1. 76.
    +4
    acemi birliğinde ilk atışlar yapılacaktır. m1 tüfekleri dağıtılır, poligonda askerler sırayla yere yatıp ateş etmektedirler. bölük astsubayı manzaradan ne gibi bir kıl kaptıysa atış ile ilgili her soruda. "vurmanız önemli değil çocuklar birbirinizi vurmayın yeter" demektedir. bu sırada atış yapmak için yere yatan arkadaşın giydiği kırmızı çorap atış mahalindeki uzmanın nazari dikkatini celbetmiştir...

    uzman: olm o ayağındakiler ne?
    acemi : çorap komutanım, ayağımda bu kalmış pardon...
    uzman: aferin, yarın iştimaya da pembesini giyip gel bekliyorum...
    ···
  2. 77.
    +4
    şubat ayında erzincan'da acemilik yapılmaktadır. kar vardır. uzman çavuş acemilere seslenmektedir:

    -kamyon lastiğine zincir takmayı bilen var mııııı?
    -...
    -yok mu kamyon lastiğine zincir takabilen laaaaaan?

    nihayet arka taraftan heyecan dolu bir ses:
    -gomtanuuum, ben bilmiyom ama takarım gomtanum.
    -sen sus ulan salaaaaaaaak! yok mu başka bileeeeeeeen?
    ···
  3. 78.
    +4
    yer - acemi er egitim alayi manisa
    otcu piyadeler koca bir dagi yolmus olmanin verdigi yorgunlukla cimenlere yayilmistirlar, o esnada ordan gecmekte olan acemi astegmen (aa) ve yayilan erler (ye)
    aa- napiyorsunuz ulan orda
    ye- istirahat ediyoruz gomutanim
    aa- kalkin lan ayaga, ayakta istirahat edin,
    yayilan erlerden firlama olani - beygirmiyiz komutanim biz nasil ayakta dinlenelim,
    ye- hahahah
    aa- ?//%&%&
    ···
  4. 79.
    +4
    yer : erzincan il jandarma alay komutanlığı.

    olay şöyledir; yeni acemiler gelmiştir. ancak bu yeni gelenlerin büyük bir kısmı rdm olduğunu iddaa etmektedir. gerçek rdmler ile rol kesenleri ayırmak için üstteğmen hepsine tek tek sorular sorup " senin derdin nedir evladım" gibisinden zarf atmaktadır.

    ütğ = üstteğmen
    rdm = bildiğiniz rdm

    ütğ: evladım senin derdin ne?
    rdm: vadalar gomutanım.
    ütğ: vada ne lan ?
    rdm: vadaları görüyorum gomutanım.
    ütğ: hani şu banka reklamındakiler mi ?
    rdm: evet gomutanım. vadaları görüyorum. üstüme üstüme geliyorlar. boğuyorlar beni...

    bu noktada üstteğmen yarılır. alın zütürün şunu diye yanındaki astsubaya emir verir. sonuçta bu rdm'nin silahı olmaz ve eline bi sürpürge verilip bütün mesai saati boyunca alayı süpürmesi emredilir.
    ···
  5. 80.
    +4
    tamamı kısa dönemlerden oluşan acemi birligi. henüz ilk hafta.

    uzman cavus: aranızda ehliyeti olan var mı?
    acemi askerler: evet
    uzman cavus: aranızda mercedes kullanan var mı?
    acemi asker: evet komutanım.
    uzman cavus: tamam simdi kosa kosa revire gidiyosun ası baslamıs mı öğreniyosun. giderken de dikkatli git carpma bir yerlere.

    ahahahaha
    ···
  6. 81.
    +4
    en çok yaşanan klagib diyaloglardan biri de;
    komutan:anlaşıldı mı?
    acemi asker:hıhı okey anlaşıldı gomutanım!
    komutan:lan hayvan herif kaç kere sölicem öküz asker 'emredersin komutanım' diceksin!
    komutan:anladın mı?
    asker:bu kez anladım gomutanım. tamam
    komutan:allah belanı vesin senin gel lan buraya!
    ···
  7. 82.
    +4
    asker kendisine bağıran komutana kulak asmayıp işini kendi bidiği yapmaya devam etmektedir. komutan kızar:

