-
128.
0dini şakirtlerin tekeline veren zihniyetlee dinimi tartışmam sen sorguladığını zannediyorsun ama daha sorguladığını zannettiğin şeyler hakkında doğru dürüst bilgin yok istenilen ortamda tartışırım ama bu ülkenin ateistide;komünisti, şeriatçısı gibi herşeyi kıçından anladığı için senin gibi mantık hataları ortaya çıkıyor.
-
127.
0ne diyo la bu
-
126.
0ne mal adamsın burası yeri mi
sen öğrenmek istesen gidersin diyanetin sitesine hepsinin cevabını alırsın
işte niyet bunun için önemli dinde kültürde ideolojide -
125.
-1aplıyorum tekrardan
-
124.
0upupupupup
-
123.
0117 yi okuyun akıllanın
-
122.
0@7 doğru yazmış okuyun akıllanın biraz amk
-
121.
0bu arada @110 özetleyerek gibmiş
-
120.
0@1 tabii inanmayanlarda olacak panpa birde allah varsa niye bişeylere müdahele etmiyo diyorsun ya etseydi zaten herkes inanırdı o zaman dünyadaki sınavın manası ne bi de bunu düşün bakalım illa ki senin gibi inanmayan birileri de olacak ki cehennem hiç boş kalmasın..
-
119.
+1son bir soru kaldı sanırım: neden cennette dünyada yasak olan herşey serbest?
cevap: çünkü insan öldüğünde arapçada "ğıl" denen insandaki kötülük yapma isteği de insandan alınır. ve cennette de böyle yaşanacaktır. cennette zina diye birşey yoktur çünkü burda olduğu gibi insanlar karı koca olacak ve bir kişi başkasının karısına kendi annesi yada kızkardeşi gibi bakacak bunun dışında bir gözle kesinlikle bakamayaca. mesela ruh sağlığı yerinde olan herkes annesine ve kardeşine kötü gözle bakamaz nasıl iğrenirse cennette de başkasının eşine bakmaktan öyle iğrenecek. yine şarap içebilecek çünkü kendisinden "ğıl" alınmış olacağından sarhoşken dahi kötülük yapamayacak. "ğıl" tamamen bu dünya imtihanının bir gereğidir. türkçede karşılığı yoktur. anlamı insandaki kötülük yapma isteğidir. "ğıl" i içimize koyan allah onu almaya da kadirdir. bitti sanırım. @1 dışında kimsenin entry sini okumadım mk. -
118.
0@1 3 4 dakikaya çarpılır cevap vermenize gerek yok
-
117.
+1yine demişsin ki: neden aynı varlığa tapan kişiler neden biri kara çarşaflı diğeri açık falan filan?Tümünü Göster
cevap: bu soru çok güzel bir soru. şöyle açıklamaya çalışayım: arz talep meselesi. yani toplumda örtünmek tek taraflı değil karşılıklı bir mesele. bir toplumdaki şehvet derecesiyle alakalı. örtünmenin illeti şehvettir derdi hocam. toplumdan şehvet kalkmışsa onların örtünmesine gerek yok aslında derdi. yani bir toplumdaki erkekler kadınların saçlarına bakınca azıyosa ya da ne güzel saçları var lan şöyle bir koklasam içime çeksem o saçları ohh gibi şeyleri içinden geçiriyorsa o kadınların saçlarını örtmesi gerekir. ama şu da olabilir: maldivleri islamiyetle tanıştıran şahıs ibn-i battutadır. maldivin yerli halkı islamiyetten önce çıplaktılar. islamiyeti kabul ettikten sonra kadınlar sadece belden aşağılarını örtmüşler memeler yine açıkta kalmıştır. ibn-i battuta çok defa ikaz etmesine rağmen memeleri kapattıramamıştır. ibn-i battuta kadınların memelerini kapatmasını gerektiğini savunurken maldiv halkı belden aşağıyı kapatmanın yeterli olduğunu bu söylediği şeyin çok anlamsız ve gereksiz olduğunu savunmuşlardır. adamlar o kadar şehvetsiz ki memeye yaa nolcak bununla benim kulağım arasında hiçbir fark yok gözüyle bakıyor. memeye karşı o kadar şehvetsiz ki ibn-i battuta nın ne demek istediğini bile anlayamıyolar. ibn-i battuta da farklı bir toplumdan geldiği için onları anlayamıyor. ama bir insan şunu diyemez ben azmıyorum o zaman bakabilirm. diyemez çünkü allah kuralları şahıslar için değil toplumlar için indirmiştir. içinde bulunduğu toplumun uyduğu kurallara uymak zorundadır. bu yüzden bunu bilen bir çok allah dostu yukarıda bahsettiğim allah aşkıyla yanma mertebesine erdikten sonra, namazlarını kılmaya devam etmişlerdir. çünkü içinde bulundukları toplum için namaz hala farzdı.
