Sabah günlük rutinlerimi yaptım, öğlen uykusu falan derken buluşma saati yaklaşmıştı. Bugün bedensel antrenmanlarımı ekgib yapacaktım çünkü buluşma saati bu zamana denk geliyordu. O an bir şey farkettim ulan duş falan alıyorum ama ne şampuan ne de duş jeli kullandığımdan 1-2 saat sonra leş gibi oluyordum, tek takılırken sorun değildi de şimdi kızların yanına gidecektik. Hemen duşa girdim tekrar, o şampuanın duş jelinin kokusunu özlemişim amk. Harbi mutlu oldum temiz koktuğum için. Sonrasında ise acil durum parasından bir miktar alıp çıktım. Kızlar ve arkadaşım benden önce gelmiş avm'ye ve beni bekliyorlardı. Biletleri aldıkları için selamlaştıktan sonra direk sinemaya gittik. Bana biraz garip geliyordu çünkü sinemaya odaklanmaktan çok insanları hissediyordum. Kız arkadaşları ile gelen bazı erkeklerin gerginlikleri, bizim huurların kendi aralarında cinsel içerikli şaka yapıp gülüşmesi. Sinema ortamı eskisinden farklı tam bir insan belgeseli gibi gelmeye başlamıştı. Dikkat ile gözlemliyordum herkesi, filmi neredeyse hiç izlememiştim. Film çıkışı bir şeyler yemek için restoranlara doğru yürüdük. ipini koparıp bahçeye girmiş davar gibi yemek yiyordum, bu durum bizimkilerin dikkatini çekti, kızlardan biri boşan da semerini ye dedi bende refleksle 'sanane dıbına koduğum' dedim bir anda. Kısa bir sessizlik oldu ancak özür dilemeyecektim. Kız biraz bozuldu ve tuvalete gitti tabii bir gelenek olarak diğerleri de onun peşinde. Arkadaş bana baktı 'e o da demeseydi dıbınakoyum' diyerek yemeye devam ettim. Harbi hayvan gibi takılıyordum ama özgüvenimin olması gözlerimden kaçmamıştı.

Öncelikle iyi günler beyler, okuyup benimle birlikte emek veren herkese teşekkür ederim lakin bir konuya değinmek istiyorum, bazı dıbına kodumun çok bilmiş, cahil huur çocukları durmadan beni yerme ve prim yapma peşinde. Hele yarısına kadar okumuş orada bana laf atıyor küfür ediyor. Bu konuda gerçekten sinirliyim, bu kişiler okumasın.




geri kalan herkes canımdır ciğerimdir hikayeye devam.

10 günün sonunda kendimde ki değişikliklere baktığımda 4 kilo aldığımı gördüm. Kilo alamayan zayıf birisi iseniz bilirsiniz kilo almak vermekten daha zordur bu yüzden 4 kilo almak benim için bir başarıydı. Sırtım sert yatağa alışmış artık ağrımıyordu, soğuk duş ise artık günlük rutinim olduğundan canımı sıkmıyordu. Aldığım kilonun etkilerini görmek istercesine hemen aynaya gidip kaslarımı sıktım, çok bir fark yoktu ama olsun belki görüntüm zamanla değişir diye düşündüm. O sırada daşdaşlarımı farkettim, 10 gün çekmemenin etkisi ile şişmişlerdi, sakallarım ise sertleşmişti. Belki de vücudumda ki testosteron artıyordu. Kendimi gayet enerjik ama leş gibi hissediyordum çünkü bu süre zarfında hiç duş jeli şampuan falan kullanmamıştım hayvan gibi soğan, sarımsak, balık, tavuk falan yemiştim. Kimse ile buluşmamış bütün paramı yiyeceklere harcamıştım. insanın bir hedefinin olması yalnızlığın acısını bastırıyordu ama bu durumdan çok sıkılmıştım ve kendimi de ödüllendirmek istiyordum. Arkadaşı aradım ve dedim ki kızlar ile sinemaya falan gidelim. Sorayım kardeşim dedi ve kapattı, yarım saat sonra aradığında bugün değil ama yarın müsait olacaklarını söyledi. Yarın için saat belirleyip konuşmayı bitirdik. O gün günlük rutin antremanlarımı yapıp uyudum.

