/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +49 -26
    girdim eve ses seda yok aha dedim atakan daha gelmemiş, zütüm üçbucuk atıyor açtım odasının kapısını yatağı düzenli odası terli toplu ilk etapta hiç bir ilginç şey gözüme çarpmadı, sonra yatağının altından bir zincir gözüküyor, bir kolyenin zinciri yani, çektim aldım elime bir kolye yuvarlak içini açtım, atakanın resmi var içinde ancak gözleri kesilmiş ve yerlerinde iki tane mavi boncuk konulmuş, bu ne lan dedim bir insan kendi resmini niye kolyede taşır ayrıca gözlerini kesip niye 2 tane mavi boncuk yerleştirir hemen aklıma gördüğüm rüya geldi, nedensiz yere bağlantı kurdum aralarında, rüyamdaki atakan ve kolyede ki gözleri kesilmiş yerine mavi boncuk konulmuş atakan, çünkü rüyamdakinin de sadece gözleri belliydi ve masmavi gözleriyle nefretle bakıyordu kolyeyi aldığım yere koyarken yatağın altına yani, yatağın altında yanlış olmasın onlarca mum vardı, o an farkettim artık bu adamın birşeyler çevirdiğinden emindim, hemen çıktım evden artık gece nerde kalırım diye düsünüyordum, bu düşüncelerle iş yerine gittim, akşam yine olmuştu ve ben yine eve gidiyordum, vardım eve, atakan evdeydi bu sefer odasının ışığı açıktı
    ···
  2. 27.
    +51 -22
    bu mumları telefon gibi düşün dedi, çok eski zamanlardan beri bu mumlarla haberleşildi dedi, ben sadece dinliyorum, içimden sure okuyacak oldum, daha okumadan sakın dedi, ne diyorsun dedim, o yapacagın seyi yapma dedi, artık düsünmüyordum da sadece atakanı dinliyordum, istersen sana gösterebilirim dedi, göster dedim, sesi öyle ikna ediciydi ki yaptıgımız seyin cok kötü birsey oldugunu anlayamıyordum o anki pgiboloji ile, mumları cıkardı 28 tane mum vardı, bunları yakmaya başladı, mumlar yandıkça odanın icinde gölgeler hareket ediyor gibi geliyordu, bu mumlardan bir şekil yaptı isteyen olursa şekli de söylerim ancak su anda söylemem dogru olmaz, kolyesini cıkardı, bu seklin ortasına koydu, ışıgı söndürür müsün dedi, söndürdüm, otur yanıma dedi, ses cıkarma, icinden bazı seyler söyleme, sadece dur dedi, birseyler söylemeye basladı, o birseyler söyledikce mumlar sönecek gibi oluyor alevi azalıyor sonra daha da siddetli yanıyordu
    ···
  3. 28.
    +71 -1
    hary potterin gizlenme battaniyesinden kullansaydın panpa görmezlerdi
    ···
  4. 29.
