1. 301.
    +1
    panpa yine iyilik damarım tuttu gri ekrandan etkilenmemek için yazdıklarını yollamadan önce kopyala en azından gri ekran verirse onu tekrar yapıştırırsın tekrar yazmak zorunda kalmazsın
    ···
  2. 302.
    +1
    Rezerved panpa devam et
    ···
  3. 303.
    +1
    rezerved güzel gidiyon
    ···
  4. 304.
    0
    lise 3 işte böyle başa bela bir kadınla değişik bir hal aldı. yani aslında yine ders çalışmaya ve dindarlığıma devam ediyordum. ama şöyle bir fark oluyordu: matematik dersine kendimi tam olarak veremiyordum ve dindarlığım da sürekli göz zinası yaptıkça sıkıntıya giriyordu. kendimi yine günahkar olarak addediyordum.
    ···
  5. 305.
    0
    abi evlerinde vakit geçirmeye devam ediyordum. hafta içi salı ve çarşamba günleri gidiyorduk. genel konsept şuydu: önce o vaktin namzı kılınıyordu cemaatle. tesbihattan sonra namazı kıldıran imam abimiz herhangi bir dini (bu genelde fethullah gülenin veya sahabelerle ilgili bir kitap oluyordu) kitaptan parçalar okuyup bunları yorumluyordu. sonra yemek pişene kadar biz kitap okumaya çalışıyorduk. sonra da akşam yemeğinden sonra okula geri dönüyorduk.
    ···
  6. 306.
    0
    lise 3 e kadar ailemin yanına gitmediğim bazı haftasonları da abi evlerine gidiyordum. ama lise 3 te dershaneye gittiğim için herhangi bir dini faaliyette bulunamıyordum. sadece dershanede namaz kılabiliyordum. o sene benim için sınavdan ziyade dini hayatım ön plandaydı. bu gerçekten böyleydi. o yüzden de ilk iki ay dışında kendimi derslere bir türlü tam manasıyla veremiyordum. tabii ki burada suçlu yine benim. bunun dengesini iyi ayarlayamamıştım. ikisine de aynı derecede önem vereceğime ben dini hayatımı daha üstün görüyordum. bunu ikinci dönem daha da abartarak devam ettirdim.
    ···
  7. 307.
    +1
    namazlardan sonra allahtan bu göz zinası konusunda manevi destek istiyordum. sanki bir savaşın içindeymiş gibi farzediyordum kendimi. bu biraz da cemaat abilerimizin de bize telkin ettiği bir mesajdı. bir dindar, dünyadaki tüm günahlarla bir savaş halindeydi. bu mantıkla hareket edince de kapıldığın bir günah kaybettiğin bir mevzi oluyordu. moralin alt üst oluyordu.
    ···
  8. 308.
    +1
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  9. 309.
    0
    ben de kendimi namazlarla yeniden toparlamaya ve tövbe ettikçe yine dine daha çok sarılmaya çabalıyordum. çok ilginç bir dünya değil mi? ben bir sene boyunca genel olarak bu kafa yapısıyla yaşadım. ama size anlatmam gereken bir olay daha oldu ki bu olaydan sonra dindarlıktan tamamen vazgeçecektim. tahmin edersiniz ki leyla hoca.
    ···
  10. 310.
    0
    kış ayıydı. dersten sonra kimya sınavı var ama ben gayet rahatım. çünkü nedensiz bir şekilde kafam kimyaya basıyor zaten daha önce de belirtmiştim. ben de matematik çalışıyorum. yanımda oturan arkadaş da, şimdi burada biraz da ondan bahsetmek istiyorum, emindi ismi. ben hayatımda bu kadar içine kapanık bir çocuk görmemiştim. tamam ben de ilkokulda aynı bu çocuğun bir kopyasıydım ama lisede kendimi bayağı değiştirmiştim. ama bu çocuk çok utangaç çok mahcup bir edayla dört sene geçirdi. yatılı kalmıyordu bizde. belki biraz da bundan dolayı bizle aynı frekansa bir türlü gelemiyordu.
    ···
  11. 311.
    0
    ilk sene beraber oturmuştuk ve iyi kaynaşmıştık. ne de olsa ben de ilk sene kabuğumu değiştirememiştim. ondan sonraki senelerde de beraber oturduk ama ben bambaşka bir kafa yapısına büründüğüm için onu da kendi yanıma yani daha aktif daha sosyal bir yaşama katmaya çalışıyordum. ama o direniyordu. derslerden sonra yatakhaneye çağırıyordum gelmek istemiyordu. sınıfta benim haricimde konuştuğu insan yoktu diyebilirim. geçmişimi onda gördüğüm için bir yandan onun için üzülüyor bunu kırması için de destek olmaya çabalıyordum. ama o direniyordu sürekli. velhasıl kelam dört seneyi böyle geçirip mezun oldu. ama çok iyi niyetli bir çocuktu. bir abim bir o.
    ···
  12. 312.
    0
    çok iyi top oynuyordu. konu açılmışken ben size futbol turnuvalarımızdan bahsetmedim değil mi? yatılı okulda yapacak başka bişey olmadığı için gençler kendilerini futbola veriyordu. her sene dört beş turnuva düzenleniyordu. okulun spor alanında neredeyse allahın her günü bir futbol müsabakası oluyordu. manyaklığa bak sen. karda kışta bile top oynayanları görmek mümkündü. tabi buna ben de dahildim. sınıf takımının as oyuncuları arasındaydık eminle. tabii hazırlıkta ve lise 1 de üst dönemlere yenilip elendik durduk. ama lise 2 de ve lise 3 te tozunu attırdık turnuvaların.
