-
201.
0eve girdim, annemle atakan oturmuşlar, annem çay getirmiş içiyorlar, atakan son derece efendi biri gibi oturmuş, iyi aile çocuğu edalarında çayını yudumluyor, ben ayakta böyle mal gibi buna bakıyorum, oturdum, buraya niye geldin dedim, sende bir emanetim vardı dedi, almadım hiç ordan dedim en son senin odandaydı dedim, ayağa kalktı, tamam öyleyse dedi nefret dolu bir bakış attı bana ve kapıya yöneldi, tuttum omzundan nereye gidiyorsun birader dedim, aradığım burda değilse başka yerlerde arayacağım dedi, önce dedim bana hesap vereceksin, herşeyi baştan anlatacaksın, annemle babam endişeli gözlerle bizi izliyorlar, tamam dedi, tekrar oturdu yerine, özel konuşabilirmiyiz dedi, gel dedim, mutfak tarafına geçtik, ilk sorumu sordum ve yatağımın altından çıkan neydi dedim, aynısından akif'in evinde de buldum bize neden bunu yaptın dedim, gözlerime baktı dik dik ve bana ihanet ettiniz dedi sadece, neyin ihaneti birader dedim, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezken bu yaptıkların nedir senin dedim, sen bu işlere bu illetlere nereden bulaştın sen böyle biri değildin dedim, duymuyordu sanki beni, sadece kendi anlatacaklarını düsünüyor gibiydi, o kitabı ve kolyeyi nerden aldığını anlatmaya başladı
-
202.
0atakan yanımdayken sürekli bir bunalma hali oluyordu bende, belki bu yaşananlardan dolayı, ondan nefret etmemden dolayı, belki de yine işin içinde başka şeyler vardı artık herşeyden süpheleniyordum cünkü gördüklerim yasadıklarım kolay şeyler degildi, vardık üniversiteyi okuduğum şehre, içimi bir mutsuzluk kaplamıştı gerek rüyalarımdan dolayı gerekse herşeyin başladığı yer olduğu içindi sanırım, bir işhanına geldik, eski püskü pis bir işhanıydı, iki kat çıktıktan sonra bir kapının önüne geldik atakan burası dedi, sadece isim yazıyordu, içeri girdik, adam atakanı görünce ters ters baktı, bir sorun mu var dedi, atakan bir taraftan bana bakıyor yan yan, bir taraftan adama birşeyler anlatıyordu, adamın internet sitesi dahi var medyum *** diye geçer, ifşa yasak diye bir de böyle pisliklerden uzak durun diye vermiyorum şu anda, adam sonra bana baktı o hareketleriyle gel bakalım buraya dedi, adamın yüzüne bakmak bile insanın icine bir ızdırap veriyordu, yavaş yavaş vardım yanına kurtuluşum mu olacaktı yoksa zaten battıgım bu aleme en dibe kadar beni çeken biri mi olacaktı bu adam bunu düsünüyordum oraya varana dek bu adamı görünce artık sunu düsünmey baslamıstım, daha ne kadar batacaktım pisligin icine
-
203.
0asıl oluyor bu dedim, ecenin amcasına gideceğiz dedi, o adı burda anmak dahi istemem, yılan dilli adamın tekiydi, kardeş dedim, seni şurda parçalamıyorsam tek sebebi son umudumun sen olmasıdır dedim, ben pislikten kurtulmaya calısırken sen beni bu pislikleri baslatan adama zütürüyorsun dedim, benim bilgim kısıtlı dedi, ben neyim ki dedi, ulan dedim madem hiçbirşey değilsin başıma bunları nasıl açtın diyorum, farkediyorum annemle babam içerden bizi dinliyorlar, eğer imkanım olsa herseyi basa sarardım ama, nefret gözümü bürümüştü dedi, peki dedim gidelim, ne olabilirdi ki daha, zaten bu adamlar yüzünden hayatım altüst olmuş korkacak ne vardı ki, o an aklımdan şu geçti bütün bunları bana yaşatan ve içi nefretle dolu olan bir adam acaba doğruyu mu söylüyordu yoksa beni daha büyük bir pisliğin içine mi çekmekti amacı, ama ona güvenmekten başka ne yapabilirdim ki, üniversiteyi okuduğumuz şehirdeydi bu kız ve amcası, oraya gidecektim bütün bunların sebebi olan adamla, bir başıma sonunu bilmediğim bir yolculuğa çıkacaktım, babam gelmek için cok ısrar etse de sadece ikimizin gitmesi gerektigini söyledim ve evden çıktık atakanla
-
204.
