaldıramaz duruma gelmişti.. Sonra kız, gözlerini ona dikti. Ayakları yere basmıyor ve inanılmaz hızlı hareket ediyordu. Yaşadığı şoktan eli ayağı tutmaz duruma gelen genç, son söz olarak kendisine yaklaşan cine karşı Allah'a dua etti. Elinde birdenbire bir dua belirdi.. Genç, hızla duayı okudu. Duayı okumasıyla birlikte gökten bir yıldırım indi. Kıza öyle bir çarptı ki; kız, avret yeriden alnının çatısına kadar yarıldı.. Genç, şok içerisinde kervana döndü ve elindeki kağıtta yazan duayı kervancıbaşına gösterdi. Olan biten herşeyi de anlattı. Kervancıbaşı, pek dini bütün bir insandı.. Çöl cinlerini de duymuş olacaktı; ama inancı ve bilgisi zayıf gencin ona sorduğu soru farklıydı.. "Ey kervancıbaşı, bu dua nedir neyin nesidir?" Kervancıbaşı, duayı görünce gözleri faltaşı gibi açılıverdi.. "Ey genç insan, işte kasların ve gençliğinin yetmediği bu hususta sana yardımcı olan dua, bir Kur'an ayetidir. Bu, Bakara Suresi 255'nci ayettir. Yani Ayet El Kürsi... !"

    açıklama:fotoğraf komiğime gitti bende bunu koydum
    açıklama 2:alıntıdır dememe gerek yok bence
    edit 1-) daha çok hikaye isterseniz eklerim isteğe göre
    edit 2-) başlık 13 hikayeden oluşmakta ve daha isterseniz rez almanız yeterli
    ···
  1. 2.
    +4
    Senin yüzünden altıma sıçtım bin
    ···
    1. 1.
      0
      panpa bende hastaneden yazıyorum korkudan bayıldım amk
      ···
  2. 3.
    +1
    Daha varmı lan pekekent
    ···
    1. 1.
      0
      panpa istersen biraz daha araştırıp eklerim
      ···
    2. 2.
      0
      ekledim panpa
      ···
  3. 4.
    0
    tutucak rez
    ···
    1. 1.
      0
      tutmaz panpa
      ···
    2. 2.
      0
      haklısın panpa aslında tutcak gibiydi ama tutmadı
      ···
    3. 3.
      0
      trendde aslında ama fazla tutmadı
      ···
    4. diğerleri 1
  4. 5.
    +6
    Feres vurmuş buna beyler
    ···
    1. 1.
      0
      Güldüm bin
      ···
  5. 6.
    +2 -1
    Ananigibiyim korkudan bayıldim
    ···
    1. 1.
      0
      dimi bende şuan hastaneden yazıyorum çok korkunç amk
      ···
  6. 7.
    0
    Okumayın cinler gibiyor
    ···
    1. 1.
      0
      Pnp profil fotondaki bayanın ismi ne
      ···
    2. 2.
      0
      Veruca james sakın çekme yengen olur
      ···
  7. 8.
    -3
    Kopyala yapıştır cugu
    ···
  8. 9.
    +1
    Rez bakarim sonra
    ···
  9. 10.
    +2
    CreepyPasta amk
    ···
    1. 1.
      0
      creepypasta ne lan
      ···
    2. 2.
      0
      kopyala yapıştır demek istedin galiba evet netden alıntı yani
      ···
  10. 11.
    0
    50 yılın hikayeleri bunlar çalıntı çüğü, google ye korku hikayeleri yazınca çıkıyor bunlar
    ···
    1. 1.
      0
      zaten o yüzden alıntı yazdım herhalde
      ···
  11. 12.
    +2
    Tokatlıyım çügü
    ···
  12. 13.
    +2
    Fotodaki teyzeye 4 posta helal et
    ···
    1. 1.
      0
      helal olsun panpa bende ne ekgib diyorum meğer buymuş
      ···
  13. 14.
    +1
    Daha yok mu amk
    ···
    1. 1.
      0
      panpa şimdi ekliyecem
      ···
    2. 2.
      0
      ekledim
      ···
  14. 15.
    +1
    vunnaperre
    ···
  15. 16.
    +4
    bu biraz uzun
    5 -) part 1:

    bundan yıllar önce bizim köy mezarlığına alkol almak için gitmiştik. genelde mezarlıkta kimse olmadığı için gençler burayı seçerler ailelerinden uzak ve rahat oluyor diye. her şey yolunda mezarlığın duvarında üç arkadaş oturuyoruz ve sohbet ediyoruz. derken güzel sohbet kafalar çıtır bir şey fark ettim. yanımızda olan diğer arkadaşımız hiç sohbete katılmıyordu ve mezarlığa doğru bir yere odaklanmış gözlerini kırpmadan bakıyordu. kendisine "kanka ne yapıyorsun ya sen" dediğimde bir iki saniye durup gözlerini bize çevirmeden "orada" dedi. bir anda kan beynime çıkmıştı ve gözlerim yaşarıp tüylerim diken diken olmuştu. kendisini sertçe dürtüp "lan saçmalama bak ne diyorsun sen?! ne orada!?" diye bağırdım zaman birden ayağa kalkıp "aaaa!!" diye bağırdı ve mezarlığın içine doğru depar atarak koşmaya başladı. biz ne olduğunu anlamadan karanlıkta kaybolmuştu bile. faruk ve ben mezarlığa peşinden gitmek için cesareti kendimizde bulamayıp köye doğru koşmaya başladık ve gördüğümüz ilk kişiye yaşadıklarımızı anlatacaktık. köy kahvesine ulastığımızda bir şok daha yaşadık ve karşımızda gözlerini bize doğru dikip bakan az önce mezarlıkta bıraktığımız arkadasımızı görmüştük. bu nasıl olabilirdi ki o'nun bizden daha önce oraya varması imkânsızdı.
    ···
  16. 17.
    +3
    part 2-)yanına doğru korkarak yaklaştık ve "sen bizimle oyun mu oynuyorsun o mezarlıktaki hareketlerin de ne demekti?" diye sordum. suratımıza şaşkınlıkla ve ne olduğunu anlayamamış bir tavırla "neden bahsediyorsun kanka sen, hiç bir şey anlamadım" dedi. "lan az önce mezarlıkta içiyorduk birden bire bağırarak mezarlığa doğru koşmaya başladın dalga mı geçiyorsun bizimle sen" dediğimde kahve sahibi yaşlı amca kulak misafiri olduğu bu olaya aradan atlayarak bir şok daha yaşamamıza neden olacak cümleyi kurdu "bu çocuk tam iki saattir burada yeğenim" yıkılmıştık. tam üç saattir beraber takıldığımız adam aslında hiç bizimle olmamıştı. peki o yanımızdaki arkadaşımız sandığımız bizimle beraber alkol alan kim, bunları düşünmek cıldırmama neden olabilirdi. sakin olup durumu anlatmaya çalıştım ve herkes şok olmuş bir biçimde bizi dinliyordu. bu yaşananlar herkesi derinden etkilemişti fakat bize inanamıyorlardı.

    gece eve gitme saatim geldiğinde beraber olaya tanık olduğum arkadaşımın da benimle beraber kalmasını istedim, çok korkuyordum. ne yapacağımı bilemiyorum. beraber eve girdiğimizde tüm ışıkları açtık tv'yi de eglenceli bir kanala zaplayıp olayın etkisinden az da olsa kurtulmaya çalışıyorduk. bu gece kesinkikle uyuyamazdık.