    ···
  13. 313.
    0
    lise 2 de aynı dönemden diğer sınıfla yaptığımız final maçını anlatmak istiyorum size. ben hayatımda bu kadar gergin ve bu kadar düşmanlık dolu bir maç oynadığımı hatırlamıyorum. sıkı bir fenerbahçeli olarak izlediğim derbiler bile bunun yanında devede kulaktır. maçı yağmurlu bir günde oynadık çok da soğuktu o gün hava. maça eminin golüyle başladık. bin çok fırsatçıydı hatta biz onu inzaghi diye çağırırdık bazen.
    ···
  14. 314.
    0
    sonra karşı takımdan, zaten onlarla aramızda kız muhabbeti yüzünden bir tartışma da geçmişti, bir haydut kılıklı bizim arkadaşın ayağını biçti. hakem de sadece sarı kart verdi. (hakemler de genelde üst dönemden birileri oluyordu. mesela ben de lise 3 teyken bazı maçlarda hakemlik yaptım.) sonra başka bir arkadaş da onlara uyarak benzer bir sert hareket yaptı. hakem bu sefer kırmızı verdi. ve 5 kişi kaldık. (takım 6 kişi çıkıyordu maça.) tabii bu sefer daha çok koşmamız gerekecekti daha iyi alan kapatmamız gerekecekti.
    ···
  15. 315.
    0
    bunlar üstünlüğü ellerine geçirdiler 3-2 öne geçtiler. bu arada maçı yandan izleyenler arasında da tartışma çıkıştı. dediğim gibi atmosfer çok kötüydü. biz sırılsıklam olduk tabii maç boyu yağmur çamur. sonra emin yine sert bi şutla maçı 3-3 yaptı. çocuk bu gergin atmosferden hiç etkilenmemiş gibi işinin hakkını veriyordu. bu arada ikili mücadelede beni yere düşürdüler penaltıyı ben kullandım ve 4-3 oldu.
    ···
  16. 316.
    0
    maçın son iki üç dakikası basiretimiz mi bağlandı nedir çok basit bir gol yedik ve 4-4 oldu. bizim takım kaptanı nihat diye bir çocuk vardı o da çok iyi oynuyordu hani bir takımın alt yapısına girse sırıtmazdı. maça başladık birden bir içeri daldı iki üç kişiyi çalıma dizdi sonra pasını bana verdi ben de emine attım oradan vurabilirdi o da pasını boş alana koşan nihata attı. eminle ben kale önüne koştuk. güzel bir orta yaptı nihat. emin topu göğsünde stop ettirdi kaleciyle karşı karşıya kaldı yanında ben vardım topu yavaş bir pasla önüme bıraktı bana da dokunmak kaldı.
    ···
  17. 317.
    0
    ben tabii alanı turladım gol sevincimden. aramızda hasımlık olan takımı yenmek çok büyük bir mutluluktu. hele galibiyet golü benim ayağımdan gelince. çok sistemli ve güzel bir gol atmış 5-4 öne geçmiştik maç da böyle bitti. sonra kupaya benzeyen birşey verdiler. ama tabii o sene sadece o turnuvada biz galip geldik. onun dışındaki üç ya da dört tam hatırlamıyorum turnuvayı kaybettik. ama o maç unutulmazdı.
    ···
  18. 318.
    0
    emin çok da güzel satranç oynardı. bana satrancı o öğretti diyebilirim. tabii hazırlık sınıfında çokça vaktimiz var. satranç odasında iyi vakit geçiriyorduk. tam yarım dönem bana işin püf noktasını gösterdi. artık onunla başa baş oynayacak kıvama gelmiştim. hatta lise 3 teki satranç turnuvasında final oynamış ve bir hocaya evet yanlış duymadınız bir hocaya kaybetmiştim. edebiyat hocamız da turnuvadaydı ve allahsız çok iyi oynayarak mat etmişti beni. hocayı yenme karizmasına sahip olacaktım ama kaldı ne yapalım.
    ···
  19. 319.
    0
    şimdi size yarım kalan leyla hoca olayını anlatayım. dediğim gibi ders matematik bir sonraki ders kimya sınavı var benim sülalem rahat. leyla hoca da ders başında beri oturuyor. sonra ayağa kalktı sınıfı turlamaya başladı. ben de kendimi yiyorum baksam mı bakmasam mı diye bu fettan kadına.
    ···
  20. 320.
    0
    sonra izlemeye koyuldum çünkü nedense dayanamıyordum bu kadına. şeytan tüyü dedikleri şey bu kadında kesinlikle vardı. tabi çaktırmadan bakıyordum. sonra aklıma matematikten soru sormak geldi. yanımda da emin yok o gün rahatsız mıydı neydi tam bilmiyorum. yine iki arada bir derede kaldım. hakan dedim kendime fırsat bu fırsat tama dindarsın ama bazı şeylerin de önüne geçilemiyor. aniden yanımdan geçerken hocayı çağırdım. önce ayakta eğilerek baktı soruya. 'sen niye kimya çalışmıyorsun hakan' diye sordu bana. ben de işte anlattım hocam biliyorum falan diye.
    ···