0gözlerinde artık o nefreti göremiyordum sadece bitmiş bir adamın gözleriydi karşımdakiler, sen dedi ettiğinden fazlasını buldun, atakan dedim sana yalvarıyorum, ben haftalardır ızdırap yaşıyorum, hayallerimin almayacağı şeyleri gördüm, kurtar beni dedim, yapamam dedi, ne diyorsun sen birader, ne diyorsun, bu rüya alemine tıkılıp kalmışım, kimseye anlatamıyorum, nerden gelicekleri belli olmuyor, anam babam uyku uyumuyor her gece benim arapça bağırmalarıma kalkıyor, en bilindik hocaya dahi benim yüzmden zarar geldi, öz dedem beni evinde istemiyor, ucubeden farksız olmuşum, okul hayatım bitmiş, daha 3 ay önce dünyanın en mutlu insanıyken düştügüm duruma bak, sadece bir kız içinmiydi bunlar, bunların binde birini yaşayacagımı bilsem o sahilin yanından geçmezdim dedim, bir çaresi var dedi ancak buna ne senin ne benim gücüm yeter dedi, nedir o dedim, onlar seni alıp dağlara zütürmeden, sen onları yok edeceksin dedi
-
205.
0ben bir dönem nuran diye bir hatunla takılmıştım, bu kızla takılma hadisesi de şöyle oldu, eve yeni çıktığımız zamanlar bu kızı sahilde görürdüm devamlı içerken, o da mal apaçi arkadaşlarıyla takılırdı sahilde, arada beni kestigini farkediyordum, zütüm de kalkmıyor değildi hani, o zamanlar atakanla cok sık takılırdık yeni ev arkadaşı olmuşuz kendimizi bişey zannediyoruz, genelde beraber içerdik yani yedigimiz ictigimiz ayrı gitmezdi, birgün gidip kıza açıldım, birkaç günlük birşeyler yaşadım yani biraz da şerefsizlik diyebilirsiniz yaptığıma, eve attım bikaç kez sonrasında bıraktım bu kızı, meğer bizim atakan bu kızdan hoşlanıyormuş gerçekten ciddi birşeyler düşünüyormuş ama ben kıza açılınca laf etmemiş, saygı duymuş, taaki ben kızı eve atıp sonra kızı bırakana dek, tam da onun odasına kapandıgı zamanların başına rastgeliyor bu olay, ondan sonra yüzüme gülmüş ama benden nefret etmiş, bu kitabı almasında da bunun etkisi çokmuş, zaten ailevi problemleri olan biriydi, beni kendisine çok yakın görürken bu yaptığımı yedirememiş, ee ben bilseydim asla o kızla birlikte olmazdım, atakan bir taraftan ağlıyor bir taraftan anlatıyordu, peki dedim hala nefret ediyor musun benden
-
206.
0çalıntı bu quantumun hikayesi muallak
-
207.
0olm benım değil dedim ya amk
-
208.
