1. 1.
    +1
    Kişisel gelişim nedir?
    insanlar potansiyel ile doğar. Ancak dünyada bir iyiler ve bir de, daha da iyiler vardır. Yani insan fiziksel olduğu kadar nitelik olarakta gelişebilir. Kişinin herhangi bir alanda sahip olduğu potansiyeli biraz daha öteye taşıması işine kişisel gelişim diyebiliriz. Kişisel gelişimin en temel noktası, kişinin kendini tanımasıdır. Kişinin kendini tanıması, hangi alanlarda ne durumda bulunduğunu belirlemesi ve ekgib olduğunu düşündüğü alanlarda kendini geliştirmeye karar vermesi, kişisel gelişim sürecinin başladığı andır.



    Ruh ve zihinsel sağlığı düzgün bireylerin, belli bir metodolojiye dayalı olarak;
    1-hedefleri netleştirmek
    2-kararsızlıkları aşmak
    3-bakış açısını değiştirmek
    4-fark yaratmak
    5-motivasyonu yükseltmek
    6-zamanı iyi yönetmek
    7-özgüveni arttırmak
    8-kendini deneyimlemek (deneyim kazanmak)
    9-başarı odaklı olmak
    10-değişime, çağa ayak uydurmak
    11-imaj yenilemek
    12-sosyal iletişim gibi konularda aldığı eğitime Kişesel Gelişim denir.
    ···
  2. 2.
    0
    her insan değerli ve özeldir

    Bazen öyle şeyler olur ki yaptıklarımızdan ya da düşündüklerimizden pişman olup bir daha yapmayacağım veya bir daha böyle düşünmeyeceğim deriz ama gene de farkında olmadan bu tip davranışların içinde kendimizi buluruz.

    Bu durumu aşamadığımız zamanlar olur.

    Örnek verecek olursak çoğumuz etrafımızdaki tanımadığımız kişiler hakkında hep önyargılıyızdır. insanların dış görünüşlerine, konuşma tarzına, davranışlarına bakıp daha ilk günden onlar hakkında önyargılı düşüncelerimiz devreye girer.

    Halbuki iyice tanıdıktan sonra karar versek, yorum yapsak daha iyi olur.

    Çünkü çoğu zaman başta kurduğumuz önyargının yanlış olduğunu görüp pişman oluruz.
    ···
  3. 3.
    0
    Rezerved
    ···
  4. 4.
    0
    Sevmediğiniz Yönünüzü Nasıl Değiştirirsiniz?
    Genel olarak her şeye olumsuz bakan, mutsuz olan biri misiniz?

    Bu durumundan memnun olmayan ancak yapısı gereği bunu değiştiremeyenler için çözüm olabilecek önerilerimiz var. Hayatına daha mutlu ve yeni bir şekilde devam etmek isteyenler önerilere göz atın..

    -Değişimlere ve yaşama pozitif bakın. Bu sizin yaşdıbınızı değiştirmeniz için bir sinyal olabilir. Sürekli olarak değişimlerin olumlu yönlerini vurgulayarak, beyninizi daha pozitif düşünmeye programlamalısınız.

    -Olumsuz şeylerle karşılaştığınızda bu engelin geçici olduğunu ve size daha iyi şeyler katacağınızı düşünün.

    -Olaylara karşı güçlü, becerikli ve dirençli olduğunuzu kendinize sık sık hatırlatın. Direncinizi artırmak için öncesinde yaşadığınız olumsuzlukları gözden geçirin ve gerekirse listeleyin. Engellerden korkmamanız gerektiğini göreceksiniz. Korku, suçluluk, sabırsızlık gibi negatif duygular doğru şekilde odaklanmanızı engeller.

    -Hayatınızda yaşadığınız değişikliklere karşı daha güçlü biri olmak için korkularınızı nasıl yendiğinizi, deneyimlerinizden ne öğrendiğinizi gözden geçirin.