şarap meselesine gelince: şarap islamiyetle birlikte haram kılınmıştır. daha önceki ilahi dinlerde bildiğimiz kadarıyla şarap haram değildi. şarabın islamiyetle birlikte haram kılınmasının sebebi ise şu olaylardır:(yazmaktan yoruldum forumdan aldım)
kur’ân-ı kerîm’in her bir âyeti bir ihtiyaç ürünü ve bir problemin cevabı olarak nâzil olmuş, yaşanan hayatın bir yönünü ihâta etmiş ve aydınlatmıştır. her âyetin; insanların bir problem olarak yaşadığı, kıyâmete kadar aynı veya yakın problemlerde alacakları tavır ve davranışlarını düzenlemeye vesîle olan bir nüzul sebebi vardır. âyetlerin birer nüzul sebeplerine dayalı olarak nâzil olmaları, kur’ân’ın hayatın içini ve özünü kucakladığını gösterir. nitekim yaşanan problemlerle ilgili inen âyetleri müslümanlar dimağlarına, idrâklerine ve gönüllerine âdetâ kazımışlar, perçinlemişlerdir.
i̇şte, içki hakkındaki davranışlarımızı düzenleyen âyetler de, muhtelif olaylara bağlı olarak nazil olmuşlardır. hiç şüphesiz içkiyi haram kılan âyetler inmeden önce içki kullanılıyordu. çünkü henüz haram kılınmış değildi. çünkü o insanlarda içki bağımlılığı müslüman olmazdan öncesine dayanıyordu. yaşadığımız dünyada cenâb-ı hakk’ın hilkatinde de, îcâdında da, kudretinin taallukunda da, vahyi tenzilinde de “tedricîlik kânûnu” bir âdetullah olarak cârî bulunmaktadır. cenâb-ı hakk’ın, müslüman’ların önceki davranışlarını affetmesi ve bağışlaması da kendi yüksek mağfiretinin ve rubûbiyetinin şe’nidir.
kezâ, içkiyi haram kılan âyet öncesinde müslüman’lar içkinin ne iğrenç bir şey olduğunu da ikrar etmeye başlamışlardı. meselâ bu dönemde hazret-i ömer’in (ra) defalarca, “yâ rabbi! i̇çki hakkında bize açık ve kesin bir beyanda bulun!” diye niyazda bulunması bunun ilk göze çarpan ibretli örneklerindendir. cahiliye devrinden beri kullandıkları halde, içkinin kötülüğünü yeni fark ediyor oluşları, müslüman olduktan sonra ruhlarının aydınlanmaya, kalplerinin kemâlât mertebelerinde yükselmeye başladığının göstergesiydi. i̇çkinin böyle bilfiil kötü olduğu idrâk ve takrir edildikten ve kötülüklerine tanık olunduktan sonradır ki, cenâb-ı hak içkiyi yasaklayan âyetleri nazil buyurmuştur.