0bu ilk olarak ece diye bir kızdan bu şeyleri öğrenmeye başlamış, derken iyice kızla muhabbeti ilerletmişler, bu kızın bir amcası varmış, kız çok övmüş amcasını, her cesit ilimi bilir amcam diye, adam bu işlerin uzmanı ama hep kötülük için kullanıyor ancak kendini atakan'a öyle tanıtmıyor, bu kitabı ve kolyeyi buna veren o adammış, dedim malmısın da alıyorsun belki kitaptan kurtulmak istiyordu birinin isteyerek alması gerekiyordu o da sendin komplo teorileri kuruyorum kafamda, ilgimi çekti diyor, adam buna övmüşte övmüş kitabı, işte her türlü isteğini yaparsın, herksen üstün olursun falan diye, yılan gibi diliyle etkilemiş, kolyeyle de kitabın direk bağlantısı varmış, kitabın icindeki bazı ritüelleri yapmak icin bu kolye gerekiyormuş, bu odada geçirdiği o saatlerde hep bunları denemiş saatlerce, günlerce, adam buna şöyle bir şey öğretmiş ve tembih etmiş, kimin yanında olacaksan bu tarifi yap eğer sana bir kötülüğü dokunursa onu cezalandırırsın demiş, bu yüzden akifle benim yatagın altında cıkan seyleri daha öncesinde koymuş, peki dedim benim sana ne gibi bir ihanetimi gördün, gözlerimin icne baktı anlatmaya başladı
-
209.
0quanttum reyizin lan bu amk hirsizi
-
210.
0Çalıntı huur çocuğu yazma lan bin
-
211.
0hoca bana baktı, sonra kapıya yöneldi kapının dibine gelince durdu, arapça birşey söyledi, dışardan ses gelmedi, hoca bağırarak bir kez daha söyledi, yine ses gelmedi, sonra *** senmisin dedi babamın adını söyleyerek, benim hocam dedi, kapıyı açtı hoca dışarda gerçekten babam duruyordu, hoca gir içeri dedi, bir taraftan babamın ayaklarına bakıyor ve eve girebilecek mi onu kontrol ediyor, ayakları normaldi ve eve girmişti, gerçekten babamdı, telaşlıydı, oğlum dedi sarıldı, ne oldu baba dedim, iyisin değil mi oğlum dedi, iyiyim baba gecenin bu saatinde ne yapıyorsun burda dedim, bizim evin yakınında depomuz vardı orda yangın çıkmış, kullanmıyorduk depoyu, yıllardır öyle duran depo cayır cayır yanmış, babamda benim odamın yanmasından sonra depo da yanınca korkmuş ben iyimiyim diye bakmaya gelmiş, bu olaylarla alakası var diye düsünmüş, benim yanımda hiçbirşey yok sadece gömlek ve pantolonla gelmiştim hocanın evine, öyle duruyorum hoca evinde, cep telefonu cekmiyor, hocanın ev telefonu dahi yok, tv yok, adam elektrigi sadece ışık icin kullanıyor, sadece oturup devamlı okuyan biriydi zaten, devamlı düsüncelere dalıyor gibiydi, baba dedim annem nerde ne yapıyor, oğlum dedi seni buraya getirince anneni de dedengile zütürdüm, yalnız kalmasın diye dedi, cok iyi yapmışsın baba dedim, evde annemin yalnız olmasını düsünemiyordum bile, baba dedim dışarda tuhaf birşey gördün mü, hayır oğlum dedi sadece yolda gelirken önüme bir keçi çıktı köyün girişinde birden durdum indim baktı keçi yoktu bende yaban keçisidir diye tekrar binip geldim dedi, o gece babamda hocanın evinde kaldı sabaha kadar uyumadan oturduk
-
212.
