komutanla acemi asker diyalogları

teslim oldukları günün ertesi gün 319 kısa dönemlerden iki kişi kantin civarında gezerken alay komutanını görürler, palaskası olmayan durup selam vermeyen askerleri çevirir komutan ve sorar :

komutan: siz kimsiniz?
319 kd: kısa dönemiz biz yeni geldik
komutan: benim kim olduğumu biliyomusunuz?
319 kd: valla omzunuzdaki yıldızlara bakılırsa önemli birisiniz!
komutan: alin bunlari!!! öğretin rütbeleri!!!

üsteğmen: içinizde elektrik mühendisi varsa bir adım öne çıksın?
ksd acemi asker: emret komtanım
üsteğmen: bundan sonra koğuşun ışıklarının açılıp kapanmasından sen sorumlusun!
90 tane ksd er: kıs kıs kıs
üsteğmen: ulan yıllardır bu espriyi yapmayı bekliyodum.
90 tane ksd er: puhaaahah

ilaç dolabındaki ilaçları düzenlemekteyim, beleşçi bir uzman çavuş yanımda bitiverir.

u.ç.: battal naapıyon bakam eh eh.
b: ilaçları düzenliyorum komutanım.
u.ç.: var mı fazla ilaç alayım.
b: yok komutanım.
u.ç.: bu ne lan, vajinal krem yazıyo lan, kime verdiler lan bunu!
b: serdar'a komutanım.
u.ç.: serdar'ın amı yok, demek ki ben bunu alırım eh eh eh.

komutan - kantinden git bana su al gel
asker - emredersiniz komutanım

2dakka sonra asker gelir nefes nefese

asker - komtanım kantinde su kalmamıştı, geldim ne yapmamı istersiniz
komutan - o zaman su al evladım(nassı yani)

yedek subay olarak atanilan taburun komutani arada sirada, subay astsubaya kaynasma amacli ickili yemekler vermektedir. u seklindeki masada yaklagib 15-20 kisi olur her seferinde. benim bulundugum ilk yemekte benden baska 3 astegmen daha vardir masada. ilk yemek olmasi nedeniyle elleri koyacak yer aranmaktadir masada gozler bas kosedeki komutanda tabi. ickisini havaya kaldirmasiyla siz de kaldirip ilk yudumu alinca tamam bu kismini biliyorum diye dusunerek rahatlarsiniz. ohh hep beraber kafalari cekicez diye dusunurken az ileride beklettigi askere cal oglum der komutan.
muzikle birlikte neselenen komutan ve diger komutanlar kendi aralarinda takilirken biz de hafiften muhabbete baslamistik ki komutan:

-ee hadi! kalkin bakalim oynayin yaw!

-ben: nasi yani?*

-komutan: hala oturuyosunuz.. hade hade ahmet, yusuf, mutlu.. ( masanin ucundaki genc astsubaylar ve hemen onlarin karsisindaki astegmen)

arkadaslar hareketlenmis kalkarlarken komutan bizi de suzmus, hafif sert bir bakisla eliyle hade hade isareti yapmistir, adamin sakasi yoktur, bu da bir arkadas dugunu ya da bar degildir, kalkilir ama asker gibi:

-ben: emredersiniz komtanim! ( palaska ayni anda cikarilip sandalyeye birakilir, bir kac saniye sonra eller havada sahnede kivirilmaktadir)

lan yarak
+emredin komutanım
-38 kişi içinden kendini bilen adamı severim

• **

-tuvaleti sadece sıçarak tıkayan kim?
+..
-kemal uzmanım sen misin?
+ben burda sıçamıyorum gomutanım, eve kadar dayanıyoz

