-
176.
0bu mumları telefon gibi düşün dedi, çok eski zamanlardan beri bu mumlarla haberleşildi dedi, ben sadece dinliyorum, içimden sure okuyacak oldum, daha okumadan sakın dedi, ne diyorsun dedim, o yapacagın seyi yapma dedi, artık düsünmüyordum da sadece atakanı dinliyordum, istersen sana gösterebilirim dedi, göster dedim, sesi öyle ikna ediciydi ki yaptıgımız seyin cok kötü birsey oldugunu anlayamıyordum o anki pgiboloji ile, mumları cıkardı 28 tane mum vardı, bunları yakmaya başladı, mumlar yandıkça odanın icinde gölgeler hareket ediyor gibi geliyordu, bu mumlardan bir şekil yaptı isteyen olursa şekli de söylerim ancak su anda söylemem dogru olmaz, kolyesini cıkardı, bu seklin ortasına koydu, ışıgı söndürür müsün dedi, söndürdüm, otur yanıma dedi, ses cıkarma, icinden bazı seyler söyleme, sadece dur dedi, birseyler söylemeye basladı, o birseyler söyledikce mumlar sönecek gibi oluyor alevi azalıyor sonra daha da siddetli yanıyordu
-
177.
0çıkardı kolyeyi açtı içini atakanın resmi vardı gözleri yerindeydi boncuk falan yoktu, kolyeye bakakalmıştım, sen bu resmi nasıl gördün dedi, oglum dedim bu o kolye degil dedim gözlerin kegib yerinde boncuklar vardı dedim, hayır dedi bu aynı kolye dedi, ancak farklı olan tek şey var dedi, nedir dedim, onların sana bakış açıları dedi, kimlerin dedim ne diyorsun oğlum dedim, onlar dedi, diğerleri, kardeşim dedim bak içki içen boş bir adam olabilirim ama lütfen dedim böyle şeylerle korkutma dedim, ben korkutmuyorum dedi aksine sana yardım ediyorum dedi, acık konusacagım dedi, seni sevmeyenler var, o gördügün kabuslar bunla alakalı dedi, peki dedim sen beni sevmiyormusun arkadasın degil miyim seni görüyorum rüyamda dedim, onun ben oldugumu nereden biliyorsun dedi, sana isimlerini söyleyecegim dedi sen de bize katıl dedi, oglum siz kimsiniz dedim size niye katılıyım dedim, bana 5 tane 3 er harfli isim söyledi isteyen olursa bu isimleri yazarım, bunlar kim ne bicim isim dedim arkadaşlarım dedi
- 178.
-
179.
0alarm çaldı uyandım, ter içindeydim sürahiyi kafama diktim, artık iyiden iyiye pgibolojim bozulur olmuştu, rüya ile gerçeği yaşıyordum, o gün gelince atakanla konuşmaya karar verdim, kafamdaki herşeyi soracaktım, aklıma gelip bir türlü dillendiremediğim şeyler vardı, ona odasına girdiğimi söyleyenler kimdi, o resimde ki boncuklar neydi, mumlar neydi, odadan niye çıkmıyordu, kafamda bir sürü tilki dolaşıyordu, işe gittim akşama kadar bu düsünceler icinde calıstım, salondan 1 büyük rakı arakladım getirdim gece eve geldim, kapısını caldım açtı, biraz salona gelirmisin dedim niye dedi, sadece muhabbet etmek istiyorum dedim, biz her gece icerdik, bak rakı aldım içeriz dedim, pek canım istemiyor ama biraz oturabiliriz dedi, gittim salona mutfaktan 2 çay bardağı aldım, bekliyorum bunu, geldi bu, odana girdiğim için özür dilerim dedim, yaptığım hataydı ancak senin adına endişeleniyordum dedim, endişelenme asıl kendi adına endişelen dedi, bak dedim ben sana yardım etmeye calısıyorum, 1 seneye yakındır en yakın arkadasımsın dedim, odana girdiğimi kim söyledi dedim, gözlerime baktı hafif tebessüm etti, kolye ile mumları merak ediyorsun değil mi dedi, mal gibi durdum bakıyorum ona, tamam söyleyeceğim dedi, gel dedi, odasına gittik
-
180.