0kapıdan bana baktıklarını görüyordum, hoca sadece sesli bağıra bağıra okuyordu pencerenin önünde ayakta, bana bakanların en önünde gelin duruyordu, kapıdan içeri giremiyor beni çağırıyorlardı, o kadar cezbedici bir sesleri vardı ki, kapıdan onlara bakıyordum, gelin bana bakıyordu arkasındakiler bana bakıyordu hiç kımıldamıyor sadece çağırıyorlardı, gel diyorlardı, dağlara gidelim diyorlardı, sadece gözlerini görebiliyordum gözlerinin konumundan boylarını anlayabiliyordum, gidiyordum onların yanına, beni zütüreceklerdi, kendimi teslim ediyordum, hocanın okuduklarını duymuyordum, sadece onlara gitmek onların olmak istiyordum, ilerliyordum çıkış kapısına, hocanın sesiyle irkildim dur dedi, hakim olamıyordum kendime gitmeliydim, hoca geldi önüme geçti kapıya doğru okudu okuyor bir taraftan nefesini kapıya veriyordu, kapıdan bir çığlık yükseldi gözler kayboldu hoca kapıyı kapattı bitkin düşmüştü, biraz kendine geldikten sonra, gelin neden onların arasında dedim, onu sana koruyucu tayin ettim dedi, onları uzaklaştırmak için kendini feda etti oğlum dedi, koskoca adam ağlıyordu gözlerinden boncuk boncuk yaşlar akıyordu, onu aldılar dedi, ben sadece korkulu gözlerle bu yaşlı adama bakıyorum, sadece ikimiz kaldık ve sabaha saatler vardı, hocanın elinde kolyem gözüme çarptı bunu istiyorlar dedi, neden dedim, seni almak için dedi, evi mühürledim oğlum dedi, lakin sabah olana kadar dışarı çıkamayız artık bana da düşmanlar dedi, sonra kapı çaldı, hoca kimsin diye seslendi, gelen ses babama aitti
-
213.
0hoca pencerenin önüne gitmişti, birşeyler orda dolanıyor, sesler geliyor, gülüşmeler geliyor, ben evde ve üniversitede oldugum zamanlarda her zaman onların yanımda olduklarını bilmek korkunç birşeydi, kendi kendine düşündüm bunlar hep yanımdamıydı diye, gözlerimden yaşlar aktı, bir rüzgar uğulduyordu sanki, gırtlaktan gelen arapça olduğunu tahmin ettiğim bir lehçeyle sesler bağırışmalar, nefret uyandıran bir ses geliyordu, hoca gözlerini pencereye dikti gözlerini kapattı birşeyler okuyor, bu sefer sesli, bağırıyor, dışardan hocaya gülüyorlar, hoca bağıra bağıra okuyor, dışardan daha sesli gülüyorlar, ama bu gülme normal bir gülme değil, nefretle dolu korkunç bir gülme, şiddetli bir rüzgar var dışarda, sesler seslere karışıyor, hoca okumaya devam ediyor, arkamı dönüyorum, hocanın gelini yok, hocam diyorum bağırıyorum beni duymuyor sadece pencereye bakarak okuyor, o okudukça dışardan gelen gülüşmeler artıyor, gelini arıyor gözlerim, odamın kapısından bakıyorum, dış kapının açık olduğunu görüyorum, kapıdan bana bakıyorlar
-
214.
0fazla ayrıntı vermeyeceğim, kendimi kötü hissettiriyor, ayrıca sizin için de uygun olmaz, ben katil değilim dedim, sen katilsin dedi 7 sülalene geleceğiz, 7 sülalenden intikam aldıktan sonra seni rahat bırakacağız diyor, katil değilim dedim, sadece 7 sülalene geleceğiz diyor, sizi öldürürüm dedim, hepimizi mi dedi, mumlar öyle bir alev aldı ki o korkuyla hepsini devirmişim, perde tutuştu, babamgil koştu kurtardı beni dışarı zor attık kendimizi
dışardan odamın yanışını seyrediyordum, hersey o odadaydı, kitap, kolye hepsi içerde kalmıştı, elbiseler falan umrumda değildi, son umudum olan o kitap cayır cayır yanıyor ben onu seyrediyordum, alevler öyle şiddetliydi ki, sanki alevlerin üzerine biri sürekli benzin döküyordu, sanki bir ateş topu odayı kaplamıştı, sadece izliyordum, yanımda babam ve annem ile, konu komşu dışarı çıkmıştı, itfaiye geldi uzun uğraş sonucu söndürmüştü odayı, diğer yerlere sıçramamış kimseye zarar vermemiş sadece benim odam alevlerin arasında kalmıştı, sevinsem mi üzülsem mi bilemiyordum, yorgun bir halde eve çıktık, aşagıda 1 kelime etmemiştik ne babam sormuştu yangının nedenini ne annem, sadece kaygılı, bitkin gözlerle odamın yanışına bakmışlardı, yukarı çıkınca sordum babama merak etmiyormusun neden çıktıgını diye, sadece başını öne eğdi hiçbir şey söylemedi, oturduk salonda ücümüz, ne zaman kurtulacagım baba dedim aglıyorum bir taraftan, bilmiyorum oğlum dedi, bilmiyorum, odaya hiç girmedim o gece, sabaha kadar uyumadım, sabah ezanıyla beraber odaya girecek cesareti kendimde buldum ve son durumunu görmek için odaya girdim -
215.
