+6
Geçen tatil için memleketteydim. Dayım orda, üniversitede kyk yurdunun kantinini işletiyor. Kız yurdu beyler. içerde birkaç çalışan dışında erkek sinek bile yok düşünün. Sen ve yüzlerce kız.
Dayımın oğlu sık sık gider, orda çalışır kendine harçlık çıkarır. Bi gün beni de çağırdı "Gel yardım edersin" dedi. O kadar kızı düşününce tereddütsüz kabul ettim. Belki düşürürüz birini belli mi olur.
Gittik işte başlarda hangi ürün nerde, fiyatları nedir falan öğrendim sonra geçtim tezgahın başına. Her çeşit kız var orda beyler. Türbanlı cecelistler, fok balığı gibi konuşan, parfümü üzerine boşaltmış, vücudunun 3/4'ü zütten oluşanlar, güzelliğiyle sizi büyüleyen melekler ve tabi ki egosu boyundan büyük olan hobbit kezolar.
Bi yandan satış yapıyorum, bi yandan da kızları kesiyorum gülümsüyorum falan. Neyse 2 kıza geldi sıra. Buram buram kezo kokuyorlar amk. Ağzını yaya yaya "Yaaa canımmm bize 2 karışık meyve suyu, mmmmmm bi de biskrem ver ordan" dedi şişko olan. Siparişlerini getirirken aralarında konuşuyorlardı ve duyuyordum. "Bu devirde insanlar nasıl hala okumuyor, nasıl böyle cahil kalabiliyorlar" gibisinden konuştular.
Neyse sustum "Altı buçuk lira" dedim gülerek. "Matematik de biliyor bak seeen" diyip güldüler. Sabrım taşıyordu ama yine de sustum misafir sayılırdım çünkü. "Sen yenisin galibaaa ismin ne bakıyim senin" diyince cüzdanımdan itü öğrenci kartımı çıkarıp önlerine bıraktım. Karta baktıktan sonra kıpkırmızı oldular. "Yine bekleriz, tabi eğer gelmeye yüzünüz varsa" dedim gülerek.
Onlar yedikleri ayarın etkisiyle topallayarak kantini terkederken ben çoktan omuzlara alınmış, alkışlanıyordum.