• **

-yemek duasını kim yaptıracak
+george yaptırsın komutanım
-ateist di mi lan o. zehirleniriniz amk

kısım yazıcı çavuşu, yazıcılık dışında çay getirme, odayı temizleme, kantinden pide alma vb işlerin dışında da genelde kitap okumaktadır, bölük astsubayı odaya girer
komutan-ne okuyorsun yine dobermann(isim )
dobermann-kitap okuyorum komtanım,
komutan-ne kitabı
dobermann-polisiye macera kitabı komutanım(da vinci şifresi en kısa böyle anlatılır)
komutan-ulan oku oku başımıza profosör mü kesildin lan çay koy bana
dobermann-emredersiniz komtanım(tey allahım iş var da yapmıyormuyuz alçak sesle söylen)
komutan-söylenme lan

asteğmen inshroud, mesai bitiminde yorgun argın nizamiye kapısına doğru ilerlemekte, sampi'den pide mi yoksa domnos'tan pizza mı söylesem diye düşünmektedir. nizamiye kapısına yaklaşırken acı acı çalan üç düdük sesi* duyar. garnizon komutanı kışlayı terk etmektedir, esas duruşa geçer, selam layıkıyla çakılır lakin önünden geçip gitmesi gereken flamalı araç, tam önünde durur, asker iner, komutanın kapısını açar, komutan araçtan inmeden inshroud'u eliyle çağırır.

+ asteğmen inşorut eğmreğt gomtanığm!
- üçyüzyetimişsekiz artı ikiyüzotuzaltı? çabuk?
+ ... (2 saniye)... ] ağltıyüzondört gomtanığm!
- afferin
+ ] soğal!

diyaloğu gerçekleşir ve komutan basar gider, inshroud anlam veremez, anlam vermeye de çalışmaz, zaten pizza yemeye de karar vermiştir ve evine gider. ertesi gün olayın sebebi öğrenilmiştir. 40'dan fazla subay öğrencinin arasına giren komutan onlara bu toplama işlemini sormuştur ve adamlar (bir tane de bayan asker vardı) heyecandan cevap verememişlerdir. kendi halinde yalnız asteğmenin cevap vermesi çok hoşuna gitmiş olacak ki bu değerli komutan inshroud'a takdir belgesi vermiştir. 20 sene okullarda dirsek çürüten, difransiyel denklemlerle yıllarca uğraşan, 2 tane calculus kitabı yemiş olan inshroud kişisi bir toplama işlemiyle yüceltilmiştir.

yer - acemi er egitim alayi manisa
otcu piyadeler tek kol araliginda dizilmis dusmana karsi, yok otlara karsi durmaktadirlar (op), baslarinda firlama uzman cavus (fuc)
fuc- bir tek kafasi dik kalmis ot istemiyorum burda ona gore yolun,
op - ama komutanin cok az kisiyiz nasil bitirecegiz bunlari
fuc - asker gelmeyeyim yaniniza, gelirsen cogaltirim sizi, hep beraber yolarsiniz.
gule oynaya bir dag daha yolunur, gorev basari ile yerine getirilir.

kolordu komutanının denetlemeye geleceği haberi bütün takımı sarmıştır.o güne kadar herhangi bir yamuğunu görmediğimiz, bize diğer astsubaylar gibi işkence çektirmekten uzak olan,her daim ailesiyle takıma gelen, ailesiyle ilgilenmekten bütün işleri unutan pısırık takım komutanımız üsteğmen;"çocuklar bu hafta kolordu komutanı denetlemeye geliyor, sizden ezberlemenizi istediğim şeyler var, aman yüzümü kara çıkarmayın" diyerekten içtima alanında 2 dakikalığına göründükten sonra yine ailesinin yanına inzivaya çekilir. eğitilmesi gereken, hepsi birbirinden dallama olsa da sayıca azlık söz konusu olduğundan(60)askeri eğitmek hiçte zor olmamalarıdır...

başçavuş: evet leon, söyle bakalım atatürk kimdir?

leon: komutanım türkiye cumhuriyetinin kurucusu.

komutan : iyi aferin.

leon: saol!

komutan: söyle bakalım müslim, cumhuriyet ne zaman ilan edildi?

müslüm: ya, kem küm, unuttum komutanım.

komutan: leon müslim'i sana zimmetliyorum, denetlemede sıçarsa, bir daha gözüme gözükme!

leon: emredersiniz komutanım!!!

ilk okuldan terk, ama olabildiğince iyi niyetli ve çalışkan olan bu arkadaşımızı 1 haftalık kampa alarak bana verilmiş olan görevi hakkıyla yerine getirebileceğimi düşünerek, her gün, 1 er saat bu arkadaşımızı çalıştırıyorum ve sonunda da emeğimiz meyvelerini veriyor tabi, artık müslim arkadaşımız, nutuk'u bile gözü kapalı okuyacak seviyeye geliyor(!) neyse efendim, gün oluyor devran dönüyor, korgeneral çıka geliyor…

korgeneral: merhaba asker!!!

