/i/Tespit

  1. 8.
    +3
    Bölüm 3- 

    Meselenin bizim konumuzla ilgili olan kısmına gelelim. 

    Dopamin sisteminin aynısı biz insanlarda da mevcut. 

    Hayatın her alanında dopamin var; yemek yerken, spor yaparken, ders çalışırken vs. 

    Konumuzla bağlantı kurmak amacıyla ferre-dopamin bağlantısını beraber inceleyelim; 

    insanlar cinsel olarak uyarıldıklarında, beyin çeşitli hormonlar salgılar. Bunlardan biri de dopamindir. 

    Ve o izlediğiniz ferreların hepsi birer cinsel uyarıcıdır. 

    ferre sitelerindeki uçsuz bucaksız sayıda video arasından en dikkat çekeni seçersiniz. Vücut döllemek için en verimli olanı bulmaya kilitlenmiştir. 

    Tabii vücudun gözle gördüğünü değil, kendi elini dölleyeceğinden haberi yok. 

    En dikkat çekici olanı bulmaya çalışırken 68 yan sekme birden açarsınız. 

    Bunu yaparken de beyin, her yeni videoda dopamin salar. 

    Bu arada zihninize şu soruyu da sıkıştırın; bu kadar sınırsız video kaynağını babalarının hayrı için mi oluşturdular acaba? 

    Neyse, devam edelim. 

    Bir süre sonra normalde dikkat çekici gelen o videolar, artık size sıradan, basit gelmeye başlar. 

    ilk izlediğiniz o kalitesiz 120p videodan aldığınız hazzı bir süre sonra 4k çözünürlükteki videolardan alamayışınızın sebebi dopamindir.

    Ve artık ister istemez daha farklı ferre türlerine doğru kayarsınız, yalnızca anormal videolar sizin dikkatinizi çekmeye başlar. Yalnızca anormal videolar dopamin salınımı için yeterli olur. 

    Normal insanlara tiksindirici gelecek, kimi zaman doğal olmayan, kimi zaman şiddet içerikli vs. kategoriler size cazip gelmeye başlar. 

    Tam da bu süreçte fetişizmin temellerini atmış olursunuz farkında olmadan. 

    Çünkü farklılık demek, dopamin salınımının artması demektir ve size de o zevki-heyecanı veren dopamindir.. 

    Size aslan örneğini vermiştim. 

    Haftada bir ceylan yakaladığında salgılanan dopamin ve dopaminin tetiklediği birkaç protein, kapasitesinin üzerine çıkarak koca hayvanı kısa sürede bitirebilmesini sağlıyor. 

    Daha sonrasında çarpıcı geldiğinden dolayı dopamin mekanizmasının
    ···
  2. 7.
    +3
    Güzel tarafı; 

    Bir aslan düşünün. Aslan haftada ancak bir tane ceylan avlayabilir. Avladığı ceylanı da birkaç Saat içerisinde tüketmesi gerekir, malum buzdolabı olmadığından et çürüyor. Fakat tüm hafta aç da gezse aslanın koca ceylanı yemesi zor bir olaydır. 

    Burada dopamin devreye girer ve aslan kısıtlı süre içerisinde ceylanın tamdıbını temizler. Ceylanı avladığında salgılanan dopamin ona kısa süreliğine normalde ihtiyacı olduğundan daha fazla et tüketebilme yeteneğini kazandırır. 

    Aynısını kendinden çok daha büyük hayvanları tek hamlede yutan yılanlar için de düşünebilirsiniz. 

    Kısacası; dopamin salınımı canlının sınırlarını aşmasına imkân tanır. 

    Peki dopamin salınımı dengesizleşirse ne olur? 

    Fare örneğinde olduğu gibi, istenmeyen sonuçlar ortaya çıkar. 

    Sayılarla anlatayım; 

    Faremiz yeni tanıştığı dişi fare ile ilk çiftleşmesinde 100 birim dopamin saldı diyelim. Sürekli aynı fare ile çiftleşmeye devam ederse bu sayı azalır, ikinci çiftleşmesinde beyin 90 birim salar, sonrasında ise 80, 70, 60... şeklinde salınan dopamin miktarı azalır. 

    Dopamin miktarı ile boşalma süresinin ters orantılı olduğunu yazarsam sanırım meseleyi anlarsınız. Yani dopamin azaldıkça boşalma süresi artıyor. 

    Dikkat edin eğer "aynı fare" ile çiftleştikçe salınan dopamin azalıyor ve boşalma süresi artıyor. Faremiz; 100 dopamin salındığında 1 dakikada boşalıyorken, 20 dopamin salındığında 15 dakikada boşalıyor. 

