-
26.
+1Herkesten özür dileyerek devam ediyorum
-
27.
+3Arka taraflarda oturuyor olabilir ümidi ile ilerlerken arkamdan Esrarengiz Melkor! diye bir ses duydum. Bakmamla birlikte hayatıma sevgi katan kızı ve kuzenini görmem bir oldu.
Bazı otobüslerde 4 lü koltuklar olur 2 düz 2 ters şeklinde. Bunlar terste oturuyordu ama düz tarafta boştu. Bade benim ters yolculuk yapamadığımı biliyordu. Ben oturunca yanıma oturdu.
Bu duruma şaşırsam da hoşuma gitmişti. Yoldayken güzel bir sohbet çevirdik. Kızları esprilerimle güldürmeye çalıştım falan derken Bade ile benim ineceğim durağa geldik. Kuzeni daha sonra inecekmiş.
Biz otobüsten inip dershaneye giderken dershaneden arkadaşlarımın hepsi bizi yanyana gördü. Oysa ben kimsenin bilmesini istemiyordum. Sebebini bilmiyorum ama sanki başkaları bilirse bir şeyler olacak diye düşünüyordum.
Bizimkilerin bin gülüşleri arasında dershaneye girdik. Bade en önde kapı tarafında, ben ise en arka duvar kenarında oturmaya başlamıştım. Hem sırtımı duvara yaslıyor hem de Badeyi izliyordum. Arada sırada birileri 1,2 ders uyumak için yanıma gelmesi dışında yanım hep boştu.
O gün Bade'nin sıra arkadaşı gelmeyeceğini Bade'ye söyledi. Beni de yanına davet etti. Ben seve seve kabul ettim. Herhalde yüzümde salakça bir gülümse vardı ki "Ne sırıtıyorsun?" diye bir soru aldım. "Hiiiç" demekle yetindim. O gün çok güzel geçti. Bir koca günü Bade'nin yanında geçirmiştim. -
28.
+1Belki de bu kaybetmeye mahkum insan artık kazanmaya başlamıştır diye düşünmedim değil. Çünkü ben bu kıza aşık oluyordum. Her hareketi, her davranışı bana çok güzel geliyordu. Selam vermesi bile beni bitiriyordu.
Biz Badeyle çok güzel geçinip gidiyorduk. Hatta ve hatta bir gün otobüsten inerken çekingen olan ben "Görüşürüz premses" bile dedim. Bunu demem hoşuna gitmişti. Bazılarınız ne var bunda dalyarak diyebilir ama hayatında hiç sevgilisi olmamış, hiç sevilmemiş ve bunun getirdiği seçilmeyen çocuk olmanın ezikliğini yaşayan birisi olsaydınız bence bu da sizin için bir başarı olurdu.
Neyse bu kız bana baya iyi geliyordu. Bade sayesinde hayatıma bir düzen bile getirmiştim diyebilirim. Etrafıma pozitif neşe kaynağı olarak enerji saçıyordum. Herkes bendeki bu değişimi fark etmiş ve bana bunu yansıtıyorlardı. Bu da benim hoşuma gidiyordu.
Günümün çoğu Badeyle ve onunla whatsapptan konuşmakla geçiyordu. Arada Yağmurla konuşuyordum. Furkanla her gece birazcık sohbet etmeye başlamıştık. Sevdiğim, değer verdiğim insanlarla sohbet etmek çok iyi geliyordu bana. -
29.
+1Sanki içime yaşama sevinci dolmuş gibiydi. Badeyle tanışmadan önceki enkaz halime bakıp kendimle gurur duyuyordum. Hala da gurur duyarım.
Bir öğle vaktiydiiii... Biz yine birlikte geri dönerken ben bunun 2 senedir platonik olarak sevdiği biri olduğunu öğreniyorum.
Yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmişken bu darbe beni bitirdi. Ben bunu beklemiyordum. Hani çocuk hoşlansa bu istemese yine oluru vardı. Ama kafası geçmişte sevdiği kişide kalmış.