    +58 -14
    hoca böyle birtakım öğütler verdi hepsine tamam dedim hepsine uyacağıma dair söz verdim, hoca ekmeği ye hoca suyu iç iyi olur oğlum hem karnınızı doyurup öyle gidin aç aç yola çıkılmaz oğlum dedi, tamam hocam dedik orda karnımızı doyurduk, sonra yola çıktık, babam yolda bol bol bana öğüt verdi işte hocanın dediklerine uy oğlum falan diye, ancak benim aklım kitapta ve kolyede babamı dinliyor gibi yapıyorum ama duymuyorum bile, eve vardık kapıyı annem açtı, anneme biraz kızgın şekilde niye komşuya gitmedin anne dedim, oğlum yeni geldim dedi, bilmiyorum gerçekten yeni mi gelmişti yoksa hiç gitmeyip tek başına evde mi durmuştu bunu halen bilmem, uzatmadım bu meseleyi, ne yaptınız neler söyledi hoca falan dedi, işte verdigi kagıtı gösterdim, dürülüydü hiç acmadım kagıdı, bunu boynuma asacakmışım anne dedim, ayrıca evde ayna tablo gibi şeyler iyi olmazmış yattıgım odada özellikle dedim, tamam oglum hepsini kaldırrız hiç problem değil dedi, nitekim kaldırdık hepsini bir koliye doldurduk, ben artık kendimi odamda yalnız yatmaya hazı hissettiğimi söyledim babama, lakin hazır filan hissetmiyordum, annemin babamın hayatı uyku düzeni altüst olmuştu artık onlarda rahat rahat yataklarında uyusunlar istedim, aslında simdi düsünüyorum da icten ice onları düsünmekten cok o kitap ve kolye ile o odada yalnız kalma istegi beni dürtmüştü evet bunun icin öyle söylemiştim, yine yatma vakti gelmişti, babam oglum eminmisin yalnız yatmak istedigine dedi, eminim baba yalnızken kabus görmüyorum dedim, ki hiç aslı yoktu, korkunun yerini merak almıştı, acaba neydi o kitap ve kolye amacları neydi nelerle iletişme geciyorduk bu kabuslar bitecekmiydi
    ···
  5. 30.
    +69 -2
    olm yazma lan bize musallat olurlar amk beyler herkes uyusun lan kacııııııııııııııııııııııııııııııııınnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn
    ···
  6. 31.
    +46 -23
    o anda aklıma atakan'ın söyledikleri gelmişti, sadece etrafımdaki yaşlılardan duyduğum efsane tadındaki bir olayı yaşıyordum, düşündüm rüyamıydı diye ama emindim, babam gelip hadi uyu demişti, baba dedim ben kendimi iyi hissetmiyorum, kime gideceksek gidelim artık dedim, zütürdü beni caminin hocasına, adamın evi tek katlı klübe gibi bir yerdi, babam kapıyı caldı, hoşgeldin diyerek karşıladı babamı, sonra hocam bir maruzatımız var demeye kalmadan, bunun ne işi var burda dedi, babam hocam bu benim oglum dedi, zütür bunu dedi, istemiyorum burda dedi, hocam ben sizi ilk kez görüyorum diyorum, hoca duymuyor, zütür bunu diyor cabuk diyor, babamla bizi kovdu resmen yani baska acıklaması yok resmen kovdu adam, babamın beti benzi attı, oglum dedi cok iyi adamdır halbuki niye böyle yaptı anlamadım dedi, ben iyice pgibolojik olarak cökmüstüm, baba dedim, bıktım dedim icimi bosalttım agladım, eve zütürdü babam dedemler biz oturuyoruz, bana bakıyor herkes, dedim ne var niye bakıyorsunuz, oglum dedi dedem, bize anlat dedi, hocayla görüsmüs, hoca buna ne dedi bilmiyorum, dedem hicbir zaman söylemedi, neler yasadıgnı tam olarak anlat dedi hepsini anlattım
    ···
  7. 32.