    komutan: ulan kime diyorum ben! sen beni gibine takmıyomusun?
    asker : takmaz olurmuyum komutanım takıyorum...
    ···
  8. 83.
    +4
    komutan : evladım sen sivilde ne iş yaparsın ?
    asker : tiyatrocuyum komutanım
    komutan : al şu kazma küreği de bir iş öğren
    asker : emredersiniz komutanım !
    ···
  9. 84.
    +3 -1
    303kd. acemilik bitmis boluklere dagitim yapilmistir. gittigim bolukte tek kisa donemim. rutbeli olsun erbas olsun herkesin gozbebegiyim uzerimde hafif bir simariklik yok degil. uzun ugraslar sonucu da rahat ettirilmem amaciyla masa basi bir gorevle sereflendirildim. ilk gorev gununde bina kulube arasi yapida birara tek basima kaldim ve o kisa surede telefon caldi. askerlik oncesi yasantimdan taviz vermeden telefonu soyle actim

    px9: efendiiim
    ustcavus: oooo yeni kisa donemimiz goreve basladi demek. laaaannn yaavvsaaaakkk telefon oyle mi acilir?
    px9: pardon komutanim
    ustcavus: ne pardonu a.k. isimiz var oglum seninle. neyse ben ustcavus xxx
    px9: buyrun komutanim
    ustcavus: lan okumus ben buyurmam emrederim bunu aklina sok
    px9: peki komutanim. var mi benden bir isteginiz? ( artik sicmada sınır yoktur semsiyeyi zorlamaya hic gerek yoktur)
    ustcavus: kapat kapat kapat ben bizzat geliyorum simdi oraya

    sonuc itibariyle ustcavus gelir. hayatimin en uzun azarinin konusu telefonla konusma teknikleri olmustur ve 3 hafta boyunca telefonlara cikmam boluk bascavusunun emriye yasaklanir.
    ···
  10. 85.
    +3 -1
    kısa dönem askerligin ilk haftaları, iki kısa dönem yemekhanededirler. 300 kisilik yemekhanede 15-20 kisi vardir. o sirada yemekhaneye kolluklu birisi girer. telsizli falan biridir gelen. önemli birisi olduğu bellidir. komutan dolasır dolasır yanimiza oturur. sohbet baslar. komutan kısla nöbetci amiridir, binbasi olduğunu da kendisi söyler. kisa dönem iki asker görünce yanimiza oturmak istemis. gelecek, askerlik, ülke üzerine güzel sohbet edilir. acemiligin verdigi rahatlikla güzel konusulur. yemegini bitiren diger kisa dönem kalkar. ben de ufak ufak yeltenirken, komutan nereye der, ben sizi gördüm kalayim dedim der.

    yemekler bitmis, sohbet devam etmektedir. komutan, eskiden komando olduğunu, iradeyle askerligni üstesinden gelinebilecegini anlatir. komutan sigara içmek için elini cebine atar.
    k- burada sigara icilmiyor galiba,
    a- evet, komutanım ben de icecektim ama kültablasi koymamislar. disarida iceriz artik.

    gülünür karsilikli
    komutan ayağa kalkar, ben de. yalniz bütün yemekhane esas durusta ben iki elimde iki demir tabakla ayaktayimdir.
    birlikte konusarak disari cikilir.
    k- oglum ben karargahtayim sürekli, ne zaman istersen ugra
    a- gelirim komutanim, ben size bir sey soracaktim.
    k- buyur
    a- komutanım ben size ne emredersiniz dedim, ne de esas durus gösterdim. biraz ayip oldu galiba, kusura bakmayin.
    k- önemli degil, bu acemilik egitimi bunun icin zaten. bosver, yakinda ögrenirsin, yanima ugramayi unutma.

    ertesi gün
    baska bir asker- abi o binbasi senin neyin oluyordu
    a- bir yakinim
    ···
  11. 86.
    +4
    helikopterden tırsan bir arkadaşla komutanı arasında geçen diyalog;

    komutan: olum gel bakalım senle falanca yere gidiyoz.
    arkadaş: (helikopterle gidileceğini anlar) neyle komutanım??
    komutan: (gayet sakin) neden evladım beğenmezsen gelmeyecek misin?
    arkadaş: ...
    ···
  12. 87.
    +4
    Uc ay boyunca: klark kent kripton emret komutaniiim.
    Not: kendi adim soyadim ve memleketimle tekmil vermemi yasaklamislardi benzerlikten. Usta birliginin ilk gunu dayak yemistim agiz aliskanligimdan.
    ···
  13. 88.
    +3 -1
    kısa dönem erleriz. çavuş oluyoruz törendeyiz.. alay toplanmış, albay ilk arkadaşımızın adını okuyor :
    - muhabere onb. abdullah xxx
    sessizlik... biz arkadaşa, onu tanımayanlar ise sağa sola kafasını çevirip etrafa bakıyorlar kim bu diye... apo ses çıkaramadı heyecandanmıdır nedendir bir süre. sonra sağ elini yukarı kaldırarak gülümsedi, kafasını salladı albaya masumca, kardeşçe.. albay bişey demedi tebrik etti, apo kafasını yine dostça sallayarak ve yumuşak bir ses tonuyla :
    -saol.
    diye seslendi albaya..
    töreni izleyen h.sonu bizim bölüğü yanaşık düzen eğitimi bekliyordu..1 hafta beklenilen çarşı izni de mundar anlayacağınız.
    ···
  14. 89.
    +3 -1
    komutan, kısa dönem acemi askerlere mesleklerini sormaktadır.