Bade'nin yanında biraz daha olumlu olmaya çalışsam da başaramıyordum.
Kaybetmiştim tekrardan. Acı acı kaybettim. -
30.
+1Beyler ben yatıyorum aksilik çıkmazsa yarın boşluklarımda tek elimle yazacağım. Çünkü kısa kısa beynim kendini kapatmaya başladı.
-
31.
+1Eve geçtikten sonra kendimi yatağıma bıraktım ve Bade'yi kaybetmenin acısını yaşıyordum. Bana attığı şarkıyı tekrara alıp hayatımda ilk defa yakaladığıma inandığım aşkı kaybedişimden dolayı ağlamaya başladım.
Evet belki duygusallık göstermiş ve bir çocuk gibi davranmış olabilirdim. Ama daha önce hiç aşık olmamıştım. Bu yüzden bu durum bana çok koydu. Bundan daha önceden de reddedildiğim olmuştu. Ama bu daha farklı geliyordu.
Ağlaya ağlaya yattığımda saat 14 civarındaydı. Uyandığımda saat 21 olmuştu bile. Bu yaşadığımın kötü bir kabus olduğunu düşüyordum ki... Yastığımın sırılsıklam olduğunu görünce yaşadığımın gerçek olduğu gerçeği ile tekrar kalbim kırıldı. -
32.
+1Acaba aşkın getirdiği bir şey mi bu diye düşünmeden edemedim. Ama aşkıyla mutlu olan bir sürü insan olduğunu bildiğim için bu düşüncem de bana saçma gelmeye başlamıştı. Durumu tek dostuma anlatmaya karar verdim. Zaten benim Bade'yi sevdiğimi biliyordu.
Hatta bu olaylar bayramdan bir kaç gün oluyordu. Bayramdan sonra elimde bir çiçekle Bade'ye açılma planımı bile bilen tek kişiydi. O yüzden ona yazdığım tek şey Badeyle olamayacağız oldu. Sebebini tüm detaylarıyla anlattım. Sonra bana bir akıl verdi... -
33.
+1Beyler partların uzunluğu nasıl iyi mi? Ya da nasıl iyi olabilir?
-
34.
+1"Kızın sevdiği birisi olsa bile seninle bu kadar şey paylaşmış olan bir kız bu. Bu yüzden ona onu sevdiğini söyle. Kabul ederse mutlu olursun. Kabul etmezse daha az üzülürsün. En azından seni sevdiğini bilir" dedi. Yemin ediyorum o an mantıklı geldi. Şimdi böyle bir şey olsa kabul edeceğimi zannetmiyorum.
Ben ne yazsam ne yazsam diye düşünürken. Birden yazıp her şeyden kurtulmam gerektiğini düşündüm. Her duygumu önüne bir çarşaf gibi serecektim ve eğer ki beğenirse sevgili olacaktık.
Yani ya her şeyi kaybedecektim ya da her şeyi kazanacaktım. Evet biliyorum büyük bir kumar bu. Ama bu riski göze alacaktım. Onun gözünde sıradan bir arkadaş olmak istemiyordum. Ya en iyisi ya en kötüsü diyerek mesaj attım... -
35.
+1Beyler bende hızlı hızlı yazmamı istiyorsunuz ama sol kolum alçıda. Bu yüzden yazamamamı mazur görün inanmayanlar illaki olacaktır. Fotoğrafını çeksem bile fake diyenler olabilir. Yine de canınız sağolsun. Ben bu hikaye bitti demeden bitmeyecek. Ama böyle aksilikler yüzünden yavaşlayabilirim bunlar için özür dilerim. Şimdi bir sonraki partı yazmaya başlıyorum.
-
36.
