not: beyler partlar hazır seri atıcam okuyan kendini belli etsin yeter. giblenmeyerek fena şevkim kırıldı amk

konsantre ol...

zihnini aydınlık tut...

ben sadece seni düşünüyorum.

iki gün önce benim için çok özel şeyler barındıran bir rüya gördüm, yaşamadığım ve hiç yaşamış olmak istemiyceğim türden şeyler...

kırmızı bi gecelik içindeydim, üzerimde uzun bi palto, yüzümde ise sadece göz kısmımı kapatan bir maske. büyük, şatafatlı bir evin kapısında durdum, kapıyı çaldım ve içeri girdim. paltomu kollarımdan aşağı yere bıraktım. iki duvarıda dondurulmuş hayvan kafalarıyla dolu holde biraz ilerledikten sonra kendimi geniş bir odada insanların karşısında buldum. kahverengi deri koltuklar, antika eşyalar, tablolar, ahşap döşemeler...

bir içki aldım, ve etrafımdaki insanları izlemeye başladığım an farkettim. odada ki herkes bana bakıyordu. hiç birinin vücudu bana dönük değil fakat gözleri doğrudan bana kilitlenmiş...

kalp atışlarım hızlanmaya başladı. fakat bir süre sonra bakışlara alıştım. bir kaç dakika sonra, beni heyecanlandıran hiçbir şey
olmamasına rağmen artık oradan uzaklaşmaktan başka bişey istemiyordum. bunu hissetmemden hemen sonra
elinde tutkal kutusu olan, gümüş maskeli, uzun bir adam odaya girdi ve bana doğru yürümeye başladı. gözleriyle
bütün vücudumu baştan aşağı süzüyordu. arkamdan dolandı, bana artık iyice yaklaştığında nefesini hissedebiliyordum. durdu, saçımı kaldırdı ve boynumun etrafına elindeki tutkalı sürmeye başladı. o an kanım donmuştu...

tutkalı sürmeyi bıraktığında odanın kapısına doğru yürümeye başladı ve bende tıpkı bir köpek gibi onu takip etmeye başladım. merdivenlerden yukarı çıktı, siyah-kırmızı duvarları olan bir odaya girdi. duvarlarda hiç pencere yoktu ve yalnızca odanın köşelerindeki mumların yaydığı ışıklar odaya loş bir aydınlık veriyordu. beni sertçe yatağa itti, ellerimi ve ayaklarımı sakinliğini hiç bozmadan, yavaşça bağladı ve odadan çıktı. döndüğünde elinde siyah, deri bir çanta vardı. o gelene kadar çok zaman geçtiğini düşünmekten kendimi alıkoyamadım fakat kısa sürmüş olmalıydı. çantasını dikkatlice açtı ve bir kuş tüyü çıkardı.
tüyü boynumda gezdirmeye başlladığında gıdıklanıyordum fakat bu tuhaf bir şekilde kışkırtıcıydıda. kışkırtıcı gıdıklama...

geceliğimin göğüs çizgisine kadar aynı şeyi yapmaya devam etti. aşağıya iniyordu...

geceliğimi çıkarmak yerine kalçalarımın altında kalan kısmıyla beraber
karnımın üstüne kadar sıyırdı ve aynı şeyi yapmaya karnımdan başkayıp en çok gıdıklandığım yer, uyluklarıma doğru
ilerlemek varken, o bir süre daha kilodumun üst çizgisinde kalmaya kararlıydı.

kışkırtıcı gıdıklama...

bunu okadar büyük bir sabır ve sakinlik içinde yapıyordu ki, o an sonsuza kadar bunu yapmaya devam edebiliceğini düşündüm ama sonra bacaklarımı kaldırdı ve açık ten rengi çorabımı yavaşça sıyırdı. bacaklarımı iri elleriyle avuçladı ve açıp kapamaya başladı. birsüre sonra bacaklarımı yatağın üstüne bırakıp üzerime doğru ağırlığının vermeden uzandı. yüzyüze denemezdi bu duruma yüzlerimizdeki maskelerle. bu beni birazda olsa germiş,
buda nefesimi hızlandırmıştı ve o bunu farkettiği anda üzerimden çekilip deri çantasına geri döndü. küçük gümüş bir bıçak çıkardı. yeniden üzerime doğruldu ve bıçağı boynuma bastırdı. bıçağını sütyenimin arasına kadar bastırarak indirdi, kuvvetlice bir hareketle çekti ve sütyenim ortadan ikiye ayrıldı. göğüslerim iki yana doğru savruldu fakat onun göğüslerime bakmaya niyeti yoktu...

kiloduma varana kadar bıçağı karnımın üzerinden aşağı doğru sürükledi. ve durdu...

oysa beni bıçağıyla kışkırtmak yerine kilodumu direk kesip atıcağını ve beni çırılçıplak bırakıcağını düşünmüştüm. uzunca birsüre bana baktı ve deri çantasını tekrar eline aldı, ben ise sadece bi sonraki adımının ne olucağını düşünüyordum. çantasının yan tarafına elini attı ve cebine bişey koydu. tekrar yüzyüze daha doğrusu maske maskeye
geldik. maskemi çıkardı ve eliyle gözlerimi kapadı. onu görmeye ve yapıcaklarını düşünmeye daha fazla dayanamazdım...

elime bişey koydu. bu onun kendi maskesiydi. çamaşırlarının yere düşerken çıkardığı sesi duyabiliyordum

gözlerimi açmak istemiyordum...

hiç bişey göremediğin zaman olanlar sonsuza dek sürücek gibi gözükür.

bu o anlardan biriydi...

işte, sonunda bana dokunuyordu. fakat dokunmasını istediğim yere değil, ayaklarıma dokunuyordu ve onları nazikçe öpüyordu. ayaklarımı aletinin üzerine koydu ve o an ne kadar büyük olduğunu hissettim. bu temasın sadece bir kaç saniye sürmesine rağmen onun içimde olmasını istemem için bu temas yeterli oldu. bacaklarımı dizlerime kadar öptü ve uyluklarımda dilini gezdirmeye başlamadan önce kısa birsüre duraksadı. yumuşak ve şehvetli...

rez*)" >**)" >*

Rezerterip iyi taziyo gibisin takip edecegim

rez panpa

Yaz bin kardeşim

Rezledim amk değerlenebilir(?).

Edit: bu tarz kitaplar okumayı bırak

Rezervuar

taam panpa bakalım hadi

okumadım. özet?

Rezervuar...
Ronaldinho panpa korkunçlu hikaye mi bu? Ona göre okuyacağım

Acacagin basliginda yazacagin hikayeninde ta mina koim

Anlıyorum

Rezervasyon

Pmp 1 kez verirmisin