kedi sevenler beni affedin cok pismanim

Not:Yaktım bu arada, chesterfield iciyorum, yeniden piyasaya döndü sigara, ucuz ve winstondan kat kat iyi ,icenler varsa chester alabilir.
>>>Sigara ya basladiktan sonra extradan bir ego yüklendi üzerime, nasıl desem , kabadayı /aga /efe vs tipinde bi adam oluvermistim, tabi bu durum asırı derecede hosuma gidiyordu. Hem derslerim iyiydi, hem popülerdim hemde sevdigim kız bana mektup yazmıstı, hic unutmuyorum o mektubu kaybettigim güne lanet olsun. Neyse, artık kediye dogru geliyorum..

Burak abiye kostum hemen, mektubu gösterdim, böyle üzeri renkli renkli, cıvır cıvır bir mektuptu, cocukluk iste , kücük stickerlar falan yapıstırmıstı ilk askım. Burak abide heyecanlanmıstı, 2 senedir bu anı bekliyor gibiydim, kalbim deli gibi atıyordu, ellerim titriyordu, burak abi de beni heyecanlandırmak icin "seni ne kadar cok sevdigini ögrenicez" vs gibi seyler diyordu. Bir an aklımdan olumsuz seyler gecti ama hemen öteledim düsüncelerimi. O an nerden aklıma geldiyse, sizde mektup acacagi var mi dedim. ilkokuldasin amk, mektup acacagi senin icin gerekli bir arac gibi geliyor kulagina.

burak abi cekmecesini acti, muallakde mektup acacagi olmaz tabi, isvec cakisi gibi bisey cikardi, özenle uhulanmis mektubumu yavas yavas acti, icinden toz pembe renkte, renkli asetat kalemleriyle (her paragraf baska renk) yazılmıs mektup cıktı. Mektubu ezbere yazamam buraya ama genel hatlariyla kız mektubunda kedisinden bahsetmisti, sürekli kedisini ne kadar sevdigini falan anlatmıstı. bide benimle kedisine olan sevgisini karsilastirmis,( o zaman matematik dersinde grafik tablo vs görüyoruz.) Oraya bi tablo cizmis, kedisi %70 ben %25 %5 te alpay diye baska bi cocuk. Vay amk dedim , kedisini daha cok seviyor dedim ve delicesine öfkelendim.

Sinirimden yerimde duramiyordum, aglamakla bagirmak arasi birsey yaptim, ne oldugunu hala tanimlayamadigim ilkokullu hareketi iste. Burak abi güldü gülücek ama bir yandan da üzüldü, teselli etmek istedi ama kosarak eve cıktım, odama kapandım, cantamda özenle actigim astar bosluguna koydugum paketimden 1 sigara cikardim, hic korkusuz yaktim, annem babam gelirse de umrumda degildi artik, bir kedi kadar önemim yoktu.

O gece zerre uyuyamadim, sürekli kızı ve alpayi düsündüm, yanlarinda kediyle mutlu mesut yasadiklarini ,birsürü cocuk yaptiklarini düsündüm, sigara üzerine sigara yaktim ama öksürmemek icinde zütümü yırtıyorum bir yandan, öksürsem duyulcak fark edilcek.( Zaten annem ve babam o yillarda coktan fark etmisler ama heves etmis diyip gecmisler, bunu da yillar sonra ögrendim). Sabah okula gittim, bütün gün kıza yüz vermedim. Garibim, o da benden mektup bekleyip durmus bütün gün, son ders cıkısı mektup falan cıkmayınca ortaya, suratini asip servisine bindi gitti. O gün okul cikisi alpayi gibistirdim, "senin onunla ne isin var" dedim, cocuk donuna siciyodu, zaten hic muhabbetim olmayan ,sessiz sakin bi tipti, ben öyle diyince geveledi birseyler. Aralarinda birsey olmadigini anladim ama giderken " bidaha onun ayakkabisina bile bakarsan senin anani okul bahcesinde giberim" dedim, " tamam, bakmam" dedi, uzaklasti. Böyle de bi huur cocuguydum gencler.

Burak abilerin zilini caldim, eve girdim, burak abi hafif agresif davrandi, dün niye gittin öyle dedi, kendine sakin birsey yapma dedi. kendime niye yapayim ki diye düsündüm. Tabi o zaman kafalar biraz farkli, beni kendi gibi düsündü, kendimi jiletleyecegimi falan düsündü heralde amk yobazi. Neyse, uzatmiyorum, burak abi dedim, alpayla aralarinda birsey yokmus dedim. "zaten %5 mis alpay niye sinirleniyssun ki alpaya" dedi. Hak verdim, %5 ile %25 arasında ucurumlar vardi. Mektuba birdaha baktim, tekrar okudum, sesli okudum. Sonra bir muallaklik düsündüm.