i̇çkinin kademe kademe haram kılınması, nehyin algılanması ve yerleşmesinde müessir olmuş; müslümanlar o cahiliye devri alışkanlığını bir anda bırakmışlar ve allah’ın emrine derhal boyun eğmişlerdir.
peygamber efendimiz (asm) medîne’ye teşrif ettiklerinde medîne’de içki içiliyor ve kumar oynanıyordu. medîneliler peygamber efendimiz’e (asm) içkinin hükmünü sordular. peygamber efendimiz (asm) de henüz cenâb-ı hak’tan bir hüküm gelmediği için sükût buyurdu. o esnada hazret-i ömer, “yâ rab! i̇çki hakkında bize açık ve kesin bir beyanda bulun!” diye duâ etti.
bir süre sonra cenâb-ı hak, “sana içkiyi ve kumarı soruyorlar. de ki: “i̇kisinde de hem büyük günah, hem de insanlar için bazı faydalar vardır. günahları faydasından büyüktür.”4 âyetini nazil buyurdu. bundan sonra bir kısım müslümanlar içkiyi bıraktılar. ne var ki, âyet kesin bir hüküm içermediğinden, bir kısmı içmeye devam etti.
fakat, içki kullananlar arasında hoş olmayan olaylar oluyor; karşılıklı atışmalar, kavga ve gürültüler ekgib olmuyordu. müslümanlardan birisi akşam namazını kıldırırken, kıraati ters mânâ verilebilecek biçimde yanlış okudu.
cenâb-ı hak çok geçmeden şu âyeti nâzil buyurdu: “ey îman edenler! sarhoş olduğunuz zaman ne söylediğinizi bilinceye kadar, cünüp olduğunuz zaman da eğer yolcu değilseniz, gusledinceye kadar namaza yaklaşmayın.”5
bu âyetin nüzulünden sonra müslümanlar çoğunlukla içkiyi bıraktılar. fakat bir kısmı, “yâ resûlallah! biz namaz vakti yaklaşınca içkiyi bırakırız!” dediler ve içmeye devam ettiler. bu dönemde namazlardan önce peygamber efendimiz (asm), “sarhoş olanlar namaza yaklaşmasın!” diye nidâ ettirirdi.
buna rağmen, içki kullandıktan sonra sarhoşken namaza gelen müslüman ekgib olmuyordu. hazret-i ömer’in (ra) hep duâsı: “yâ rabbi! i̇çki hakkında bize açık ve kesin bir beyanda bulun!” yakarışı idi.
bir gün bir yemek esnasında içki kullananlar arasında önce atışmalar başladı, sonra yüksek sesle tartışmalar yaşandı, ardından hiç yakışık almayan bir gürültü ve patırtı koptu.
bu defa cenâb-ı hak, içkiyi kesin bir dil ile yasaklayan şu âyeti nazil buyurdu: “ey îman edenler! i̇çki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir. bunlardan kaçının ki, saadete eresiniz. şüphesiz şeytan, içki ve kumar yüzünden aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. artık bunlardan vazgeçersiniz değil mi? allah’a itaat edin, peygambere itaat edin, karşı gelmekten çekinin. eğer yüz çevirirseniz, bilin ki, elçimize düşen ancak tebliğ etmektir.”6
böylece içki bütün müslümanlara haram kılınmış oluyordu. peygamber efendimizin (asm) emriyle bir tellâl, “haberiniz olsun, içki haram kılınmıştır!” diye medîne sokaklarında yüksek sesle nidâ etti. nidâyı ve içkinin haram kılınmasını işiten ve hâlâ içkiyi bırakmamış olan müslümanlar evlerindeki şarap küplerini derhal sokaklara döktüler. öyle ki, medîne sokaklarında günlerce sel gibi şarap aktı. -
116.