bütün takım: saol!!!

korgeneral: nasılsınız?!

bütün takım: saol!!!

korgeneral: oğlum sen; söyle bana atatürk kimdir ve neler yapmıştır?

müslim: vallahı bilmiyorum, tanımıyorum; unuttum.

leon: (bkz: mavi ekran)

ertesi günkü içtimada üstteğmen: kim lan o atatürk'ün tanımayan salak!!!

müslim: bir adım öne çıkar…

bugüne kadar hep kılıbık bildiğimiz sevgili üsteğmenimiz, bir anda (bkz: bruce lee)kesilerek (bkz: uçan tekme)müslim arkadaşımızı hastanelik eder.

leon: son olarak elinde ot yolma makinesiyle (bkz: beşparmak dağları)'nın zirvesinde görülmüş, kendisinden bir daha haber alınamamıştır.

yer muhabere boluk komutanligi, boluk komutani guzide 10 adet kisa donem askeri ile tanisma ve kisisel yeteneklerine gore kisimlara gonderme toplantisi yapmaktadir.
hasbel kader cok kallavi adamlar gelmistir eline.
bunlardan bir tanesi uluslararasi iliskiler mezunu, master yapmis felan alaninda ciddi uzman bi kardesimiz. zaten asam (avrasya stratejik arastirmala merkezi) bunyesinde emekli bir orgeneral ile calisan ancak tevazu sahibi ustune ustluk deli gibi zeki bi kardesimiz (bkz: suzme)
zaman:askerligin ilk gunleri

bk: sen soyle bakiyim sen ne is yaparsin?
kd: uluslarasi iliskiler mezunuyum komtanim
bk: azcik detay ver olm, ne is yaptin bugune kadar?
kd: asam`da calistim komtanim
bk: ne is yaptin sen asamda
kd: masterdan sonra basladim komutanim etnik kokenli teror orgutleri siyasal ve silahli faaliyet bicimlerinin icra edildikleri ulke uzerindeki etkileri hakkinda calistim uzmanlik konum ise pkkdir.
bk: pkk oyle bir orgut degildir, serefsizdir onlar
kd: ... ???
bk: tamam sen s2 yazicisi ol

artık askerin acemiliğinden midir yoksa dangalaklığından mı siz karar verin.
konya personel okulu asteğmen adayı kurs bölüğü. sahnede 321. dönemin en "enteresan"* adamıyla sert geçinmeye çalışan bölük komutanı salih ve olaylar gelişir...

kavga azar vs. vs.

salih: ne emmeye ne gömmeye geliyorsun ama sen de süleyman.
• süleyman: emmeye de gelirim komutanım, gömmeye de.

günler su gibi akmış, sıra acemiliğin en heyecanlı bölümü olan atış dalgasına gelmiştir. sıfırlama olarak da anılan bu ilk atış için 25 metre karşıya a4 boyutunda bir kağıt asılır ve ortasındaki işarete nişan alınır. neyse konumuz bu değil, sıra etz'nin postasına gelir. yan yana uzanır yiğitler. acemi gelin gibi kavradığı tüfeği ile nişan alır bizimki ve küt pat çat üç atışını tamamlar, kağıda doğru koşar. ama ne hikmetse kağıtta hiç delik göremez. komutan herkesin kağıdına sırayla bakmaktadır. sıra etz'nin yanındaki vatandaşa geldiğinde üç tanesi yan yana, beş delik vardır kağıtta.

komutan: aferin asker
laz: sağolasın komutan
komutan: rica ederim
laz: estafurullah (yandaki astsubay dürter elemanı), saol!!!
komutan: (etz'nin kağıdına bakarak) bu ne bomboş?
etz: ben yandakine atmışım komutanım aslında oraya nişan almadım ama işte öyle ol...

komutan astsubaya "aksiyon filmlerinde şimdi gibtim ananı bakışı" atar. daha da durmaz, gider. (sonrası pek komik değil zaten.)

her türk erkeğinin mutlaka ve mutlaka askerlikle yaşamış olduğu diyaloglara denir, ki yoksa bile böyle bir diyalog komik türk genci zütünden uyduruverir, o derece. nitekim böyle bir diyaloga sahip olmayana askerlik yapmışsın denmez, çünkü askeriye öylesine kendine has ritüelleri olan bir müessesedir ki bu diyaloglardan kaçınılmaz.