0açmadı ilk, sonra ben açmaya çalıştım kitliydi, 10 saniye sonra açtı kapıyı, ulan dedim ne istiyorsun benden neler yapıyorsun bana ağlıyorum ama, kardeşim neyin var diyor, pgibolojin mi bozuldu diyor, ben sana ne yaptım diyor, dedim dün aradım böyle dedin diyorum, ben uyuyordum kardeşim kabus görmüşsündür diyor, pgibologa zütürüyüm seni kardeşim diyor o an cep telefonunu göstermek geldi ulan diyorum al bak diyorum telefonu gösteriyorum bakıyor gece aramışım arama kaydı var 10 saniye konuştuğumuz var, gözlerinin içine baktım o bana baktı yüzündeki o şaşırmış yardımsever ifade gitti, sonra gülmeye başladı, napıyorsun ulan diye bağırdım, sen nesin kimsin dedim, bunu niye yapıyorsun dedim, hiçbirşey demeden gülüyor
-
181.
0reserve
-
182.
0Bitti mi amk bu kadar mıydı
-
183.
0başla amk bir ara okurum
-
184.
0bu ecenin amcası olacak lavuk, sorular soruyordu, yaşımı falan sordu, cevap verdim, sen atakanın kitabını gördün mü dedi, evet dedim, peki hiç bir ritüel düzenledin mi dedi, düzenlemeye çalışırken yangın çıkardığımı anlattım, ilk ne zaman bir ritüele şahit olduğumu, atakanın odasında sadece sessizce oturmam gerekirken, ses cıkardıgımı ve o ritüelin ilk şahit olduğum ritüel olduğunu aynı zamanda kötü sonuclandıgını söyledim, ritüel harici yaşadığın ilk olay bumuydu dedi, hayır dedim, daha öncesinde atakanın odasından sesler duydugumu filan söyledim, birinin kapıdan seslendiğini, sana dedi *** kabilesinden 5 tanesini yollamışlar, bunlar gerçekten güçlüdür ancak herkesin zayıf bir noktası vardır dedi, benden bazı malzemeler istedi bunu burda yazmıyorum, onları buldum getirdim
-
185.
0anlattıkları beni çok etkilemişti korkuyordum ancak bu korkuyla beraber biraz rahatlama ve şaşkınlık gelmişti, aslında bu duyguyu şöyle anlatayım, tıpkı sınıfta yaramazlık yapınca hocam onlar da yaptı diyen cocuk durumundaydım, cünkü bunları tek ben yaşamamıştım aksine akif benden farklı olarak kendi suretini görmüştü ki bu benim gördüklerimden cok daha korkunc geliyordu bana, ben en azından onları farklı şekillerde gördüm, düsünmesi bile ürkütüyordu, akifin dudaklarından kelimeler döküldükce şaşkınlığım arttı, sabaha kadar gülüşmeler duymuş pencereyi tıklatmışlar, sadece yere bakmış bu şekilde saatler gecirmiş, bunu anlamak zordur, o anda titreyip yere bakmaktan baska birsey yapamıyor, dısarı cıkamıyor zira dısardan cama vuruyorlar kacacak yer yok bunları duyunca o an aklıma atakan'ın akif'e de birşeyler yapabilecegi fikri geldi, dedim ki yatak odanı görebilir miyim, gittik beraber yatak odasına, parkelere baktım hicbirsey yok, pencere kenarlarında da birşey yok, lakin dolabının arkasında kalan duvarın gözükmeyen kısmının en altında bir delik var elimi soktum, bir kabuk ve icinde benim üniversite okudugum sehirdeki evimden cıkan seylerin aynısı, akifle babam şaşkınlık içinde bana bakıyordu
-
186.