0yine bir sorunda: namazı kastederek niye günde 5 kere sign in yapıyorsunuz?
cevap: bunun cevabını kısmen yukarıda verdim. ama bu konuda çok haklısın. sen gerçekten allah ı aklında hiç çıkarmadan yaşıyorsan senin namaz kılmana gerek yoktur dostum. mevlana der ki: "öyle bir ummana daldım ki burda ne din var ne peygamber sadece aşk var" bu söz allah ı hiç aklında çıkarmayan onun aşkıyla yanmış birinin sözü işte. aslında herşey paygamberler, din, ibadetler bizi allah a yaklaştırıyor. sen allah ı bulduğunda artık onlarla işin kalmaz ama bulabilirsen. bu arada aklıma gelmişken, ibadetlerin insanı kötülükten uzak tutmak amaçlı olduğuna dair; bu konuda hadis mi ayet mi var bilmiyorum ama bir çok allah dostundan duyduğum bir şeydir: bir kötülükten uzak kalmak, onu arzulamana rağmen karşı koyabilmek onun yerine yapacağın 10 hayırdan daha iyidir. yani aslında şu dünyada hiç bir kimseye kötülükte bulunmasan yeterince karlı bir iştesin. şu hadis: "eline, beline ve idline haakim olana cenneti müjdelerim" peygamberimiz söylemiştir. şu kadar namaz kılana şu kadar oruç tutana vs.. müjdelemiyor cenneti, kötülükten uzak durabilenlere müjdeliyor. aynı şekilde namaz ve diğer ibadetler ne işe yarıyo o zaman sorusu akla gelebilir. işte onlar dediğim gibi senin eline, beline ve diline hakim olman için senin iradeni güçlendirip sana yardımcı oluyor. aynı zamanda seni yaratanla irtibata geçiyorsun. ona teşekkür ediyorsun.
soru: dünyanın dıbına koyar, içine sıçar yine "allah ın takdiridir" dersiniz.
cevap: çok haklısın kanka bu konuda seninle hem fikirim. bu aynı zamanda bugünkü islam toplumunun geri kalma sebeplerinden biridir. 'kadercilik' bizi bitirmiştir. yoktur böyle birşey. allah insana hür irade vermiş ve o iradeye duyduğu saygının bir gereği olarak iyi de yapsa kötü de yapsa işine karışmamıştır yalnızca ikaz etmiştir. zira allah insanı kukla olsun diye değil şerefli bir varlık olarak yaratmıştır. insanın şerefi de bu hür iradesinden gelir anladığım kadarıyla. -
115.
0demişsin ki: ibadete muhtaç bir allah?
el cevap: bu sorunun yanıtının bir kısmı üstteki cevapta var. allah ibadetleri sadece kendi egosunu tatmin etmek için emretmemiştir. insanları düştükleri kötülüklerden korumak için emretmiştir. diyor ki: "namazı kılın zira namaz kötülüklerden korur" yani ibadetlerin insanı ehlileştirme daha bir insanlaştırma gibi bir özelliği vardır. aynı şekilde her namaz kılan da, hacı hoca geçinen de cennetlik değildir.
4.yazıklar olsun o namaz kılanlara ki,
5. onlar namazlarını ciddiye almazlar.
6. onlar gösteriş yapanlardır,
7. ve hayra da mani olurlar.
son ayet çok önemli. ibadet şekilden ibaret birşey değildir. senin özünü ıslah etmen hakikati bulman için emredilmiştir. yalnızca allah ın egosu tatmin olsun diye değil ki seni yaratan olarak egosunu tatmin etmesi en büyük hakkıdır. yaptığın ibadet seni daha iyi biri yapmıyorsa boşuna kürek çekiyorsun.
demişsin ki: kölelik işi ne iş?
