-
126.
0***
Beyler gün içinde azar azar girmek yerine böyle toplu toplu atmak isterdim ama şu hikayeye başladığımdan beri dost kazığı, kaybediş, pgibolojik bunalım, sakatlık gibi her türlü takluk beni buldu. Ama yine de yazmaya devam edeceğim ama fazla fazla yazamazsam da sövmeyin.
Başlarda demiştim ben her kelimeyi yazdığımda o anı tekrar tekrar yaşıyorum diye... Eskileri hatırlamak ve sonuçlarını bilmek çok koyuyor. Kaybedeceğini bile bile tüm paranı iddiaya oynamak gibi bir şey bu. Skoru biliyorsun ama kaybetmeden duramıyorsun.
Herkesten geç kaldığım için özür dileyerek hikayeye kaldığım yerden devam ediyorum.
• ** -
127.
0izmir hayali ile soruların içinden geçerken telefondan uzaklaşıyor. Sorularım bitince telefona yakınlaşıyordum.
Bu arada biz Damlayla yine konuşuyorduk derken. Ben buna Mikaili sordum.
"Eski sevgilim. Ama hala bana aşık" dedi. Kızdaki egoya bak dıbına koyim dedim içimden. Ama dışımdan "demekki sevmiş ve sevdiği için unutamıyor" demekle yetindim.
Mikaili severdim. Bunu daha önce de belirttim ama bu sefer amacım Mikail üzerinden prim yapmak. Daha sonra işte bir şeyler bir şeyler diyerek belki Damlayı kafalarım diye düşünüyorum.
Sonra bu eski sevgili muhabbeti açılınca bana sordu. Hayatımda daha önce kimse olmadı dedim. Sonra başlattım Badeyi anlatmaya. ilk başlardaki hislerimden tutta o anki nefretime kadar her şeyi en ince detayına kadar anlattım.
Daha sonra kızın beni haklı bulmasıyla tekrar Badeye sinirlendim ve evde ilk sigaramı yakmak için balkona çıktım. Bunu tabiki Damlaya ben bi sigara içip geliyorum şeklinde söyledim. -
128.
0Sigaradan nefret ettiğini o an öğrendim. Benden de içmememi istedi. Tamam dedim. Ne diyebilirdim ki? Bağımlı değildim zaten.
O an sigarayı kırıp balkondan aşağı attım ve bunu Damlaya söyledim. Bana teşekkür etti. Sigaradan da içenden de nefret etmesi hoşuma gitmişti niyeyse.
Acaba benden nefret edebilme ihtimalini mi beğenmiştim? Yoksa ondan aldığım teşekkür mü beni gaza getirmişti. Kafamda deli sorular vardı. Her zaman olduğu gibi beynimi gibecek fantastik sorular kafamın içinde dolaşıyordu.
O an ben bu kızdan hoşlanıyorum galiba dediğim ilk andı. Beni düşünmesi hoşuma gitmişti. Hatta ve hatta sigara içmemem için bana yalvarması daha da çok hoşuma gitmişti. -
129.
0***
Bu gece 21 Aralık yani en uzun gece olarak geçiyor. Size en uzun geceyi anlatayım mı?
Canınızdan çok sevdiğiniz insanın başkasını sevdiğini öğrenmektir en uzun gece.
Canınızı vermekten hiç çekinmeyeceğiniz insanın canını başkası için vermekten çekinmemesidir en uzun gece.
Anılar biriktirdiğiniz insanın artık anılarda kalmasıdır en uzun gece.
Senin o anıların içinde sessizce hıçkırıklarının göz yaşlarınla birleşip seni boğmasıdır en uzun gece.
Onun senin bu halini bilmeden hayatına devam etmesidir en uzun gece.
En uzun gece nedir biliyor musunuz? Sizi unuttuğu gecedir. Herkese iyi geceler dilerim.
• ** -
130.
0Benden nefret etmek istemediğini söylemesi beni çok mutlu etmişti. Nedense bu tarz küçük şeyler beni çok mutlu ediyordu. Değer verilmesi zaten bunca yıldır hep istediğim şeydi. Ama değer verecek insanı veya insanları bulamamıştım.
Biz biraz daha konuştuktan sonra tekrar soru çözmeye başladım. Ama bu sefer Ygs tarzında değilde keyfine Kimya çözmeye başlamıştım. Organik Kimya'ya o zamanlar ufak ufak başlamıştık. Bu yüzden birikmeden çözeyim dedim. işlediğimiz yere kadar elimde en fazla 3 test vardı. Onları çözüp yattım. -
131.
0Sabah okula gitmek için kalktığımda tüm her şeye söverek uyandım ama telefonuma gelen 1 mesaj tüm bu negatifliğimi aldı zütürdü. Sanki az önce hayata ana bacı söven ben değildim. Gelen mesaj ise büyütülecek bir şey değildi. Sadece günaydın yazıyordu.
Bir mesajla bile günümü iyileştiren bir kızdan hoşlanıyor muydum? Galiba hoşlanmaya başlıyordum. Hani bir kızla konuşursunuz daha hiçbir şeyiniz değildir o kız ama yine de onunla konuşurken içinizi bir huzur kaplar ya hani? işte ben o huzuru yaşıyordum.
O gün okulda Yağmur'la tam anlamıyla tartışmıştık. Hatta en son beni köşeye çekip
Yağmur: Esrarengiz Melkor bak insanlar bana hep Esrarengiz Melkor'la niye arkadaşlığını devam ettiriyorsun? O seni hep üzüyor. Kes arkadaşlığını diyorlar. Ama ben sana değer veriyorum Esrarengiz Melkor
Ben: Yağmur o zaman değer verme. Anlıyor musun beni? Üzüyorsam değer verme!
Yağmur: Ama Esrarengiz Melkor... (gözleri doldu)
Ben: Aması falan yok. Ne diye bana değer veriyorsun? Niye LAN niye? Değer görecek kadar ne yaptım sana?
Yağmur: Esrarengiz Melkor... Ben... (Burada ağlamaya başlıyordu)
Ben: Görüşürüz -
132.
+2Bir arkadaşımı kaybetmiştim. Çünkü kendisi benden hoşlanıyordu ve ben onu sadece arkadaş olarak görüyordum. Arkadaş olarak kalsaydık daha fazla üzüleceği için burada arkadaşlığımızı bitirme kararı aldım.
Bu hareketim yüzünden Bade'ye mi benzedim lan ben? Yok lan ona ben gidip söylemiştim ve biliyordu. Ama Yağmur bana söylememişti dimi? O zaman sorun yoktu dimi? Ama onun beni sevdiğini biliyordum. Hem de birkaç haftalık bir şey değildi. Yazın başından beri...
Ben... Ben bir hayali katlettim. Ben bana yapılanın aynısını bir seri katil gibi soğukkanlılıkla yapmıştım. Acaba Bade'de bu kadar soğukkanlı mıydı bana o mesajı attığında. Yoksa onun biraz da olsa vicdanı sızlamış mıydı?
Ben Bade'den daha alçakça bir hareket yapmıştım. Ben gözünün içine bakıp hiç vicdanım sızlamadan söyleyebilmiştim. Bade bile bunu yapamayacak kadar vicdanlıydı.