Şimdi sürterken falan kız uyanırsa harbi sapık diye adımı çıkarırdı, bu yüzden vazgeçtim. Işığı falan kapayıp geçtim salona uzandım, ulan ama 20 küsür günün abazalığı beni nasıl esir almış amk taşaklarıma ağrı girdi. En son dayanamadım gittim Busenin yanına deli gibi resmini çekiyorum yakından uzaktan. Çavuşla selfie çektirdim amk huursuna. En son daha fazla dayanamayacağımı anlayıp geçtim güç bela uyudum. Bu seferde rüyalanmıştım, kızı giberken pgibopat adam gib onu prenses falan diyordu sabah uyandığımda hayatımda gördüğüm en komik rüyalardan biri olduğunu düşündüm. Gidip donumu falan değiştirip duşa girdim. Buse hala uyanmamıştı öldümü acaba amk orangutanı dedim. Bunu fırsata çevirmeliydim gittim kahvaltı hazırladım, yatağın yanında ki masaya koydum ve buseyi öptüm. Uyandı. Baya şaşırmıştı. Sakin ol dedim, uyuya kalmışsın. Şimdi şaşkınlığını at ve beraber kahvaltı yapalım. Kız mutlu oldu. Oysa telefonumda çavuşlu selfie'si vardı amk. içimden biraz acımıştım ama bana kurduğu entrikayı düşündükçe pgibopat adam gibi kin güdüyordum.

ilerde inşaatı yeni tamamlanmış bahçesi ağaçlık olan bir site vardı oraya kadar dayanabilirsem kurtulabilirim diye düşündüm. Arkamdan 'gaçma laaaaağğğn' 'huaaaaa' gibi hayvan sesleri gelirken ve insanlar bize korku ile bakarken siteye dalıp hemen saklandım. Biraz sonra kekolar içeri girdi 10 kişi olmuşlardı. Eğer insanların içinde yakalansam dayak yesem bile polis falan gelip beni kurtarabilirdi ama söz konusu bu kimsesiz yer olunca, onları atlatmaktan başka çarem kalmamıştı. ilk bir etrafa baktılar beni bulamadılar sonra hangi filmden izlediyse biri 'dağılıp arayım abe' dedi. dıbına kodumun kekosu. Bunlar dağılıp beni aramaya başladı bir tanesi benim olduğum tarafa geliyordu, ağzından akan kanı gördüğümde 'fuşiiitçi' keko olduğunu anladım. Aramızda 2 metre falan kalmıştı en ufak bir seste yakalanabilirdim, o an zeki bir hamle yapıp yerden taş aldım ve benim saklandığım tarafın tam yanına doğru bir taş fırlattım. Amacım benim orada olduğumu sanmasını sağlamaktı. Amk neandertali avını kovalayan komodo ejderi gibi dilini çıkarıp elini yumruk yapmış bir şekilde oraya döndü. Arkasından yaklaştım 'dıbına kodumun kekosu' diyerek kafasının arkasına hayvan gibi vurdum. Bu yere düşerken siteden çoktan çıkıp kaçmaya başlamıştım. O gün güç bela eve varıp bizimkilere mesaj attım neyse ki olayı görmemişlerdi. Kusura bakmayın işim çıktı falan deyip yarın hepsini bize davet ettim. Tamam dediler.

Olayın şokunu atlattıktan sonra dıbına kodumun kekosuna arkadan vurduğum yumruğu ve yere düşüşünü hatırlayıp güldüm. Gerçekten sıfır kayıp ile bu kriz ortdıbını aşmıştım. Pgibopat adama teşekkür ettim. Bir şey değil prenses dedi. Şimdi önümde güzel bir züt etme durumu vardı, hem bu gün olduğu gibi sabote de edilemezdi zira bizim evde olacaktı. O gün böyle uyudum. Ertesi sabah erkenden hazırlanıp, geldiklerinde ne yapacağımı kafamda planlamaya başladım. Harbi hoşuma gidiyordu bu kendimden emin halim. Öğleye doğru kızlar ve bizim pekekent (arkadaş) geldi. Kızlar hemen içeri geçip oturdu amk görgüsüzleri arkadaş ise ne yapacağımı bildiğinden ahuahu diye gülüyordu. Geç içeri dıbına kodumun deniz ayısı dedim. Oturduk konuşuyoruz falan, kızlar artık dayanamadı evet ne söyleyeceksin diye ısrar ettiler bende gelin dedim. Hep beraber odama geçtik. Hemen kitaplarıma bakmaya falan başladılar, buse huursu bildiği için bakmıyordu. Hepsini şaşırtmak istiyordum bu yüzden kimsenin beklemediği bir hamle yaptım buseyi çektiğim gibi yatağa fırlattım. Şaşırdılar ama şaka sanmışlardı, onlar gülerken bende busenin yanına uzanıp sarıldım. Aslında diyeceklerimin bu yaptığım hareketle hiç bağlantısı yoktu sadece en çirkin en davar en sapık en itici olmaya çalışıyordum. Buse bana dönüp napıyorsun lan diyecekti ki ağzını elimle kapayıp sessiz ol aşkım dedim.