el cevap: köleliği islam getirmemiştir. hiç bir ilahi din getirmemiştir. islam köleliğe bir bakış açısı getirmiştir o da şudur: yalnızca ve yalnızca savaştığınız bir milletten esir aldıklarınızı köle yapabilirsiniz. hiç bir insanı durup duruyorken ve savaşta esir almadan köleniz yapamazsnız. eğer köle yaparsanızda ona işkence etme hakkına sahip değilsiniz. yediğinizden yedirip giydiğinizden giydireceksiniz. ve bunun yanısıra savaşta esir düşenler iki taraf arasında karşılıklı takas edilebilir. ee diceksin o zaman kölelikten ne anladım ben? bu işker böyle aga. bu dediğim şartlar altındaki kölelik de gayet meşruu bir kölelik bence. mesela biz şu an fransızlarla savaşsak. biço askerlerini esir alsak onlarda bizim bazı askerlerimizi esir alsa. islam dini çerçevesinde şu haklara sahibiz:
1- esirleri karşılıklı olarak takas ederiz
2- onları aç bırakmamak eziyet etmemek şartıyla madenlerimizde vb tesislerimizde çalıştırırız
3- direk gebertiriz -
114.
0@1 öncelikle senin o fındık beynini giberek söze başlamak istiyorum. çok cahilsin amk. bu kadar yazdım okumazsan da rüyanda zencilere gibil emi. iyiki bu soruları içine atmamışsın cevabını aramışsın bunun içinde seni takdir ediyorum. sorularına rastgele cevap vericem. bildiğim kadarıyla cevap vericem. tatmin olamazsan git kendin araştır bu soruların cevabını. ama doğru cevabı bulmak istiyorsan önce bildiğin herşeyi unutmalısın.Tümünü Göster
demişsin ki: neden peygamberler orta asyaya gelmiş başka yere gitmemiş.
el cevap: yarraam sen peygamberlerin orta asyaya geldiğini nerden biliyosun? nerden bildiğini ben söyleyeyim. kuranda ve diğer kutsal kitaplarda adı geçen peygamberlere bakıyosun, hepsi orta asyaya inmiş. peygamber kavramı kutsal kitaplarla dünyaya inmiştir nihayetinde. o kitaptan aldığın bilgiyle o kitabı yargılamaya çalışıyorsun. aynı kitap 124 bin peygamber gönderildiğini söylüyor. ve 25 tanesinin ismini sayıyor. geri kalan 123975 peygamberin nereye gönderildiğini nerden biliyosun? sana da mı vahiy geldi amk?
demişsin ki: isa ve muhafazidden önce gelenler cehenneme mi gidecek?
el cevap: allah peygamberleri sadece uyarıcı olarak göndermiştir. nitekim kuran da bu çokça zikredilir. yani peygamber sadece bir uyarıcıdır. insanlar yanlış yollara saptığı zaman onların yanlış yolda olduğunu bildirmek için gönderilmişlerdir. mesela: ad ve semud kavmine peygamber gönderilmesinin sebebi zengin tabakayla fakir tabakanın ayrışması, zenginlerin sürekli fakirleri ezmesi ve sömürmesi, tartıda hile yaparak insanları kandırmaları, çeteler kurup insanların mallarına haksızca el koymalarıdır. bunun için peygamber gönderilmiştir. yine lut kavmine peygamber gönderilmesinin sebebi: erkek erkeğe cinsel ilişkiyi normal ilişkiye tercih etmeleri. bunu açıktan sokak ortasında yapmaları, şehre gelen misafirlere tecavüz etmeleridir. hatta kuranda geçtiği üzere kendilerini helak etmek üzere şık giyimli erkekler şeklinde şehre gönderilen 3 meleğe tecavüz etmeye kalkışmışlar. meleklerin evinde misafir olduğu lut a.s. ın evini basmışlar. sonunda giben taraf melekler olmuştur. bunun gibi daha niceleri... sonuç olarak insanların birbirlerine zulüm yapmadığı, insanların mutlu bir şekilde birbirleriyle geçindiği hiçbir millete allah peygamber gönderme ihtiyacı duymamıştır. bütün peygamberler insanlığın ihtiyacı üzerine gönderilmiştir. burdan da şu sonuç çıkabilir: bir millete hiç peygamber gönderilmediyse allah onların o hallerinden razı olduğu için onlara peygamber göndermemiştir yani onlar cennetliktir. -
113.