+1"Bade biliyorum böyle bir şeyi duymak biraz da olsa değişik gelebilir ama ben seni ilk gördüğüm andan beri beğeniyorum. Hatta ve hatta ben hayatımda aşkı ilk defa senin sayende hissettim. Bugün hoşlandığın birinin olduğunu öğrenince bile kahroldum. Kendimi kaybettim bulamıyorum. Ben bu tip şeylere alışık değilim. Ben aşka yabancıydım ta ki seni görene kadar. Ben aşkın karşılıklı çıkar olduğunu düşünürdüm ta ki seni hiçbir şey beklemeden sevene kadar. Ben sana aşığım ve bana bir şans vermeni çok istiyorum" diye bir mesaj attım.
2 tik oldu ama görüldü olmadı. Rahat 10 dakika çevrimiçi bile olmayışını izledim. Tam çıkıp telefonu kenara koyacakken mavi tik oldu. -
37.
+1Bana bir ömür gibi gelen 1 dakikanın ardından "Esrarengiz melkor ne desem bilemiyorum. Ben seni arkadaş olarak görüyordum. Böyle bir şeyler hissedeceğini hiç düşünmemiştim. Ayrıca ben o çocuğun gelme ihtimalini seviyorum. Ben seninle yapamam. Lütfen beni anla."
Hayallerim başıma yıkıldı. O an intihar etmek istedim. Zaten 5. Katta oturuyorduk. Ölme ihtimalim de fazlaydı. Ben belki de hayatımın tek aşkını kaybetmiştim.
Bu düşünceler çok saçma da olsa o an cidden bunları düşündüm.
Bade'ye tek yazabildiğim kelime "PEKi" olmuştu. Ama ne diyebilirdim ki? Tabi daha sonra klagib arkadaş kalalım muhabbeti döndü kabul ettim.
Kaybeden hep kaybeder hocam aşkta da dostlukta da... -
38.
+1Gençler dün gece de çok güzel bir kayıp yaşadım ve içiyordum anca kendime geldim ve yazmaya başlıyorum. Herkese günaydın bu arada
-
39.
+1Ama Bade'den tek bir şey istedim. Kimse bilmesin. Kabul etti. Artık aşkımı kalbime gömecektim. Yapacak bir şey yok ne de olsa.
Ertesi gün dershanede her hafta yapılan deneme sınavı vardı ama bir farkla. Bunun sonucunda sınıf değiştirme hakkı kazanıyordun. Ya üste çıkacaksın ya da düşeceksin.
Ben moral olarak yannanı yemiş bir haldeydim. Bade'de o gün cidden çok kötüydü. "Acaba bana gerçekten değer veriyor muydu?" diye düşünmeden edemedim.
"Ama değer verse kaç yazar beni reddettikten sonra"
"Ama reddedebilir. Sanki hiç reddedilmedin. Sanki bir kerede olsa sevildin veya seçildin. Sen hep seçeneklerden ilk elenensin neyi kazanmayı umuyorsun?"
O an aklımdan bunlar geçiyordu. Sınavı zaten pek umursamamıştım. Sayısal olduğum için mat yaptım den yaptım sonra oturdum düşünmeye başladım. Arada bir kaç türkçe yapıp tekrar düşüncelere dalıyordum. -
40.
+1Sınav bitti ve durağa doğru gittim. Normalde çok çok hızlı yürüyen ben insanların yavaş yavaş beni geçmesini izliyordum.
Ben durağa vardım yere bakıp düşüncelerle kavgamı verirken otobüsüm geldi. Binmek için hareketlendiğimde Bade'yi gördüm.
Normalde Bade'nin yanına giderdim ama artık onu yapamazdım. Bade en önde 2 tane boş koltuğun oraya oturdu. Bense en arkaya gidip kendimi gömdüm.
Otobüsteyken Bade'ye mesaj attım sınavının nasıl geçtiğini sordum. Kötü yanıtını alınca kendimi suçlamaya başladım. Hem de fazlasıyla.
