0
1. Sivil Toplumun Anlamı Nedir? Bürokrasiden Vazgeçilir mi?
2. iktidar Kaynağı ve Meşrutiyetin ölçütü Nedir?
3. Egemenlik Nedir? Kaç Tür Egemenlik Vardır?
şimdi 1. sorudan başlayarak cevaplayalım;
üyelerin haklarını korumak üzere örgütlenmiş olan topluluktur sivil toplum örgütleri.
Sivil Toplum otoriteye karşı örgütleniş her bireyin özgür ifadesiyle katıldığı kuruluşlardır.
Toplumdaki herkes örgütlenirse kendi ihtiyaçları doğrultusunda yapabilecekleri işleri demokratik bir toplumda yapabilirler.
Bu istediklerini yaptırabilmeleri için de karşılarında yapılacak işlerde uzmanlaşmış kişilerin var olması gerekir. Ki bunlar da bürokrat veya memur olarak toplum tarafından karşılanmıştır günümüzde.
2. soruya geçelim;
iktidarın kaynağın zaman içinde çeşitli şekilde evrilmiş bakalım bunlara;
ilk zamanlarda tanrı olarak kabul edilmiş. Yasalar kanunlar kaynağını kutsal kitaplardan gelenek ve göreneklerden törelerden alır, birey yoktur kul vardır ve devlet ulu bir örgüttür. Geleneksel toplum yapısıdır
sonraları otoriter bir güç karizmatik lider olarak kabul edilmiş; bu sistemde de karizmatik lider öngörü sahibi halkını arkasında sürükleyen otorite biçimidir.Bu otorite biçiminde yasaların ve hukuk sisteminin kaynağı karizmatik liderin ilkelerine bağlıdır. padişahım çok yaşa misali
Günümüzde ise iktidarın kaynağının halkın ortak iradesine dayalı olduğu iktidarlar devlet örgütlerini yönetmekte. En azndan modern adını verdiğimiz topluluklarda böyle.
3. konuya gelince ise kısaca madde madde yazayım bunları bilmeyen zaten liselidir okumasın daha fazla;
-monarşik
-oligarşik
-teokratik
-demokratik
-sosyalist
-kapitalist
devlet düzenleri yasalar bürokratların yapılanmaları bunlara göre belirlenir.
Şimdi sen diyorsun ki tarih boyunca bu kadar evrim geçirmiş devlet anlayışı gereksizdir, insanlar kendi işlerini kendiler görmelidir, devlete gerek yoktur özetle anarşizm istiyorsun.
Gelelim benim fikrime. Devlet toplumsal düzenin sağlamasında gerekli bir kurumdur. Herkese eşit mesafede yaklaşması, ancak tek bir otoritenin var olmasıyla mümkündür. insan toplumsal bir varlıktır. Toplum içinde yaşamak ise belirli kuralların var olmasıyla mümkündür. Bunu sağlayacak olan devlettir. En basitinden çok basit bir hukuki olay yaşadın birileriyle aranızdaki adaleti kim hangi ölçeğe göre sağlayacak
eski devletlerdeki gibi töreye mi, kral mı, hakimler mi. adaleti ne belirleyecek. Bu örneği toplumsal yaşamın tüm alanlarına uygulayabilirsin. eğitimi kim verecek, nasıl verecek, ekonominin kuralları neler olacak, ticaret nasıl yapılacak, sağlık hizmetleri nasıl dağıtılacak...
velhasıl günümüzde gördüğün gibi bir planlama, işbirliği gerekiyor hayatımızda bu yüzden devlet gereklidir.
Esas önemli olan devletin yaşamımıza ne ölçüde karışacağını belirleyen kuralları bizim belirleyip belirleyemediğimizdir.
Bunu da günümüzde birinci maddedeki sivil toplum örgütleri ve adalet kurumu yapar.
Eğer senin yaşadığın toplum medeni insanlardan oluşuyorsa ve ülken gerçek demokrasi ile yönetiliyorsa sorunun çözülür. ama tersi ise örneklerini her gün bolca yaşıyoruz
Neyse çok uzatmayayım işim gücüm var.
Özet: devlet gereklidir
Tümünü Göster