0atakan'ı kovduğunun gecesinde yatmaya yatağa gitmiş, pencereden biri tıklatmış, dönmüş bakmış kimse yok, pek bu tür şeylere kafa yormadığı için üstünde durmadan tekrar uyumaya koyulmuş, ancak kısa süre sonra tekrar pencere tıklatılmış, gitmiş pencerenin önüne açmış camı kimse yok camı kapatmış, banyoya elini yüzünü yıkamaya gtmiş, aynaya bakarken alnında birşey görmüş bunun birkaç saniyelik birşey olduğunu söylüyor, arapça birşey yazıyormuş kül gibi siyah birşeyden, gözünü kapatıp actıgında hicbirsey yazmıyor, titriyormuş banyoda olduğu yerde kendini odaya zor atmış, girdiğimde pencere açıktı diyor, kendim açık bırakmadığıma da eminim diyor, o gece sabaha kadar oturmuş, sigara içmiş, o gün staj yaptıgı yere gitmiş akşama kadar o gece olanları düşünmüş akşam mecburen geri eve gelmiş, kapıyı açmış, koltuğunda biri oturuyor, gözlerimi kapatıp açtım diyor yine gitmedi diyor, koltukta oturan kişi yüzünü buna dönmüş, kendisini görmüş o anın korkunçluğunu tarif edemem diyor, bir süre kendine bakmış ancak gördüğü suretinin gözleri alev gibi ayakları tersmiş saniyelik diyor öyle iğrenç birşey ki diyor saniyelik ama cok uzun geliyor diyor, çıglık atmış komşular filan gelmiş, halüsinasyon gördün falan demişler rahatlatmaya calısmıslar da adam rahatlarmı bu durumda, komşuları bir müddet yanında durduktan sonra gece yarısı herkes evine gitmiş, ancak boş ögüt vermişler akif'e, onun o anda ihtiyacı olan sabaha kadar yanında olacagı birileri, ancak komşuları gittikten sonra tekrar başlamışlar
-
187.
0akif'in evinin önüne geldik babamla, akifin evi bizim üniversite okurken kaldığımız eve uzaktı, şöyle düşünün şehrin bir ucu bizim ev diğer ucu olmasa da diğer ucuna yakın yerde akif'in evi var, 3 katlı bir apartman, bayağı salaş bir bina, daha önce 2 kere gitmiştim, benim fazla samimiyetim yoktu ancak atakan'ın benden başka takıldığını bildiğim tek kişi bu çocuktu, geldik kapısının önüne çaldık kapısını, açan akifti, beni görünce gözleri büyüdü, telaşlandığını ve korktuğunu hissettim, kekeleyerek hoşgeldiniz kardeş buyrun içeri dedi, hoşbulduk bilader fazla kalmayacağız içeri de girmeyelim sadece atakan nerde dedim, bir müddet sustu, sonra gözlerini bana dikerek, sana anlatacaklarm var lütfen içeri geçin ayaküstü konuşulacak şeyler değil dedi, içeri girdik babamla, bir taraftan akif bize kusura bakmayın ev dağnık falan diyordu, o an sadece atakan hakkındaki şeyleri öğrenip bir an önce bu sorunu çözmek vardı aklımda, akif içeri hiç geçmeden direk mutfağa gitti, çay koyuyordu tahminime göre, gerek yoktu diye içeriden bağırmamıza rağmen, ısrar etti, çayı ocağa koyup geldi oturdu karşımıza, atakan evden eşyaları getirip bir müddet akifin yanında kalmış, bu kaldığı müddet boyunca, benle ilgili, uğraştığı şeylerle ilgili birçok şey anlatış akif'e, akif onun aklını kaçırdığını düşünmüş, atakan dışarı çıktığı bir gün akif atakan'ın bütün eşyalarını kapının önüne koyup içerden perdenin arkasına sinip izlemeye koyulmuş, atakan gelmiş, dışardan akifi görmesi imkansız olduğu halde bunun olduğu tarafa bakıp bir müddet gözlerini dikmiş ve biliyorum akif demiş sonra anlamadığı birşeyler söyleyip eşyalarını alıp gitmiş asıl olaylar bunu dışarı attıktan sonra başlamış, akif bunları anlatırken gözleri dolu dolu oldu, o sırada ocaktaki çayı almaya gitti, getirdi ince belli bardaklara çaylarımızı koydu, çaylarımızı yudumlarken ilk olarak kendi yaşadığı şeyleri sonra atakan'ın benim hakkımda söylediklerini anlatmaya başladı
-
188.
