komutanla acemi asker diyalogları

bir şehir efsanesi...

tabur k. : arkadaşlar aranızda giborsky kullanabilen var mı?
asteğmen aday öğrenciler: (içlerinden) mehehe, dalga geçiyor herhalde?
bir öğrenci : ben komutanım...
asteğmen aday öğrenciler: oha?
tabur k. : evladım niye evraklarını verirken söylemiyorsun? biz bir şekilde öğreniyoruz bunları. sen ayrıl bakayım.

meğer eleman pilot polismiş. bu şehir efsanesini öğrendikten sonra bizim bölük içinde bir sürü geyik türemişti.

k: arkadaşlar aranızda jedi knight var mı?
bölük: mehehehe
eleman: ben komutanım...
bölük: oha?
k: komutanım değil master diyeceksin (force grip)
eleman: khhhh... svoşşşşşş (ışın kılıcı)
k: sok onu yerine zütüne sokmadan (force lightning... cazır-cuzur)
eleman: eşşhedü...
k: ya eşhedü tabi

cok sevdiğimiz bir başçavuş biz kısa dönemlere eğitim vermektedir.

komutan: silahı yeni gelinin yannan tuttuğu gibi tutmayacaksınız!
askerler: ehe hehe he
komutan: gülmeyin lan. bişey anlatıyoruz şurda. siz bide eğitimli insanlarsınız.
asker: hocam bişey sorabilir miyim?
komutan: sor amuga koyim sor. adama bak.
askerler: ehe mehehe
komutan: gülün anca amuga koyim.

taşaklı komutan kantini arar

er: alo hebede kantini
tk: ne biçim telefon açmak ismin ne senin
er: alican özden (isim sallamadır)
tk: künye versene, rütben ne senin?(hayvan gibi bağırarak)
er: ben er
tk: ne diyosun?
er: ben er

yaa işte; sen edebiyat fakultesi bile bitirip gelsen, dilbilgisi ve guzel konuşma dallarında yuksek lisans üzeri akademik kariyer de yapmış olsan, oyle kızılderili gibi kalırsın .
"ben er", uguh, ne de olsa karşında osurtan boğa var.

devriyeye çıkan bir asker arkadaşım arabayı kullanırken bir tümseğe hızlı girer ve arkada oturan komutanları unutarak;

asker: haymnskym!
komutan: gibin taşağına denk mi lan senin? dikkat etsene!
asker: emredersiniz komutanım!

k : alay komutanı kurmay albay.
a : topçu asteğmen. hem de en gevşeklerinden.
p.a. : piyade asteğmen anfiq.

a: dikkayyttt. asteğmen ömeroğlu. bugün gerçekleşecek faaliyetler kıl, tüy, yün... arz ederim komutanım.
k: teşekkür ederim ömer.
a: rica ederim!!! (ananısgibe! ne dedim la)
p.a. : (içinden)oy oy oy. küsküyü yidi vallah. eyvahlar olsun.

komutan hiç tepki vermeden çıkar gider. biz derin bir oh çekerken...

k: sen o ricayı babana et de seni evlendirsin ömer.
a: emredersiniz komutanım.

komutan mekandan gittiğinde kayış kopar. ömer bir daha kimseye herhangi bir konuda rica edemez.

mevki: revir
- olum senin penisiline allerjin var. kendine penisilin iğnesi yaptırma. neymiş?
- benim penise allerjim varmış komutanım.
- !!!

acemi eğitiminde 'ileri bak' komutundan sonra istifini hiç bozmadan selam vermeye devam eden askeri gören kıdemli üstçavuş, askerin burnunun dibine kadar gider ve komutunu tekrar eder.

- ileri bak!
+ ...
- ileri bak!
+ ...
- ileri baksana oğlum!
+ bakıyom ya komutanım!
- * * dıbına koyayım, cem yılmaz bir askere geldi, dönünce paranın dıbına koydu senin gibi mallar yüzünden.
+ emredersiniz komutanım!

güzel lan beğendim.

eğer kısa dönemseniz, tugayda veya bulunduğunuz askeri bölgede "okumusların" yapacağına inanılan işlere sizleri verebilirler. eğitim cavusu, yazıcı, öğretmen, depocu, kantin sorumlusu vs gibi vasıfların yanında bulunduğunuz yerin en büyük yıldızlısının yanında çalışma imkanınız oluyor. bunlardan bazıları komutanların keyfine göre görev alıyor. anlatacağımız hikayedeki komutan köpekleriyle meshur. adamın evinde yaklasık 10 tane köpeği var, e bunlara bakacak okumus adam lazım. bir veteriner bunlara bakmakla sorumlu tüm askerlik boyunca. (bu iş kapmak için kaç kişi mücadele vermişti be) bir gün komutan askerin yanına gelir, o sırada köpekler de gezinmektedir.

komutan en sevdiği köpeğin başını okşayarak sorar askerin yanında:

- oğlum bu itler sana iyi bakıyor mu?

yemin törenine bir hafta vardır ve törenle ilgili askerlerden gelecek soruları cevaplamak üzere toplantı yapılmaktadır. karşılıklı olarak askerler sorar, başçavuş cevaplandırır. yemin töreniyle ilgili en bilinen şey acemi eğitimi süresince de defalarca tekrarlandığı üzere tören sonunda sizi kimlerin teslim alabileceğidir. "anne, baba, eş, evli kardeş" bunlar zaten askerlerin dilinde de nerdeyse tekerleme olacak hale gelmiştir. başçavuş yine bunu toplantı sırasında da tekrar üstüne tekrar eder. derken bir soru gelir.