    +44 -22
    girdik içeri, yaşlı adam tesbih çekiyordu uzun bir tesbihi vardı, kapıyı açan genç kadın buyrun oturun dedi, evde kanepe koltuk yok, sadece yerde minderler var sırt yaslamak için de uzunca bir sedir gibi bişey var, oturduk hoca halen tesbih çekip içinden bişeyler okuyor, sonra dedem selam verdi adam 10 saniye kadar okumaya devam ettikten sonra dedemin seldıbını aldı, kimseden çıt çıkmıyor, hoca birden bana döndü ve yaklaş dedi emir kipiyle, babam kafasıyla kalk işareti yaptı, ağır ağır ilerledim hocanım önüne, otur dedi, oturdum, bak dedi, baktım, gözleriyle gözlerime 10 saniye kadar dik dik baktı, türkçe olmayan bişeyler diyordu bana doğru bakarak, sadece bakıp birşeyler söylemeye devam etti ben yere bakıyorum sadece, gelini olduğunu tahmin ettiğim kadını çağırdı, birşeyler söyledi, kadın getirdi, 1 bıçak 1 kağıt 1 kalem 1 tas içinde su 1 de iğne getirdi, adam kağıda birşeyler yazdı ince uzun bir kağıttı, bu kağıda yazı yazdıktan sonra büktü büktü, makasla belli parçalar halinde 10 parçaya kesti, suyun içine attı, ama ağzı hiç durmuyor sürekli birşeyler mırıldanıyor, suya baktı birden gözleri faltaşı gibi açıldı ve bana baktı, iğneyi aldı, kolunu uzat dedi, hiç birşey demeden uzattım, koluma küçük küçük 5 delik açtı, hepsinden toplu igne başı kadar kan aktı, bu kanı tasdaki suyun içine akıttı, parmağıyla bu suyu karıştıdı, sonra sen çık dedi bana, dışarı çıktım, 5 dakika kadar sonra dedem ve babam yanıma geldiler, suratları düşmüş, arabaya bindik hiç konuşmadan, sonra arabada dedem, oğlum dedi sen bu illetlere nerede bulaştın
    ···
  8. 33.
    +45 -18
    Bu orda bir ayin yapıyormuş o an bunu anlamadım ama, sakin kafayla düsününce cok belli, bu dedi ki şekle doğru *** nerde diyor, sonra 5 saniye durup sinirli bir şekilde çağırın diyor, sanki biriyle konusuyor ben öyle oturdum buna bakıyorum, bu gözleri kapalı şekilde yapıyor bunu, sonra birden boynunu bana çevirdi gözlerimin içine baktı, hayır dedi, ben neye hayır derken şekildeki mumlardan panpalar yalan olmasın bir duman cıktı sanarsınız oda yanıyor, atakan gidin dedi, sonra ısıgı ac hemen dedi, actım ışıgı, ne yapıyorsun dedi sana sessiz ol demedim mi dedi, ben de bana bakıp hayır dedin ben bana söyledigini zannettim dedim, sana söylemedim dedi bir daha sana söyledigim bir şeye uy dedi, ne oldu kusura bakma yanlıs bisey yaptıysam dedim, yaptın dedi, o kolye sayesinde seni gizlemiştim, artık biliyorlar dedi
    ···
  9. 34.
    +44 -19
    ne illeti dedim, oğlum dedi *** kabilesinden birilerinin çocuğunu öldürmüşsün, ne cocugu dede ne diyorsun dedim, hocanın ona verdiği bıcağı gösterdi, onlara karşı oğlum dedi yapılabilecek şey buymuş, bunu yanından ayırma oğlum dedi, biz seni yalnız bırakmayız hep yanında oluruz merak etme dedi, hocanın da yapabileceği tek şey buymuş dedi, ne olduğunu anlamıyordum, artık ne olursa olsun modundaydım, tekrardan dedemlerin evindeydik, akşam olmuştu yemek yiyoruz, hepimizde bir sessizlik var, yatma saatine yakın kapı çaldı, hiç unutmam 5 tane köylü vardı en arkadaki adamı tanımıştım ilk gittiğimiz ve bizi evinden kovan hocaydı, dedeme birşeyler dediler, dedem burası benim evim dedi bunu duydum sadece, sonra dedem yanıma geldi oğlum dedi hadi evinize gidin orda daha rahat edersin dedi, sadece tamam dedim, dedem dahi bunu yapıyor benden çekinip evinden kovuyorsa ne yapabilirdim, hiç birşey hissetmiyordum, neyim olduğunu dahi bilmiyordum, gecenin bir yarısı babam annem ben atladık arabaya kendi evimize doğru sürüyoruz, eve geldik, salonda oturuyoruz, annemle babam yalnız bırakmadılar o gece, sadece uyumasınlar istiyorum, bir anlık bile uykuya dalmasınlar diyorum, ancak insan onlar da uyuyakalmıştık üçümüz de, ta ki saat yine 2:30 u gösterene kadar
    ···
  10. 35.
