içimden bildiğim bütün sureleri okumaya başlamıştım ki üstümdeki bu ağırlık gitti. bende hemen ne işe yarayacaksa bilmiyorum ama o anki pgibolojim gereği kafamı hiç kaldırmadan altımdaki pikenin bir köşesinden tutup kendimi kendim sarmaladım gözlerimi de kapattım sımsıkı.o şekilde ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama aklımı kaybedecek gibiydim en sonunda cesaretimi toplayıp gözlerimi açabildim pencereden dışarı baktım yataktan kalkmadan dışarısı kapkaranlıktı tek bir tane bile ışık yoktu ama apartmanın etrafında sokak lambaları vardı bir sürü onlardan gelen ışıkların odaları aydınlatması gerekiyordu ama yoktu artık iyice korkmaya başlamıştım kendimi bir an önce bu odadan dışarı atmalıydım neresi olursa olsun ama bu odadan çıkmalıydım. gözlerimi bile korku yüzünden zorlukla açmıştım ama zor durumda kalan tek bir çaresi kaldığını düşünen her insan gibi bir deli cesaretiyle yataktan kalktım. Kalktığım gibi koşar adımlarla odadan çıkmaya başladım

Çalıntı huur çocuğu bunu 2 ay önce okumuştum eksileyin

Yaz panpa ben okuyorum hadi

Ağır pkklı huur çocuğusun yazmazsan

Koşar adımlarla ilerleyip tuvaletin oraya gelmişken öyle şiddetli bir ses duydum ki nasıl anlatsam sanki patlama sesiyle çığlık sesi karışımı gibi bişeydi, tuvaletin önünde dondum kaldım kıpırdayamadım odaya geri dönsem korkuyorum bu ses yüzünden korkuyorum ne yapsam bilemeyecek bir haldeydim sonra düşündüm bu sese bütün şehrin uyanmış olması lazım herkes balkona çıkmıştır birkaç insan görür rahatlarım diyerek balkona doğru gitmeye başladım. Balkona çıktım etraftaki bütün sokak lambaları çalışıyor hepsi yanıyor peki ben odanın penceresinden baktığımda neden kapkaranlıktı diye düşündüm daha sonra apartmanların balkonlarına baktım o sese herkesin uyanmış olması lazımdı ama kimse yoktu delirecek gibiydim. balkondaki sandalyeye oturdum sabaha kadar balkonda bekleyecektim

Baya bir balkonda oturduktan sonra artık ilk şoku atlatmıştım odada uyandığımda saatin üç buçuk olduğunu biliyordum ama saate bakmamıştım içime doğmuştu sanki .bu kadar korkunun şokun üstüne bir sigara içmem lazımdı ve çok da susayıp çişim gelmişti. balkondan salona geçtim korka korka hemen ışıkları açtım. çişimde vardı ama daha tuvalete gidicek cesaretim yoktu sadece su içip sigara paketini ve çakmağı alıp balkona çıkacaktım tekrar. tezgahtaki bardağı almak için gittiğimde bardağın dolu olduğunu gördüm ama ben gece uyanıp bardaktaki suyu içmiştim ve geri doldurmamıştm O anda aklıma geldi ben gece uyandığımda salondaki koltukta yatmıştım odaya gitmemiştim artık çıldıracak gibiydim gerçekle rüyayı ayırt edemiyordum belki şu anda yaşadığım rüya diye düşündüm o anda saate bakmak aklıma geldi saat üç buçuktu…

Saatin daha yeni üç buçuk olduğunu gördüğümde şok olmuştum, böyle birşey nasıl olabilirdi ben odada uyandığımda saat üç buçuktu ve ondan sonra odada gözlerimi kapatıp pikeye sarılı vaziyette beklemiştim saatlerce daha sonra balkona çıkmış balkonda yine bir süre beklemiştim ve salona gidip saate baktığımda saat daha yeni üç buçuk olmuştu. Ya bu bilinçaltımın bana bir oyunuydu yada nedenini bilemediğim birşeyler. Uyandığımda saate bakmamıştım zaten arkadaşın odasında saat yoktu saatin üç buçuk olduğu aklıma birden gelmişti uyandığımda aklımdaki ilk bilgi oydu. Salonda uyanmam gerekirken odada uyanmıştım bardaktaki suyu içmiş olmam gerekirken su olduğu gibi duruyordum. Bütün bunları düşünerek sabah ezanına kadar balkonda oturdum sigara içerek.

reserved

Havanın biraz aydınlanmasıyla birlikte rahatladım dışarıda arabaları ve insanları görmeye başlayınca ve sabah ezanı da okununca içeriye tekrar girdim hemen etrafı toplayıp evden ayrıldım. Yaşadıklarım beynimi kemiriyordu teyzem aklıma geldi ona cinler musallat olmuştu o zamanlar bu tarz olayları kafama pek takmadığım için bu olayı fazla sormamıştım. Eve geldim anneme teyzeme musallat olan şeyler falan vardı neydi o olay tam olarak diye sordum o da niye soruyorsun bunu dedi bende merak ettim dedim o da anlatmaya başladı teyzen evinin balkonundan kaynar suyu toprağa dökmüş ve ondan sonra teyzene musallat olmuşlar dedi