a : acemi asker

b : başçavuş

a - komutanım, ben nişanlıyım, beni kayınbabam çıkarabilir mi?

millet doğal olarak kopar. ulan daha evlenmemişsin bile ne akrabası ne kayınbabası demeye kalmadan;

b - hayır, sizi sadece aileniz, akrabanız çıkarabilir. tekrar ediyorum : anne, baba, eş, evli kardeş

a - tamam komutanım, nişanlım da akrabam zaten. soyadlarımız da tutuyor. kayınbabam gelsin çıkarsın beni.

askerde olduğumu unuttuğum ender anlardan biriydi. burdan teşekkür ediyorum kendisine.

yemin töreni pravoları yapılmaktadır. komutanlardan biri törende alay komutanının duracağı yerde durur. işaretli yer geçilince kafa çevrilip ona bakılması gerektiği anlatılır.

yürüyüşe başlanmıştır. komutana bakarak yürülür...

uzman : oğlum dövecek gibi bakma, verecek gibi bak.
asker : neden? komutan oğlancı mı?(fısıldayarak)
uzman : sen ayrıl hele...

yerde bir adet faks makinesi ve parçalara ayrılmış bir bilgisayar durmaktadır. komutan oradaki başçavuşa telefon ederek bilgisayarın odasına taşınmasını istemiştir. oradaki başçavuş da kasayı alır ve askere der:

- oğlum sen de monitorü alıver hadi.
+ emredersiniz komutanım. (asker yerdeki faks makinasını kucaklar)
- oğlum monitor dedim.
+ (asker tekrar yere bakar karar veremez)
- oğlum yerde bi televizyon var bak onu al.
+ emredersiniz komutanım. (oh, sonunda der gibi ifadayle)

astsubay : görüyorum bazılarınız manitasının, anasının, bacısının resmini asıyo dolabına. sonra onu itin biri çalıyo üstüne attırıyo. bence asmayın…ben askeri okuldeyken babamın amcamın, abimin resmini asardım, ona da attıracak değiller ya amuğa goim.

erler: ???

- bana laf getirtmeyin. bana kürdan girerse, size odunu sokarım!
- emredersiniz komutanım

acemi askerlerden iki tanesi üsteğmen'in koyduğu esaslı bir yasağı çiğnemişler, içtimada herkesin önünde azarlanıyorlar ve muhtemelen dayak yiyecekler:

üsteğmen:(bağırarak) oğlum ben size yapmayacaksınız demedim mi? siz beni giblemiyor musunuz lan??
asker: ev.. (çat!) hayır komutanım!! (çat!! çat!! çat!!)

o dayak yenecek. cevap soruda gizli!!

kısa dönem askerler birliklerine yeni teslim olmuşlar, aralarından makine mühendisleri çağırtılmış ve bir seminer mi ne öyle birşeye zorla zütürülmek üzere, levazım takım komutanını beklemeye başlamışlardır.

bu arada bu makine mühendislerinden bir tanesi de çift anadalla fizik bölümünü de yemiş bitirmiş hatta doktorasını dondurarak askere gelmiş, 30 yaşında, geleceğin bilim adamı adayı, dini bütün de bir arkadaştır. levazım takım komutanı da sonradan daha da detaylı öğrenildiği üzere, bölükteki en taşaklı iki üç komutandan biri olup, uzmanlıktan geçme kıdemli başçavuştur.

komutan - makine mühendisleri siz misiniz?
askerler - evet gomutanım biziz.
k- askerden önce çalıştınız mı? nerelerde çalıştınız?

askerler sıradan söylemeye başlar...

a1- işte ben cnc tezgahı satışında çalıştım
a2- ben yapı denetimde çalıştım

bu sırada sıra kendisine gelen hocamız ise, piyasada çalışmadığını, almanya'da doktora yaptığını, sadece ders verdiğini asistanlık yaptığını söyler.

başçavuşumuzun tepkisi gecikmez:

k- he.. demek bunların hepsi piyasa huursu, sen kerane huursu.

25 metre atış alanında attığı 2 mermi hedefi bulmayan acemi askerle uzman çavuşun arasındaki diyaloglar ;

komutan ; oğlum attığın 2 mermi nereye gitti ?

asker ; bilmiyorum komutanım.

komutan ; ben biliyorum ama mal bebe, şimdi söyleyeceklerimi tekrar et .

komutanım siz nasıl nişan alacağımı anlatırken ben gibimle yoğurt yiyordum. hedefe atamadığım 2 mermide ebemin dıbına gitti..

neden ekşiden, ordan burdan çalıyon?

reserved.

okurum lan belki.

acemi askerler (kısa dönem üstelik) eğitim arası mola vermişlerdir. sonra düdük çalar ve herkes silahını alıp koşmaya başlar. ancak iki tanesi silahını almadan koşar çünkü silahları arkadaşa bırakmışlardır.

komutan bunları farkedip başlar şınav saydırmaya.

1,3,5, 0 derken komutan sorar: oğlum sen hangi takımdansın?
acemi asker: (biraz da sırıtarak) fb.liyim komutanım
komutan: oğlum hangi takımdansın (bu arada dudağını ısırmalar falan)
acemi asker: kanarya komutanım.

sonra kendini tutamayan komutan, diğer komutanlar, orada bulunan bilimum er ve erbaşlar yerlere yatarlar.

2. bölüm: acemi asker - devre arkadaşları diyaloğu
sinirden kızarmış acemi asker: a.k. komutanı kesin s... in galatasarayını tutuyor...