Kim, ne derse desin. Hakkında ne düşünürse düşünsün Fidel Castro, Amerikan emperyalizmine ve Amerikan işgaline karşı kendi ulusunun bağımsızlığı ve milli kurtuluşu için savaşmış, önemli bir liderdi.
Kimilerinin "Ama o komünistti, Türk milliyetçileri ve Türkçüler, bir komünisti nasıl savunur?" cümlesini duyar gibiyim.
Öncelikle ben Fidel'in devrim stratejisini Türk topraklarına taşıma gayretinde olan bir şabloncu değilim, dolayısıyla "Fidelci" değilim. Ancak Gazi Kemal Atatürk için "Ben devrimciliği, sizin devlet kurucunuz olan Atatürk'ten öğrendim" diyen, Atatürk büstünü Havana Meydanı'na yaptıran, Türkiye'nin ve Türk ulusunun da barışmaz düşmanı olan ABD ve Batı dünyasını uzun yıllar karşısına alan, bizim ülkemizdeki kimi sosyalistler yaptığı gibi bölücü terör örgütünü "Özgürlük savaşçısı" olarak değil, "ABD'nin Ortadoğu'da bekçiliğini yapan terörist bir grup" olarak nitelendiren Fidel'e düşman olmak için bir neden göremiyorum.
Fidel kendi ulusunun milliyetçisiydi ve bir lidere "Neden kendi ulusunu savunuyorsun?" demek, ancak işgalcilerin kullanacağı bir cümledir.
Dolayısıyla Fidel Castro'yu bizim ülkemizde Batı'nın politik ajanlığını yapan, kökü dışarıda olan "sol" la karıştırmak, en büyük hata olacaktır.
Türkiye'de, Atatürk'ün savunduğu anti emperyalist Türk milliyetçiliğini savunanlar, emperyalizme darbe vuran, mili kurtuluşçu liderleri bu açıdan sahiplenmelidir. ABD'nin ve Batı kapitalizminin nefret ettiği bir liderden ben neden nefret edeyim? Lakin Türkiye'de bölücü terör örgütüne arka çıkan Marksist sol'un Fidel'e sahip çıkması ise ayrıca trajikomik bir hal yaratıyor, bu konuyu da belirtmeden geçemeyeceğim.
Lafı bu kez uzatmadan, ABD emperyalizmine karşı, başka hiç bir ülkeye bel bağlamadan, tamamen kendi milli dinamikleri ile mücadele veren, devlet başkanı olduktan sonra dahi 4.000 korumayla değil, Havana'da bigibleti ile gezen Fidel Castro'yu , Türkçü fikri savunan bir birey olarak saygıyla anıyorum.