1. 76.
    0
    Yaklaşık 5 dakika hiçbir şey demeden öylece durdum.
    Hoca ne düşünüyorsun diye sordu bana.
    Peki yerine geri zütürelim gömüyü dedim.
    Hoca tamam yine akşam yola çıkacağız. Ve gün doğmadan gömüyü eski yerine yerleştireceğiz.
    Peki, anlaştık dedim. içimde özkanı bulma ümidi az da olsa vardı. Hiç değilse cesedini..
    ···
  2. 77.
    0
    Akşam olmuştu yola çıkacaktık. Ama önce gömüye bakmalıydım. içinde ne var çok merak ediyordum. Bu düşüncemi hocaya söyledim.
    Açmamamızın daha iyi olacağını söyledi ama sanırım o da merakına yenildi ve gömüyü açmak üzere salona getirdi.
    Gömü toprak bir çömlekti ve ağzı sıkıca sarılmıştı. Hoca gömünün ağzını açmak için çok uğraştı ve sonunda başardı. Gömü daha
    açılır açılmaz bunun kötü bir fikir olduğunu anlamıştım içimi acayip bir sıkıntı kapladı...
    ···
  3. 78.
    0
    Gömünün içine şöyle bir göz attım. Üzerine garip şekiller çizilmiş altınlar ve oldukça eski birkaç parşomen vardı. Hoca altının
    bir tanesini eline almış inceliyordu. Sonra parşömene de göz atmak istedi biraz baktı ama korkuyla sıçradı bu kadar yeter diyerek gömünün ağzını kapattı.
    Hadi artık yola çıkalım vakit geç olmasın dedi.
    Gömüyü neden birden kapattığını sorduğumda parşomenin insan derisinden yapılmış olduğunu söyledi...
    ···
  4. 79.
    0
    Artık bu kadarını da kalbim kaldıramaz heralde diye düşündüm. insan derisinden parşomenler, kıpkırmızı gözlü simsiyah iri köpek
    ve tabiki o korkunç yere tekrar gidecek olmak. Kabus gidiydi. Ama yapacak bir şey yoktu. Oraya gidip gömüyü yerine bırakmalıydık.
    Hazırlanıp yola çıktık. Kazı malzemelerini aldık. Nolur nolmaz yolda yabani hayvanlarla karşılaşırız diyerekten tüfeğimi de aldım.
    ···
  5. 80.
    0
    O gün gökte ay yoktu ve hava kapkaranlıktı. Yarım saat yürüdük ve ormanın girişine vardık. Hoca yine sessiz olmamı söyledi. Sadece
    işaretlerle anlaşacaktık. Tamam anlamında kafa salladım ve ormanın içine girdik. Yaklaşık on dakika yürüdük ama varmamız gereken
    yere varamamıştık. Sonra o bölgede olmaması gereken bir nehir gördük. Nehrin içinde bir kadın vardı ve arkası bize dönük yıkanıyordu.
    Olağanüstü güzellikte bir fiziğe sahip uzun siyah saçlı çırılçıplak bir kadındı. Sonra o tatlı sesiyle şarkı söylemeye basladı...
    ···
  6. 81.
    0
    Diare nola vera thae
    Esta ne rimanu pie
    Marae istimu noire
    Care Carero ictume
    De 'Neruble'
    (Dedem şarkının böyle bir şey olduğunu söyler normalde daha uzunmuş ama çok azını hatırlıyor tabi bir kısmını da ben
    tamamladım uydurdum birşeyler. Hikayeyi ekgibsiz anlatmalıyım o yüzden bu şarkı kısmını da atlamadım.)

    Sondaki neruble sesini duyunca korkudan olduğum yerde kaldım. Hocaya göz ucuyla baktım artık dili tutulmuş duasını da edemiyordu.
    ···
  7. 82.
    0
    Ben olduğum yerde put gibi dururken hoca geriye doğru bir adım attı ve kurumuş bir dal parçasının üzerine bastı. O anki ortamın
    sessizliğinde oldukça yüksek bir ses çıkmıştı. Kadın yavaşça arkasını döndü ve kıpkırmızı gözlerini gördük. olduğumuz yerde öylece
    dikiliyor ne konuşabiliyor ne de hareket edebiliyorduk. Kırmızı gözlü konuşmaya basladı:
    Sonunda gömümü getirmişsiniz. Değdi mi gerçekten tüm bu olanlara, arkadasınıza?