    +50 -12
    hikayeme bilgilendirme amacı ile bir ara veriyorum
    dikkat ettiyseniz sadece onlar dedim, asla isim, ne oldukları, ırkları, hangi türe mensub oldukları ile ilgili en ufak bilgi vermedim, bazı yerleri değiştirerek anlattım, zira değiştirmesem şu anda bir ayin yapmış olurum, sizler de yazdıklarımı okuyup, tekrar ederek, bu ayine mensub olursunuz, sabahtan beri inbox kutusu taştı, eminim benden isimlerini ve sekilleri isteyenlerin geneli liseli, bu isimler ve bu sekiller ile yapabileceklerinden ve ifritlerin şerrinden habersizler, gerçekten olgun panpalarıma zaten başlıkta belirttiğim gibi kanıtları ve capsleri vereceğim, zira bunları verdiğim panpalarım lütfen etkilenecekse istemesin, bünyesi ve iradesi sağlam olan insanlara vereceğim zaten, bunun vebalini kimse istemez, dalga geçenlere de saygı duyuyorum, lakin unutmasınlar onlar sadece ırk adı ile dalga geciyorlar, lakin o kadar zütleri var ise isimleri ile cagırsınlar onları, görüyorum liseliler yine coğalmış
    ···
  11. 36.
    +51 -11
    babam bayağı şaşırmıştı hocanın bana tokat atmasına ancak hiç birşey demedi, sen ne halde olduğunu biliyor musun dedi, hiçbirşey demeden yere bakıyordum, ağlamıyordum da, yüzüme bak dedi, baktım gözlerine, ne halde olduğunu biliyor musun dedi, hayır dedim kısık bir ses tonuyla, gel buraya diye gelinini işaret etti, sonra da gelinini işaret ederek bak dedi gözlerinin içine, kadının yüzünü kaldırıp bakmasıyla ilk şoku yaşadım gözleri alev gibiydi, gözlerini görmemle yere bakmam bir oldu ayakları da tersti bu kadının onlardan oldugunu anladım, babana bak dedi, baktım, sor bu odada kaç kişiyiz dedi, sordum, 3 kişiyiz oğlum dedi, artık gözlerimden yaşlar akıyordu, hoca, korkma dedi, sadece durumunu bilmen için bunu yaptım dedi, meğer biz oraya gittiğimizde kapıyı calınca hoca girin diyormuş kendimiz giriyormuşuz ancak öyle bi durumdaymışım ki kapıyı o kadının actıgını zannediyormuşum, bu hoca bayagı ünlü biri, evine gelen misafirler eğer hoca evde yoksa oturur beklerler, oduna gittiği gün oturup beklemişiz, o gün bu kadın bir köşede oturup bekliyordu bizle beraber, ancak babamgilin bu kadınla hiç konuşmaması tuhafıma gitmiş, böyle birşeyin olacagını hic düsünmemistim, böyle birşeyi mantıgım almıyordu lakin mantık kaldı denebilirse, genelde rüyamda bu olayları yaşadıgım icin cok cok ürkmüştüm, isteyene kadının adını vereceğim ondan zarar gelmez
    ···
  12. 37.
    +38 -23
    bilader dedim şu an seni anlamakta zorlanıyorum dedim, yani senin şu anda yaptıkların ve benim yaptıklarım dedim, normal şeyler değil dedim, senden tek isteğim bu kabuslardan kurtulup eskisi gibi olmak dedim, eğer benden rahatsız oluyorsan evi ayıralım sen kal burda ben giderim dedim, bak dedi bunlar güclüler dedi, sen istedin dedi, ulan dedim ben neyi istedim dedim sen zorla beni bu olaya şahit yaptın dedim, hayır dedi ben sana her seferinde sordum, sen tamam diyerek buna dahil olmayı kendin seçtin dedi, ailemi arıyorum bilader dedim sen normal degilsin dedim, aradım evi, bizimkiler köydeymiş, üzüm kaynatmaya gitmişler, bilen bilir pekmez yapıyorlar yani, ben geliyorum dedim, niye falan dediler, patronla anlaşamadık boşuna burda durmayım falan dedim, iş yerine gittim hesabımı kapattım, eve hiç ugramadan direk terminalden otobüse bindim, memlekete vardım, ordan köy otobüsüyle köye vardım, babamlar dedemgilin evde olurdu direk vardım eve, oturduk sohbet ediyoruz, biraz bu olayı çıtlattım yani kötü rüyalar görüyorum dedim, köyün hocası var, ona zütürelim dediler bişeyler yazar belki falan dediler
    ···
  13. 38.