    komutan: sivilde ne iş yapardın?
    asker: mühendistim komutanım.
    komutan: güzel. sen ne iş yapardın?
    asker: veterinerdim komutanım.
    komutan: iyi. sen ne iş yapardın?
    asker: öğretmendim komutanım.
    komutan: ne güzel. peki sen ne iş yapardın sivilde?
    asker: savcıyım komutanım.
    komutan: sav cıy dın!
    ···
  15. 90.
    +4
    25 metre atış alanında attığı 2 mermi hedefi bulmayan acemi askerle uzman çavuşun arasındaki diyaloglar ;

    komutan ; oğlum attığın 2 mermi nereye gitti ?

    asker ; bilmiyorum komutanım.

    komutan ; ben biliyorum ama mal bebe, şimdi söyleyeceklerimi tekrar et .

    komutanım siz nasıl nişan alacağımı anlatırken ben gibimle yoğurt yiyordum. hedefe atamadığım 2 mermide ebemin dıbına gitti..
    ···
  16. 91.
    +4
    yer, bir deniz er eğitim merkezi. kısa dönem celbi gelmiş, gelenlerin birçoğu 30'u devirmiş, kariyer, ünvan, çoluk-çocuk, züt-göbek sahibi insanlar. bu kadar şeye sahip olan adamın çevresi, ikna kaabiliyeti ya da ilişkileri de iyi oluyor haliyle. mekanın adı da çiftliğe çıkıyor ondan sonra.

    neyse bu rahatlığıyla nam salmış eğitim merkezinin komutanı ve onun bağlı olduğu bölge, saha komutanları değiştikten sonra saha komutanı tarafından rütbelilere verilen brifingde "kafalarınıza basarak kuvvet komutanı olacağım" denmiş ve gösteri başlamıştır. birlik komutanı sabah içtimasında "bu adamlar ne böyle patates çuvalı gibi, askerlik yaptıracaksınız bunlara yoksa sizi hapse atarım" diyerek bölük komutanlarının gözünü korkutup, öğlen içtimasında komutanları kenara çekip "abartmayın, birsürü telefon geliyor, birine bişey olursa canınıza okurum" diyecek karakterde bir adamdır. anlayacağınız ortalıkta tam bir kargaşa hakim sürmektedir. öğle vakti kaldırıma oturup ağlayan astsubaylar, tüp arabasıyla baskına gelen paşalar, züt korkusundan revir çatısını her gün elleriyle süpüren baştabipler dolaşmaktadır ortalıkta.

    sadede gelelim. eğitimin ağırlığına dayanamayan züt-göbek sahibi acemiler revirden spor istirahati almakta bulurlar çareyi. o dönem manik fazda taklalar atan doktoru kafalayan spor istirahatini kapar. bir sabah eğitim alanına gelen yarbay bölüğün yarısının gölgelikte oturduğunu görünce bölük komutanlığına vekalet eden asteğmeni kalaylar önce, sonra elinde kolayla sifli sifli önünden geçen acemiyi çağırır ve kükrer:

    k- sen niye eğitime katılmıyorsun lan!?
    a- (gayet sifli ve rahat) spor istirahatim var komutanım benim.
    k- öyle mi evladım... ne iş yapıyorsun sivilde?
    a- bilmemne üniversitesi, biyoteknoloji enstitüsünde öğretim üyesiyim komutanım.
    k- maşallah, maşallah. şimdi sen spor yapamıyor musun evladım?
    a- yapamıyorum komutanım, raporum var benim.
    k- pekiii, mesela şimdi seni şurdaki köpek kovalasa.. kaçamaz mısın, sayın hocam?.
    a- kaçarım tabi komutanım.
    k- bizim yaptırdığımız spor da o kadar işte laaannn!... sayın hocam sen master, doktora yapmış olabilirsin, nobel ödülü bile alabilirsin ama bence gerizekalısın.
    ···
  17. 92.
    +3
    bölük komutanı yüzbaşı:napıyon lan salak asker?
    uygun adımda yürüyüş esnasında çekirdek çıtlatarak poposunu kaşıya kaşıya yürüyen gayserili acemi asker:çikirdek yir misin gomutanım?
    komutan:lan gibtir git gözüm görmesin seni! mına koyim manyak lan bu!
    yaklaşık 2 hafta önce 2 metre önümde cereyan etmiş bi diyalogtur bu!ve akabinde bu gayseriliyi tüm alay tanımıştır alay komutanı da dahil! etimesgut zırhlı birlikler çok şey görmüştür lakin gayserili gibisi zor gelir bi daha!
    ···
  18. 93.
    +3
    öz yodanın dairedeki ikinci günü başlamıştır, hanüz katılım işlemleri resmen tamamlanamadığından bilgisayar açamamakta, dünya tatlısı bir hava yüzbaşının odasında çük ebat bir büro-sit koltukta yeni gelin postüründe, boş oturarak vakit öldürmekte yada geçmek bilmeyen vakit onu öldürmektedir.

    -oğlum ne olacak senin bu durum, bir netlik kazansa da rahat etsek, vallahi benim içime dert oldu ha burda. günde 10 saat o koltukta oturuyorsun, bari çık gez, hava al, restoranlarımız güzeldir git birşeyler ye, sigara iç ha?

    -sağolun komutanım da şimdi bu daire başkanının "selaaameet!! asteğmeni getir buanaaaa!" diyesi tutar, burda olmadığımı öğrenince de beni öldürür. böyle beklerim ben.

    yüzbaşı birden yerinden fırlayarak "dikkaaatttt"!!! diye bağırır. öz yoda ne olduğunu anlamadan yerinden fırlar, esas duruşa geçer ve "haymınıjetskim, iti an çomağı hazırla, kesin lavuk girdi odaya" diye düşünür ama kapıya doğru bakmaya korkmaktadır ki o tanıdık ses hönkürer öz yodayı hedef alır.

    -la asteğmen!!! niye boş boş oturuyon sen laaaa!!! iki gündür izliyom bi gibe derman olduğun yok, çalışmayacaksan ne diye geldin olum buraya lan sen!!!

    -(muallaktor ben evde resident evil 4 oynuyodum, kolumdan tutup zorla getirdiniz, yoksa ben ne gelicem lan!!) ehm.. öhm.. ko.. ko.. komutanım malumunuz benim katılım işlemlerim henüz tamamlanmadığından bilgi işlem bana bir kullanıcı ismi ve şifresi tanımlamadı, dolayısıyla çok istememe rağmen iş yapamıyorum.

    - hakan yüzbaşım bu asteğmene no sorsan hep bir bahanesi var, şak diye yapıştırıveriyor, dili uzun!!! ama benim bunları yemediğimi bi anladıver buğa!! neyse bunun gibi kaç tane kazma işe yaramaz herifi adam ettik, bunu da edecez elbet.
    iş yapamıyorsan kitap ta mı okuyamıyon laaaaa!!! niye kitap okumuyon olum sen la heaaa!!!

    -komutanım daireye getirilen kitap, mecmua ve benzeri matbuatın önce sizin incelemenize ve onayınıza tabi olduğunu bildiğimden, değerli vaktinizi benim edebi değer arz etmeyen kitabımı incelemeye ayıramayacağınızı düşündüğümden getiremedim(artık kesin yırttım bugün de:)

    -yalakalık istemez la, sağa mı soracaz vaktimizi işimizi. git hemen bi kitap bul gel la buraya, öğleden sonra çağırıp soru soracam! 2 dakakn var bekliyom... koş laaaa!!!

    can havli ile koşup koridordaki önüme gelen ilk odaya dalarak içerideki iki elemana "abi gözünüzü seviim bana bi kitap bulun, yoksa benim askerliğimi yakacak daire başkanı ya" derim. eleman dediklerim kurmay binbaşı çıkar iyimi!!!

    -mert, yeni asteğmen bize "abi" dediğine göre durum ciddi, belliki bizimki çocuğun aklını almış. hemen yardım edelim diycem de burda kitap ne arasın be oğlum, il halk kütüphanesi değil ki askeri daire.

    -komutanım çok özür dilerim, ben.. ben..