    Arkadasımız derken özkanı kastediyordu. Dilim çözülüverdi birden. O nerede diye sordum.
    Kendisinden geriye pek birşey kalmadı. Hem inan bana kalanları da almak istemezsin dedi ve küçük bir kahkaha attı...
    ···
  8. 83.
    0
    Korkudan aklımı kaçıracaktım. Özkana neler olmuştu. Daha da konuşmak istedim bağırmak istedim ama beynim buna izin vermiyordu yine
    dilim tutuluvermişti.
    Ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz dedi kırmızı gözlü. O gömüyü gün doğmadan yerine yerleştirin ve buradan toz olun dedi.
    Sonra gömüye gözü takıldı ve hafiften irkildi.
    Siz, siz onu açmışsınız. Hanginiz açtı diye gürledi...
    ···
  9. 84.
    0
    ikimiz de cevap veremedik. Sadece öylece dikilip mal gibi bakıyoduk. Kırmızı gözlü hocanın açtığını anladı. Gözlerini hocaya
    dikerek:
    Bunu yapmaman gerekiyordu. Ama hatanı telafi edebilirsin. Benim de yeni bir parşomen hazırlamam gerekiyordu ve sen bana bu konuda
    bana yardım edeceksin diyerek korkunç bir kahkaha attı.
    Hocanın dizlerinin bağı çözüldü. Geriye doğru sendeledi ve sonra tüm gücünü toplayıp koşmaya basladı...
    ···
  10. 85.
    0
    Tabi ben de hocanın arkasından fırladım. Hoca bir elinde gömü hızlıca gömüyü ilk çıkardığımız yere doğru koşuyordu. Dur yavaşla diye
    bağırdım. Ama durmaya niyeti yoktu. Yaklaşık iki dakika hızlı tempoda koştuk. Sonunda gömüyü ilk çıkardığımız yere vardık.
    Hoca gömüyü çıkarmak için kazdığımız çukura görünce yavaşladı ve durdu. Sonra kararlı adımlarla çukura doğru ilerlemeye başladı.
    Tam çukura 8-9 metre kala birden gözümün önünden kayboldu...
    ···
  11. 86.
    0
    Beyler bu hikaye bu gece bitecek birazdan kaliteyi bozmadan otomatiğe bağlicam ama sizden tek bir ricam var. Uplayın baslığı herkes görsün.
    ···
  12. 87.
    0
    Hemen hocayı en son gördüğüm yere gittim. O da ne. Dar ama bir adamın rahatlıkla sığacağı bir kuyu vardı. Gömü ise kuyu hemen
    yanıbasında çimenlerin üzerinde duruyordu. Eğilip kuyunun içine baktım oldukça derindi. Aman allahım hoca buraya düşmüş olmalıydı.
    Kuyunun içine bağırdım. Ama kendi sesimin yankılarından başka birşey duyamadım. O kadar çaresizdim ki kuyuyu ellerimle kazıp
    genişletmeye çalıştım. Ama boşuna uğraşıyordum kuyu çok derindi asla sonuna ulaşamazdım. Üstelik kırmızı gözlünün söyledikleri..
    Hocaya gömüyü açmakla büyük bir hata yaptığını söylemişti. Evet tıpkı özkan gibi hocayı da kırmızı gözlü almıştı..
    ···
  13. 88.
    0
    iki seçenek vardı. Ya ben de arkadaslarım gibi kırmızı gözlünün kurbanı olacaktım ya da o gömüyü yerine yerleştirip buradan toz
    olacaktım. Ben böyle dizlerimin üstünde durmuş düşünürken ensemde bir nefes hissettim. Tıpkı korku filmlerindeki gibi arkamı
    yavasça dönüp baktım ve az daha korkudan bayılıyordum. Siyah iri yarı bir köpek ve tabi kan kırmızısı gözler..
    ···
  14. 89.