    -Hayatınızda olumlu cümleler kurmaya, mutluluk verecek kelimeleri sık sık tekrarlamaya özen gösterin.

    -Size destek olan, her an yardımcı olabilecek insanlarla iç içe olun. Bu kişilerin size verdikleri olumlu önerileri dinleyin ve uygunsa değerlendirin.

    -Harekete geçmeden önce durumu değerlendirin, konunun olumlu ve olumsuz yönlerini gözden geçirin, planlayın ve ne olursa olsun kendinizle ilgilenin.
    ···
  5. 5.
    0
    8-Eleştiride tarafsız olun: Bazıları karşı tarafın hatalarını insafsızca eleştirirken, kendi yandaşlarının yanlışlarına göz yumar. Taraflı eleştiriler, yolsuzlukları arttırır, şiddet eğilimini besler. Çifte standart, hırsızlıkların ve terörün yeniden üretilmesine yol açar. “Bizim çocuklar” ve “onlar” ayırımını yaptığımız sürece yolsuzluk ve şiddet toplumun her kesimine yayılır.
    9-Eleştiri özgürlüğünü geliştirin: Eleştiri, toplumsal işlevini ancak demokrasinin derinleştiği ve insan haklarının yaygınlaştığı bir ortamda yapabilir. Eleştirel düşünce, “yasak-ayıp-günah” üçgeni içinde hapsedildiğinde nefes alamaz.
    10-Eleştirilerden yararlanın: Eleştiriler, tek bir kişinin sınırlı olan bilgi ve becerilerini artırma ve zenginleştirme imkanı sağlar. Bu yönüyle eleştiri birinci sınıf eğitim çabası gibidir. Eleştirilere kulak verdiğinizde ve bu eleştirileri içselleştirdiğinizde düşünceleriniz yeni boyutlar ve derinlik kazanır.
    ···
  6. 6.
    0
    4-Çözüm önerisi geliştirin: Her eleştiri yapan kişiden hemen alternatif bir çözüm önerisi istemek doğru bir iş değil. Bir şeyin yanlış olduğunu gören kişinin zihninde o anda bir çözüm olmayabilir. Ancak sürekli olarak eleştirel bir tavır alan, her şeye “Olmaz!” diyen kişinin çözüm konusuna da muhakkak kafa yorması gerekir.
    5-”Popülist” eleştirilerden kaçının: Halk kitleleri, sıkıntılı günlerde ve kriz dönemlerinde haklı olarak öfkelenir ve bazen şiddetli tepkiler gösterir. Bu öfke ve tepkinin sorunların kısa sürede çözümünü sağlayacak bir enerjiye dönüştürülmesi görevi ise politikacılara, sivil toplum kuruluşu yöneticilerine ve medya mensuplarına düşer. Bu kesimler, kapanmaya yüz tutan yaraları kaşıdığında, öfkeleri okşadığında ve tepkileri kendi kısa vadeli çıkarları için yonttuğunda ise dönüşü olmayan bir yola girilmiş olur.
    6-”Adam etmek” için eleştirmeyin: Çoğumuz, kendi düşüncelerimiz ile ideal birey ve toplum anlayışımızı, etrafımızdakilere zorla kabul ettirmeye çalışırız. Bu tür bir anlayıştan kaynaklanan eleştiriler genellikle geri teper.
    7-Eleştiriden önce özeleştiri yapın: Hatalarının ve zaaflarının bilincinde olan kişi, eleştirilerini daha insaflı yapar ve karşı tarafa daha anlayışlı davranır. Kendi yanılmazlığı konusunda sarsılmaz bir inanç besleyen kişinin eleştirileri ise kırıcı ve yıkıcı olur.
    ···
  7. 7.
    0
    Eleştiri nasıl yapılmalı?