Biraz sonra kızlar geldi, gerçekten çok kabaydı bence özür dilemelisin dedi içlerinden biri, yemeğe ara verdim. Ağzımı sildim kızın gözünün içine baktım. Bugün için teşekkür ederim herkese arkadaşlar deyip kalktım. Akşam namazı geçiyordu amk gittim namaz kıldım evde. Sonra biraz egzersiz yaptım. Bugün olanları düşündükçe zihin egzersizlerinin beni soğukkanlı ve hızlı düşünen biri yaptığını anlıyordum. Kendim için yemem, egzersiz yapmam zorluklara katlanmam müthiş bir şeydi. Öz değerlilik bilinci kazanıyordum, kendine değer verip gibine takmamayı öğreniyordum. Bunları düşünürken gittim ayna karşısına kendimi sevdim amk elimi öpüp alnıma koydum falan. Böyle boş boş 1-2 saat geçti gece olmuştu ama fazla egzersiz yapmadığımdan uyuyamamıştım, demek ki vücudu disipline etmek böyle bir şey dedim kendi kendime. O sıra aylar sonra ilk defa mesaj geldi telefonuma whatsapp'tan. Avm'de sövdüğüm o kız yazmıştı 'Selam, uyudun mu?' diye. Okuyunca uyku bastırdı birden amk. Uyuyacağım buse yazıp yattım.

Kahvaltıdan sonra bunu uğurlayıp gönderdim. Günün geri kalanı benimdi yeni 20 günlük planı hazırladım ve ertesi gün başlamak için kendi kendime anlaştım. Yeni hedefimde eski yaptığım şeyler haricinde ninjutsu teknikleri, insanın zayıf noktaları, basit silah yapma gibi şeyler öğrenip kendi kendimi koruyacak bir şekle ulaşmayı hedefliyordum. Bu 20 gün aynen hedeflediğim gibi geçti, artık kaslarım hafiften belirmişti, enerjim, zihnim, bedenim koordineli bir şekilde kriz ortamı için çalışıyordu. Pek çok şey öğrenmiştim dudak ve burun arasında ki noktanın ne kadar hassas olduğunu, eğer yeteri kadar hızlı olursan çok güçlü bir yumruğu en uygun şekilde karşılayıp kişinin omzunu çıkarabileceğini, su tabancasına benzin koyup uygun bir düzenekle ateş fırlatılabileceğini (denemeyiniz sorumluluk kabul etmiyorum) vb bir çok şey... Ben kendimi geliştirmekle uğraşırken huur buse de rahat durmamış beni parmağında oynattığını anlatıyormuş etrafa. Arkadaş bunu söylediğinde gülüp telefonumu çıkarıp fotoları gösterdim. Oğlum naptın dedi. intikam öyle olmaz böyle olur, daha dur şov henüz başlamadı dedim. Kendimi gerçekten güçlü ve tehlikeli olarak görüyordum, toplamda 40 gün boyunca yılmadan insan incitmek için çalışmıştım. Gerçekten tehlikeli bir ruh hastasıydım.

Hemen kafasını eğip gülümsedi, ben ise istifimi bozmadan odama gitmek istediğinden emin misin diye espri yaptım. Güldü ve gözlerime bakarak istiyorum dedi. Çavuş bana dönüp e hadi o zaman dedi bende buseye dönüp e hadi o zaman dedim ve odama gittik. Kitaplarıma baktık biraz, sonra film açalım dedi iyi tamam dedim. yatağıma uzandık film izlemeye başladık bu arada birbirimize yapışıktık sıcak bir ortam vardı. Yaramazlık yapmadan filmi bitirdiğimizde dönüp Buseye baktım uyuya kalmış amk. Memesine falan ellemeyi düşündüm çıkarıp eline vermeyi falan :( ama yapmadım. Az sakinleşip düşündüm benim amacım bu huurya ayar vermekti. Kafamda şimşekler çaktı telefonumu aldım yattım tekrar bunun yanına bende onun gibi gözümü kapattım ve kafalarımız bitişik bir halde yatakta resmimizi çektim. Kendim de gözümü kapatarak Busenin uyuduğunu gizlemiştim, muallakce gülümseyip kalktım. Napsam şimdi bunu gibsem mi acaba dedim.