    0
    Birkaç saniye nefes alamadım kalbim sıkıştı. Köpek yerinden kıpırdamıyordu sadece bana bakıyordu. Gereken gücümü topladım ve
    yerdeki gömüyü aldım. Titreyen adımlarla gömüyü çıkardığımız çukura gittim. Gömüyü içine koydum ve ellerimle üzerine
    toprak attım. Gömünün üzerini iyice örttüm ve arkama baktım...
    ···
  15. 90.
    0
    Karşımda görmeyi beklediğim iri siyak köpek yoktu. Nehirde yıkanan ve son derece güzel olan o kadın vardı. Tabi gözleri kıpkırmızıydı
    ve beni korkudan altıma sıçırtmaya yetiyordu. Birden içime acayip bir cesaret geldi.
    Neden diye sordum.
    Ne neden diyerek soruma soruyla cevap verdi.
    Neden arkadaslarımı öldürdün? dedim.
    Peki öldüklerini nereden biliyorsun diye yanıt verdi.
    Birden gözlerim parladı arkadaslarım ölmemişti belki de. Yani onlar yaşıyor mu ama sen nehir kıyısında demiştin ki.. diye lafı geveledim.
    Ooo tatlım hemen heveslenme tabiki arkadasların öldü dedi. inan bana onlardan geriye kalanları görmek istemezsin dedi. Hafiften gülümsüyordu.
    Onları neden öldürdüğüm konusuna gelince. Siz üçünüz boyunuzdan büyük işlere kalkıştınız o sıradan bir gömü değildi ve içindekileri
    bilsen dudağın uçuklardı dedi. Ve hoca parşomende ne yazdığını biliyordu ama sana söylemedi. Çünkü bu bildikleri yüzünden onu öldüreceğimi de biliyordu ve senin ölmeni istemedi bu yüzden çenesini kapalı tuttu. Ve diğer arkadasına gelince sessizliği ilk o
    bozdu ve ben de ilk onu görebildim o anda. Yaptıklarınızın cezasını birinizin çekmesi gerekiyordu dedi ve tekrardan gülümsedi.
    ···
  16. 91.
    0
    Acaba parşomenlerde ne vardı neler yazıyordu. Bunu tabiki ona soramazdım. Hem insan derisinden yapılmıştı bu parşomenler ve kırmızı
    gözlünün hocaya yaptığı ima geldi aklıma. Benim de yeni bir parşomen hazırlamam lazımdı demişti. Derin bir üzüntü kapladı içimi ve tabi korku.
    Peki ben diyebildim beni neden öldürmedin dedim.
    Seni öldürmeyeceğimden bu kadar emin olma dedi ve korkunç bir kahkaha attı.
    ···
  17. 92.
    0
    @186 en son herşeyi açıklayacam
    ···
  18. 93.
    0
    Korkuyla baktım kırmızı gözlerine. Gözlerini devirerek şakadan da hiç anlamıyosun dedi ve yine kahkaha attı.
    Artık bu kadarı da fazlaydı korkudan altıma sıçtığım yetmiyo ciksi bir kadın şeklinde karşıma çıkıyor ve benimle sakacı ve samimi
    bir ses tonuyla konuşuyordu. Bulunduğum yere oturdum ve ağlamaya basladım.
    ···
  19. 94.
    0
    Dayanın beyler az kaldı max yarım saat sonra bitecek. Ama uplamanız lazım bu hikayeyi bunun nedenini sonunda söyleyecem.
    ···
  20. 95.
    0
    Yeterince sakinleşip karşıma baktığımda kırmızı gözlü hala oradaydı.
    Tabi bir de hikayenin anlatılması gerekiyor dedi yine hafiften gülümseyerek.
    Ne dediğini anlamamış bir suratla baktım.
    Hikaye diyorum tüm bu olan bitenleri, bunları anlatacaksın. Seni o yüzden öldürmeyeceğim dedi. Bu gömü, parşomenler bir avuç altından
    daha değerli. Neden daha değerli ve o parşomenlerde ne yazdığını bilmeyeceksin ama tüm bu hikayeyi ekgibsiz anlatacaksın.
    Anlatacaksın ki insanlar bilecek. Dünya hevesleri uğruna hayatlarıyla kumar oynamamayı ve bu işlerle şakaya gelmeyeceğini..
    ···