Geceleri başucunda birisi bekliyor gibi oluyormuş ilk başlarda. Daha sonrasında ise dışarıdan teyzenin adını sesleniyorlarmış geceleri ama ses uzaktan geliyormuş ama günler geçtikçe sesler daha yakından gelmeye başlamış ve en sonunda dış kapının önünden gelecek şekilde duymaya başlamış sesleri dedi. Pgibologlara gitmişler ama bir fayda etmemiş sonra bir tanıdıkları bir hocayı tavsiye etmiş ona gitmişler. Hoca onlara demiş ki yüksek bir yerden kaynar su dökmüşsün onların çocuklarından birini öldürmüşsün muska yazmış okunmuş su vermiş ve bununla günde 3 kere banyo yapacaksın demiş sonra musallattan kurtulmuş teyzem. O zaman söylediğinde inanmıştım ama şimdiki bilgilerimle düşününce teyzemin aldığı cana karşılık onlarında bir can alması lazım hoca ancak bu şekilde teyzemden uzak durmalarını sağlamış olabilir bu can da kuzenlerimin doğacak çocuklarından birinin canı mı bilemiyorum . bu bildiklerimi hiç kimseye anlatamadım tabi benim ki sadece bir düşünce ama bu fikirlerimi duysa teyzem çok vicdan azabı çeker. Yakın akrabalarımdan birinin başına böyle bir olay gelmesi beni korkutmuştu açıkçası önceden pek inanmadığım bu konulara artık inanmaya başlamıştım hem kendi yaşadıklarım hem de teyzemin yaşadıklarını düşününce.

O günün gecesinde hiçbir şey olmamıştı rahatça uyumuştum bir hafta kadar böyle devam ettikten sonra biraz rahatlamıştım gelip geçti artık diyordum. Gece çarşıya çıkıp sigara içmeye bile başladım hatta o gece ise dışarıya biraz geç çıkmıştım arkadaşlarla kahvede takıldık onlar okey oynadı ben ise yancıydım. Saat 12 gibi evlere dağıldık eve gitmeden son bir sigara içmek istedim tanıdık kimse görmesin diye yolumun hemen yukarı tarafında inşaata doğru yürüdüm. Bu inşaat mağaranın bulunduğu tepenin yakınlarında sayılır biraz batısında kalıyordu. Yol tarafına bakan odadan birine girdim kimse görmesin diye pencereden uzak bir köşeye çömelip sigaramı yaktım. içime bir nefes çektikten sonra bir ses duydum

yaz amın evladı

sesi şöyle tarif edeyim sanki birisi tef çalıyor gecenin bu saatinde tefe en sert şekilde vurarak. merak ettim yavaşça ayağa kalkarak pencereye doğru yürüdüm acaba köyün sarhoşları yine bir manyaklık mı yapıyor son ses müzik mi açıyor diye düşündüm pencereye doğru geldim yine çömeldim sadece gözlerim gözükecek şekilde dışarıya baktım. gördüğüm manzara şu 2 tane bembeyaz at,üstünde yaldızlı, parlak, türlü türlü renkli örtülerle koşuyor ve ayaklarını her yere bastıklarında tef sesi çıkıyor veya bir şıngırtı sesi. koşarak inşaatın önünden geçtiler mağaranın olduğu tepeye doğru koştular...

yaz amk orjinal başlığı bulamadım bunu okurum çalıntı ama gibtiret

Amk sozlugunde herkezi cin carpmis

öncelikle şu açıklamayı yapayım çalıntı diyenler için. aq o zaman da ben yazmıştım ama eski tasarımdaydı. şimdi yeni tasarımda tekrar yazmak istedim. çalıntı diyip durmayın artık

nutkum tutulmuştu sanki sadece duvara yaslanıp olduğum yere çöktüm. sanki etraftaki bütün köpekler havlıyordu üstüme duvarlar geliyor gibiydi sürekli bir çıtırtı sesi duyuyor gibiydim. hiç durmadan bir o yanıma bir bu yanıma bakıyordum sanki her yerden bir şey çıkacak gibiydi en sonunda gözlerimi sımsıkı kapattım başımı ellerimin arasına alarak bekledim

ne kadar bekledim bilmiyorum ama aklıma birden eve gitmek geldi kalktım hiç düşünmeden koştum eve doğru. hayatımda hiç bu kadar hızlı koştuğumu hatırlamıyorum. ayaklarımı yere öyle sert vura vura koşmuşum ki eve ulaştığımda annem uyanmıştı benim koşma sesimden. noldu niye koştun dedi beni karşılarken kapıda bende hiç öylesine koştum dedim bunu hiç düşünmeden birden söylemiştim gördüklerimi söylemek istemiyordum sanki kimseye

O gece gözüme hiç uyku girmedi kendimi battaniyeye sarmaladım odamın kapısına doğru bakıyorum sadece sadece gözlerim açıkta nefesi bile zor alıyorum

Bomboş bir sokaktayım sadece arabalar var park etmiş vaziyette sokağın iki tarafına. Bense tekerleme söylüyorum ve çocuklar gibi ellerimi kollarımı sallaya sallaya yürüyorum ama bir yandan da bunun rüya olduğunun farkındayım içimden tekerlemeyi söylemek istemiyorum artık bitsin bu rüya diyorum uyandığımı hissediyorum ama gözlerimi bir türlü açamıyorum