0vardık şehre, babam ev sahibini aradı anahtarı istemek için, adamla buluştuk, hayırdır eşyalarınızı toplamıştınız dedi, birkaç şeyi unutmuşum dedim, adam pek yemedi ancak mecburen verdi anahtarı, birkaç saate getirriz dedik, eve vardık, kapıyı açtık, ilk gözüme çarpan atakan'ın odası olmuştu, kapısını açtım, bomboştu, toplayıp zütürmüştü eşyalarını, biraz ürperdim herşeyin başladıgı yer orasıydı çünkü, kendi odama rüyalarımı gördügüm yere gittim, burası da bomboştu, dışarı baktım, rüyalarımdaki sokaklar, ancak bu sefer insanlar dolaşıyor, gökyüzü mavi, rüyalarımı hatırlamaya çalışıyorum, tam olarak nasıl başladığını, yataktan kalkıyordum, dışarı bakıyordum, ilk pencerenin önünü inceliyordum, hiçbirşey yoktu, odanın kapısının altını inceledim orada da birşey yoktu, son olarak yatak koyduğum yerin altındaki parkelere baktım, parkelerden birinde ufak bir delik vardı, elimi soktum, elime bir kabuk geldi, içinde ölü bir kurt vardı, birazcık toprak, birde kücük kagıda arapça harflerle birşeyler yazılmıştı, o an beynime dank etti, bu şerefsiz onları bana bulaştırmak istemişti, niye böyle birşey yapıyordu peki, her zaman yüzüme gülen adam bunu niye yapmıştı, hemen babama dedim, atakan'ı bulalım diye, ilk hastanaye gittik, doktor taburcu olalı çok olduğunu söyledi, ailesini aradık, ailesine üniversite okuduğumuz şehirde çalıştığını, herşeyin yolunda olduğunu söylemiş, aklıma bir kişi geldi o anda, atakan'ın benden başka çok takıldığı bir çocuk vardı, akif diye, onun evine gittik babamla
-
189.
0Yaz ben okuyorum
-
190.
0quantumun hikayesi laa bu
-
191.
0sofraya oturduk, kimseden çıt çıkmıyor sadece yemek yiyoruz, yemekten sonra da dedemden pek ses çıkmıyor, sanki benim orda olmamı istemiyor gibi, yatsı vaktinden sonra üst kata çıktık, annem babam ben, oturuyoruz üçümüz üst katta, annem hocadan alıp ona verdiğim kağıdı deriyle kaplatıp zincir takmış al oğlum tak bunu dedi, aldım taktım, atakanın verdiği kolye ise elimde duruyor, annemin dizine yattım, babam karşımda oturuyor, herkes kafasından birşeyler düşünüyor, bu huzurla uyuyakalmışım, uyandım, üzerimde bir ağırlık var, yine üniversitedeki evimizdeyim direk kalkıp pencereye koştum, hava kırmızıya çalan bir kızıllıkta, dışarda heryer alev alev yanıyor, sokaklarda hiç insan yok, arkamı dönüyorum, atakan bana bakıyor, ancak bu sefer benden çekiniyor gibi, boynumdaki hocanın verdiği şeye bakıp, eliyle çıkarmamı işaret ediyor, hayır diyorum, arapça bana kızıyor bağırıyor anlamıyorum sadece anladığım hocanın verdiği şeyi çıkarıp onunla gitmemi istediği, kapıdan bana bakıyorlar gel diyorlar, boynumdakini çıkar gel bize katıl diyorlar, o kadar cezbedici ki, çıkarıyorum, onlara doğru gidiyorum, babamın sesiyle irkildim, uyurken boynumdakini çıkarmaya çalışıyormuşum, arapça yine kendi kendime bağırarak konuşuyormuşum, ter içindeydim yine, babama şunu söyledim, defalardır kendimi üniversitedeki evimde kendi odamda görüyorum baba dedim, o odayla alakalı olabilir bu yaşadıklarımız dedim, üniversite okuduğum şehre gidip odayı iyice inceleyecektim, çünkü hep aynı kabus hep aynı odadayım, tekrar uykuya daldım rüya görmeden uyandım, babamla yola çıktık
-
192.