0@115 düşünmek güzeldir dostum. fakat fazla kurcalamak insanı şirke zütürür.
idarakı mahali bu küçük akla gerek , zira bu terazi bu kadar gibleti cekmez.
verdiğimiz kararların iki saniye sonrasını göremezken bir emrin yada yasagın ileri boyutlarını hesaplayıp karar veremeyiz. biz burada asra ve zamana hükmeden bir dinden bahsediyoruz. kısa bir dönem kölelik gibi bir kavram islamın içinde bulunmuşsa ve bu kavram istismara kapatılıp iyi yönde ve kölelerin lehine kullanılmışsa yargılamak bize düşmez. -
112.
0@113 dostum yazdıklarımla irade-i cüziye nin bi alakası yok araştırmak sorun değilde konuyu tam kavrayamamışsın. yaradılış şekli ve hayat şartlarının insanın hayatının gidişatındaki etkisinden ve köleliğin yasaklanmasında tanrının keskin bi kural koymayışından bahsettim. özellikle kölelikle ilgili konuda insanın iradesi falan söz konusu değil tanrının osruktan teyyare şeyler için zart diye ayet indirirken sırf bedeviler inansın diye ay'ı ikiye bölerken böle bi konuyu neden es geçmiştir diyorum..o zamanki sistemde kölenin zenginlik göstergesi olması köleliğin toplumun büyük bi yapı taşı olması falan önemli değil sözü söyleyen tanrı yasak demesi herşeyi bitirir. neyse bu konu bitmek bilmez bunları tartışabilmek için ilk önce korkularımızdan arınarak olaya tarafsız yaklaşmamız lazım. bende tanrı inancı olan biriyim ve şuna inanıyorum kendi yarattığı varlığın içini en iyi o bilir aklıma bu konuların hiçbir çıkar amaç güdmediğim halde takılıyorsa bir nedeni vardır onun verdiği akıl ve mantık çerçevesinden düşündüklerim bunlar ne isyan ediyorum ne şirk koşuyorum sadece düşünüyorum..
-
111.
0updullah
-
110.
0@102 dostum irade-i cüziye kavrdıbını iyi araştır. eger senin dediğin gibi her hareketi direk bu hayatta cezalandıran yada ödüllendiren, ve yapılan hatalara kendi iradesi ile engel olan bir yaratıcının adaletinden bahsedilemez.
-
109.
0aplıyorum yine
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 25 11 2024
-
adam filistindeki çocuklara bile acımıyor
-
başı açık kadın görmekten gına geldi
-
topal odlek ordek hayırlı sabahlardiler 25 11 2024
-
keşke bu dünyada yaşamasaydım
-
emin ağabeyin bu uğursuz
-
videosunu yabmistim ama yukleyemedim
-
videom yuklenmiyo sozluge
-
benim modum işini bilir karışmayın
-
hayatımda hiç bir kız bana bakmadı
-
anada
-
2029 doğru israil atom bombası atar ve
-
hani inci disk yanınca 2020 ye ışınlandı ya
-
allahtan başka tanrı olmadığına
-
strs nobetleri
-
pehh yine akşamı ettik pehh 25 11 2024 19 05
-
böcek eti yiyceksiniz nakit para kulanmıcaksınız
-
canlanın köpekler
-
yıldırım ataç
-
noyfa
-
ulob
-
sözlüğe naptınız laaa
-
ırğa
-
nıdya
-
namayıda
-
zalinazurt ablana selam söyle
-
bana 10 yıl önce bir o çocuğu
-
aylatna
-
nivtra
-
aysama
- / 2