Artık intikamımı da aldığıma göre işim bitti diye düşünüyordum, rahattım. içimde ki sessizliği uzun zamandır görülmeyen pgibopat adam bozdu. Son bir işin kalmadı mı? dedi. Cevap vermedim, içten içe o kekolara karşı gerçek bir zafer kazanmadığımın farkındaydım. Hadi kalk prenses son bir işin kaldı, sonra rahatsın dedi pgibopat adam. ilk defa bana sövmeden aşağılamadan bir şey anlatmaya çalışması benden memnun olduğunu gösteriyordu. Bu bana moral getirmişti. Kalkıp etraflıca düşündüm o dıbına kodumun kekolarına ağır bir ders vermeliydim öyle basit bir şey değil. En son hayatımda yapmayı hiç düşünmediğim bir şeyi düşündüm. Bu benim için bile fazlaydı ancak polise yakalanmadığım sürece kekolara gelecek zarar zerre gibimde değildi. Ertesi gün gidip peruk aldım, farklı bir tarzda giyindim ve kekoların mekanının oralara gittim. dıbına kodumun fuşiitçisinin ağzı hala şişti. Bana yaklaştı ve para istedi, konuşmadan parayı verdim. Beni tanımaması içimi rahatlatmıştı. Akşama kadar bekledim, akşam olup ayrılırlarken peşlerine takılıp evlerine kadar gittim. Artık nasıl bir yer olduğunu biliyordum 2 keko aynı evde kalıyordu 2 katlı bir evin birinci katındaydılar. Eski ve bahçeli bir binaydı, o sırada deli gibi köpek sesleri duyuldu kekolar arkaya döndü içlerinden biri bakıp bana 'hayırdır birader' anldıbına gelen artislik el hareketini yaptı. Daha fazla üstelememin bir anlamı olmadığını düşünüp eve gittim

Akşam yemekten sonra ara vakti geldiğinde yine buseyle konuştum, giderek yakınlaşmıştık. Bilmiyorum ama bir kızla bu kadar yakın olmak aklımı çeliyordu sanki. 12. günümü de öyle devirdim. ilk hedefim 20 günlüktü ve 8 gün kalmıştı, bu süre zarfında güzel değişiklikler olması, şaşmadan ilerleme motivasyonunu sağlıyordu. Bu şekilde 20. günü de tamamladım. Sıra gelmişti değişiklikleri incelemeye. Öncelikle yaklaşık yine 4 kilo civarında almıştım yani 20 günde 8 kilo almıştım. Yüzüme bedenime renk gelmişti adeta. Disiplinli olmak beni diri tutmuştu, bu yüzden enerji dolu bakıyordum, bakışlarımda bir binlik seziliyordu ama sanırım bunun sebebi de zihin egzersizleriydi. ideal kiloma ulaşmama 2 kilo kalmıştı, bundan sonra kaslarım belirginleşmeye başlar diye düşündüm. Aslında hedefim iri cüsseli çok güçlü biri olmak değildi zira herkesin sitili farklıdır ben genelde hızlı, çevik ve kurnaz dövüşürüm. Bu yüzden sadece dayanıklı olmak hafiften güç kazanmak istiyordum. Diğer konuya gelirsem, Buse konusuna. Onunla neredeyse her gün konuşur olmuştuk, acaba dedim bu kız cidden samimi olabilir mi? Bunca zaman dert ortağı olmuştuk. Bana ilgi gösteriyordu. Aklımı karıştıran bir durum vardı ortada ancak mutluydum çünkü hedefime ulaşmıştım şimdi yeni bir 20 günlük hedef hazırlama vakti diye düşündüm. içimde ki pgibopat adam artık hiç görünmüyordu sahi neredeydi bu adam? Yeni hedefimi hazırlamadan önce 1-2 gün kendimi ödüllendirmeye karar verdim. Çıktım dışarı gezdim dolaştım, kendime kitap falan aldım. Uzun zamandır görüşmediğim başka arkadaşlarımla takıldım. Akşam olduğunda ise bazanın üstüne yatağımı çekip bu gece rahat uyuyacağız dedim kendi kendime. Yatağa uzandım, tıpkı pamuk gibi gelmişti yılların yatağı. 1 saat boyunca uyumayı denedim. Ancak olmuyordu, resmen rahat batıyordu amk. Bu kadar rahat ve yumuşak olması uyumamı zorlaştırıyordu. Çaresiz kaldırdım yatağı ve sert yere yattım kısa süre içinde uyumuşum.