    Yolu ve yorddıbına uygun eleştiri yapmak isteyenlere aşağıdaki öneriler gerekli ipuçlarını verebilir:

    1-Önce araştırın, sonra eleştirin: Herhangi bir konuda eleştiri yapanların önce konuyu etraflıca araştırmaları, asgari düzeyde de olsa bilgi sahibi olmaları gerekir. Araştırmadan yapılan eleştiriler ister istemez duygusal dalgalanmaların etkisinde kalır.
    2-Kişiliği değil tutum ve davranışları eleştirin: Yapılan hataların, yanlış görülen tutum ve davranışların eleştirilmesi, doğru yöntemin bulunmasına katkı sağlar. Ama doğrudan kişiliği hedef alan eleştiriler hiç bir işe yaramadığı gibi, yeni kin ve düşmanlık tohumlarının atılmasına yol açar.
    3-Karşı tarafı dinleyin: Eleştiri, doğru ve gerçek olanı bulmak için girişilen bir diyalog süreci, bir fikir alışverişidir. Karşı tarafın öne sürdüğü fikirlere kulağını kapayarak, peşin hüküm ve önyargıyla yapılan eleştiriler, sorunu çözmek bir yana daha da ağırlaştırır.
    ···
  8. 8.
    0
    Dost Kazanma ve insanları Etkileme Sanatı
    1. Eleştirmeyin, kınamayın ve şikayet etmeyin
    2. Dürüst ve içten övgüyü esirgemeyin
    3. Karşınızdakinde istek uyandırın
    4. Başkalarıyla içtenlikle ilgilenin
    5. Karşınızdaki kişiye önemli biri oldugunu hissettirin ve bunu içtenlikle yapın
    6. Başkalarının görüşlerine saygı duyun.”Yanılıyorsun!”demeyin
    7. Daima dostca yaklaşın
    8. Karşınızdaki insana “Evet! Evet!”dedirtin
    9. Bırakın karşınızdaki kişi fikirlerin kendisinden cıktıgını sansın
    10. Daima kişilerin hassas oldukları konulara deginin
    11. insanların yanlışlarını onlara, bunları dolaylı yollardan anlatarak gösterin
    12. Karşınızdaki insanı eleştirmeden önce kendi hatalarınızdan söz edin
    13. Emir vermek yerine sorular sorun
    14. insanın ayıbını yüzüne vurmayın
    ···
  9. 9.
    0
    geçinilmesi zor insanlarla geçinmek

    Günümüzde her türlü insan ilişkisinde (sosyal resmi kurum içi) başarılı olmanın önkoşulu her türlü insanla geçinebilme becerisidir. Fakat öyle insanlar vardır ki onlarla bir çok insan anlaşamaz ve bu insanlar geçinilmesi zor insanlar olarak tanınır.
    Geçinilmesi zor insanlarla geçinebilme için gerekli önkoşul insanın kendisini tanıması olaylar karşısında ne tür tepkiler göstereceğini ne tür duygular yaşayacağını öngörebilmesidir. ikinci önkoşul da yaşadığı duyguların kedisini yönlendirmesini önlemektir. Genellikle size nasıl davranılmasını istiyorsanız öyle davranmanız tavsiye edilir. Oysa geçinilmesi zor insanlarla geçinmek istiyorsanız onlara onların uyumsuz davranışlarını arttırmayacak biçimde davranmanız gerekmektedir.
    ···
  10. 10.
    0
    -Kalabalık yerlerde bulunun, sinema tiyatro gibi sosyal yönü ağır mekanlara gidin.

    -Kendinize güzel bir hobi bulun ve hobiniz için vakit ayırın. (Fotoğraf çekme vs..)

    -Kendiniz gibi bir çok insanın olduğunu düşünün. Hayallerinizin peşinden giderken mantıklı düşünmeye çalışın.
    ···
  11. 11.
    0
    Eğer bu tür davranışlar sergilediğinizi düşünüyorsanız mutlaka kendinize çeki düzen vermeniz gerekmektedir. Bu ufak sendromu azaltmanın veya tamamen üzerimizden atmanın yolları mevcuttur.