0kitabı sadece sözlükten tercüme etmek anlamak çok zordu, harflerin hepsi birbirine benziyor zaten, ancak ilk sayfadaki ateş ilmi yazısını görünce bunun pekte tekin olmayan bir kitap olmadığını anlamak zor değil, sayfaları çevirdikçe şaşkınlığım arttı, birbirinden çok alakasız şekiller vardı sayfalarda, boyama kitabı karalayan cocuk gibi, harf harf çevirmeye çalışmaktan bıkıp sadece resimlere bakıyordum, sonlara yakın bir sayfa da muma benzer şekiller gördüm, resimde tam 28 tane mum vardı, aklıma direk atakanla o gece yaptıgımız ayin geldi, o gün de atakan 28 mum kullanmıştı, demek ki o ayini bu kitaptan öğremiş, oturdum 2 saat tek tek bu sayfayı çevirmeye çalıştım, bu bir ritüelmiş, bazı varlıklarla iletişime geçmek için bu mumlar bir kapı görevi görüyormuş, bu mumlardan yükselen duman, onlara bir beden sağlıyor ve bu duman vasıtası ile iletişime geçilebiliyormuş, o gece atakan bana sessiz olmamı söylediginde buna istemeyerekte olsa uymadıgım icin, o varlıklardan cocuklarının birini istemeden de olsa öldürmüşüm, en azından o geceden sonra olaylar arttıgı icin böyle düsündüm, bu yüzden benden intikam istiyorlardı cocukları icin, karar vermiştim kendim bu ritüeli tekrar yaparak hicbirseyin suclusunun ben olmadıgımı onlara anlatacaktım, bu derece kurtulmak istiyordum onlardan
-
216.
0Reserved
-
217.
0kitabı açtım, yanına sözlüğü koydum, ilk olarak kitabın başındaki 2 kelimeyi sözlükten arayıp buldum, ateş ve ilim çıkıyordu, ateşin ilmi demek oluyordu bu sanırım, sonra atakanın söylediği sayfadaki kelimeleri tercüme etmeye çalıştım ancak bunların karşılıgı yoktu harf harf tercüme ettim, tuhaf kelimeler çıkıyordu, bunlardan biri de atakanın bahsettiği 5 isimden biriydi, 3 harfli bir kelime isteyen olursa söyleyebilirim, atakanın söyledigi sayfadaki başlıgı tercüme edince yok etmek oldugunu gördüm, yok etmek yazan bir sayfanın altında, atakanın söyledigi isim vardı, atakan bana onlardan birini yok ettirmeye calısıyordu o zaman, peki neden bana yaptırıyordu bunu, onun aklına benim kitabın heryerini acıp inceleyecegim gelmemişti sanırım, direk onun dedigi sayfayı acıp yazıları yazıp yakarım diye düsünüyordu, ilk sayfayı actım, rüyamda gördügüm gözlere benzer bir resim vardı sadece tasvirdi, o sayfanın capsini atarim isteyen varsa
-
218.