Ertesi gün kalktığımda sabah namazını kılıp alışkanlık ile koşuya çıktım amk. Koşudayken aklıma geldi ben dinlenme günündeyim lan dedim. Sonra neyse zararı yok deyip koşuya devam ettim eve gelip şampuan duş jeli sabun her ne gib varsa onlarla bolca güzel koku ve köpük barındıran bir duş aldım. Sonra bizim kızlarla takılan arkadaşı arayıp bir yere gidip kahvaltı yapalım kardeşim dedim. Yeri ayarlayıp buluştuk, havadan sudan muhabbetler ile güzel bir kahvaltı ediyorduk. Yedik bitirdik ama ben doymadım amk. Kalktıktan 1 saat sonra yine acıktığımı hissettim gittim tavuk döner alıp onu yedim. Çocuk sanki bir davarmışım gibi bana bakıyordu. Geçtik sahile oturduk. Dedim kanka biz buseyle bayadır konuşuyoruz sevgili falan olabiliriz lan. Çocuk önce bir güldü, lan salak mısın o huurnun sevgilisi var dedi. işte o an zaman durdu beyler bir anda pgibopat adam çıktı ortaya noldu prenses canın mı acıdı dedi. Tam söze girişecektim ki kes dıbınakoyduğum kes dedi. Sen var ya harbi salaksın, şu haline bak ulan hemen rahatlığa saldın kendini bir huur seni parmağında oynatıyor diye devam etti. Her zaman olduğu gibi haklıydı. Beni yine üzmekten çok sinirlendirmişti. Eğlence modundan çıkmıştım bu sırada arkadaş uzun süredir bana sesleniyor gibiydi, şşt olum daldın gittin yine lan dedi. Ona durumu çaktırmadan gitmem gerek deyip ayrıldım ama bir muallaklik sezmişti. Hemen eve gidip buseye mesaj attım. Akşama doğru bize gelsene çok sıkıldım tek başıma durmaktan dedim. Dünden razı olan huurmuz heyecanlandı baya akşama sizdeyim o zaman deyip gülücük koydu. Bu dıbına koduum kiminle uğraştığını bilmiyor iyi ki o gün ona sövmüşüm amk diye içimden geçirdim.

Busenin gelmesine 1-2 saat vardı. Önce yakında ki berbere gidip saça sakala şekil verdim 20 gündür bir gib yapmamıştım kendime. Eve varıp aynaya baktığımda harbi değişik göründüğümü farkettim, daha güçlü duruyordum kendimden emin bakıyordum. Hemen duşa girip iyice bir keselendim. Ben tamamdım da ev yarra yemiş bir haldeydi amk. Evi biraz topladım bizim takılacağımız odaları süpürdüm. diğer odaların kapısını kitleyip evi havalandırdım. Artık hazırdım, ne yapacağımı nasıl davranacağımı hiç bilmiyordum sadece içimden onu çağırmak ve duruma göre hareket etmek istiyordum. Biraz sonra geldi, ama ne geliş. Önce kokusu girdi içeri çok güzel kokuyordu süslenmişti. Sonra kendi girdi, selam verip sarıldı. Salona buyur ettim ve oturduk. Havadan sudan konuşuyorduk. iki karşılıklı koltukta oturduğumuzdan çok yakında değildik. Biraz sonra bu koltuğa uzandı, sorun olmaz değil mi? dedi. Yok dedim. Ama niyetim hafiften bozuluyordu, çavuş hazır ola geçmiş emir bekliyordu. Buse ile biraz daha öyle durduktan sonra bu ayağa kalktı ve hadi bana odanı göster dedi. O an biraz şaşırdım amk ayağa kalkamazdım çünkü. Kızdan sapık damgası yiyip hedefine ulaşmasını istemiyordum. Sen git benim babam arıyor burada olduğunu duymaması lazım diye kullanışlı bir yalan uydurdum bu peki deyip odama geçti. Bu kısa süre içinde hemen ayağa kalkıp çavuşu lastiğin oraya sıkıştırdım tam busenin yanına gidecektim ki kapıda bana bakarken yakaladım onu

