0
al amk hayatını yazdım
Nazi Polis şefi olan Gustav Schwarzenegger (1907-1972) ile Aurelia Jadrny'nin tek çocuğu olarak bir Orta Avrupa kenti olan Graz'da doğdu. Annesinin önceki evliliğinden Meinhard adında bir üvey abisi vardı. Çocukken kısaca Arnie diye de anılan Schwarzeneggerin, ergenlik çağında vücut geliştirme sporuna olan anatomik yatkınlığının yanı sıra yaşıtlarına nazaran daha kuvvetli ve hırslı yapısı onu ağırlık çalışmaya itmiş, II.Dünya savaşı sonrası Avrupa ve dönemin Avusturyası düşünüldüğünde çocukların ne kadar iri olabileceği malum zira savaş sonrası o da diğer çocuklar gibi fakir ve travmatik bir toplumda gözlerini açmıştır. Böylesi zor çevresel ve ekonomik şartlarda yetişen arnold kendisine böyle bir hayat idealize etmiştir. Vücut geliştirme antrenmanlarına vücudunun verdiği olumlu tepki kısa sürede ciddi mesafe kat etmesini sağlamış dönemin önde gelen sporcu ve antrenörleri tarafından müsabakalara katılması için teşvik edilmiştir. Arnold 1966'da önce Almanya ve aynı yıl Avrupa şampiyonu olduktan sonra kariyerindeki ilk amatör Uluslararası Vücut geliştirme şampiyonluğunu N.A.B.B.A Mr.Universe yarışması ile 1967 yılında ingiltere'de kazandı. O yıllarda bilinen en büyük organizasyonda 5 kez şampiyon oldu. Ancak onu hem vücut geliştirme sporunda zirveye oturtan hem de "Modern" dünyaya ikon olarak tanıtan yarışma Amerikalı bir serbest girişimci ve spor melzemeleri taciri olan Jo Waider'ın düzenlediği ve daha sonra vücut geliştirmenin Oscar'ı olarak kabul edilen I.F.B.B (International Federatıon of BodyBuilding) Mr.Olimpia 1970 olmuştur. Bu yarışmada kendi standartlarında olan Mike Mentzer, Sergio Oliva, Frank Zane gibi proporsiyonu tam, oranları birbirine çok yakın dönemin elit vücutçularıyla yarışma serüveni devam etti. Müthiş devamlılığı ile o dönemdeki estetik algıların gelişmişlik düzeyi sayesinde 6 kez Mr. Olimpia ünvanını aldığında günümüz deyimiyle artık bir Star Profile'di dolayısıyla yaptığı herşey artık halk tarafından beğeniyle izleniyordu.Bu duruma Kapitalizmin ana vatanı Amerikalı sermaye sahipleri duyarsız kalamazdı ve öyle de oldu. Sporu bir amaçtan araca indirgeyen Arnold'un süper ego'su onu dönüştürdü, yarışmayı bıraktı ve filmler, dergiler, şovlar kısaca reklamlar derken bir meta oldu. En büyük rakibi Mike Mentzer ile 5 yıl aradan sonra 7. ve son kez katıldığı 1980 Mr.Olimpia'ya kadar yıllar boyu kıyasıya bir mücadele içindeydiler, Mike bu sefer kazanmak istiyordu son yılların en iyi formunu yakalamış Arnold'un yokluğunda şampiyon olmuştu ne var ki Arnold ismi ve şöhretiyle sanki kendi adına düzenlenmiş bir veda gecesi havasında geçen yarışmada ona hiçbir zaman geçilmedi. Tabii Amerika'da "profosyonel" spor hayatını sürdürdüğü yıllarda Hollywood Stüdyoları tarafından işlenmeye hazır elmas muamelesi gördü ve fiziğine uygun rollerde sinema izleyicisinin karşısında boy göstermeye başladı. Arnold aktif spor yaşdıbını sürdürdüğü yıllarda Doping içerikli ilaçları ve insan Büyüme Hormonu olan GROWTH'u uzun yıllar kullandığını itiraf etmiş ve sevenlerini hayal kırıklığına uğratmıştır hatta Amerika'da yıllarca antrenman yaptığı GOLD'S GYM den resimleri indirilmiştir ki bu oldukça ironiktir çünkü Amerikalı vücutçuların bu tür ilaçları sık kullandığı vücut geliştirmeyle ilgilenen herkez tarafından bilinir.