0tek tek çevirdim o sayfayı, malzemeleri ayrıntılı vermek ne kadar doğru bilmiyorum ama yine de söylüyorum, 28 tane mum, ifritler tarafından lağvedilmiş bir kolye, herhangi bir kolye olabilir bu sadece boynunuza takacagınız ve üzerine resminizi koyabileceginiz bir şekli olsun yeter, ve o kitapta yazan sözler ile, çagırmak istediginizin adının yazılı oldugu kagıtlar, bütün mumları hazırladım ve kitapta belirtilen ayrıca atakanda bizzat şahit olduğum şekli yaptım, ortasına kendi resmimin olduğu kolyeyi koydum, isimleri yazdım, ışıkları kapattım, mumları yaktıkça tekrar atakanın evinde olan şey olmaya başlıyordu, yani bir hayli boş olan odamda, istemsizce dolaşan binlerce gölge vardı sanki, ama sadece mumlara odaklanmalıydım, başka yere bakmamalıydım, bu tehlike arz ederdi, kitaptaki sözlerin türkçe okunuşlarını da bir kagıda yazdım yani türkçe anlamlarını değil sadece nasıl okunduklarını türkçe olarak yazdım ve ordan okumaya başladım, o sözleri okuyup arkasından birinci ismi okudum, sonra sırasıyla aynı işlemi diger isimlere de uyguladım
-
219.
0odaya girdim, her yer simsiyah, aslında odaya girince yine bana bir oyun oynayacaklarını düşündüm, eskisi gibi korkmuyordum onlardan, çünkü okulumu mahvettiler, ailemi mahvettiler, en fazla ne yapabilirlerdi ki, herşey harabeye dönmüştü, ayağımın altında bir fazlalık hissettim, ayağımı kaldırıp baktığımda kolyem yerde duruyordu, ancak simsiyah olmuştu, kitabı arıyordu gözlerim ama o yangından yanmadan cıkması imkansızdı, kolyemin kapağını açtım, resmim hala duruyordu ancak, o ana kadar yaşadıklarımdan en ürkütücüsüydü belki de, resmimin alın kısmında o yazı vardı bu sefer rüya degildi herşey bizzat oluyordu, rüya ile gerçegi karıstırıyordum sanki, yazı kül ile yazılmıştı, kolyem kapalıydı, resim sağlamdı peki o yazıyı oraya kim yazdı neden yazdı, artık bu soruları sormuyorum, cünkü biliyorum onlar yaptı, hatta ismiyle söylersem 5 inin arasından yapan *** olmalıydı kesinlikle, bu kolyeyi hocaya zütürmeye karar verdim, cebime koydum, babama hocaya gitmek istedigimi söyledim tamam oğlum dedi, benden cok o bıkmıstı ama birsey söyleyemiyordu iste, ne yapabilirdi ki, onlardan kime bahsedebilirdi, deli damgası yerdi belki de
-
220.
0Yaz
-
kadının ne hakkı olabilir
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 02 01 2025
-
560binlik yazarın başlıklarını gizleyen eklenti
-
kadın hakları savunan erkek
-
memati bukadar sure girmemesi anormal
-
karıların internette özgürce fikirlerini yazması
-
bugun bi tene bile kupon tutmadi
-
bu karı 55 yaşındaymış lan
-
yillar sonra yemiden giris yaptim
-
milli fiyasko
-
titö koy grubin ismini
-
560 bin yaş 30 ama zekası
-
mümtaz reis
-
592tlyle the shining filmiyle nasil baglanti
-
video tmp name yok
-
memati kayrayla bulustuktan sonra kayip
-
inci sözluk haber sitesi yapmislarr
-
gibi denilen diziyi izleyen en hafif tabirle
-
ben canım çekmesin diye karılara bakmıyorum
-
yıllık izin ve rapor yenilendi
-
yıl 2025 oldu ama sözlük her 12 geldiğinde çöküyor
-
fatihler devri bitti
-
olay ne memati ne 560tlsi olan adam
-
on saniyeden fazla erkekle göz teması kuran kadın
-
böyle yaşamanın gerçekten hiçbir manası yok
-
kurt kardeslerimin
-
vermeyeceksen açma kızım
-
selam ben homelander izlyien bir yikik
-
560bin tl olan adam en azindan kulturlu
-
intihar önleme timi
- / 2