picler 1 sigara daha yakiyorum. Okuyan ses versin amk yalnız ve mutsuzum suan

Ohh, geldim, cigerler bayram etti gece gece.
>>>Devam;
Neyse, burak abi dedim, bu kediyi ortadan kaldirirsak %25le ben birinci olurum ve beni daha cok sever dimi dedim. Burak abi " ne diyon olm sen" kafasina girdi, bir saat boyunca burak abiyi kediyi öldürtmeye ikna ettim. Sonunda kabul etti, 1 saat boyunca da nasil öldürecegimize karar verdik. Karar asamasi malesef cok acikliydi, kisadan anlatiyorum, " sapanla vurma, maket bıcagiyla ayaklarini kesme, kulaklarini kesme, kuyrugunu kesme, kuyrugundan ipe baglayip agactan sarkitma, kaynar su dökme" vs gibi icinizi kaldiracak huur cocugu zihniyetli herseyi düsündük. En sonunda en acımasız olanina karar verdik.(süpriz)

Plan söyleydi, ben kızın servisine kacak binecektim, evini ögrenecektim ve onu bir sekilde kediyle disariya cikaracaktim, sonra kedisini veterinere zütürmeye ikna edip calicaktim. Sonra topuk tabi.

Hain planimizi yaptik, tam bir huur cocugu edasiyla kiza bir mektup yazdim, tabi bunlar benden cok burak abinin eseri, yazdigim mektupta birsürü kedim oldugundan , kedilerime ne kadar iyi baktigimdan falan bahsettim, hatta babamin arkadasinin veteriner oldugunu falan da sıktım. Mektubun son kismina da yine onun cizdigi gibi bi grafik cizip %30 buse %70 kedilerim yazdım, benim icin %5ler yoktu. Aslında %100 olan buse %0 a düsmüs, %0 olan pislik oranim %100e firlamisti ama masum sevgili adayim daha bunu bilmiyordu.

Sabah 4.derste verdim mektubu, yüzünde garip bir ifade vardi, hic beklemiyor gibiydi, sonra cok masum bi sekilde gülümsedim ve hafif kızararak sırama oturdum. Bir an plandan vazgecer gibi oldum ama artık yapacak birsey yoktu, böyle bir kolpalik yapsam hem kizin sevmeme ihtimali vardi hem de burak abi hayati boyunca beni korkak ilan edip tassaga alirdi.

Burak abiyle olan ortamimi kaybetmektense 100lerce kedi öldürmeye raziydim o günlerde, cünkü burak abi benim icin peygamber gibiydi, agzindan cikan her laf emirdi. Amk iyi ki adam sapık degilmiste zütümü basimi gibmemis zamaninda, domal dese domalırdım cünkü, kafamı gibeyim. Mektubu verdikten 1 gün sonra kızın servisine binmek icin izin aldım söförden, o tarafta bir yer tarif ettim, teyzemlere gidiyorum dedim, söför abi de tamam gel dedi. Buse de servisteydi. Yanina oturmaya cesaret edemedim, 1 sira arkasina cam kenarina oturdum, saclarinin rengini izledim, keske sende beni sevseydin falan diye emrah triplerine girdim, inanılmaz malmısım amk. Buse bi 10dk gittikten sonra indi, yuh amk dedim icimden, 1km icin servise biniyo para veriyo falan diye gecirdim iccimden.

ama benim icin önemli olan busenin servis parasi degil nerde indigiydi, indigi yerden 2dk sonra inicem dedim, indim. indigim yerden eve kadar yürüdüm, tanıdıgım bir mahalleydi zaten. Eve girmeden yine burak abilerin ziline bastım, kapıda " ögrendim " dedim, " tamam "dedi, "yarin dikkatli ol" dedi, " tamam merak etme" dedim, ciktim eve, odama girdim. Sabaha kadar yine 1-2 saat uyudum uyumadim, kafamda 100lerce senaryo döndü, polis gelip tutukladi vs vs gibi senaryolar. Hatta rüyamda kedinin beni dövdügünü falan bile gördüm, o kadar tribe girmisim yani.

1 gün sonra sabah oldugunda kalbim küt küt atıyordu, son dersimiz beden egitimi oldugu icin disardaydik, ben busenin yanina gittim, biraz konusabilir miyiz dedim, tamam dedi, yanima geldi, o an ilk kez bir kızın kokusundan etkilendim ama tabi birsey söyleyemedim, aksam yine teyzemlere gidecegimi söyledim, evimin onun evine cok yakin oldugunu söyledim, isterse kedisiyle beraber disarida oyanyabilecegimizi söledim. hemen kabul etti, beraber binelim servise dedi. o an heyecandan kalbim küt küt atmaya basladi ,bir yandan buse ile binecektim servise, bir yandan da kediyi nasıl tutup kaciracagimi düsünüyordum.