şöyle ki, askeriyede telefon açmanın bile bir adab-ı muaşereti mevcuttur, telefonu açan kişi "alo" demez, rütbesini ve ismini söyler, "er hüseyin", "yüzbaşı volkan" ve benzeri gibi.. what makes you think i m not a superhero kişisi, kebap geçen acemiliğinden sonra usta birliğine geçmiş, ancak kısa dönem olmasının verdiği yattara duruşunu hiç bozmamıştır, hala dünyadan bihaber karargah subay odasında dolanmaktadır. telefon çalar, olaylar gelişir.

what makes... : (ananskim.. telefon? açsam? açmasam? açiim) a... a... alo?
karşı ses: (ne alosu dıbına goyim.. neyse) gökhan başçavuş!
what makes... : komtanım, gökhan başçavuş diye birisi yok burda.
karşı gürleyen ses: gökhan başçavuş benim, gerizekaaaaağlı!
what makes... : hııı.. emredersiniz komtanım.
çatt...

gençler naber ya??
- eyvallaaaa!
- eyvallah ha?
- emredin komutanııım!

(maalesef yaşanmıştır)

komutan: evet arkada$lar... bi derdi, gibintisi olan var mi?
acemi asker: var komutanim, botum ayagima vuruyor.
komutan: nerden vuruyor yavrum?
acemi asker: arkadan vuruyor komutanim.
komutan: (eliyle nasil gecirdik tarzi bir hareket yaparak) arkadan vuru$a devam o zaman...
boluk: hehehehehehe

yapacak iş kalmadığından bir grup asker ve bölük komutanı oturmuş muhabbete dalmıştır. sivilde avukat olan kısa dönem asker arkadaş sıkıntıdan ağzına ince bir dal almış çevirmektedir.

- avukat senin meslekte en çok neren önemli
- ağzım komutanım
- heh o zaman her şeyi ağzına alma, mazallah

avukat da dahil herkesi gülme krizine sokmuştur.

masa başındayken telefon çalar;

+ hava savunma çavuş ironik
- teğmen x
+ emredersiniz komutanım!
- olm daha emretmedim ki lan. ayrıca tekmilin de çok zayıftı.
+ (kilitlenmiş bi şekilde) emredersiniz komutanım!
- lan ne emrettim ki olm deli misin bak hala! neyse odama sizin nöbet defterinizi getir hemen.
+ emredin komutanım! (gene tutturamadık)
- hay ben senin!..

bir şeyler olur komutan karşısındaki ere

k: lan! sen beni giblemiyomusun ulan
karşısındaki er gibi çarşafa dolar
e: olur mu öle şey komutanım giblemez olurmuyum

erin sonu kaçınılmaz olandır

acemiliğin henüz başlarında akşam vakti geçen diyalogdur. turcino akşam yemeği sonrası kantine gidip bir şeyler almış yolda yiyerek yatakhaneye dönmektedir karanlıkta. karanlıkta sivil giyimli birisi yanaşır sorar:

- bugün x bölgesine gidecektiniz, gittiniz mi?
+ hayır gitmedik sadece şuraya şuraya gittik.
- siz kimsiniz acaba?
+ ben burada albayım.
- (hasktr sıçtık şimdi) eee afedersiniz komutanım tanıyamadım sizi kusura bakmayın (3,5 3,5 sesleri duyulur)
+ yok evladım sorun değil karanlık zaten normal tanıyamaman. iyi akşamlar.
- iyi akşamlar komutanım (sıçış 2: komutana sağoldan başka bir şey denir mi?)

neyse ki anlayışlı bir komutandı. ağzında yiyecekle, selam vermeden babasının oğluyla konuşur gibi konuşan acemi askere başkası pek de hoş davranmayabilirdi.