    -Arkadaşlarınızla bir yerlere gidin, eski günlerden sohbet edin. Uzun süredi aramadığınız bir arkadaşınızı arayıp halini hatrını sorun. imkanınız varsa onunla buluşun.
    ···
  12. 12.
    0
    hayalperestlikten kurtulma ve gerçekçi olma
    Bazı insanlar vardır ki kendi dünyalarını kurmuşlardır ve sürekli hayaller aleminde yaşarlar. Bu aslında aşılması gereken bir pgibolojik rahatsızlıktır aslında. insanlara yaşama umudu ve ileriye dönük bazı şeyleri gerçekleştirme gayreti veren hayalperestlik maalesef bazı durumlarda ilerleyerek insanı gerçek dünyadan soyutlamakta ve bu bağlamda diğer insanlarla olan ilişkilerine aksatmaktadır.
    Bu tür insanlar belli noktadan sonra hayal dünyaları ile gerçek dünyaları bir birine girmektedir ve gerçek dünyaya ilişkin kararlar verirken sorun yaşamaktadırlar. Bu insanlar genellikle içlerine kapanık ve kimse ile konuşmayı sevmeyen insanlardır.
    ···
  13. 13.
    0
    daha iyi iletişim yolunda 6 yöntemin başlıklarını kısaca şöyle sıralayabiliriz;
    1. Kabullenmek
    2. Anlaşılması Kolay Bir insan Olmak
    3. Hoşnutluğumuzu ifade Etmek
    4. insanları eğer övüyorsanız içtenlikle Övmek
    5. Dinlemenin Beyaz Sihri
    6. Bumerang ilkesi
    ···
  14. 14.
    0
    Yeri gelir kendimize kızarız niye böyle düşündük diye. Ama bu kızgınlığımız, pişmanlığımız geçicidir. Kendimizi kontrol etmeyi başaramadığımız için bir sonraki olayda da aynı duyguları yaşarız.

    Durum böyle olunca hayatımızda pişmanlıkların yeri daha fazla oluyor.

    Ama nedense çoğu kez bu zinciri bir türlü kıramayız. Ya da kırmaya korkarız orasını tam bilmiyorum... Bildiğim tek bir şey var; o da ne olursa olsun bu zinciri kırıp insanlara cana yakın bir şekilde yaklaşarak onların içindeki iyiyi ortaya çıkararak onlara en güzel şekilde davranmalıyız. Hiçbir zaman unutmayalım ki;

    her insan deĞerli ve Özeldir
    ···
  15. 15.
    0
    umarım bu zırvalıkları dinleyen yoktur. kişisel gelişim tamamen kapitalist düzene göre uydurulmuş zırvalıklardan ibarettir. okumayın efenim. "herkese her istediğinizi yaptırın" türevi kitaplar okurken dışarıdan ne kadar aptal gözüktüğünüzü anlamıyorsunuz. şu tür önsözü olan kitapları zaten direkt bırakın "on yıl önce 30 metrekarelik bir odada yaşıyordum. şu an 200 metrekarelik evimde, şöminenin önünden yazıyorum bu kitabı." ha gibtir !

    zaten bu kitapların/insanların verdiği önerilerin %80i no shit sherlock, captain obvious seviyesinde. zaman kaybı azizim.
    ···
  16. 16.
    0
    genellemeler güveni etkiliyor
    iletişim sorunlarının en önemli nedenlerinden biri mükemmeliyetçiliktir. Bu durumda olan kişi hatalı davranışlarla karşılaştığında genellemeler geliştirmekte ve gördüğü güzel davranışları unutmaktadır. Onun için ya hep ya hiç vardır. Hayatı ya beyaz ya da siyah olarak görmektedir. Sevdiği kişiyi önce kusursuz olarak kabul ettiğinden kusurları karşısında yıkılmaktadır. Halbuki kusursuzluk Allah ´a mahsustur.
    ···
  17. 17.
    0
    reserved
    ···
  18. 18.
    0
    reserved
    ···
  19. 19.
    0
    Reserved
    ···
  20. 20.
    0
    rezerved
    ···