Cok heyecanliydim, o ders zili caldiginda buseyle kosarak servise bindik, ilk kez dizi dizime degdi servisteyken, hatta bir ara dizini dizimin üstüne koydu farkında olmadan, deli gibi azmıstım ama gibimi kontrol etmesini bildim, hemen yukariya dogru elimle yönlendirdim ve pantalonla vücudumun arasina sıkıstırdım gibimi. BU taktigi de ilk o zaman cözdüm diyebilirim. Sonraki senelerde cok isime yaradi. Neyse, benim icin 1 asır süren ask yolculugumuz servis kapısının acılma sesiyle son buldu. Buse apartmanlarina kostu, bende apartman önünde oturan kücük cocuklarla konustum, busenin kedisi büyük mü falan diye sordum, cocuklar da daha yavru dediler. icim bir yandan rahatladi, kedi beni tirmalayamaz, dövemezdi, ama bir yandan da yavru bir kediyi öldürecektim hem de cok cani bir yöntemle.

yine bir asir sürdü busenin gelmesi, istemsiz olarak terliyordum biraz. Sigara icmeyi düsündüm sonra busenin bunu bilmedigini hatirlayip beklemeye devam ettim. Sonunda indi merdivenlerden minik askım, elinde de sarman cinsi sari sari yavru bir kedicik ile. O an nasil rol yaptigimi bilmiyorum ama eger jüri görse oscari verip hollywood a alirdi heralde, yüzümü en tatli ifadaye getirip kediyi busenin kucagindan kaptim, cok tatli oldugunu, cok sevimli oldugunu vs söyledim, tek amacim busenin süphelenmemesi icin ortam hazirlamakti.

bi sigara daha yakıyorum beyler heyecan durumunuz nasil ?

Kimse yok heralde, neyse amk, devam, bu arada kötü kedi serafettin in de hastasiyimdir, bülent üstün e selam olsun
>>>Bi yarım saat falan kediler hakkında konustum, tabi önceden hazirladigim burak abinin yazdigi konusmalardi bunlar, kediler hakkında bildiklerimle buseyi etkileyecek, kediyi veterinere zütürme bahanesiyle öldürecektim, ama ne ölüm.. Önemli kısma geliyorum ---o ana kadar kedilerin tatliligindan cinslerinden huylarindan bahsederken birden " bu kedinin asilarini yaptirdiniz mi ?" dedim, evet dedi babam zütürdü suraya vs dedi, hangi asilari yaptirdiklarini sordum, bilmiyorum ama karnesi var orda yaziyo dedi, getirirsen bakarim belki ekgib birsey vardir hastalanir falan dedim. Tamam dedi buse, kosa kosa yukari cikti ,bir gözü hala kedisindeydi, 2 dk icinde kosarak indi yine, elinde asi karnesi vardi hayvancagizin, elime aldim, cok biliyormus gibi baktim, sonra "eyvah" dedim, bunun gizli kuduz asisi yapilmamis" dedim, buse sasirdi, babam hepsini yaptirdi dedi, biraz garip baktı bana ama etkilemeyi basardigimi hissediyordum. gizli kuduz asisi da burak abinin uydurdugu birseydi, gizli seker hastaligi o zamanlar modaydi, herkesin annanesi gizli seker hastasiydi.

Buseyi iyi kafalamistim, sicmadan devam etmem gerektiginin farkindaydim, kediyi yere koydum, " bak gördün mü "dedim, neyi dedi, " kuyrugunu büküyor kesin gizli kuduz " dedim, buse bu sefer harbiden yuttu ve " off hemen babama söyliycem aksam" dedi, bende " bekletmeyelim" dedim, bu gün kendi kedimi veterinere zütürücem, seninkini de zütürürüm zaten yavru dedim,"bilmiyorum anneme sormam lazim" dedi, " annene sorarsan izin vermez " dedim, anne isini hic düsünmedigimi o an fark ettim, sıcmamak icin zor duruyordum, hafiften kızarmıstım.

"anneme sorayim önce, o istemese de babam zütürür zaten" dedi, iyice sıctıgımı fark ettim, " tamam sorup gel" dedim, kosarak kacicaktim eve dogru, gelene kadar zaten yolu yarilardim. Buse yukariya dogru cikarken arkasindan seslendim, " asi karnesini de zütür , annene anlat durumu" dedim, böylece daha cok zaman kazanmayi planliyordum, harbiden de zeki cocukmusum yalniz, plana bak amk :D. Neyse, buse ilk 9luk merdiveni cıktıgı gibi topukladim, kalbim deli gibi carpıyordu, her an yanima bir polis gelip beni tutuklayacak, dövecek diye korkuyordum, en büyük korkumda busenin babasi oluvermisti. Cünkü adam kedileri seviyordu ve buseye de kedisini o almisti.