0sabaha karşı uyuyakalmışım, hiç rüya görmedim ilk defa iyi bir uyku çektim, uyandığımda babam başucumda oturuyor hoca ortalıkta yok, babama baktım güldü, iyi uyudun oğlum dedi, cok iyi uyudum dedim, babam hiç uyumamış, hoca da hiç uyumamış, hoca dışardan bize seslendi gittik, hocanın koyunlarının hepsi telef olmuş, yardım edin şunları gömelim dedi, hocam dedim durup duruken niye telef oldu bu koyunlar, boşver oğlum hastalanmışlardır dedi, bu sırada gözüm koyun ağılına takıldı, ağılın duvarlarında tırnak izleri vardı, bildiğiniz tırnakla her yeri birileri boydan boya çizmiş, hocam dedim bu izler nedir, yüzüme baktı, seni alamayınca hırslarından yapmışlar oğlum dedi, babamın kulağına eğildim, hocanın telef olan koyunlarının parasını nasıl ödeyeceğimizi sordum, hoca bunu duymu, bana baktı, bu senin suçun değil oğlum dedi, artık burda durma dedi, gelininin zütürülmesinden çok etkilendiği belliydi, belki söylemiyordu üzmemek için ama bunda benim payımın olduğunu biliyor belki de onun başına gelenlerden beni sorumlu tutuyordu, burası güvenli değil dedi, kolyeyi bana verdi, artık kendi evinize gidin dedi, koyunları gömdük hocayla vedalaştık arabaya bindik, arkamı döndüm hocaya bakıyorum, hoca bana bakıyor, ordan uzaklaştık, dedemlerin evine gittik babamla köye annem de ordaydı, sanki gizli gizli iş yapıyoruz gibi hemen girdik dedemin evine, pek memnun olmadı dedemle babannem beni görünce, sadece annem sarıldı, onlar hoşgeldin demekle yetindi
-
193.
0rezervuar
-
194.
0salona gidip oturduk, babam ve akif'e aynı şeyi benim üniversite okuduğum şehirdeki yatak odamda da bulduğumu söyledim, anldıbını bilmiyorduk ancak iyi birşey olmadığı aşikardı, peki atakan neden bunu bize yapıyordu, akif onu evden kovduktan sonra hiç eve girmemişti, bunu ne zaman oraya koymuştu, demek ki, akife de iyi davranıyor ancak arkasından iş çeviriyordu, yani onu evden kovmadan oraya koymuştu, atakan'ın bana olanların en büyük suclusu oldugunu düsünüyordum ki bu düsüncemde haklıydım, belki onların cocuklarını öldüren bile ben degildim, benim üzerime sucu atan da atakan olabilirdi, bu düsünceleri sakin bir zamanda düsünmek icin kafamdan kovup sadede geldim, akif'e atakan'ın nelerden bahsettigini sordum, bir kitaptan bahsetmiş akif'e, tahminime göre bana verdiği kitaptı bu, kitabı bulması gerektiginden, isterse akif'in de onlara katılabileceginden bahsetmiş, benim kötülük yaptıgımı, kendisine ihanet ettigimi söylemiş, bunlar akif'in dudaklarından döküldükçe şaşkınlığım artıyordu, zira ben ona bilerek ve isteyerek hiçbir zaman kötülük yapmamıştım, nereye gidebileceği hakkında hiçbir fikrin var mı dedim, akif bilmiyordu nerede olduğunu, ancak onu bulmadan bunlardan kurtulmam imkansız gibi birşeydi, akif'e boynumdaki hocanın verdigini cıkarıp verdim, en azından sana yaklaşamazlar dedim, çay için teşekkür edip babamla beraber cıktık atakan'ı aramaya
-
195.