    +38 -23
    oğlum dedi dedem, bu dünyada yalnız değiliz dedi, işte böyle öğüt verip duruyor, içimde dedeme karşı nefret oluştu yani o an parçalamak istedim, dede dedim öğütüne ihtiyacım yok, o yaşıma kadar asla dedeme saygısızlık etmemiştim ama o an öyle demek geldi öyle de dedim, dedem sustu babam bana bakıyor ama normalde bu saygısızlıgımı asla affetmez, acıyarak bakıyor sanki bana, baba dedim niye öyle bakıyorsun, seslenmedi, ne yapacaksınız dedim neyim var benim dedim, herkes susuyor, zaten pgiboloji kalmamış, hergün aynı kabus, hocanın kovması, ailemin sadece basını egip susması, yalvarırım dedim söyleyin, oglum dedi babam seni birine zütürecegiz o sana yardımcı olacak, kim baba dedim, ismini söyledi, gitmem ben ona dedim, adamı tanımıyorum ama, öyle bir şey var ki tanımadıgım adama karsı nefret duyuyorum, gitmem ona baba diyorum, babam tamam diyor yine sadece, ertesi gün zorla dedem babam ben bindik gidiyoruz, köye 1.5 saat uzaklıkta baska bir köyde yaşayan bu adam, neyse geldik bu köye, 9-10 tane ev ya var ya yok evler kerbinten yapılmış bilen bilir, sokakta da kimse yok, girdik bu kücük köyün icine babam evlerden birinin önüne park etti, dedem önde babamla ben arkada gidiyoruz kapıya geldik dedem kapıyı caldı bir kadın actı kapıyı genc biri icerde yaslı bir adam oturuyor
    ···
  14. 39.
    +49 -12
    Babam sakinleştirdi biraz, sabaha kadar bekledik ve sabahın ilk ışıklarıyla beraber yola çıktık, anneme sıkı sıkı tembih ettim komşuya git diye, evde yalnız durmasını istemiyordum, bindik arabaya pek konuşmadan gidiyorduk bıçağımı yanıma almıştım artık yanımdan ayırmıyordum, vardık köye, kapıyı yine aynı kadın açtı, geliniyde yanılmıyorsam, babam oduna çıktı buyrun siz gelir şimdi dedi, oturduk babamla, bu arada ben evi inceliyorum, evde hiç tablo yok, hiç ayna yok, dikkatimi ilk çekenler bunlar olmuştu, ben evi incelerken hoca da nihayet gelmişti, biz ayağa kalktık selamlaştık, hoca heybetli bir adamdı bayağı uzun sakalları vardı, kaşları dahi uzundu adamın, hocam özür dilerim dedim, niye evladım dedi, geçen size ettiğim hakaretlerden dolayı dedim, güldü onları bana sen etmedin ki dedi affedilecek birşey yok dedi, otur gel karşıma dedi oturdum, bir taraftan da atakan'ın bana verdiği kitap ile kolyeden bahsetmelimiyim diye düsünüyorum, ama bahsetmemeye karar verdim, oglum dedi bıcagını yanından ayırmıyorsun degil mi dedi, ayırmıyorum hocam dedim, bak sana açık konuşacağım dedi, babangil söyledi mi bilmiyorum lakin bir takım ifritler vasıtası ile seni çekemeyen bir kem gözlü sana birşeyler musallat etmeye uğraşmış lakin becerememiş ancak sen, isteyerek ya da istemeyerek bunlardan birinin cocugunu öldürmüşsün dedi, bunlar pesini bırakmaz ya seni alırlar ya sen onları alırsın oglum dedi, hocam dedim ben neyin kimin cocugunu öldürmüşüm karıncayı dahi incitmedim şu yaşıma kadar dedim, o zaman farkında olmadan yapmışsın oglum dedi, hic bir külün üzerine birden su döktün mü yahut bir ateşi birden söndürdün mü dedi, hayır dedim, sonra düsündüm ve, hocam dedim arkadasımla beraber evde mumları söndürmüştüm karanlıkta dedim, o zaman zarar vermişsin o zaman oglum dedi, bıcagını ayırma yanından dedi, bunlar kalabalık oglum dedi, bir kabile dedi, bir kagıda birseyler yazdı bunu boynuna as dedi tamam hocam dedim, bir müddet onları uzak tutar dedi, sakın tütsü, gibi şeyler kullanma aynalara uzun süre bakma, yattıgın odada cok tablo bulundurma dedi
    ···
  15. 40.