Kızın duygularını, düşüncelerini gibtim attım o da benim yüzümden sınıf düşme potasına girebilir. Bu beni bitirir hocam. -
41.
+1Hemen ondan özür diledim. Benim bir hatamın olmadığını söyledi ama ben biliyordum. "Sebebi benim. O, beni üzmemek için öyle dedi. Çünkü o iyi bir insan" diye düşünmeye başladım.
Sonra bana nerede olduğumu sordu. Otobüseyim diyince neresinde dedi etrafına bakındı. En arkaya bak dedim. Baktı ve gülümsemeye çalıştı. Bende aynısını yapmaya çalıştım.
ikimizde birbirimize bir şeyimiz olmadığını göstermeye çalışıyorduk. Ama ikimizde yararlanmıştık. Bu çok acı bir durum. -
42.
+1Okuyan arkadaşlara bir müjdem var. Bu gece en az 10 part girmeyi planlıyorum. Ama okuyan yoksa da kendimi zorlamayayım
-
-
1.
+2Tek ben varım galiba moruk yazarsan okurum
-
-
1.
0Yazacağım kardeşim
-
1.
-
1.
-
43.
+1Eve gidip tekrar Badeyi kaybettiğim gerçeği ile yüzleştim buraları hızlı geçeceğim 1 hafta boyunca Bade'nin arkasından göz yaşı döktüm. Şimdi düşününce çok saçma bir şey yapmışım. Ama hatalar yapmadan doğruyu göremeyiz.
Ben bu kayıp sayesinde hayata daha farklı bir gözle bakmaya çalışıyorum. Acılardan ders çıkartmamız gerekiyor ama kendimi bildim bileli anneannemin ölümünden sonra yaşadığım en büyük kayıp buydu daha fazlasını yaşayana kadar.
Biz arkadaş kalalım dedik ama 1 hafta boyunca neredeyse hiç konuşmadık bile. 1 hafta sonra ben artık göz yaşı dökmüyor olaya daha realist yaklaşıyordum. Evet hala onu seviyordum. Zaten sevdiğin birisini hemen silemezsin de. -
44.
+1Sevdiğini silemezsin ama üstüne yazmaya çalıştıkça en altta kalanın önemi kalmaz sadece sayfanın üstünde bıraktığı izler kalır. Ya da şöyle söyleyim kalbinin üstünde bıraktığı yaralar kalır.
Bade bende bugün bile hatırlayıp canımı yakan bir yaranın sahibidir.
Okulların açıldığı hafta Furkan ile buluşma fırsatı yakaladık. Bu cidden çok özel bir duyguydu. Hayatımdaki tek dostumla bir yaz tatili sonrasında tekrar buluşmuştuk ve bir sene daha birlikte olacağımız gerçeği beni çok mutlu ediyordu.
Tabi ki tek okulların açılmasına sevinen ben değildim. Yağmur... Artık bana daha yakın olacaktı.
Niye bu durumdan rahatsız oluyordum ki? O benim arkadaşımdı. Hatta Badeyi sevdiğimi ve reddedildiğimi bilip yanımda olan 2 kişiden birisiydi. (Diğeri tabiki Furkan) -
45.
+1Belki artık bana karşı bir şey hissetmiyordur ümidimi korumaya çalışıyordum. Bir de Furkan'ın eski sevgilisinin bana yazdığı düşüncesini kafamdan atabilseydim keşke.
Neyse biz Badeyle tekrar arkadaş gibi davranmaya başladık. En azından ben hareketlerimi biraz daha frenliyor, kalp kırıklıklarımı belli etmemeye çalışıyor ve en önemlisi onun yanında olabiliyordum.
O da bana karşı biraz mesafeli olsa da ona da hak veriyorum. En nihayetinde yanlış anlaşılabilecek bir şey yaptığında onu yanlış anlayıp tekrar hayallere kapılıp tekrar üzülebilirdim.
Yok canım daha neler? Yapmam ki ben öyle bir şey. Yapmam dimi?