0çıktık akif'in evinden kapıda durduk babamla birbirimize bakıyoruz, nereye giderdi, bir müddet öncesine kadar ilişkim çok iyiydi yediğim içtigim ayrı gitmezdi ancak, son zamanlarda sadece odasında takılan bir adamdı, benden başka görüştügü tek kişi akifti o da bilmiyordu yerini, ancak gidebileceği bir yer daha vardı, *** bilardo salonu var bilen bilir, arada gidip bilardo oynardık, belki evden ayrıldıktan sonra gitmiştir ümidiyle babamla bilardo salonuna gittik, memduh abi vardı oranın sahibi, selamlaştık falan, atakan yok mu dedi bana, tam üstüne bastın abi dedim ben de onu arıyorum hiç geldi mi, yok koçum dedi en sonra senle gelmişti dedi, birazcık olan ümidim de silinmişti koskoca şehirde nasıl bulacaktım atakan'ı, bişey için demesine teşekkür ile karşılık vererek çıktık mekandan, çaresizce eve dönecektik artık, babamın telefonu çaldı, arayan annem, atakan bizde *** ile görüşmesi gerekiyormuş dedi, babam tamam hemen yola çıkıyoruz dedi kapattı telefonu, onu kaçırmamalıydık balığı ürkütmemeliydik, o an korkuyla dolu bir şaşkınlık aldı başını yürüdü, bu evreyi atlatınca hemen eve doğru yardırıyoruz babamla, birbirine yakın sayılabilir şehirler ancak arada yine de kaç saatlik mesafe var, aklımda tilkiler dolaşıyor, bu düsünceler arasında kurtulus yolumu kacırmamak icin cırpınıyorum babamla ve nihayet eve vardık merdivenleri koşarak çıktım kapıyı açtım
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 04 01 2025
-
kendinizi başkasına beğendirmeye çalışmak
-
mkultravictim31 ve gwynplaine adlı yazarlarr
-
market alışverişine 1200 lira verdim
-
7 aylık koreli sevgilimden az önce aldığım mesaj
-
michael scofield ananın ağzınaa
-
züttte tak olmaz lan
-
su içen musluk videoları
-
alkole zam gelmesi çok iyi bişeydir
-
insanlığın yüz karası yine gelmiş
-
gwanypline
-
suriyeliler gittiğine göre
-
mkultravictim31 seninn kafana orakla vura vuraa
-
onlisans diplomasi ise yarar mi siizce
-
bazı şeyler çocuklukta belli oluyor
-
telefondan google sildim simdi diceksinizki
-
rte yi devlet altincisi modu yapmak
-
04 01 2025 tyler dursun bacınıı
-
30da feyzo şaklabanlığı
-
kadınlardan ölümüne tiksiniyorum
-
poizitif hiçbir hayalim yok
-
wow girl youtube kanalı link aşağıda
-
kalça içi tak dolu sananlar
-
bi magnum 65 lira
-
beyler zütümüzdeki kıllar nasıl oluyorda
-
wow girl olarak amima sinek girmesi
-
wow girl olarak kasık traşım
- / 1