    +51 -10
    odama gittim, bir sigara yaktım, pakette 2 tek kalmıştı, yarın sigara alsam bari filan diyorum kendi kendime, herşey normal gibi davranmaya çalışıyorum, onları düşünmemeye, normal bir insan gibi olmaya çalışıyorum, yatağıma uzandım yine tavana bakıp düsüncelere daldım, odadan ayna ve tablolar gidince bayagı genişlemiş geliyor oda gözüme, ama o beynimin en ucundaki şeye hakim olamıyorum, o kitabı açmalıyım dedim içimden ve kalkıp annemlerin odasının kapısını caldım bir anda, annem telaşla actı kapıyı ne oldu oglum dedi, birşey yok anne iyiyim sadece bir resim istiyorum dedim ne yapacaksın oglum bu saatte resmi dedi, ben lazım dedim sadece, annem cantasında tasıdıgı bana ait bir vegibalıgımı verdi oglum geleyim beraber yatalım dedi resmi verirken, yok anne gerçekten iyiyim dedim, tekrar odama gittim resmin kafa kısmını kesip kolyeye taktım ve kolyeyi boynuma astım kitabı açtım sonra atakanın dedigi sayfayı bulup açtım, ne oldugunu anlamadıgım ancak tahminime göre fars ya da arap harfleri ile yazılmış kelimeleri yazdım kagıtlara, sonra ben ne yapıyorum dedim kendi kendime, atakanın yüzünden bunlar başıma geldi zaten, halen onun dediği şeyleri yaparsam daha büyük bir çamura batmayacağım ne malum diye düsündüm, aslında sadece hocanın dediklerini yapayım hatta bu kitabı hocaya zütüreyim diyorum, o dogrusunu yapar ne yapılması gerektigini bilir diyorum, ancak o kitap benim artık, hocaya neden zütüreyim ki hem belki hoca herkesten kötü biri bunu bilmiyorum, belki kitabıma sahip olmak istiyor, her türlü seyi düsündüm, sonradan 5 dakika kafamı egip durup düsününce, kötü düsünceler daha agır bastı ve bu kitabı sadece atakanın dediği şekilde neden kullanayım ki, kimbilir daha neler yapabilirim bu kitapla atakanın söyledigi sayfaların haricinde zamklı sayfalarda neler vardı acaba, bu düsünceleri kafamdan kovmaya calıstıkca daha agır bicimde tekrar yer ediyordu
    ···
  16. 41.
    +59 -1
    satanist falan mı bu atakan pici
    ···
  17. 42.