    Deneyin ikinci ayağında, fareye hergün farklı dişi fare veriliyor. 

    Unutmayın, farklılık, yenilik vs. dopamin dalgalanmalarına yol açar. 

    Sürekli yeni fare ile çiftleştiğinden dolayı sürekli 100 birim dopamin salıyor. Dolayısıyla sürekli olarak 1 dakika içerisinde boşalıyor. 

    Umuyorum genel hatlarıyla da olsa, olayı kavradınız. 
    ···
  3. 6.
    +1
    -Bölüm 2- 

    Ortada 100 milyar $’lık dev bir pazar var. 

    ferre siteleri mantar gibi çoğalıyor, her geçen gün yüzlerce yeni ferre film yayınlanıyor. 

    Hollywood senede ortalama 500 film üretirken, ferre endüstrisi 10 000 film üretiyor. 

    Dünyada ferrenun milyonlarca müptelası var, genç nüfus arasında ferre illetine bulaşmamış kişi bulmak çölde su bulmaktan daha zor. 

    Bu işin bağımlıları mevcut ve bu hastalık virüs gibi yayılıyor. 

    Fakat tüm bunlara rağmen ferre denilen olay hiçbir bilim addıbının dikkatini çekmiyor. Hiçbiri çıkıp da bu konu hakkında araştırma yap(a)mıyor. 

    O çok övdüğümüz teknolojinin bize sunduğu bu ‘’çıplaklık nimetini’’ inceleyelim; 

    Bu acaba gerçekten nimet midir, bela mıdır? 

    Bu soruların cevaplarını yazıyı okuduktan sonra verebileceksiniz. 

    internette ulaşabileceğimiz nadir kaynaklardan birinde rastladığım ibretlik bir araştırmayı paylaşıyorum; 

    Yetişkin bir fare; ilk olarak sürekli aynı dişi fare ile çiftleştiriliyor. Farenin boşalma süresi giderek artıyor. ilk çiftleşmede 1 dakika içerisinde boşalırken, ilerleyen günlerde boşalma süresi 15 dakikaya kadar çıkıyor. 

    Aynı yetişkin fare; bu kez her gün farklı bir dişi fare ile çiftleştiriliyor. Aynı fare ile çiftleştiğinde boşalma süresi giderek artan fare kardeşimizin boşalma süresi bu sefer hiç artmıyor. Yani sürekli olarak 1-3 dakika arasında kalıyor. 

    Bu olayın sebebi dopamin denen bir hormondur. Aynı hormon biz insanlarda da vardır. 

    Dopamin bizim motive hale gelmemizi sağlayan hormondur. 

    Yeni bir kalem aldığımızda gelen yazma isteği tamamen dopaminden dolayıdır. 

    Dopamin hormonu, ‘’novelty’’ denilen yeniliklere karşı dalgalanmalar gösterir. 

    Bu esasında güzel bir olaydır fakat hormonun salgılanmasındaki denge bozulduğunda çok kötü sonuçları olabilir. 
    ···
  4. 5.
    0
    Bırakıyorum
    ···
  5. 4.
    +2
    Başlık fotosunda sübliminal keşfettim. fotoya 4 posta.
    ···
  6. 3.
    0
    Okumayın bıraktım pişmanım
    ···
  7. 2.
    -1
    Bırakamazsın...
    ···
  8. 1.
    +7 -17
    Başlığı okuduğunuzda muhtemelen, zihninizde yalnızca daha evvel izlemiş olduğunuz videolardan birkaç kesit canlandı. Fakat ferre endüstrisi derken aynı zamanda ABD’de yıllık 100 milyar $'lık hacme sahip bir endüstriden bahsediyorum. 

    Arkaplanda dönen dolaplardan söz etmek istiyorum. 

    ilk olarak kendinize şu birkaç soruyu sorun; 

    izlediğiniz videoların sizin üzerinizde bıraktığı fiziksel-pgibolojik etkilerin gerçekten farkında mısınız? 

    Acaba o videolardaki insanlar, gerçekten yalnızca siz izleyip zevk alasınız diye mi kamera karşısına geçiyorlar? 

    Sizce bu işi gerçekten severek mi yapıyorlar? 

    Bu insanlar acaba dışarıdan göründükleri gibi gerçekten huzurlu bir hayat mı yaşıyorlar? 

    Peki ferre şirketlerinin sahipleri kimdir? Niçin bu mesleği icra ederler? Bu endüstriye yatırım yaparken amaçları ne olabilir, hiç düşündünüz mü? 

    edit: ALINTIDIR SONRA ÇALDI DEMEYiN AMK

    edit2: inciden almadım o adamda başka yerden almış
    ···