Sabah benden önce çavuş kalktı amk. Kızlara posta koymak cinsel dürtülerimi harekete geçirmişti, 12 gün çekmemenin verdiği acı ile kendimi zor tutuyordum ancak dayanıp adam gibi bu işi başarmalıydım. Kalkıp hemen yıkadım öyle geçti. Sonra sabah namazı, koşu, duş kahvaltı, zihin egzersizleri ile yine öğleni buldum. Garip gelebilir beyler ama zihin egzersizleri de insanı baya yoruyor. O yüzden öğlen mecbur uyuma ihtiyacı hissediyordum. Bende uyudum. Bu sıralarda dün busenin yazdığı falan tamamen çıkmış aklımdan. Uyanıp öğle namazını kıldım sonradan aklıma geldi baktım. Nasılsın falan yazıyor. Egosu ezildi ya salağın, aklı sıra benle muhatap olarak özür dilettirecek. Normal bir kız olsa belki iyi niyetinden bahsedebilirdim ama dıbına kodumun çingen kekoları mevzusunda bana yaptığı huurluklar için hala kin besliyordum. Bu da bir tür savaştı benim için belki fiziksel değil ama zihinsel savaş. Bende ona istediği gibi cevap verdim ilgilenmiş bir havayla çünkü savaş tecrübesi demek güçlü olmak demekti benim için. 1 saat falan hafif yavşar bir tonla konuştuktan sonra vücut egzersizlerine başladım ve akşamı ettik.

Beyler bir şey soracağım bu akşam bitsin mi yoksa uzatayım yarına mı kalsın?

edit: Oy çokluğuyla bugün bitmesi kararlaştırılmıştır.

Tara beni

Son 20 günde öğrendiğim silahı yaptım benzin ile ateş fırlatan su tabancası. Ertesi günün öğleni olmuştu saat, fazla uyumamıştım çünkü hem gergindim hemde iyici düşünmek istiyordum bu durumu. Akşam olup bizim kekolar gelmeden son bir kez olay yerini keşfe çıktım. Gayet pis bir yerdi zaten it kopuk mahallesi olduğundan kamera falan yoktu ayrıca neredeyse her gün olay çıktığından olayların fazla araştırılmıyor olacağını düşündüm. Bu düşünce içimi rahatlatmıştı. Evin camlarına demir parmaklık yapılmıştı ama yatak odası kısmında yoktu sanırım yeni yapıldığı için daha yetişmemişti. Bir çıkış kapısı olması yakalanma ihtimalimi azaltıyordu sevinmiştim. Ancak eve giriş için de bir yol bulmam gerekiyordu, camı kırarak girersem keko mahallesi ayağa kalkabilir ve topluca tecavüze uğrayabilirdim. Baktıkça yeni şeyler görüyor ve buluyordum o yüzden biraz daha kalmaya karar verdim, yakınlarda bir duvarın yanına pusup düşünmeye koyuldum. O sırada iki keko şakalaşarak uzaktan göründü. Eve geldiklerinde içlerinden biri evin önünde ki ağaç oyuğunun içinden bir şey aldı ve eve girdiler. Aldığı şeyin anahtar olduğunu düşündüm çünkü şakırtı sesi çıkarmıştı. Eğer işler yolunda giderse bu anahtar ile eve girebilirdim. Biraz sonra keşfimi tamamlayıp büyük güne hazırlanmak için eve döndüm.

Yemek yiyeceğim sonra busenin çavuşlu resmine bakıp geleceğim beyler

edit: olum şaka dedim resmi sileli yıllar oluyor amk umutlanmayın

Beyler gün içinde attığım ara partlar sayesinde bitmesine çok az kaldı belki 4 part belki daha az

Beyler son partta harbi bende yazarken heyecanlıydım hızlı yazmaya çalıştım noktalama işaretlerini gibmişim, okuyan herkese teşekkürler.