    +40 -20
    yine o kabusu gördüm, hava kızıl, güneş yok, yine üniversite okudugum şehirdeki evdeyim, yine arkamı dönüyorum, ancak bu sefer farklı birşey vardı, atakanın yüzünü görüyordum, size nasıl tarif edeyim, gözleri masmavi, siyah dişleri var, upuzun saçları var, bana baktı hiç unutmadığım 2 cümleyi söyledi, il hüvel, illa bin zitr, o masmavi gözlerini bana dikip bunları söyledi, konuşamıyordum, sadece o masmavi gözlerine o uzun saçlarına, kararmış dişlerine bakıyordum, babamın sesiyle uyandım, annem babam başımda bağrıyorlardı, kalktım, ne oluyor dedim, oğlum iki saattir arapça bişeyler söylüyorsun dediler, baba dedim yine aynı kabusu gördüm, biri bana 2 cümle söyledi dedim, bıçağın nerde dedi, arabada kalmış baba dedim, siz annenle oturun ben getiriyorum hemen oğlum dedi, asla yanından ayırma bir daha sakın dedi, annemle oturdum babamı bekliyorum, 10 dakka oldu babam halen aşagıda arabadan bir bıçak alıp gelemedi, anne dedim beraber gidip bakalım, ne olacaksa olsun artık, annem oğlum biraz daha bekle gelmezse polise haber veririz diyor, ne polisi manyakmısın dedim, alt tarafı aşağı ineceğiz diyorum, aslında bunun nedenini şöyle söyleyim size, artık onlarla karşılaşmak istiyordum, yani artık bu kabuslar bu korkular bitsin, karşıma çıksınlar, ve beni artık bıraksınlar istiyordum
    ···
  18. 43.
    +10 -50
    twitter açtım takip edin beyler: https://twitter.com/quanttum
    ···
  19. 44.
    +45 -15
    (bkz: BiLGiLENDiRME)

    filmle bir alakam yoktur, muhtemelen sinema sektöründen biri sizler gibi hikayeyi okudu ve sonra birkaç değişiklikle filmini çekti kısaca hırsızlık yaptı, dava aşamasına geçiyoruz artık, beş kuruş almadım, devdıbını kimse bilmiyor çünkü yazmadım, burada yazmayı düşünüyorum, tekrar okuyup hatırlayın sonra devam edelim, ayrıca fragmanı izledim atakan gibi mavi gözlü adamı kara bi adam oynuyor madem çaldınız bari doğru çalın neyse yaşı küçük olanlar yahut etkilenecekler lütfen okumasın

    (bkz: BiLGiLENDiRME)
    ···
  20. 45.
    +39 -20
    baba dedim atakanın odasında da bazı eşyalarım var onları da alayım sonra gideriz, tamam oğlum dedi, tek girdim odasına, ayna vardı odasında dikdörtgen şeklinde, onu ters çevirmiş, anlam veremedim, aynayı kendime doğru çevirdim, üzerine arapça birşeyler yazmış, tekrar aldığım gibi ters çevirdim aynayı , yatanın altına eğildim en arka tarafta kitap gözüküyordu aldım kitabı bayağı eski gibiydi, zamk gibi birşey ile sayfalar hafif yapıştırılmış, birbirlerine ip ile bağlıydı, sarımsı bir rengi vardı, üzerinde dediği şekil ve isim yazıyordu, ancak normal boyutlu kitaplara göre büyük bir boyutu vardı, eni ise anormal değildi, kolyeyi kitabın arasında buldum açtım atakanın resmi duruyor hala, çıkardım onu kolyeden sonra cebimden çakmak çıkardım orda yaktım resmi, sonra kolyeyi cebime koydum, kitabı elime aldım çıkıyorken, aynanın bana doğru çevrili olduğunu gördüm, artık alışmıştım, hiç bakmadım o tarafa, sanırım tekrar ters çevirmeyi unuttum dedim kendi kendime hemen çıktım odadan, baba hazırım dedim, hadi gidelim dedim, 2 bavul vardı zaten babam ikisini de aldı eline baba birini ver dedim, vermedi hadi oğlum bir an önce gidelim dedi, indirdik bavulları arabaya yükledik, 5 dakika sonra ev sahibi geldi, anahtarını teslim ettik memleketimize doğru yola çıktık
    ···