    -şşş taam len sakin ol, anladık, olur öyle. sen bu adamın kurbanı ilk asteğmen değilsin, daha nicelerini söndürdü bu, sadece sana değil bize de 4 senedir neler yaptığını zaten yakında göreceksin. şu olurmu "a.g.i.t. 1997-2007 toplantılarında alınan kararlar, kırmızı ciltli, kitap diye yutturursun.

    -olur olur komutanım, deniyicez artık.

    odaya dönüldüğünde golem gitmiştir..

    -gel oğlum len, gitti o, asayiş berkemal, öğlene kadar rahatsın.

    -işallah komtanım.

    öğleden sonra saat 14:30...

    -sonra şöyle oldu böyle oldu bıy bıy bıy dikkaaaattt!!

    -(yinemi lan yinemi sennnn!!)

    -okudunmu la kitabı!!!

    -okuyorum komutanım, çok değerli bi eser.

    -aferin la!! bak görüyormusun hakan, bu çocuklar sivilde niteliksiz, yavan bir eğitim alıp elimize geliyorlar, 0 dünya görüşü, sıfır kültür. bizim görevimiz bunları sadece asker yapmak değilki, bunları aynı zamanda topluma daha da donanım sahibi, gelişmiş bireyler olarak geri kazandırmak. şimdi misal bu delikanlı, bizim duygularımıza, hasletlerimize sahip olabilir mi? olamaz. e bundan bir subay çıkarmamız dolayısıyla imkansız. e belliki bugüne kadar eline bir tek kitap alıp okumuşluğu da yok belli. baksana eline a.g.i.t. cildi vermişler kitap sanıyor(ay bayılıcam, ay kalbim sıkıştı sen ne pis bir herifmişsin yaaa) niyee?? e kitap görmemişki hayatında. e şimdi buna kitap okumasını tavsiye etsen tutar mı?? tutmaz. e mecbur kalıp emrediyoruz. şimdi bu çocuğa ilk tohumları attık, burdan çıkınca belki bir denere'ye gidecek(d&r diyor) ve bir kitap satın alıp okumaya başlayacak. öyle değil mi laa!!!

    -(ayyy ayyyyy anam bana bir şeyler oluyor, ya ben bu dünyada kime ne kötülük ettimki bu başıma geliyor ühühühühühühü) evet komutanım, ilk işim denereden bir kitap almak olacak.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 94.
    +3
    acemilik döneminde, komutanlık saatindeyiz. 5 kademeli bir uzman jandarma bize "ast-üst" hakkında eğitiyor!! bu uzman amca ise askerlikten umudunu kesmiş, tonton bir amca kıvamındadır.

    5kad. uzm.j.çvş : olm sen kalk ast-üst ilişkisini anlat bakalım.
    kısa dönem : şimdi gomutanım bik bik bik bök bök bök... ( gayet güzel anlatır )
    5kad. uzm.j.çvş : siiiiktir len top ( küfürleri hep böyle uzatarak söyler ) o kadar uzatmanın anlamı yok.
    bakın arkadaşlar şimdi size ast-üst ilişkisini tek cümle ile özetliycem. üst asta gibecekmiş gibi, ast üste verecekmiş gibi bakar...
    biz : mavi ekran
    ···
  20. 95.
    +3
    bir hafta falan olmuştu herhalde acemi birliğinde... yokuştan aşağı yürüyordum bölüğe ince ince, baktım arkamdan patır patır birileri koşuyor. iki tane asker. bir de bunların elinde birer elma karavanası var. neyse, durdular yanımda.

    -: kardeş bölüğe mi gidiyorsun?
    madboy: evet.
    -: bizi komutan çağırdı da. şunları sana versek yemekhaneye zütürür müsün?
    madboy: olur.
    -: saol kardeş.
    madboy: rica.

    iki elimde elma karavanası iniyorum yukardan aşağı... biraz yürüdüm öyle, sonra bir ara karavanadan bir elma düştü yere. yuvarlanıyor ince ince yokuş aşağı. ulan dedim, alsam mı almasam mı geri. sonra dedim ulan askeriye burası belli olmaz belki saymışlardır, alayım... bıraktım karavanaları yere gittim elmayı almaya. neyse aldım geri dönüyorum o sıra baktım komutan aracı geliyor, durdum mecburen selam verdim. bir elimde de elma. komutan aracı durdu az ötemde. camdan bir el çıktı bana gel gel yapıyo. gittim. elini uzattı ver o elmayı işareti yaptı. verdim. yaklaştır kafanı işareti yaptı, yaklaştırdım. bir tokat çaktı. sonra dedi ki:

    -: elmanın iyisini kendine mi ayırıyon lan it.

    gittiler sonra.
    ···