    aradan bir iki saat geçmişti, biz sakince oturup tv izliyor olayı hatırladıkça gözlerimiz doluyor tüylerimiz dikiliyor sadece sabah olsun istiyorduk. saat gece 3 sıraları falan esrarengiz bir şekilde çalan kapının sesiyle birden ayağa kalkıp birbirimize baktık. faruğun suratındaki çaresizliği görmem kendi çaresizliğimin aynasıydı. kim di gelen? bu saatte kim gelebilirdi? pencereden perdeyi aralayıp baktım ve hayatımda bu kadar hiç korktuğumu hatırlamıyorum. "o" kapının önündeydi. mezarlıkta bıraktığımız aslında hiç yanımızda bile olmamış arkadaşımız kapının hemen önünde bekliyordu. 10 dakika geçmişti ve kapı sesi her defasında biraz daha şiddetli bir şekilde çalınıyordu. açmamaya kararlıydık, açamazdık, başımız beladaydı. "o" bizimle uğraşıyordu.
    ···
  17. 18.
    +4
    part 3-)
    biz artık korkunun tamamen üzerinde bir şey yaşıyorduk. biz açmadıkça o çalmaya devam ediyordu. bir zaman sonra kapı sesi kesilmişti. faruk ve ben evde hiç birbirimizin yanından ayrılmıyor ve kâbusun bitmesini, adeta rüyadan uyanmayı diliyorduk. ortalık sessizleşmişti kapı artık çalmıyordu. televizyonun sesini kısıp etrafı dinliyor sanki dilimizi yutmuşçasına konuşamıyorduk bile.

    gecenin ikinci şoku elektriklerin kesilmesiyle başladı. iki saniyelik bir kesinti sonrası etraf tekrar aydınlanmıştı. biz birbirimize sarılıp dua etmeye başladık. başka elimizden bir şey gelmiyordu. elektrikler tekrar kesildi ve tekrar geldi. bir saniyelik aralarla ışıklar sönüp tekrar yanıyordu. artık sadece ölmek ve bu olaydan kurtulmayı diliyordum. işıklar daha sık aralıklarla yanıp sönüyordu. dış kapıdan gelen tıklama sesi tekrar başlamıştı ve ses dış kapıdan oda kapısına geçmişti. " o içerideydi" oda kapısını çalıyor ışıklar yakıp söndürüyordu. birden ışıklar söndü ve kapı kendi kendine yavaş yavaş açıldı. faruk ve ben birbirimize sarılıp kapının olduğu yere bakmamakta gayret ediyorduk. kapı sonuna kadar açıldı ve içeri bembeyaz yüzlü, parıl parıl parlayan kırmızı gözleriyle kulakları büyük ve sivri, dudakları olmayan ve dişleri sivri sivri bir mahlûk üzerimize geliyordu. sivri ve uzun tırnaklarıyla elinde tuttuğu eğri eğri sopasını bize doğru uzatarak "siz" dedi.
    ···
  18. 19.
    +3
    son part
    korkudan bağırıyor fakat sesimiz çıkmıyordu. ağlıyor ve sadece çaresizce yüzüne bir kez baktığımız mahlûkun kalın ve çatallı sesini duyuyorduk. devam etti " siz, bu gece cehennem için çağırıldınız, orada artık sizin için bir oda ayrıldı ve ben de sizi oraya zütürmek için görevlendirildim, şimdi benimle gelecek ve işlediğimiz günahların cezasını çekeceksiniz" diyerek iyice yanımıza yaklaşmıştı. etrafımızda madde, mekan ve zaman birden yok olmuştu sadece o yüzüne bile bakamadığımız mahlûkla aranızda bir metre bile yoktu. birden ikimiz de bayılmıştık ki ter içinde kalmış vücudumla sabaha bağırarak uyanmıştım. her şeyin bir rüya olduğunu anladığımda tamamen rahatlamıştım ve büyük bir ohh çekerek güneşin verdiği huzur ile güne başladım.
    ···
    1. 1.
      0
      Seri devam
      ···
    2. 2.
      +1
      tamam başka bir seri bulup ekliycem panpa sem istersinde ben eklememmi
      ···
  19. 20.
    +1
    Rez pan0a
    ···