Üstelik bu alan da uzmanlaşmış ilaç hocaları da vardır. Kullandığını söylediği Doping ilaçlarından mıdır? yoksa yaşam tarzı ve genetik faktörlerden mi bilinmez ama vücudunda ciddi sağlık sorunları baş göstermiş ve bi dizi tıbbi operasyon geçirmiştir. Oyunculuk kariyerine dönücek olursak aslında sinema da oyuncuya uygun rol ve senaryo yoktur, senaryo'ya ve role uyacak karakter oyuncusu vardır. Önceleri kamera karşısında kas gösteren bi çeşit sirk hayvanı türünden rollerde tecrübe kazandı öte yandan alman aksanlı ingilizcesini, Amerikan aksanlı hale getirdi. Bu süreç kaslarını olduğu kadar zekasınıda geliştirmiş bu iri kıyım Avusturyalı'nın ve prodüktörlerinin tüm dünyada çok okunan CONAN adlı çizgi romanı keşvfetmesiyle ivme kazandı. Romanın 1982 de sinemaya uyarlanması ve Arnold'un karakteri canlandırması zor olmadı çünkü hem cüssesi hemde yüz hatlarıyla çizgi romandan fırlamış bir görüntüsü vardı. Film Conan the Barbarian adıyla tüm dünya'da ciddi gişe hasılatı yaparak iyi bir ticari geri dönüş yaptı. işte tam da bu durum film yapımcılarının Arnold ile izleyici arasında kurulmasını istedikleri para-meta ilişkisini sağlamlaştırdı. Gelişen dünya sineması, bilindik türlerin çeşitlenmesini de beraberinde getirdi. Önceleri macera filmlerinin sosu olan aksiyon sahneleri bağımsız sinema anlayışının da katkısıyla sadece izleyicilerin vahşi dürtülerine hitabeden izle, rahatla ve çık tarzında yapımcıların cebini dolduran sinema türü haline getirildi.Bu akım hızla yayılırken fantastik, macera ve korku türlerinin oyuncularının yanı sıra asıl mesleği dövüşçü, vücutçu olan çok sayıda insan hatırı sayılır prodüksüyonlarda izleyicinin karşısına çıkarıldı. Zamanla bu film türü çoğunlukla gençlerden oluşan kendi izleyici kitlesini ve starlarını oluşturdu. Arnold'un da arda arda bu filmlerde baş rol oynaması kimi zaman kendisini dahi sıksa da kaçınılmazdı. Hatta işin iyice cılkı çıkarılarak olayı ize, gül, rahatla ve çık olarak aksiyon-komedi adında bir mutant türe tamamladılar. Uzun süre drama sanatının en temel kuralını yani tragedya'da oyunun kahramanının önce seyircinin zihninde empati yoluyla idealize edilmesi ve daha sonra başına bir bela gelmesi ve düştüğü güç durumdan çıkamamasının sinemaya uyarlanmış şeklinin farklı varyasyonları bir çok filmde gördük. Açıkçası sinemanın bir çeşıt görsel zenginlik ve dürtü tatmini aracı haline getirildiği yıllarda James Cameron'un 1984 de çektiği Terminatör gibi döneminnin koşullarında hayal gücüne hitabeden bir kahramanın ne kadar bilim-kurgu ne kadar aksiyon olduğu tartışılır olmaktan öteye geçememiştir. Kıyas olması bakımından 1987 yapımı Robocop geleceğin bilimsel gelişmelerine ışık tutma becerisi adına çok daha metaforik'tir. Kapitalizmin bireyci önermesi Arnold'un hayatında yerine oturmuştur. Yanlızca sporcu olmadığını hayatın ona öğrettiklerini uygulayan bir girişimci olduğunu yaptığı ticari yatırımların geri dönüşünü alarak zengin olduğu ki buna kendi bedenide dahildir ispatlamış ve kurduğu sıkı ilişki ağıyla çevresinde bir etki alanı(pazar)oluşturmayı başarmıştır. Politika serüvenin de ise 2003-2010 yılları arasında A.B.D'nin California Eyaleti Valisi seçilen bir göçmen olarak hayat hikayesini ve geldiği noktayı düşünürsek kapitalizmin etkisi altında büyümüş kuşaklara hep bir argüman olarak sunulmuştur.
1979 yılında Wisconsin Üniversitesi işletme ve Ekonomi bölümünden mezun oldu. Arnold, 1986'da ABD'nin eski başkanı John Kennedy'nin kızkardeşi Eunice Kennedy Shriver'in kızı olan Maria Shriver ile evlendi ve bu evliliğinden 4 çocuk sahibi olmuştur.
Tümünü Göster